• Sonuç bulunamadı

1. BÖLÜM:

1.41. Kitäbu’l-≈ì≠än

1.41. Kitäbu’l 1.41. Kitäbu’l

1.41. Kitäbu’l----≈ì≠än: ≈ì≠än: ≈ì≠än: Hîtân; duvar, çit ya da korkuluk anlamındadır.≈ì≠än: 139 Eserde de bir binanın çeşitli bölümlerinin kime ait olduğu ve o bölümlerin kullanım hakkı ile ilgili yedi fetvâ yer almaktadır.

1.42. Kitäbu’´ 1.42. Kitäbu’´ 1.42. Kitäbu’´

1.42. Kitäbu’´----´ayd: ´ayd: ´ayd: ´ayd: Sayd, tabiatı itibariyle yabanî, insandan kaçan ve normal yollarla elde edilemeyen hayvanların yakalanmasını ifade eder.140 Bu kitapta yer alan tek fetvâda balıkların balık otu denen bitki ile yakalanmasının caiz olup olmadığı hakkındadır.

137 Burhanpurlu Şeyh Nizam, a.g.e., C. 16, s. 272.

138 Ali Bardakoğlu, “İstihsân”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, C. 23, İstanbul 2001, s.

339.

139 Redhouse, a.g.e., s. 816.

Fìi Fìi Fìi

Fìi≈yäi’l≈yäi’l≈yäi’l----mevät: ≈yäi’lmevät: mevät: Bu başlık altında üç fetvâ yer almaktadır ve zikr olunan mevät: “mevât” kelimesi de sahipsiz araziler ile ilgilidir.

Arazî-yi mevât,

kimsenin mülk ve tasarrufunda olmayan, belli bir köye yahut kasabaya tahsis edilmemiş, ziraat yapılmayan ve iskân mahallinden uzakta bulunan boş araziye denir. Devletin yetkili birimlerinden izin alınmak kaydıyla, bu araziyi imar eden kişi ona sahip olur.141 Buna göre eserde yer alan ikinci fetvâya baktığımızda imamın izni ile bir arazi mevât addolunabilir. Buradan bir belde imamının sahipsiz olan arazi hakkında izin verebilecek yetkili bir kişi olduğu anlaşılır. Ayrıca fetvâlara göre sahipsiz bir arazinin mevât addolunabilmesi için imarlaştırılmış bir yerden ses işitilmeyecek kadar uzak olması gerekir.

1.43. Kitäbu’r 1.43. Kitäbu’r 1.43. Kitäbu’r

1.43. Kitäbu’r----rehn: rehn: rehn: rehn: Sözlükte “hapsetmek, alıkoymak, devamlı olmak, sabit olmak” gibi anlamlara gelen

rehin,

bir fıkıh kavramı olarak, bir alacağı güvence altına almak için teslim alınan mal demektir. Rehin akdi, icap ve kabul ile kurulur ve rehnedilen şeyin teslim edilmesiyle kesinleşir. Rehin olarak verilecek şeyin muayyen, teslime ve satılmaya elverişli olması ve sözleşme esnasında mevcut olması gerekir. Zira borç ödenmediği takdirde, alacaklı bunu sattırarak alacağını bedelinden alabilir. Rehin hakkı alacaklıya, rehin olarak verilen malı, hakkını alıncaya kadar elinde tutma yetkisi verir. Bunun yanında, borçlunun iflas etmesi veya ölmesi halinde öncelik sağlar. Rehin olarak verilen mal üzerinde alacaklılar veya mirasçılar hak iddia edemezler. Rehin satılıp alacaklı bundan hakkını aldıktan sonra kalan olursa mirasçılara veya diğer alacaklılara verilir.142 Eserde de bir kimsenin sahibi olduğu eşya, arsa, gemi ya da kitaplarını rehin vermesi hakkında on iki fetvâ yer almaktadır.

Fìheläki’r Fìheläki’r Fìheläki’r

Fìheläki’r----rehnrehnrehnrehn ve’lve’lve’lve’l----iiii∆tiläf: ∆tiläf: ∆tiläf: Bir miktar para, mülk ya da bir eşyanın rehin ∆tiläf: verilmesi ve daha sonra yapılan akidlerle bazı anlaşmazlıkların zuhur etmesi hakkında olan bu bölümde dört fetvâ yer almaktadır.

