• Sonuç bulunamadı

Dünya genelinde özellikle 1980’li yıllardan itibaren artarak devam eden globalleşme ve finansal liberalizasyon süreci, beraberinde değişen koşullara ve yeniliklere hızla uyum sağlayabilen şirketlerin önemini artırmıştır. Büyük ölçekli işletmelerin ekonomik ve siyasi konjonktürdeki değişimler karşısında hareket kabiliyetinin sınırlı olması, teknolojideki en son gelişmelerin bu şirketlere adaptasyonunun maliyetinin yüksekliği nedeniyle uyum sorununun yaşanması gibi nedenler ekonomide meydana gelen değişikliklere uyum sağlama esnekliği yüksek ve konjonktürel dalgalanmalara, ekonomik ve mali krizlere karşı daha esnek olan, ekonomik ve sosyal yaşamın temel istikrar unsurlarından biri olan KOBİ’lerin dünya genelinde önemini daha da artırmıştır (Erçel, 2000:16).

Uygulanan liberal ve ihracata dönük politikalar sonucunda Türk sanayi, dış pazarlara yönelmiş ve ihracat ürünlerinde sanayi ürünlerinin payını artırmıştır. Bu dönemden itibaren dönemin hükümetleri tarafından küçük ve orta ölçekli sanayiye verilen önem ve uygulanan destekleme politikaları sonucu, bir zamanlar el sanatı kimliği ile üretim yapan KOBİ’ler modern teknoloji ürünü makine tezgâhlar ile dünya standartlarına uygun üretim yapmaya başlamış, kalite bilinci giderek geliştiğinden daha çok dış pazarlara açılma imkânı yaratılmıştır. Yenilikçi KOBİ’lerin ve genç müteşebbislerin desteklenmesi sonucunda, iç ve dış pazarlarda alıcı bulan ileri teknoloji yeni ürünler geliştirilmiştir (Çamkerten, 2001:101). El emeğinden makine yoğun teknolojiye geçilmesiyle daha kısa sürede daha fazla ürün imalatı gerçekleştirilmeye başlanmıştır. Teknolojik gelişmelerin ürünü olan makine tezgâhlarla, ürün çeşitliliği artırılmıştır.

KOBİ’lerin ekonomide bu kadar yaygınlaşmasıyla birlikte kuruldukları yerlerdeki ekonomi ve istihdamda hareketlenmiş ve KOBİ’ler olumlu gelişmelere sebep olmuşlardır.

KOBİ’ler tüm ülke sınırlarını kendilerine faaliyet ve üretim alanı olarak görmekte olup küçük sermaye yapıları neticesinde de kolayca ülkenin her yerinde kurulup yaygınlaşabilmektedirler. Bu nitelikleriyle hem ekonomik faaliyetlerin bölgeler ve iller arasında dengeli dağılımına hem de o bölgelerde istihdamın artışına işsizliğin önlenmesine katkıda bulunmaktadırlar (Gök, 2004:115; Özdemir vd., 2006:56).

Ülkemizde başta nüfus dağılımı olmak üzere birçok alanda bölgeler arasında önemli dengesizlikler bulunmaktadır. Bunların başında; gelir dağılımı, işletmelerin dağılımı, işgücünün ve istihdamın dağılımı, eğitim düzeyi ile teknik ve sosyal alt yapı gibi konular gelmektedir (Özdemir vd., 2006:55).

Coğrafi açıdan büyük bir ülke sayılabilen ülkemizde KOBİ’ler tüm bölgelere dağılmıştır. Bu dağılım eşit bir şekilde olmadığı hatta bazı bölgeler lehine olacak şekilde gerçekleşmiş olsa dahi mevcut durum itibariyle KOBİ’lerin tüm bölgeler için önemli sosyal görevler ifa ettiklerini söylemek mümkündür (Gök, 2004:142). KOBİ’ler tekelleşmeyi önleme, istihdam yaratma, bölgesel kalkınmaya yardımcı olma, büyük işletmelere ara malı ve girdi sağlama, teknolojik gelişmeleri kırsal yörelere ulaştırma, gelir dağılımında dengeyi sağlama konularında yardımcı oldukları için ülkemiz ekonomisindeki yeri oldukça önemlidir. KOBİ’ler büyük işletmelerin yapamadıkları ya da yapmak istedikleri yeni malzemelerin, fikirlerin, süreçlerin ve hizmetlerin temel kaynağını oluşturmaktadır. Çünkü büyük işletmeler ölçek ekonomisinin maliyet avantajından yararlanmak amacıyla makine, araç, gereç, iş gücüne yaptıkları yatırımlar nedeniyle aynı ürünü uzun süre üretmeye bağlı kalmaktadır. Fakat KOBİ’lerin büyük ölçekli yatırımlara bağlı kalmak gibi sorunları bulunmamaktadır. Çünkü ölçek ekonomileri küçüktür ve büyük işletmelere göre daha esnek yapıya sahiptirler (Yılmaz, 2004b:59).

