• Sonuç bulunamadı

5. KATALOG

5.5. Diğer Buluntular

6.2.3. Lüster Çiniler

(Katalog 6, 7, 15, 1965 yılında yayınlanan lüster çiniler)

9.yy.‟da Abbasiler döneminde Irak‟da ilk defa sırlı seramik kaplar üzerine uygulandığı sanılan lüster tekniği sırasıyla Mısır, Suriye, İran, İspanya ve İtalya‟da uygulanmıştır. (Çizer, 2010:117)

Sıraltı ve lüster süsleme ortaya çıktığı dönemlerde ilk kırmızı çamur üzerinde uygulanmış, 11.yy. sonunda lüks seramik üretimine kazandırılan beyaz silisli karışımın buluşu ile sadece bu çamur üzerinde uygulanmaya devam etmiştir. (İskenderzade, 2010: 15).

İndirgenmiş pigment lüsterlerinin elde edilmesinde gümüş ve bakır bileşiklerinden oluşan pigmentler, kil ya da okr ile karıştırılarak, pişmiş sırlı yüzey üzerine uygulanır (Çizer, 2010:117).

150

Lüster bir sır üstü tekniğidir. Opak (mat-beyaz) sır, çeşitli tonlarda yeşil, kobalt mavisi veya patlıcan moru renklerde sır ile kaplanmış yıldız ve haç levhalara, lüster denen altın, gümüş gibi çeşitli ve maden oksitleri içeren karışım uygulanan yüzeyde ince film tabaka oluşturmaktadır. Nispeten daha düşük ısıda pişirilen lüster boyalar sırın yüzeyinde yanar döner bir görüntü oluşturmaktadır. Ayrıca kobalt mavisi ile sır içi boyama tarzında (Arık, 2007: 75) lüster örnekleri de bulunmaktadır. Lüster‟in renk tonları ve dokusu, pigmentin içeriğine, indirgen ortamın55

yoğunluğuna, indirgeme süresine ve soğuma süresine bağlı olarak değişir (Çizer, 2010:117).

Keykubadiye Sarayı çini buluntuları içerisinde ayrı bir grubu oluşturan lüster çiniler, opak beyaz zemin üzerine altın sarısı ve kahverengi renklerde boyanmışlardır. Çinilerin komposizyonu merkezde bir figür ve figürün çevresini süsleyen bitkisel motiflerden oluşmaktadır (Katalog 6-7). Oktay Aslanapa‟nın yayınladığı çini buluntularda56, beyaz zemin üzerine açık kahverengi, lacivert zemin

üzerine gümişi, firuze zemin üzerine gümişi ve lacivert zemin üzerine altın rengi57

perdahlı çiniler olduğu kaydedilmiştir (Ek 1). Mevcut örneklerde beyaz zemin üzerine kahverengi ve lacivert zemin üzerine altın sarısı renkte perdahlı örnekler bulunmakla birlikte, lacivert ya da firuze zemin üzerine gümişi perdahlı çinilerden maalesef hiçbir örnek bugün mevcut değildir. Fotoğrafları da bulunmamaktadır.

Soldan Sağa: Katalog 6,7, 1965 yılında yayınlanan lüster çiniler (O.Aslanapa)

55

İndirgen ortam; fırının içine atılan yaş odun, talaş, yağ, naftalin vb. yanıcı ve duman verici maddelerin ya da gazların fırın içinde karbon monoksit oluşturması ile sağlanır (Çizer,2010:116). 56 Aslanapa, 1965a: 29-30.

151

Keykubadiye Sarayı çini buluntularında lüster örneklerde genellikle merkezde bir hayvan figürü yer almaktadır. Bu grup çiniler büyük oranda kırık ve boyutları çok küçük olduğundan kompozisyon tam olarak seçilememektedir. Fakat Kayseri Müzesi‟nde bulunan ve buluntu yeri bilinmeyen büyük oranda sağlam durumdaki hayvan figürlü lüster çini Keykubadiye örnekleriyle teknik ve süsleme açısından benzerdir. Bu açıdan küçük parçaların kompozisyonuna dair fikir vermesi açısından önemlidir.

