• Sonuç bulunamadı

1. BÖLÜM: KİTLE İLETİŞİM ARACI OLARAK CANLANDIRMA

1.1. KİTLE, KİTLE İLETİŞİMİ VE ARAÇLARI

1.1.3. Kitle İletişim Araçlarında Teknoloji

Yirminci yüzyılın ortalarında Endüstri Devrimi ve sanayileşme ile birlikte hem ideolojide hem de sanat akımlarında bir çeşitlenme görülmektedir. Teknoloji sayesinde kitle iletişim araçlarından sinema, dinamik bir yapı kazanmakta ve toplumlara yayılmaktadır.

Kanadalı iktisatçı Harold Innis’e göre, baskın elektronik iletişim araçlarının ilki, radyonun ortaya çıkmasıyla başlamaktadır. Radyo, söylenmiş sözün mekenikleşmesi anlamında bir ilki temsil etmektedir. II. Dünya Savaşı, gazeteyle radyonun kapışmasına tanıklık etmektedir. İngiliz İmparatorluğu ile yeni model Amerikan İmparatorluğu’ndan bahsetmekte olan Innis, basılmış ve söylenmiş sözcüğün mekanikleşmesini İngiliz İmparatorluğu’nun çöküşüne, yeni ulusların ulusal dilin güçlü tarafları olmaktan kaçınmalarına yardımcı unsurlar olarak görmektedir. İngiliz örf-adet hukuku geleneğinin bu yeni uluslara geçmesi, olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmektedir. 67

Teknoloji, “tekne” ve “logos” kelimelerinden oluşmakta olan eski/antik Yunanca bir kelimedir. Kelimenin kökü, bir şeyi yapmak, üretmek, bir şeyi elde etmek anlamında kullanılmakta olan “tekne” ve bilmek anlamında kullanılan

65 Deniz Yengin, Yeni Medya ve Dokunmatik Toplum, Derin Yayınları, İstanbul, 2013, s. 39. 66Baytun,Özerem, 24.10. 2013,

<www.ijtase.net/ojs/index.php/IJTASE/article/download/152/188+&cd=5&hl=tr&ct=clnk&gl=tr>

67

23

“logos”, mantık (lojik) kelimelerinden oluşmaktadır. Kelimenin sonlarına gelmekte olan logos, bilim gibi anlaşılmakta olan bir kelimedir. Başka anlamları olduğu halde, zamanla bir anlam kayması ile, bilgi anlamını kazanmakta ve sonek olarak kullanılmakta olmuş, “logos”, “loji” halini almış ve günümüzde biyoloji, fizyoloji, psikoloji gibi kullanımlarıyla ortaya çıkmaktadır. Logos ile kastedilen bilgi toplumsal bir bilgi olmaktadır. 68

Teknolojik determinizm, teknolojinin bağımsız hareket kabiliyeti olduğu noktasından hareketle, teknolojinin tüm toplumsal etkinlikleri belirleme gücü olduğundan bahsetmektedir. Bu belirleme gücü ekonomi, politika, medya ve gündelik yaşamın her alanında kendini gösterir nitelikte olmaktadır. Bu görüş bazı farklı yaklaşımlarla açıklanmaktadır. Geleneksel çoğulcu yaklaşımda, teknoloji topluma zorunlu bir değişim hattı belirlemekte ve bu şekilde değişimin gerçekleşeceği yeni iletişim teknolojlerini ele almaktadır. Başka görüş ise, teknolojinin her şeyi belirlemekte olduğu tektipleştirdiği inancından hareketle eleştirel bir açıdan incelemektedir. Ancak her iki yaklaşım da ortak nokta teknolojinin belirleyici rolününün olduğu görülmektedir. 69

Teknolojik determinizm’e göre, teknoloji kendi iç dinamiği olan ve kendi kendine gelişim izleyen bir olgu olarak betimlenmektedir yani, bu görüş, “teknolojiyi” doğal, “teknolojik değişmeyi” de doğal süreç olarak kabul eden bir görüş olmaktadır. Teknolojinin toplumu mutlu yarınlara götürebileceği fikri ise, bu gelişmeye müdahale edilmezse gerçekleşecektir. Teknolojik iyimserliğin uç noktası “teknoloji hayranlığı (technophilia)” olarak ifade edilmektedir. Teknoloji hayranlığı, gerekli gereksiz tüm yeni teknolojilerin hayata geçirilmeye çalışılması ve bunun bir güç simgesi haline getirilmesi olarak ifade edilmektedir. Teknoloji hayranı kişiler, teknolojiyle çok ilgili ve teknoloji kullanmaya çok istekli olup, en yeni ve en son

68Ümit Atabek, İletişim Teknolojileri ve Yerel Medya için Olanaklar, Sevda Alankuş (Ed.), (içinde.

s.61-90). Yeni İletişim Teknolojileri ve Medya. (İstanbul:IPS İletişim Vakfı Yayınları, 2005), s. 62- 63.