KOBİ’lerin bölgesel kalkınmayı hızlandırma fonksiyonu, birbirine neden-sonuç ilişkisi ile bağlı bulunan bazı aşamaları izleyerek bir zaman süreci sonunda etkisini göstermektedir. Bu aşamalar şunlardır (Sarıaslan, 2001:34):

1. Aşama: KOBİ’lerin özellikle de küçük ölçekli işletmelerin ülkenin tüm coğrafik bölgelerine yayılmış bulunmaları,

2. Aşama: Özellikle kırsal ve/veya taşralardaki küçük işletmelerin, bölge de istihdam ve gelir yaratarak bölge nüfusunun büyük kentlere göçünün engellenmesi,

4.Aşama: Bölgenin olanaklarına ve devletin politikalarına bağlı olarak, canlanan ekonomik faaliyetin dinamik ve büyüme potansiyeli yüksek işletmelerin doğuşunu teşvik edici bir ekonomik ortamın sağlanması,

5.Aşama: Dinamik ve gelişme potansiyeli olan işletmelerin kurulması ile bölgesel kalkınmanın hızlanması ve dolayısı ile ülke ekonomisinin gelişmesi.

KOBİ’lerin topluma sağladığı faydalar ekonomik yönlü olduğu kadar sosyal yönlü de olmaktadır. KOBİ’ler toplumdaki sınıflar arasındaki uçurumu azaltarak sınıfların birbirlerine yakınlaşmasını sağlamaktadır.

KOBİ’lerin toplumsal yapı içerisinde öne çıkan önemli özelliklerinden biri orta sınıfı temsil etmesidir. Alt, orta ve üst gelir gruplarından oluşan bir toplumda orta sınıfın güçlü olması, o toplumun hem ekonomik hem de sosyal yönden güçlü ve dengeli olması anlamına gelmektedir. Orta sınıfın güçlü olduğu ülkelerde toplumun bireyleri arasındaki gelir dağılımı daha düzgün dağılmıştır. Sınıflar arasında uçurum yoktur, sosyal huzursuzluklar oldukça düşüktür. Bu yüzden tüm ülkelerde daha sağlıklı bir toplumsal yapıya sahip olma amacıyla orta sınıfı desteklemeye ve güçlendirmeye yönelik politikalar tercih edilmektedir. Gruplar arasındaki denge alt ya da üst gruplar lehine değiştikçe toplumsal yapının giderek sağlığını kaybettiği tespit edilmektedir (Özdemir vd., 2006:60). Zengin daha zengin fakir daha fakir olmaktadır. Bu durum da sınıflar arasındaki uçurumlara ve huzursuzluklara neden olmaktadır.

Kısaca KOBİ’lerin toplumda ve ekonomide bu kadar önemli olmasının nedenleri şu şekilde sıralanmaktadır (Tuncel, 2000:112):

 İstihdam yaratırlar.

 Ekonomik krizlerden daha az etkilenirler.

 Bölgeler arası ekonomik ve sosyal dengesizliklerin ortadan kaldırılmasına yardımcı olurlar.

 Teknolojik gelişmelere kolay uyum sağlarlar.  Mesleki eğitimde okul işlevi görürler.

 Üretim faktörlerindeki mülkiyetin topluma yaygınlaştırılmasını sağlarlar.  KOBİ’ler küçük tasarrufların yatırıma ve üretime dönüşmesinin aracıdırlar.

Çünkü küçük işletmeler, aileden sağlanan veya birikimle oluşan küçük bir sermaye ile kurulabilmektedirler.

 KOBİ’ler gelir kaynaklarının ve sanayicilerin ülke düzeyine yayılmalarını sağladıkları için orta sınıfın oluşumunda önemli bir yer tutarlar.

 Büyük ve küçük işletmeler çalışmalarında birbirlerine bağımlıdırlar. Bu anlamda KOBİ’ler büyük işletmelerin vazgeçilmez tamamlayıcısı ve destekleyicisidirler.

 KOBİ’ler yeni girişimcileri yetiştiren yerler olduğu gibi yeni fikir ve buluşların ortaya çıkmasına ve geliştirilmesine de katkıda bulunurlar.

Tüm ekonomilerin vazgeçilmez temel bir bileşeni olan KOBİ’ler istihdam ettikleri işgücünden, gerçekleştirdikleri yatırımlara, yarattıkları katma değere ve ödedikleri vergilere kadar pek çok yönleri ile ekonomimizde önemli bir yere sahiptirler (Sarıaslan, 1994:10). KOBİ’lerin ekonomilerde daha fazla yaygınlaşmalarını sağlamak için sorunlar yaşadıkları alanlarda destek, banka kredi temininde kolaylık, Ar-Ge alanında yardımcı olunmalıdır. Böylece hem ekonomi canlanacak hem de işsizlik azalacak hem de KOBİ’ler ekonomideki yerlerini sağlamlaştırmış olacaklardır.

2. MUHASEBE KÜLTÜRÜ