Soldan Sağa: Katalog 15, Lüster seramik, 12.yy, İran (O.Watson)

Bugün Kayseri Müzesi‟nde bulunan ve nereye ait olduğu bilinmeyen sekiz kollu lüster çini Keykubadiye Sarayı ile ilişkilendirilmektedir. Bu çini Keykubadiye Sarayı kazılarında bulunan lüster çini parçalarıyla karşılaştırıldığında teknik ve süsleme açısından benzer özellikler göstermektedir. Bu garip figürün bir benzeri, kuş başı daha belirgin bir biçimde tasvir edilen bugün Kuwait National Müzesi‟nde bulunan opak beyaz sırlı lüster seramik tabakta görülür (Watson 2004:301-K.16; Arık, 2007: 251-253). Watson bu tabağın, resim stilinin ne İran ne Suriye ne de Mısır örneklerine benzemediğini vurgular. İran lüsterinin anıtsal stilini çağrıştırdığını fakat boyama olarak bu örneklerden farklı olduğunu, spiral çizgiler açısından ve kuşun işlenişi bakımından Suriye ve Mısır dönemini çağrıştırdığını belirtir. Kuzey Afrika ve İspanya yapımı olabileceğine dair de hiçbir kanıt yoktur. Watson bu seramik tabağın, bilinen hiçbir kategoriye girmediğini ve Suriye çevresinden olabileceğini söylemekte, teknik özellikleriyle 12. yy. ortası veya sonrasına tarihlemektedir (Watson, 2004: 301). Kayseri‟de Muammer Bey Mahallesi‟nde bir hafriyat çalışması esnasında bulunan lüster çininin Saray çinileri ile ilişkili olduğu açıktır.

152

Figürün resmedilişi dışında kompozisyonun geneli açısından bakıldığında bu çininin benzer örneklerini Kubadabad Sarayı hayvan figürlü lüster çinilerinde de görmekteyiz. Fakat Keykubadiye Sarayı‟ndan uzak bir yerde bulunması ve bu bölgede bulunan tek örnek olması nedeniyle Keykubadiye Sarayı ile doğrudan ilişki kurmak mümkün değildir. Ayrıca Kuwait Mational Müzesi‟nde bulunan seramik tabak da daha erken bir yüzyıla işaret etmektedir. Bugün Kayseri Müzesi‟nde bulunan lüster çini, bölgede bulunan bir üretim merkezinin varlığını ya da taşınma yoluyla buraya gelmiş olduğunu düşündürmektedir.

Soldan Sağa: Katalog 15, Kubadabad Sarayı Lüster çiniler (R.Arık)

6.2.3.2.Bitkisel Bezemeli Örnekler

(Katalog No: 9)

Keykubadiye Sarayı çini buluntuları içerisinde, kobalt mavi renk üzerine altın sarı renkte perdahlanmış, tek örnek bulunmaktadır. Bitkisel bir kompozisyonun yer aldığı anlaşılan küçük boyutlu çini parçasında, sır saydamlığını büyük oranda kaybettiği için, desenin altın sarısı rengi yeşilimtrak bir renge dönüşmüştür. O. Aslanapa bunun gibi farklı renklerde perdahlı çinilerden söz etmiş (Aslanapa, 1965b) ve bu çinilerin envanter bilgilerini yayınlamıştır (Ek 1). Fakat günümüzde Katalog 9‟da yer alan kırık çini dışında hiçbir örnek bulunmamaktadır. Ayrıca bahsedilen çinilerin fotografları da yayınlanmamıştır. Benzer şekilde mavi renk üzerine perdahlı çiniler II. Kılıç Arslan Köşkü ve Kubadabad Köşkü buluntuları içerisinde yer almaktadır.

