• Sonuç bulunamadı

3.2. Bağımsızlık Sonrası Baltık Ülkelerinde Azınlık

3.2.1. Letonya ve Azınlık Hakları

Letonya Anayasası’nın 114’üncü maddesinde, etnik azınlıklara mensup kiĢilerin, kendi dillerini ve kültürel kimliğini koruma ve geliĢtirme hakkına sahip olduğu ifade edilmektedir. Bununla birlikte, 1999 tarihli Letonya Devlet Dili Kanunu’nda, "Liv" dili dıĢında, herhangi bir azınlık dilinden bahsedilmemektedir. Yine aynı kanunun 5. maddesinde, Liv dili hariç, Letonya Cumhuriyeti'nde

218 Marina Best, ‘The Ethnic Russian Minority: A Problematic Issue in the Baltic States’, Verges:

Germatic & Slavic Studies in Review, Cilt 2, Sayı 1, 2013, s. 35.

219

Nils Muiznieks – Juris Rozenvalds – Ieva Birka, ‘Ethnicity and Social Cohesion in the Post-Soviet Baltic States’, Patterns of Prejudice, Cilt 47, Sayı 3, 2013, s. 291.

kullanılan diğer diller, yabancı dil olarak kabul edilmiĢtir. Ancak diğer Letonya yasalarında, azınlık dillerinden açıkça bahsedilmekte ve dillerin kullanımını düzenleyen yasal çerçevede bir tutarsızlık yaratılmaktadır.220

1991 tarihli Letonya Ulusları ve Etnik Grupların Sınırsız GeliĢimi ve Kültürel Özerklik Hakkı Kanunu, Letonya Cumhuriyeti'ndeki tüm ulus ve etnik gruplara kültürel özerklik ve kendi kültürlerini uygulama haklarını kabul eden bir belgedir. Kanun, sadece vatandaĢlık sahibi olanlara değil ülkedeki tüm yerleĢiklere, kendi ulusal geleneklerini sürdürmeyi; kendi topluluklarını, derneklerini ve örgütlerini kurma haklarını, geleneksel sembollerini kullanma ve ulusal bayramlarını kutlama hakkını garanti etmektedir. Ayrıca bu kanuna göre, hükümet kurumları, ülke sınırları içindeki ulusların ve etnik grupların eğitim, dil ve kültür geliĢimine iliĢkin maddi koĢulların oluĢturulmasını desteklemelidir.221

Ancak, beyan edilen hakların uygulanması için daha ayrıntılı yönetmelikler ve somut mekanizmalar ya etkisiz durumdadır ya da mevcut değildir. Dolayısıyla, beyan edilen anayasal hükümlerin yasal olarak uygulanabilirliği söz konusu değildir.222

Letonya'da, azınlık nüfusun çoğunluğu oluĢturduğu bölgeler dahil, tüm belediyeler yalnızca Letonca kullanmak zorundadır. Ayrıca, Letonca yeterliliğinin en üst seviyede bulunduğunu ispat edemeyen kiĢiler, hem parlamento hem de belediye seçimleri için aday olamamaktadır. Üstelik bir kiĢinin gerekli belgeye sahip olduğu durumlarda bile, Devlet Dil MüfettiĢliği kiĢiyi değerlendirebilir ve adayın dil yeterliliğinin en yüksek bilgi düzeyine karĢılık gelmediğine karar verirse, aday seçim listesinden çıkarılmaktadır.223

Aslında Letonya'da, 1992 tarihli eski Dil Kanunu, kamu görevlilerinin Ġngilizce, Almanca ve Rusça dillerinde baĢvurular yapmasına izin vermekteydi. Memurlara da, Letonya dilinde veya baĢvuruda belirtilen dilde cevaplama seçeneği verilmiĢti. Ancak daha sonra kabul edilen 1999 tarihli Devlet Dili Kanunu ile, bu

220 Boris Cilevics, ‘Language Legislation in the Baltic States’, Democracy and Human Rights in

Multicultural Societies, Editör: Matthias Koenig ve Paul de Guchteneire, Routledge 2007, s. 169-170.

221

Athanasios Yupsanis, ‘Cultural Autonomy for Minorities in the Baltic States, Ukraine, and the Russian Federation: A Dead Letter’, Polish Yearbook of International Law, Sayı 36, 2016, s. 116-117.

222 Boris Cilevics, a.g.m., s. 170-171. 223

imkan ortadan kaldırılmıĢtır. Bu kanunun 10. maddesine göre, devlet ve belediye kuruluĢları, adli sisteme ait mahkemeler ve ajanslar ile devlet ve belediye iĢletmeleri veya Ģirketleri, yalnızca devlet dilinde gelen belgeleri kabul edip incelemekle yükümlüdürler. Diğer dillerdeki belgeler yalnızca Bakanlar Kurulu’nun öngördüğü prosedüre göre doğrulanmıĢ noter tasdikli bir çeviri ile kabul edilebilmektedir.224

1999'da kabul edilen yeni Dil Yasası’nda tanımlandığı üzere, Resmi Dil Yasası’nın amacı, Leton dilinin, korunması ve geliĢtirilmesi; Leton ulusunun kültürel ve tarihi mirasının korunması; Leton dilini Letonya'nın bütün topraklarında herhangi bir yaĢam alanında özgürce kullanma hakkı; etnik azınlık mensuplarının Letonya topluluğuna katılmaları ve ana dillerini veya diğer dillerini kullanma haklarını gözetmeleri; Toplumun daha hızlı bir Ģekilde entegrasyonunu sağlamak için Letonya'nın kültürel ortamında Letonya dilinin nüfuzunu arttırmaktır. 1992 tarihli Dil Yasası ile karĢılaĢtırıldığında, yeni yasa Leton dilini devlet ve belediye yetkilileri ile iletiĢimin tek aracı olarak tanımlamaktadır.225

Bu yasa azınlık dillerini kullanma hakkını öngörmesine karĢın kamusal alanda sadece devlet dili olan Letonca’nın kullanılmasını vurgulaması bakımından tezatlıklar bulundurmaktadır.

