• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM II. KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.6. Sosyal Bilgiler Öğretim Programına Göre Alana Özgü Beceriler

2.6.5. Zaman ve Kronolojiyi Algılama Becerisi

Zaman, varoluşun içinde meydana geldiği kozmik süreç (Demir ve Acar, 2002), bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit (www.tdk.gov.tr), farklı biyolojik, zihinsel, fiziksel, psikolojik, sosyolojik boyutları olan bir olgu (Altun ve Kaymakçı, 2016) olarak tanımlanabilmektedir. Zaman geçmişte meydana gelmiş tarihsel olayların, düşünce ve inanç akımlarının, üretim şekillerinin vb. topluma etkisinin, yer ve zaman göstererek doğru bir şekilde anlatılmasını üstlenmiş olan tarih biliminin öğretimindeki temel öğelerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır (Safran ve Şimşek, 2006). Tarihte yer alan olaylar arasındaki ilişkilerin çözümlenmesine yardım eden araç (Garvey, 1976), geçmişte yaşanmış bir olayın zamanının araştırmacının zamanına olan uzaklığını ölçmeye yarayan araç (Köstüklü, 1998), tarihsel olayları neden-sonuç ilişkileri bağlamında ayakta tutan sağlam bir köprü (Dilek, 2002), tarihsel olaylar arasındaki neden sonuç ilişkilerinin belirlenmesine imkân sağlayan bilgi (Şimşek, 2009) ve kısaca zamanın bilimi olarak da kronoloji kavramı karşımıza çıkmaktadır.

“Tarih içeriği itibariyle geçmişi konu edindiğinden zaman ve kronolojiden faydalanır. Çünkü tarih disiplininin en önemli bileşenlerinden biri zamandır” (Altun ve Kaymakçı, 2016). Kronoloji bilgisi ise öğrencilerin kendi tarihsel bilgilerini yapılandırmalarını sistematik hale getirmektedir (Akbaba, Keçe ve Erdem, 2012, s. 238). Kronoloji, geçmişe yönelik olayları bir sıra halinde sunmasından dolayı, geçmişe yönelik değişim, sebep- sonuç ilişkilerini anlamayı gerekli kılmaktadır (Sağlam, Tınmaz ve Hayal, 2015, s. 51). “Zaman ve kronoloji ile ilgili temel kavramlar, öğrencilerde geçmiş zaman bilincinin oluşması ve tarih konularının öğrenilmesinde önemlidir. Bu kavramların eksik öğrenilmesi ya da öğrenilememesi, öğrencilerde sağlıklı bir tarih bilincinin oluşumunu engellemektedir” (Özen, 2010, s. 2). Çocuklar, kişisel ve ailevî tarihlerinin olduğunu görebildiklerinde, zamansal anlamda kendilerinden öteye ulaşabilirler ve tarihteki insanların bizimle nasıl bağlarının olduğunu anlayabilirler. Öte yandan çocuklar, zaman içindeki olayların, insanların, fikirlerin ardışık bir sırada yer alışını kavramak isterler. Bunun için kavramsal referanslara ve kronoloji ile tarih arasında kavramsal bağlantılar yapmak için pratiğe ihtiyaç duyarlar (MEB, 2005b). Ancak zaman doğası itibariyle soyut olduğu için somut kavramlara alışmış olan çocuklar onu birden bire anlamakta, kavramakta zorlanırlar (Sağlam ve diğ., 2015, s. 51). Çocuklarda zaman algısının oluşumu ve gelişmesi birden bire ortaya çıkmamaktadır. Çünkü zaman algısı zihinsel bir olgudur ve oluşması uzun bir süreci gerektirir. Bu yüzden zaman, çocukluktan başlayarak öğrenilmektedir

(Şimşek, 2009, s. 93). Ortaokul düzeyinde düşünüldüğünde çocuklarda gerek zaman gerekse kronolojiye dair temel bilgi ve beceriler sosyal bilgiler dersi kapsamında yer almaktadır. Özellikle sosyal bilgiler kapsamında yer alan tarih konularının sağlıklı bir şekilde öğretilebilmesi için öğrencilerin zaman ve kronoloji anlayışına sahip olmaları gerekmektedir (Demircioğlu ve Akengin, 2012, s. 189). Yine aynı şekilde sosyal bilgiler dersi kapsamında ele alınan tarihin kronolojik olarak anlaşılabilmesi için çocuklarda bir zaman anlayışının geliştirilmesi gerekmektedir (Şimşek, 2007).