153 6. 3. Çinilerin Form Özellikleri

Çalışmanın konusu oluşturan çinilerin ölçüleri, Saray çinilerinin standart ölçülerine yakındır. Keykubadiye‟de yapılan çalışmalar sonucu bulunan çini parçaları büyük oranda kırık olduğu için yıldız çinilerin ölçüleri tespit edilememektedir. Kazılarda bulunan kısmen sağlam durumda form veren tek örnek sekiz köşeli yıldız çini, yaklaşık 8 cm. çapında 2 cm. kalınlığındadır (Katalog 15). Sonraki dönemde kesildiği anlaşılan çini, yıldız çinilerin standart ölçüsüne uymamaktadır. Aslanapa‟nın yayınladığı çinilerde büyük oranda kırıktır. En büyük boyutlu çini parçası, 11x19 cm. ölçülerinde 4 cm. kalınlığındadır (Ek 1). Mevcut çini buluntuların hamur kalınlıkları 2 cm. ile 3 cm. arasında değişmektedir. Hunad Hamamı‟ndan getirilen çinilerin de kalınlıkları aynı şekilde 2 cm. ile 3 cm. arasında değişiklikler göstermektedir. Bu sekiz köşeli yıldız çiniler ortalama 22-23 cm. çapındadır. Türkuaz renkli bordür çiniler ise 9,5x20 cm ölçülerindedir. (Bozer, 2005: 8). Örnekler içinde bugün mevcut olmayan Hamam‟da bulunan türkuaz renkli kare çinilerin ise 19,5 cm. uzunluğunda olduğu bilinmektedir58

(Yurdakul, 1971:145). Keykubadiye Sarayı ve Hunad Hamamı çinilerinin hamur yapısı benzerdir. Bu çiniler krem renkte, ufalanabilir özellikte, gözenekli hamur yapısına sahiptir. Bu özellikleriyle Kubadabad ve Alanya Sarayı çini buluntularıyla da (Arık, R. ve Arık, O. 2007: 281) benzerlik gösterirler.

Çinilerin üretim yerleri ile ilgili bir kanıt olmamasına rağmen Sultan Alaaddin Keykubad döneminin Kubadabad ve Alanya Sarayları‟nı bezeyen zengin çinilerin gezici ustalar tarafından inşaat sırasında yerel atölyelerde yapıldıklarını gösteren çeşitli yapım artığı parça ve üç ayaklar, seramiklerin de aynı bölgelerde yapıldığına işaret eder (Öney, 2008: 386). Kayseri‟de de birçok dini yapıyı süsleyen ve Hunad Hamamı, Keykubadiye Sarayı gibi sivil yapıları süsleyen çinilerin aynı bölgede kentin yakınında aynı üretim yerine ait olabilecekleri akla yatkın gelmektedir.

Tasvirler usta veya ustalar tarafından bir aktarma şablonu kullanmadan, fakat belli bir şemaya sadık kalınarak yapılmış olmalıdır. Benzer süsleme şemalarının

58 Bu çiniler alışılmışın dışında bir şekilde 45© döndürülerek duvara yerleştirilmişler ve yüzeyde eşkenar dörtgen komposizyonu meydana getirmişlerdir (Bozer, 2005:8).

154

tekrarlandığı özellikle haç kollu örneklerde bu uygulamanın yapıldığı düşünülebilir. Motiflerin uyguluma stili ve tarzı her örnekte farklı niteliktedir. Ustaların kendi el becerisi özellikle geometrik geçme kompozisyonlarında ortaya çıkmaktadır. Bazı örnekler oldukça simetrik titizlikle çizilmiş ve boyanmışken, bazı örneklerde ise zayıf bir elin, aceleci bir boyama stilinin varlığı görülmektedir. Ayrıca uygulamaya ayrılan süre de süslemenin niteliğini etkilemiş olmalıdır. Belli çerçeve dışına çıkmadan yapılan serbest yorum ve uygulamalar, aynı motifin farklı varyasyonlarının ortaya çıkmasına neden olmuştur.

