• Sonuç bulunamadı

KES M: GÜVENL K KAVRAMI VE GÜVENL K H ZMETLER

Bu kesimde ara't rmada kullan lan kavramlar n tan mlar verilmi'tir.

2. GÜVENL K H ZMETLER

Bu bölümde güvenlik kavram , kamu hizmetlerinden güvenlik hizmeti, güvenlik hizmetlerinin örgütleni'i, özel güvenli in güvenlik hizmetleri içindeki yeri, özel güvenlik birimleri ve özel güvenlik birimlerinin çal 'ma alanlar aç klanm 't r.

2.1. Güvenlik KavramH

Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlü üne (TDK 1992) göre güvenlik; “Toplum ya'am nda kanuni düzenin aksamadan yürütülmesi, ki'ilerin korkusuzca ya'ayabilmesi durumu, emniyet” olarak tan mlanmaktad r. Ayn sözlükte emniyet; “güven, inanma, itimat”, “polis i'leri” kar' l ile aç klanm 't r.

Asayi' kavram na Özcan, “Polis ve Jandarma çin Genel Bilgi Ansiklopedisi” inde (1971, 14) “genel güven, rahatl k ve düzen anlamlar na gelir” demektedir. Emniyet kavram n n tan m da “1-polis i'i, 2-eminlik, güvenlik, korkusuzluk, 3-güven, inanç, eski dilde itminan” olarak yap lm 't r (Özcan, 1971, 69).

Güvenlik kavram ayn zamanda “güvenlik görevlisi” anlam nda da kullan lmaktad r (“güvenli i ça r n !” cümlesinde oldu u gibi).

Güvenlik kavram belki zorlama ile de olsa “güvenlik kurumu ya da kurulu'u” anlam nda da kullan labilmektedir (“güvenlik, gerekli tedbirleri ald ” cümlesinde oldu u gibi).

Güvenlik kavram ço u zamanda “güvenlik için al nan bütün önlemleri” anlatmaktad r (“yeterli güvenlik al nmam '” cümlesinde oldu u gibi).

Daha genel bir güvenlik kavram ifade edildi inde “efrad na cami, a yar na mani” bir tan m eksikli i hissedilmektedir. Baldwin (2003, 31)

güvenlik kavram n n, bilim adamlar ve politikac lar taraf ndan yayg n olarak kullan lmas na ra men, kavram n aç klanmas na pek önem verilmedi ini söyler. Baldwin’e (2003, 5) göre "güvenlik kavram n n tan mlanmas genellikle, d ' askeri tehditlere ek olarak insan haklar , ekonomi, çevre, uyu'turucu madde trafi i, salg n hastal klar, suç ya da sosyal adaletsizlikler gibi konulara büyük oranda öncelik kazand rmak için sunulan teklifler” 'eklinde yap lmaktad r.

Baldwin (2003, 9-10) güvenlik kavram n n tan mlanmad n 'u 'ekilde dile getirmi'tir:

“Güvenli in bir kavram olarak ihmali, bir çok akademik güvenlik ara't rmas nda kendini göstermektedir. 1965 y l nda böyle bir çal 'ma, bu konudaki s k nt y 'u noktaya kadar ulusal güvenlik kavram n n tan mlamak için çok az say da giri'imde bulunulmu'tur’ 'eklinde dile getirmi'tir. 1973 y l nda Klaus Knorr “Ulusal Güvenlik” kavram n n ortaya koydu u tan msal ve semantik sorunlar ihtiyatl 'ekilde bertaraf etme amac n aç klayarak, bir alan ara't rmas ba'latm 't r. 1975 y l nda Richard Smoke, alan n “güvenli in” anlamlar na verdi i önemin yetersiz oldu unu gözlemlemi'tir. 1991 y l nda Buzan, güvenli i “az geli'mi' bir kavram” olarak betimlemi' ve 1980’ler öncesi “güvenlik konusunda kavramsal literatür

eksikli ine” de inmi'tir. Buzan 1980’lerde belli oranda ilerleme kaydetmesine ra men, halen güvenlik kavram konusunda ihmal göstergeleri bulunmaktad r” (Baldwin, 2003,9-10).

Güvenlik kavram n n tan m yap l rken, kimin ve ne için güvenlik tan m yap ld büyük önem ta' maktad r. Çünkü tan m yapan n durdu u nokta ile güvenli e gereksinimi olan olgunun göreceli i burada çok önem kazanmaktad r. Güvenlik, bir devletin sahip oldu u tüm de erlere yönelik tehditler ba lam nda ele al nd nda, kavram neredeyse ulusal gönenç veya ulusal ç kar ile e' anlaml hale gelmekte ve di er politika hedeflerinden ayr 't rma yapmakla da hemen hemen yarars z bir kavram haline dönü'mektedir. Ayr ca “hangi de erler için ve kimin için güvenlik” sorusuna yan t arand nda, soruyu soran ile soru sorulmas na neden olan olgu önem kazanmakta ve buna göre yan tlar 'ekillenmektedir (Baldwin, 2003, 18-22).