Ayrıca diğer Baltık ülkelerine nazaran Letonya, azınlık dillerinde öğrenim görmeye iliĢkin hükümlerin en katı olduğu eğitim yasasına sahiptir. 1998 Eğitim Yasası'nın 9. Maddesi, özel eğitim kurumlarında; ulusal azınlıkların eğitim programlarını uygulayan devlet veya belediye eğitim kurumlarında -ki Eğitim ve Bilim Bakanlığı, bu programların Letonca öğretilmesi gereken konularını belirlemektedir- ve özel yasalarca kurulan eğitim kurumlarında, Letonca dıĢındaki dillerde eğitim izni vermektedir. Böylece, kanun, ilkokullarda zorunlu iki dilli eğitim (1-9. Sınıflar) oluĢturmaktadır ve azınlık dilinde sunulan müfredatlar, Milli Eğitim Bakanlığı’nın kararlarına bağlı kalmak kaydıyla önemli ölçüde değiĢiklik gösterebilir.226

224

Boris Cilevics, a.g.m., s. 174.

225 Brigita Zepa,Citizenship, Official Language, Bilingual Education in Latvia: Public Policy in the

Last 10 Years’, Baltic States: Looking at Small Societies on Europe’s Margin, Editör: Christian Giordano, Alina Zvinkliene ve Daniel Henseler Fribourg 2003, s. 91.

226

Ekim 1991'de Letonya Parlamentosu, 17 Haziran 1940'dan önce Letonya'da yaĢayanların torunlarına vatandaĢlığını geri alma hakkı vermiĢtir. 1994 yılında VatandaĢlık Yasası kabul edilene kadar, ülkedeki yerleĢiklere vatandaĢlık verme süreci baĢlamamıĢtır. VatandaĢlık yasasının kabulüyle birlikte, söz konusu kiĢiler vatandaĢlık almaya baĢlamıĢtır.227

1994 tarihli yeni YurttaĢlık Yasası vatandaĢlığa geçiĢ hükümlerini de belirlemiĢtir. Buna göre Mayıs 1990 tarihi itibariyle, ülkede beĢ yıldır ikamet eden ve Leton dilinde yeterlilik gösteren, Letonya marĢı, tarihi ve anayasasıyla ilgili sınavda baĢarılı olan, yasal bir gelir kaynağına sahip ve eğer baĢka bir ülkenin vatandaĢlığı varsa bundan vazgeçen kiĢiler, Letonya vatandaĢlığı alabilecekti. Dahası 1994 VatandaĢlık Yasası, yaĢa göre gruplandırılmıĢ belirli sayıda kiĢinin her yıl baĢvurmasına izin veren, ‘pencere sistemi’ oluĢturmuĢtu. Buna göre Letonya'da doğan ve 16-20 yaĢ arasındaki kiĢiler, vatandaĢlığa geçme prosedürünü ancak 1996'da baĢlatabilirler. Letonya dıĢında doğmuĢ ve 30 yaĢın üzerinde olan sekizinci ve son baĢvuru grubunun en erken 2003'te vatandaĢlığa geçme prosedürünü baĢlatması mümkündü.228

Letonya’nın bağımsızlığının ardından süreç içerisinde vatandaĢlık elde edemeyen çok sayıda insan ortaya çıkmıĢtır. Bu grup için "vatandaĢ olmayan" özel bir yerleĢik statüsü oluĢturulmuĢ ve bu kiĢilerin ilgili süreç neticesinde Letonya vatandaĢı olabileceği kabul edilmiĢtir. Prosedüre göre, bir kiĢiler için de vatandaĢlık alabilmek için yukarıda bahsi geçen kriterleri sağlamaları gerekmektedir.229

Söz konusu ‘özel’ statü, 1995 yılında kabul edilen Letonya ya da Herhangi Bir Diğer Devlet VatandaĢlığına Sahip Olmayan Eski SSCB VatandaĢlarının Statüsüne ĠliĢkin Kanun ile baĢka bir vatandaĢlığa sahip olmamak koĢuluyla 1 Temmuz 1992 tarihinde Letonya topraklarında yaĢadığı olarak kayıt altına alınan

227

Juris Rozenvalds, ‘The Soviet Heritage and Integration Policy Development Since the Restoration of Intependence’, How Integrated is Latvian Society? An Audit of Achievements, Failures and

Challenges, Editör: Nils Muiznieks, Riga 2010, s. 41.

228 Gwendolyn Sasse, ‘Gone with the Wind? Minorty Rights in Central and Eastern Europe Before

and After EU Enlargment’ Ethnic Mobilization in the New Europe çalıĢma grubunda sunulan bildiri, Brüksel 21-22 Nisan 2006, s. 12.

229 Anna Gromilova, ‘Statelessness: Challenging the ‘Europeanness’ in the Baltics’, Revista de Stiinte

eski Sovyet vatandaĢları için oluĢturulmuĢtur. Letonya terminolojisinde, vatandaĢ olmayanlar ile ifade edilen kavram, herhangi bir üçüncü ülke vatandaĢı değil, Letonya'da devamlı olarak kalma hakkına sahip eski Sovyet vatandaĢlarıdır. Bu statü, genellikle vatandaĢlığa alma prosedürüne sahip olunmasını sağlar ve vatandaĢlığa iliĢkin maddi ve usul Ģartlarının yerine getirilmesi durumunda, vatandaĢlık kazanılabilmektedir.230