6. 4.Diğer Buluntular

(Katalog No: 43,44)

Keykubadiye Sarayı‟nda günümüze çini buluntuları dışında 1964 yılında bir evin bahçesinde bulunan taş süsleme dışında arkeolojik veri ulaşmamıştır. Zeki Oral‟ın söz ettiği kandil kırıkları, seramikler ve kiremitlerin nerede oldukları bilinmemektedir. Bunların dışında Bugün Kayseri Etnografya Müzesi‟nde bulunan alçı bordür süslemenin Keykubadiye Sarayı ile ilişkili olduğunu düşünmekteyiz. Selçuklu mimarisinde duvarların süslenmesinde çini kadar alçı malzemenin de rolü büyüktür. Abbasiler zamanında 9. yy.‟da Samarra Kenti‟nde gelişen alçı işçiliği Büyük Selçuklular zamanında İran ve Orta Asya‟da büyük bir gelişme göstermiş ve tüm yapı bölümlerine yayılmıştır. Çini malzemelerde görülen ikonografik program alçı işçiliğinde de uygulanmıştır (Arık, 2000: 178-179). Selçuklu Çağı‟nda Orta Asya‟dan Anadolu‟ya köşk duvarlarında alçı bezeme kullanıldığı kalan verilerden anlaşılmaktadır. Anadolu‟da II. Kılıç Arslan Köşkü‟nden itibaren alçı süslemenin varlığı bilinmektedir. Diğer Saray yapıları gibi Keykubadiye Sarayı süsleme repertuarı arasında alçı süslemeler de yer almış olmalıdır. Kayseri Müzesi‟nde bulunan geliş yeri bilinmeyen figürlü alçı kabartma II. Kılıç Arslan Köşkü, Kubadabad ve Alanya Sarayları‟ndaki alçı buluntular ile paralel bir işçilik gösterir. Kayseri‟de bulunan bu alçı süslemenin Keykubadiye Sarayı‟ndan getirilmiş olması kuvvetle muhtemeldir.

155

Soldan Sağa: Katalog No:43, II. Kılıç Arslan Köşkü alçı süsleme (TİEM) (R.Arık)

Saray‟a ait diğer bir buluntu ise bir evin bahçesinde bulunan ve Keykubadiye Sarayı‟na ait olduğu bilinen üzeri bezemeli mimari parçadır. Geometrik süslemeli taş eser, Keykubadiye Sarayı‟nda sadece çini süslemenin değil, taş süslemenin de geometrik örneklerinin yer aldığını göstermesi açısından önemlidir. Bunun gibi mimari parçalar Saray‟a ait köşklerin cephelerini süslemiş olmalıdır. Süslemenin merkezinde yer alan on kollu yıldızın benzer örnekleri Karatay Han Avlu taç kapısında ve Kayseri Sultan Han Köşk Mescit Kuzey Cephe‟de görülmektedir.

Soldan Sağa: Katalog No: 44, Kayseri Sultan Han Köşk Mescit Kuzey Cephe‟de

156 7.SONUÇ

Çalışmamızda Keykubadiye Sarayı‟nın arkeoljik verileri ve yapının Anadolu‟daki Sultan Sarayları ile ilişkisi değerlendirilerek mimari ve süsleme özellikleri kapsamlı bir şekilde ele alınmıştır. Yapının tarihçesi, özgün mimarisi ve süsleme programı hakkında önemli bilgilere ulaşılmıştır. Tarihsel kaynaklara dayanarak Saray‟ın tarihçesi aydınlatılmaya çalışılmıştır. Öncelikle Ortaçağ kaynaklarına başvurarark Saray‟ın yapım tarihi ile ilgili tartışmalara açıklık getirilmiştir. Elde edilen bilgilere göre Keykubadiye Sarayı 1220 yılında Alaaddin Keykubad Sultan olduktan çok kısa bir süre sonra, en erken 1221 yılında ve en geç 1226 yılında inşa edilmiş olmalıdır. Yine aynı kaynaklar 1265 yılında Saray‟ın kapıları ve duvarlarıyla tamamen yıkılmış olduğu bilgisini vermektedir. Buna göre Keykubadiye Sarayı 1221 tarihinden 1265 tarihine kadar Sultanların yaşadığı, devlet işlerinin yürütüldüğü, ayrıca dinlenme ve eğlenme yeri olarak kullanılan bir Saray Külliyesi‟dir.