69Çoban, Serhat. “Teknolojik Determinizm Bağlamında Bilgi Toplumu Strateji Belgesinin

İncelenmesi.” Akademik Bilişim Konferansları. (07.12.2013) <http://ab.org.tr/ab13/bildiri/30.pdf>, s. 2.

24

teknolojilere ulaşarak bunları kullanma konusunda kendi aralarında adeta yarış içinde olan kişiler olarak tasvir edilmektedir. 70

İletişim kuramlarında genel bir kabul ile teknolojik determinizme Marshall McLuhan şekil vermektedir. Bu kuramın arkasında yatan temel düşünce, insanlar arası iletişimin insanlığın varoluşunu şekillendirmesi olmaktadır. McLuhan’a göre kültür, nasıl iletişim kurulduğuna bağlı olarak şekillenmektedir. Kültürel değişime yol açmakta olan iletişim teknolojisindeki bir buluşta, aletleri insan şekillendirmektedir ve sonrasında aletler insanı şekillendirmektedir. İletişim modelindeki değişim insan yaşamını dönüştürmekte ve teknolojik determinizm geçmişte ve şimdi neler olduğunun anlaşılmasına yardımcı olmaktadır. Geçmiş ve gelecekte nelerin olduğunun anlatılmasına yardımcı olan teknolojik determinizm gelecekle ilgili herhangi bir öngörüde bulunmamaktadır. McLuhan, içerikten ziyade araca bakılması gerekliliğini söylerken, teknolojilerin içinde bulunulan çevreyi şekillendirdiği düşüncesini de reddetmektedir. 71

İletişim teknolojilerinin bireyler ve kişiler arası iletişim üzerindeki etkilerini ele almakta olan Marshall McLuhan, Innis’ten farklılaşmaktadır. Innis öğrencisi McLuhan’ın tersine, yazılı kültürden elektronik kültüre geçiş konusunda karamsarlık göstermektedir. McLuhan, elektronik çağda insanların, yazılı kültürde olduğundan çok daha fazla bilinçli olacağını savunmaktadır. Ona göre yazılı kültür insanların bilinçlerinin yok olmasına neden olmaktayken, elektronik çağ, bilincin yeniden oluşmasını sağlamaktaydı.72

Teknolojinin hızlı ilerleyişi bizi bilgiye ulaşmada olanak sağlamaktadır, McLuhan’ın (1983) “araç iletidir” sözünü anımsamak gerekir. Bu kısa tümcede her iki olgu arasındaki ilişki karşılıktan çıkarılıp indirgemeci bir bakışa dönüştürülmektedir. McLuhan teknolojiye belirleyici bir rol yüklemektedir. Örneğin, matbaa, kağıt, mürekkep, genel olarak bakıldığında ise sanayileşme vb. insanlık tarihinin yönünü değiştirmekte, toplumların kaderinin belirlenmesinde önemli

70İnci Duygu Baytun ve Ayşen Özerem. “Teknolojik Determinizm Kıskacında Eğitim.” Ijtase. Ed.

Teoman Kesercioğlu. Vol2, No4, 2013. 24.10.2013,

<www.ijtase.net/ojs/index.php/IJTASE/article/download/152/188+&cd=5&hl=tr&ct=clnk&gl=tr>.

71 Altay, s. 22. 72

25

gelişmeler sağlamaktadır.73

Teknoloji sayesinde günümüzde insanlar, küresel düzlemde iletişim kurabilmekte ve birbirlerinden haberdar olabilmektelerdir.

Geçmiş ve gelecekte nelerin olduğunun anlatılmasına yardımcı olan teknolojik determinizm gelecek ile ilgili herhangi bir öngörüde bulunmamaktadır. McLuhan, içerikten ziyade araca bakılması gerektiğini tavsiye ederken, teknolojilerin içinde bulunan çevreyi şekillendirdiği düşüncesini reddetmektedir. 74

McLuhan’ın, aracın, iletinin kendisi olduğu görüşü pek çok eleştirinin konusu olmaktadır. İngiliz kültür eleştirmeni Raymond Williams’tan aktaran Yengin;

“Kitle iletişim araçları, teknolojinin üreticileri tarafından geliştirilmiştir. Devlet rekabet eden tekeller arasında hakem ve sistemin ideoloğu rolünü oynar. Devlet teknik sorunları ayarlar ve üretimin düzenlenmesi ile uğraşır, ticari yayın olarak adlandırmaz. Bunun yerine özgür, bağımsız tanımlarını kullanır. Kendini tekelci ve devlet denetimi ile karşılaştırır. Ama amacı yatırılmış kapital üzerinde özel karın gerçekleşmesi ve dağıtımı.”75

McLuhan basılı malzemelerin egemenliğindeki toplumu yazı toplumu olarak adlandırırken, kitle iletişim araçlarının egemen olduğu toplumu ise sanayi toplumu olarak nitelendirmektedir. Elektronik iletişim araçlarının yani yeni medyanın egemen olduğu durumlarda da toplumu enformasyon toplumu olarak adlandırmaktadır. 76