1.44. Kitäbu’l 1.44. Kitäbu’l 1.44. Kitäbu’l

1.44. Kitäbu’l----cinäyät: cinäyät: cinäyät: cinäyät:

Cinâyet,

bir fıkıh terimi olarak, mala ve cana yönelik hukuka aykırı filler ile hacda ihram veya harem sebebiyle yapılması yasak olan işleri ifade etmektedir. Geniş anlamda mala ve cana yönelik hukuka aykırı filler için

cinâyet

tâbiri kullanılmakla birlikte, mala yönelik işlenen suçlar daha çok

gasp

veya

itlâf

başlıkları altında incelenmiştir. Cinâyet kavramı ise, daha çok dar manada, cana yönelik işlenen adam öldürme ve müessir fiil suçları karşılığında kullanılmıştır.143 Eserde bu başlık altında on yedi fetvâ yer almaktadır. Padişahtan izin alarak ya da izinsiz olarak bir yerde kuyu açılması ve kuyuya hayvan ya da insan düşmesi, bir kimseyi kasten öldürmek ya da yaralamak, kâtil olan kimse hakkında kısâsda bulunmak ve kimlerin bu kısâs hakkına sahip olduğu gibi hususlar hakkında fetvâlar bu bölümde verilmiştir.

1.45. Kitäbu’d 1.45. Kitäbu’d 1.45. Kitäbu’d

1.45. Kitäbu’d----diyät: diyät: diyät: diyät:

Diyet,

İslâm hukukunda bir şahsın haksız olarak öldürülmesi, sakat bırakılması veya yaralanması halinde ceza ve kan bedeli olarak ödenen mal veya parayı ifade eder.144 Eserde de bu konu ile ilgili on altı fetvâ bulunmaktadır.

Fìmä yùcibu‘d Fìmä yùcibu‘d Fìmä yùcibu‘d

Fìmä yùcibu‘d----diyete ve mä lä: diyete ve mä lä: diyete ve mä lä: diyete ve mä lä: Bu bölümde diyeti gerektiren ve gerektirmeyen hususlar hakkında on bir fetvâ verilmiştir.

Fìcinäyeti’r Fìcinäyeti’r Fìcinäyeti’r

Fìcinäyeti’r----rrrraøìø ve’laøìø ve’laøìø ve’laøìø ve’l----cinäyeti úaleyhä: cinäyeti úaleyhä: cinäyeti úaleyhä: cinäyeti úaleyhä: Bu bölümde yer alan dokuz fetvâ, kölenin sahibini yaralaması ya da öldürmesi, bir kimsenin bir köle tarafından sahibinin emri ile öldürülmesi, bir kimsenin başka birinin cariyesini öldürmesi, köleye bir işi yapması için emir verilmesi ile kölenin bu işi yaparken ölmesi ve bu ölümlerin diyetleri hakkındadır.

Fìcinäyeti’l Fìcinäyeti’l Fìcinäyeti’l

Fìcinäyeti’l----behìme ve’lbehìme ve’lbehìme ve’lbehìme ve’l----cinäyeti úaleyhä: cinäyeti úaleyhä: cinäyeti úaleyhä: cinäyeti úaleyhä: Dokuz fetvânın yer aldığı bu bölümdeki fetvâlar, bir kimsenin başka birine ait olan yük veya binek hayvanı tarafından yaralanması, öldürülmesi ya da birinin hayvanına zarar verilmesi ile yaralanan kişiye, öldürülen kişinin veresesine ya da hayvan sahibine diyet ödenip ödenmeyeceği hakkındadır.

Bäbu’l Bäbu’l Bäbu’l

Bäbu’l----øasäme: øasäme: øasäme: øasäme: Sözlükte "yemin etmek, yemin eden topluluk; barış ve yüz güzelliği" gibi anlamlara gelen

kasâme

İslâm hukukunda, fâilin kesin delille belirlenemediği bir cinâyet işlendiğinde suç mahallinden sınırlı sayıda bir topluluğun haklarındaki suç isnadını defetmek veya maktulün yakınlarının suç isnadında

143 Dinî Kavramlar Sözlüğü, s. 103-104.

bulunmak amacıyla mahkeme huzurunda yaptığı özel yeminleri karşılayan bir terimdir.145 Eserde kasâme bâbında yedi fetvâ verilmiştir. Bu fetvâlar, bir yerde fetvâlardaki ifadeyle “katîl bulunmuş” olan kimsenin kâtilinin kim olduğu hakkındadır.

1.46. Kitäbu’l 1.46. Kitäbu’l 1.46. Kitäbu’l

1.46. Kitäbu’l----ve´äyä: ve´äyä: ve´äyä: Bir kimsenin vefatından sonraya bağlı olmak üzere bir ve´äyä: malı veya menfaatini bir veya birkaç kişiye ya da bir hayır işine bırakmasına

vasiyyet

denir. Bununla birlikte bir kimsenin ölümünden sonra veya yokluğunda yapılmasını istediği şeye de

vasiyyet

denmiştir.146 Bir kimsenin mirasını veresesinin istemediği bir kimseye bırakması, mirasın hisselere bölünmesi ve mirasçılar arasında paylaşılması, mirasın bırakıldığı kimsenin mirası alamadan ölmesi, bir kimseye mirası alabilmesi için şart koşulması gibi konular hakkında bu bölümde on üç fetvâ verilmiştir.