Mimari kalıntılarla Saray Külliyesi‟nin planının Anadolu‟da ve Orta Asya‟da bulunan Sultan Sarayları ile benzer özelliklerde inşa edildiği sonucuna varılmıştır. Sultan Alaaddin Keykubad‟ın kendi zevkine göre inşa ettirdiği Kubadabad Sarayı gibi Keykubadiye Sarayı da bir gölün etrafında konumlanmış, büyük, küçük Köşk yapılarının bulunduğu yapılar topluluğu şeklinde inşa edilmiştir. Kazı çalışmaları sonucunda ortaya çıkarılan üç Köşk yapısı Saray‟ın mimarisi hakkında önemli bilgiler vermiştir. Büyük Köşk‟ün, Sultan eyvanının, tören avlusu ve taht salonunun da içinde bulunduğu merkezi bir avlu çevresinde gelişen dört eyvanlı geleneksel şemaya göre inşa edilmiş olduğu düşünülebilir. Mutfak, ıslak mekanlar gibi işlevsel mekanlar bu yapıda ortaya çıkarılan koridorlar çevresinde sıralanmış olmalıdır. Daha küçük ölçekli diğer yapılar ise Seyir Köşkü ve Yalı Köşkü olarak kullanılmaktadır.

Bu çalışmada Saray Külliyesi‟nde ele geçen az sayıdaki buluntular yanında, Saray çinisi özelliği gösteren Hunad Hamamı çinilerinin Keykubadiye Sarayı ile ilişkisi üzerinde durulmuştur. Hunad Hamamı‟nda bulunan çoğunluğu figürlü çinilerin teknik ve süsleme özelliklerinin Kubadabad Sarayı örnekleri ile gösterdikleri paralellik dikkate alınarak Saray çinisi oldukları ve Hamam için

157

yapılmamış oldukları sonucuna varılmıştır. İnsan, siren, çift başlı kartal gibi figürlü çinilerin Hamam‟da tek örnek olarak bulunması ve duvara özensiz bir biçimde yerleştirilmeleri bu görüşümüzü desteklemektedir. Ayrıca çinilerde yer alan yazılar da Sultan‟ın şahsıyla ilişkilendirilmiş olabilir. Bu çiniler en yakınındaki Keykubadiye Sarayı‟ndan getirilmiş olmalıdır. Keykubadiye Sarayı buluntuları içerisinde de figürlü çiniler bulunmaktadır. Ne yazıkki günümüze çok az örneği ulaşmıştır. Hunad Hamamı çinilerinin Keykubadiye Sarayı‟na ait üretim fazlası çiniler olması muhtemeldir. Alaaddin Keykubad‟ın eşi Hunad (Mahperi) Hatun tarafından 1238 yılında Hamam‟ın inşa edilmesinden sonraki bir dönemde çinilerin Hamam‟a taşınmış olması muhtemeldir. Bu çiniler bir Hamam yapısını süslemenin ötesinde kaliteli bir işçilik ve eşsiz bir süsleme repertuarı sergilerler.

Ne yazıkki Keykubadiye Sarayı‟nda Dört Kemerli Köşk ve Büyük Saray‟ın tonoz kalıntılarından başka hiç bir yapı kalıntısı günümüze ulaşmamıştır. Anadolu Selçuklu Devleti‟ne başkentlik yapmış Kayseri Kenti‟nde (Dar-ül Mülk), Sultan‟ın yılın belli dönemlerini geçirdiği, Devlet işlerine ev sahiplik yapmış Keykubadiye Sarayı‟nın Anadolu Selçuklu Saray mimarisi içindeki önemi yadsınamaz. Keykubadiye Sarayı erken tarihli bir örnek olarak diğer yapılara mimari ve süsleme açısından da öncülük etmiş olması gerekir. Tüm bu özellikleriyle Keykubadiye Sarayı‟nın Anadolu‟da tarihçesi ve mimari özellikleri ile Selçuklu saray yaşamının izlerini taşıyan en önemli yapılardan biri olduğu anlaşılmaktadır.

158 KAYNAKÇA

Anonim (1989), Fotoğraflarda Kayseri 1880-2006, Kayseri: Kocasinan Belediyesi Kültür Yayınları 5.