DPT’nin 2001 y l nda haz rlad VIII. Be' Y ll k Kalk nma Plan Güvenlik Hizmetlerinde Etkinlik Özel htisas Komisyonu Raporu’na göre;

“Güvenlik kelimesi ile genel olarak iki anlam iç içe geçmi' olarak birlikte anlat lmak istenir. Bu kavramlardan birincisi güvenlik ikincisi de asayi'tir. Güvenlikten kastedilen; Devlet otoritesinin tart 'mas z bir 'ekilde tesis edilmesi, Devletin kurumlar n n ve di er ekonomik ve sosyal kurumlar n engelsiz bir 'ekilde çal 'mas ve ki'ilerin özgürlüklerinin hak ve s n rlar içerisinde ve sorumluluklar n yerine getirilmesi kayd yla ya'ama can, mal ve namus güvenliklerinin sa lanmas d r. Her ko'ulda toplumda güvenli in sa lanmas

devaml ana amaçt r. Buna ra men bu kurallara kar' ç kan, kendi haklar n a'an, sorumluluklar n yerine getirmeyen ve Devletin, toplumun ve insanlar n güvenliklerine kar' ç k c eylemlerde bulunan ki'ilerin bu eylemlerinin önlenmesi ve önlenemeyen eylemlerden dolay san k ve suç delillerinin yarg organ na teslim edilerek yasal çerçeve içerisinde cezaland r lmas n n sa lanmas ise asayi'i ifade eder. K saca, güvenlik suç i'lenmesinin önlenmesi, asayi' ise i'lenen suçlar n san k ve delilleriyle yarg önüne

ç kar larak cezaland r lmas d r” denilmektedir (DPT-Ö. .K.R, 2001,5).

Burada “güvenlik” kavram ile belli bir toplumsal kurallar içinde ya'ayan bireyin toplum içinde huzur, güven ve korkusuzca ya'ayabilece i bir ortam n sa lanmas n n varl anlat lmaktad r.

Ayd n (2002, 124) “genel olarak toplumun ve dolay s yla bireylerin her türlü suça kar' korunmas , temel haklar n kullan labilece i bir ortam n sa lanmas ve buna ayk r davrananlar n yakalanarak yasal i'leme tabi tutulmas için gerekli tüm önlemlerin al nmas n ” güvenlik olarak adland rmakta ve “devletin otorite yetkisini kullanan güvenlik güçleri taraf ndan yerine getirilir” diyerek “devletin topluma sundu u önemli hizmetlerinden” biri oldu unu söylemektedir.

Güvenlik kavram , Anayasa ve yasalarla çerçevesi çizilen s n rlar içinde, birey ve toplumun ya'am n sürdürebilmesi, varl n devam ettirip kendini geli'tirebilmesi durumunu anlatmaktad r. Bu durumun korunup sürdürülebilmesi i'ini yerine getirenlerin sundu u hizmeti de “güvenlik hizmetleri” olarak adland r yoruz. Güvenlik hizmetleri , Adalet Hizmetleri ile paralel sunulan ve birbirini tamamlayan bir hizmet türü olarak kar' m za ç kmaktad r.

Güvenlik kavram , “asayi'”, “emniyet” ve “adalet” kavramlar ile birlikte kullan lmakta ve birlikte dü'ünülmektedir.

Güvenlik kavram n tan mlarken yazarlar n kulland ölçütlerin farkl l , do al olarak tan mlar n ayr nt larda farkl la'mas na neden olmaktad r. Bu çal 'mada kullan lan güvenlik kavram “birey ve toplumun ya'am n sürdürebilmesi, varl n devam ettirip kendini geli'tirebilmesi, i' ve eylemlerini rahat ve huzur içinde yerine getirebilmesi, can ve mal emniyeti durumu”nu ifade etmektedir.

2.2. Kamu Hizmetlerinden Olan Güvenlik Hizmetleri

Burada kamu hizmeti ve kamu hizmetlerinden güvenlik hizmetleri üzerinde durulmu'tur. Öncelikle kamu hizmeti kavram aç klanm 't r.

2.2.1. Kamu Hizmeti KavramH

Genel olarak Kamu Hizmeti kavram ile Devlet ve di er kamu tüzel ki'ilerinin sundu u ya da gözetimi alt nda sunulan, genel ve kamusal gereksinimleri kar' layan hizmetler anlat l r. Bununla birlikte kamu hizmeti kavram çok aç k bir kavram de ildir.