Fìictimäúi’l Fìictimäúi’l Fìictimäúi’l

Fìictimäúi’l----ve´äyä: ve´äyä: ve´äyä: ve´äyä: Yedi fetvânın yer aldığı bu bölümde bir kimsenin ölümünden önce mirasının çeşitli hayır işlerinde kullanılmasını vasiyet etmesi ile ölen kişinin mirasının ancak belirli isteklerine yetmesi üzerine hangi şekilde isteklerin yerine getirilebileceği, bir kimsenin mirasından birden fazla kişi için pay vermesi, mirasın beytü’l-mâl tarafından alınması gibi hususlar hakkında bilgi verilmiştir.

Fìna´bi’l Fìna´bi’l Fìna´bi’l

Fìna´bi’l----va´iyyi ve úazlih: va´iyyi ve úazlih: va´iyyi ve úazlih: Bu bölümde bir kimsenin mirasa dahil olan kimseler va´iyyi ve úazlih: üzerine vasî olarak tayini ya da azl edilmesi ile ilgili altı fetvâ verilmiştir.

Fita´arrufäti’l Fita´arrufäti’l Fita´arrufäti’l

Fita´arrufäti’l----va´ì: va´ì: va´ì: va´ì: Bu bölümde küçük yaşta bir kimseye vasî olarak kadı tarafından tayin edilen bir kişi olmasına rağmen başka birinin kanaat etmemesi ile vasî olmak istemesi, bir kimsenin vasiyetlerin gerçekleştirilmesi için miras üzerinde tasarrufta bulunması hakında üç fetvâ yer almaktadır.

Fìmä yu´addiøu fihi’l Fìmä yu´addiøu fihi’lFìmä yu´addiøu fihi’l

Fìmä yu´addiøu fihi’l----va´iyyu: va´iyyu: va´iyyu: Bu bölümde birbirine bağlantılı olarak va´iyyu: verilmiş olan iki fetvâda bir kimsenin kendi malından vasiyeti yerine getirmesi ile onu vasî olarak tayin eden kimsenin terekesine rücû etmesi ve vasiyeti yerine getirip

145 Ali Bardakoğlu, “Kasâme”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, C. 24, İstanbul 1999, s.

getirmediği hakkında yemin etmesi ile doğruluğunun sabit olması hakkında bilgi verilmiştir.

Fìmä yu Fìmä yuFìmä yu

Fìmä yu◊amminu bihi’l◊amminu bihi’l◊amminu bihi’l◊amminu bihi’l----va´iyyu ve mä lä: va´iyyu ve mä lä: va´iyyu ve mä lä: va´iyyu ve mä lä: Bu bölümde yer alan beş fetvâda vasî olarak tayin edilen bir kimsenin miras üzerinde tasarrufta bulunması ile o mirası tazmîn etmesi, henüz reşid olmayan bir kişinin malını vasîsinden almak istemesi, aklı yerinde olmayan bir kimseye vasînin malını iade etmesi gibi konular hakkında beş fetvâ yer almaktadır.

1.47. Kitäbu’l 1.47. Kitäbu’l1.47. Kitäbu’l

1.47. Kitäbu’l----feräõiferäõiferäõi◊: feräõi◊: ◊: ◊: Sözlükte “takdir ve tayin edilmiş şey, belirlenmiş hisse, kesin dinî emir” manalarına gelen farîza kelimesinin çoğulu olan

ferâiz,

fıkıh ıstılahında mirasçıların terekeden alacakları paylar ile miras hukuku mânasında kullanılan bir terimdir.147 Eserde de mirasın kime kalacağı, ölen kişinin vârislerinin kimler olabileceği, mirasın vârislere ne şekilde bölünebileceği gibi hususlar hakkında sekiz fetvâ yer almaktadır. A ve M1 nüshaları bu bâb ile son bulmaktadır.

Fi’l Fi’lFi’l

Fi’l----≈aml : ≈aml : ≈aml : ≈aml : Sadece E1 nüshasında yer alan bu bölüm, karısı hamile iken ölen

kimsenin mirasının bölünmesi hususunda tek fetvâyı içerir. Fi’l

Fi’lFi’l

Fi’l----aräaräaräarä◊ì: ◊ì: ◊ì: Bu bölüm, E◊ì: 1 nüshasında yer alan son bölümdür ve bu bölümde

arazi kullanımı hakkında tek fatva yer almaktadır.

Eser içerisinde yer alan bütün bu bölümler, diğer fetvâ mecmuları ile benzer şekillerde sıralanmışlardır. Örneğin diğer mecmualara da bakıldığında Kitâbu’t- tahâret ile başladığı görülür. Ancak bu mecmuadan çok daha hacimli ve içerisinde çok daha fazla bölümü ve fetvâyı barındıran fetvâ mecmuaları da vardır.

Benzer Belgeler