Abû‟l-Farac Gregory, (Bar Hebraeus) (1987). Abû’l-Farac Tarihi. (Çeviren: Ömer Rıza Doğrul). Cilt II, Ankara: Türk Tarih Kurumu Basım Evi.

Adnan, Gürbüz (2001), XVI-XVII. Yüzyıllarda Alaiye Kalesi, C.Ü. Sosyal Bilimler

Dergisi, Aralık 2001, Cilt: 25, No: 2, 247-258.

Andreasyan, H.D. Süryani Keşiş Mihail’in Vekayi-namesi, II, TTK Ktp.‟nde 44–2 no‟lu basılmamış nüsha.

Ahmet, Nazif Efendi (1987). Mirat-ı Kayseriye. (Çeviren: Ahmet Palamutoğlu). Kayseri. Kayseri Özel İdare Müdürlüğü ve Kayseri Belediyesi Birliği Yayınları. Akgün, Ayla (2009). 63/2 Numaralı Kayseri Şer’iyye Sicil (H. 1063-1064 / M. 1653-

1654) Transkripsiyonu ve Değerlendirilmesi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi,

Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kayseri.

Akok, Mahmud (1976). Kayseri Şehri Tarihi İç Kalesi. Türk Arkeoloji Dergisi XXIII, 5–38.

Akok, Mahmut (1968). Kayseri‟de Hunat Mimari Külliyesinin Rölövesi. Türk

Arkeoloji Dergisi, XVI-1, 5-44.

Akok, Mahmut (1969). Konya‟da Alâaddin Köşkü Selçuklu Saray ve Köşkleri. Türk

Etnografya Dergisi XI, 47–73.

Aksarayi, Kerümüddin Mahmud (1943). Selçuki Devletleri Tarihi. (Çeviren: Nuri Gençosmanoğlu). Ankara: Türk Tarih Kurumu Basım Evi.

Aksarayi, Kerümüddin Mahmud (2000). Mesâmeratü’l Ahbâr. (Çeviren: Mürsel Öztürk). Ankara: Türk Tarih Kurumu Basım Evi.

Akşit, Ahmet (1996). Türkiye Selçukluları Devrinde Kayseri Şehri. Yayınlanmamış Doktora Tezi, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kayseri.

Arık, Oluş (1999). Türk Kültürüne Yönelik Arkeolojik Çalışmalar ve Sorunları.

Uluslararası 4. Türk Kültürü Kongresi Bildirileri 1. Cilt. 4-7 Kasım 1977, Ankara,

159

Arık, Oluş (2007). Anadolu Toplum Hayatı‟nda Çini. (Editör: Gönül Öney, Zehra Çobanlı). Anadolu’da Türk Devri Çini ve Seramik Sanatı.İstanbul: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, 29-69.

Arık, Remzi O. (1975). Türk Sanatı, Türk Medeniyet ve Sanatına dair Arkeolog

gözüyle Anadolu. İstanbul: Dergah Yayınları.

Arık, Rüçhan (2000). Kubad Abad, Selçuklu Saray Çinileri. İstanbul: Türkiye İş Bankası Yayınları.

Arık, Rüçhan (2001). Kubâd-âbâd Sarayı (Bir Değerlendirme) ve Malanda Köşkü. I.

Uluslararası Selçuklu Kültür ve Medeniyeti Kongresi. Konya: Selçuk Üniversitesi

Yayınları, 25–32.

Arık, Rüçhan (2003). Kubâd-âbâd 2002 Yılı Kazı Çalışmaları. 25. Kazı Sonuçları

Toplantısı. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 345–350.

Arık, Rüçhan (2007). Selçuklu Saraylarında Çini. (Editör: Gönül Öney, Zehra Çobanlı). Anadolu’da Türk Devri Çini ve Seramik Sanatı. İstanbul: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, 73-100.

Arık, Rüçhan (2008). Selçuklu Saray ve Köşkleri. (Editör: Doğan Kuban). Selçuklu

Çağında Anadolu Sanatı. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları, 261-276.