Zaman ve kronolojiyle ilgili kavramları bilinmemesi, tarihi birbirinden bağımsız olgular yığınına dönüştürmektedir (Demircioğlu, 2005). Öğrencilerin zaman ve kronoloji algılarının gelişmiş olması, ezbere dayalı bir tarih yerine bu tarihleri belli bir düzen ve bütünlük içinde öğrenmelerine yardımcı olacaktır (Özen, 2010, s. 1). Bu nedenle öğrencilerin zamanda bulundukları yeri algılayabilmeleri ve geçmiş, bugün ve yarın arasında bağlantı kurabilmeleri için zaman ve kronoloji becerisini kazanmış olmaları gerekmektedir (Şimşek ve Öztürk, 2014, s. 93). Ancak zaman kavramında olduğu gibi kronoloji öğretimi sürecinde de gerek öğrenciler gerekse öğretmenler birtakım zorluklarla karşılaşmaktadırlar. Bu anlamda kronoloji öğretiminde öğretmenlerin karşılaştıkları önemli karışıklıklar ve bunları gidermeye yönelik önerilere aşağıda sıralananlar örnek gösterilebilir.

1. Tarihte zamanın anlaşılmasının gelişimini sıkı bir şekilde yaşla ilgili bir gelişime oturtmak uygun değildir. Çünkü çocuklar farklı yaşlarda farklı hızlarda ilerlerler.

2. İlköğretimin birinci kademesinde bazı çocuklar, tarihsel zaman kavramına dair karmaşık fikirlere sahip olabilirken, ikinci kademesindekiler yaşadıkları yüzyıl ya da milâttan sonranın ne anlama geldiği gibi temel zaman kavramlarını kazanmamış olabilirler. Çocukların zamanı anlamaları hakkında varsayımlarda ya da bu alanda çocukların başarmaları gerekenlerle ilgili bir üst tahminde bulunulmamalıdır. Çocukların konuya ilişkin girişimlerini dikkatlice izlemek gerekmektedir.

3. Kronoloji seviyesinin sistematik öğretimi, çocukların anlayışlarının gelişim oranını etkilemektedir.

4. Kronolojik sistemin anlaşılması için çocuklar, terimlere aşina olmaya ve bunları modellemede, eğitimde ve tartışmalarda kullanmada güven geliştirmeye ihtiyaç duyarlar. 5. Zaman hakkında yanlış kavramalar ve basmakalıp fikirler özellikle üzerinde durulması ve

meydan okunması gerekenlerdir. Bunlar tartışmaların başlangıç noktası olarak temel oluşturabilirler.

6. Tarih ve dönem etiketleri ardışıklığın, zaman aralıklarının, sürekliliğin anlaşılmasının gelişimi yanında mekanik olarak ta öğrenilebilirler.

7. Tarih dönemlerinin hangi sırada öğretildiği, dönemleri daha geniş bir zaman çerçevesine ilişkilendirme ihtiyacı kadar önemli değildir.

12. Çocukların kronolojiyi anlaması birçok yöntemle etkili bir şekilde geliştirilebilir. Fakat bunlar çocuğun okul başarısıyla tutarlı olmalıdır.

13. Çocukların ilköğretim birinci kademede karşı karşıya geldikleri tarih deneyimlerinin çeşitliliğini ölçmek, ilköğretimin ikinci kademesine başladıklarında onların kronoloji öğretiminin hangi aşamasında olduklarını bulmaya yardımcı olacaktır.

14. Eğer tarihin anlaşılması etkili bir şekilde geliştirilmek isteniyorsa, ardışıklama çalışmaları, sıralanmış olan olaylar, insanlar ve yarattıkları araç-gereçler arasındaki ilişkiler tartışılarak bitirilmelidir.

15. Öğretmenin, çocukların zamandaki ilerlemelerinin farklı ayaklarını akılda tutmaları gerekir. Öğretmenler, geçmişin açıklanması, zamana ilişkin dağarcığın anlaşılmasının gelişimi, tarihleme sisteminin anlaşılmasının zihinsel haritası ya da çatısını oluşturmalıdırlar. Böylece çocuklar bütün bu alanlarda tutarlı ilerlemeler sağlayabileceklerdir.

16. Tarih hakkında çocuklara öğretim sistematik olması gerektiği kadar sürekli de olmalıdır. Zaman açısından anlaşılmanın unutulmasını engellemek için bazen geriye dönmek gerekir

(MEB, 2005b)

Etkin bir bireyde bulunması gereken belli başlı beceriler arasında zaman ve kronolojiyi algılama becerisi gelmektedir. Bu beceri, insanlara geçmişten bugüne meydana gelmiş ve gelecekte yaşanabilecek olayları binlerce yıllık insanlık tarihi içinde doğru yere oturtma imkânı vermektedir (Demircioğlu ve Akengin, 2012, s. 188). Sosyal Bilgiler Öğretim Programında yer alan zaman ve kronolojiyi algılama becerisine yönelik belirlenen alt becerileri aşağıdaki şekilde sıralamak mümkündür.

1. Takvim bilgisi edinme

2. Zamanları ayırt etme (geçmiş, şimdiki ve gelecek zaman) 3. Zaman ifadelerini doğru kullanma

4. Kronolojik sıralama yapma

5. Zaman şeridindeki veriyi yorumlama 6. Zaman şeridi oluşturma (MEB, 2005b).

Benzer Belgeler