Arık, Rüçhan, Arık Oluş (2007). Anadolu Toprağının Hazinesi Çini: Selçuklu ve

Beylikler Çağı Çinileri. İstanbul: Kale Grubu Kültür Yayınları.

Aslanapa, Oktay (1962). Diyarbakır Kazısı‟ndan İlk Rapor 1961. Türk Arkeoloji

Dergisi, Sayı 9,2, Ankara,10-18.

Aslanapa, Oktay (1963). Yeni Araştırmalarda Türk Saray ve Köşklerinin Yeri. Türk

Kültürü 3, 23–28.

Aslanapa, Oktay (1965a). Kayseri‟de Keykubadiye Köşkleri Kazısı (1964). Türk

Arkeoloji Dergisi Sayı XIII-1, 19-22.

Aslanapa, Oktay (1965b). Anadolu’da Türk Çini ve Keramik Sanatı. Ankara: Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları 10, Seri V, Sayı 1.

Aslanapa, Oktay (1965c). Türkische Fliesen und Keramik in Anatolien. İstanbul: Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları 10, Seri V, Sayı 1.

160

Rahmeti Arat için. Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları 19, Sayı A, 2. 5-25.

Aslanapa, Oktay (1991). Anadolu’da İlk Türk Mimarisi. Ankara: Atatürk Kültür Merkezi Yayınları.

Aslanapa, Oktay (1993). Türk Çini Sanatı, Türk Sanatı El Kitabı. İstanbul: İnkılap Yayınları.

Aslanapa, Oktay (2003). Türk Sanatı. İstanbul: Remzi Kitabevi.

Aslanapa, Oktay (2004). Turkish Art And Architecture. Ankara: Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı.

Asutay-Effenberg (2004). Muchrutas? Der Seldschukische Schupavıllon im Groossen Palast von Konstantınople, Byzantion, Tome LXXIV, Fascicule 2, Bruxxelles, 313-329.

Atik, Süreyya (2010). 82/3 Numaralı Kayseri Şer’iyye Sicili (H.1085/M.1674–1675)

Transkripsiyon ve Değerlendirme, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Erciyes

Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kayseri.

Aytekin, Hakan (2006), 91 Numaralı Kayseri Şer’iyye Sicili ( s. 01-81), Transkripsiyon ve Değerlendirme ( H. 1094/M. 1683), Yayınlanmamış Yüksek

Lisans Tezi, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kayseri.

Bozer, Rüstem (2000). Kubadabad Çinilerinde Fırınlama Sonrası Yapılan İşlemler ve Bazı Tespitler. 1. Uluslararası Selçuklu Kültür ve Medeniyeti Kongresi, Bildiriler 1 (Hazırlayan. Osman Eravşar). 11-13 Ekim 2000, Konya: Selçuk Üniversitesi Selçuk Araştırma Merkezi Yayınları, 175-185, 580-587.

Bozer, Rüstem (2005). Kayseri Hunat Hamamı Çinileri. Sanat Tarihi Dergisi, Sayı 15/1, 1-27.

Bozer, Rüstem (2007). Selçuklu Devri Levha Çinilerinde Form, Duvar Kaplama Tasarımlarına Yönelik Tespitler ve Fırınlama Sonrası Yapılan Bazı İşlemler. (Editör: Rüçhan Arık, Oluş Arık). Anadolu Toprağının Hazinesi: Çini : Selçuklu ve

Beylikler Çağı Çinileri, s.191-207.

Cahen, Claude (2012). Osmanlılardan önce Anadolu. (Çeviren: Erol Üyepazarcı). İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları.

Çayırdağ, Mehmet (1986). Kayseri‟de Zamanımıza Kadar Gelmemiş Olan Bazı Mühim Binalar. IX. Türk Tarih Kongresi Bildirileri II, İstanbul.

161

Çelik, Züriye (2011). Anadolu Halkının Tahta Çıkacak Türkiye Selçuklu Hükümdarlarını Karşılama Törenleri (İbn Bîbî Evreninde). History Studies, 3/3. 85- 95.

Çevik, Murtaza (2009). 78/1 Numaralı Kayseri Şer’iyye Sicili (H. 1078 – 1079/ M.

1668), Transkripsiyon ve Değerlendirme, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi,

Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kayseri.

Çizer, Sevim (2010). Lüster Tarihi, Tekniği, Sanatı, İzmir: Dokuz Eylül Üniversitesi Yayınları.

Çökük, Serpil (2010). 57/3 numaralı Kayseri Şer’iyye Sicili (H. 1058-1059 / M.

1648-1649) Transkripsiyon ve Değerlendirme, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi,

Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kayseri.

Denktaş, Mustafa (2000). Kayseri’deki Tarihi Su Yapıları, (Çeşmeler, Hamamlar), Kayseri: Kıvılcım Yayınları.

Edhem, Halil (1982). Kayseri Şehri (Haz. Kemal Göde), Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları.

Eravşar, Osman (2000). Kayseri‟de Selçuklu Köşk ve Sarayları, Çekül Mozaik

Dergisi, 90-97.

Eravşar, Osman (2000). Seyahatnamelerde Kayseri, Kayseri: Kayseri Ticaret Odası. Eravşar, Osman (2001). Anadolu Selçuklularında İdari Mekan Olarak Devlethane.

I.Uluslar arası Selçuklu Kültür ve Medeniyeti Kongresi Bildirileri.11-13 Ekim 2001.

Konya: Selçuk Üniversitesi Selçuklu Araştırmaları Merkezi, 281-295.

Erdemir, Yaşar (2001). Karatay Medresesi Çini Eserler Müzesi. Konya: Konya Valiliği İl Kültür Müdürlüğü.

Erdemir, Yaşar (2007). İnce Minare Taş ve Ahşap Eserleri Müzesi. Konya: Konya Valiliği İl Kültür Müdürlüğü.

Erdmann, Kurt (1957). Keykubadiye‟deki Dört Kemerli Bina Hakkında. Yıllık

Araştırmalar Dergisi, Sayı II, 93-106.

Erdmann, Kurt (1959). Seraybauten des Dreizehnten und vierzehnten Jahrhunderts in Anatolien. Ars Orientalis, Vol. 3, 77-94.

Erkiletlioğlu, Halil (1993). Kayseri Tarihi. Kayseri: İl Kültür Müdürlüğü.

162

Yayınevi.

Evliya Çelebi (2012). Evliya Çelebi Seyahatnamesi, Konya-Kayseri-Antakya-Şam-

Urfa-Maraş-Sivas-Gazze-Sofya-Edirne. (Haz. Seyit Ali Kahraman-Yücel Dağlı), 3.

Kitap, Cilt I, İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.

Gabriel, Albert (1954). Kayseri Türk Anıtları. (Çeviren: A. Tütenk), Ankara: Güneş Matbaası.

Gergin, Kalan Ş, (2011). 100/1 Numaralı Kayseri Şer’iyye Sicili (H.1104/M.1692),

Transkripsiyon ve Değerlendirme, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Erciyes

Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kayseri.

Göde, Kemal (1991). Tarih İçinde Kayseri, Kayseri: Erciyes Üniversitesi Yayınevi. İbni, Bibi (1997). El Evamirü'l–Ala'iye Fil Umuri'l–Ala'iye, Cilt I. (Çeviren: Mürsel Öztürk), Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları.

İbni, Bibi (1997). El Evamirü'l–Ala'iye Fil Umuri'l–Ala'iye ,Cilt II. (Çeviren: Mürsel Öztürk), Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları.

İlimli, Usul D. (2007). Selçuklular Zamanında Kayseri ve İlim Ve Kültürel

Faaliyetler, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi Sosyal

Bilimler Enstitüsü, Konya.

İskenderzade, Lale (2010), Anadolu Selçuklu Saray Çinilerinde İnsan Figürü, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya.

Karagöz, Mehmet (1993). 18. Asrın başında Kayseri (1700-1730), Yayınlanmamış Doktora Tezi, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kayseri.

Karamağaralı, Haluk (1976). Kayseri‟deki Hunad Camiinin Restitüsyonu ve Hunad

Benzer Belgeler