Derbil (1949,389) kamu hizmeti kavram için, “manas a' nm ' ve belirsizle'mi' bir söz mahiyetini alm 't r” demektedir. De i'ik eski metinlerde “hidemat umumiye”, “hidemat amme”, “umumi hizmet”, “amme hizmeti”, “kamusal hizmet” olarak kullan lan kamu hizmeti kavram n n aç k bir tan m bulunmamaktad r.

Bununla birlikte Derbil (1949,389) yasama kamu hizmetleri, yarg kamu hizmetleri ve idari kamu hizmetleri olarak üçlü bir ay r ma gitmektedir. Ancak kamu hizmeti kavram ile yaln zca idari kamu hizmetlerini kastetmektedir.

Baz hukukçular n kamu hizmetinin “süreklili i” üzerinde durarak, “kamu hizmetlerini düzgün ve aksat lmadan yerine getirilmesi gereken hizmetler” olarak tan mlamaktad r (Derbil,1949,389). Ancak bu yeterli bir tan m olmamaktad r.

Di er bir yönden de, idari hukuk rejimi bulunan ülkelerde, kamu hizmetlerinin yerine getirili' biçiminin özel hukuk kurallar ndan farkl olarak ayr bir tak m idare hukuku kurallar n n uyguland hizmetleri anlatt görülmektedir (Derbil,1949,389-390).

Derbil (1949,391) “kamu hizmetlerinin birer ‘konusu’ vard r”, demekte ve kamunun bütün kararlar n , yönetsel örgütün bütün etkinliklerini birer kamu hizmeti saymamakta, “ancak yönetimin bütün kararlar nda kamusal yarar gözetmek zorunda” oldu unu belirtmektedir. Kamusal yönetimlerin, özel ki'iler gibi - kendi zarar na olan eylem ve i'lemlere giri'emeyeceklerini ve mutlaka kamu yarar n gözetmek zorunda olduklar söylenmektedir (Derbil,1949, 391). Ancak bu biçimde bir kamu hizmeti tan m na gitmek, kamu yarar kavram n n göreceli olu'u nedeniyle tam bir aç kl k getirememektedir.

Günday (1998, 222), bu kavram n anayasal veya yasal bir tan m olmad gibi, yarg içtihatlar nda da bir tan m yap lmad n , ancak ö retide çe'itli aç lardan tan mland n belirtir. Günday (1998, 222) kamu hizmeti kavram n “organik”, “maddi” ve “'ekli” aç lardan üç farkl biçimde tan mlar.

Organik aç dan kamu hizmeti, belli bir görevi yürütmek için bir kamu tüzel ki'isi taraf ndan belirlenmi' olan organ ve araçlar n bütünü olarak tan mlanm 't r.

Maddi aç dan kamu hizmeti, bu eylem ve i'lemi yürüten örgütün niteliklerinden bütünüyle ba ms z olarak, yaln zca eylem ve i'lemlerin niteli ine bak larak, yerine getirilen eylem ve i'lemler sonuçta kamu yarar içeren, toplumsal bir yarar sa layan eylem ve i'lemler ise bunlar kamu hizmeti olarak tan mlanmaktad r.

Aekli aç dan ise, kamu hizmeti, belli bir yöntemi, belli bir yasal çerçeveyi anlatmaktad r. Buna göre bir hizmetin kamu hizmeti say labilmesi için, kamu hizmetlerine uygulanan yasal rejime, di er bir deyi'le kamusal yönetime b rak lm ' bulunan eylem ve i'lemler olmas gerekmektedir.

Derbil (1949, 390-391), “kamusal gereksinimin özel i'letmelerce kar' lanamayaca dü'ünülürse, bir kamu hizmeti olu'turularak kamu örgütü kurulur. Bu hizmetin kald r lmas da ayn ölçüte ba l d r. Kamunun sundu u bir hizmet özel kesimce de yerine getirilebiliyorsa kamu örgütünün varl k nedeni sona erer ve ortadan kald r l r”, demektedir.

Ero lu (1974,12) “bir giri'im ve etkinli in kamu hizmeti say lmas için kurulu' ve i'leyi' nedeninin genel ve bütüncül gereksinime yan t vermi' olmas ve do rudan do ruya kamu yarar n sa lamaya yönelmesi gereklidir” der.

Genelde yazarlar n üzerinde birle'ti i en temel ölçüt, siyasal organlarca kamuya yararl olaca dü'ünülen bir etkinli in kamu hizmeti olabilmesi için, ya bir kamu kurulu'u taraf ndan do rudan ya da yak n denetim ve gözetimi alt nda özel kesim taraf ndan yerine getirilmesi gereklili ine ba lanm ' olmas d r (Derbil,1949, 389-400; Günday, 1998, 224).

Bir etkinlik ya ilk kez ya da do rudan kamu kesimince ba'lat lan bir etkinlik veya özel kesim elinden al narak kamuya aktar lan bir etkinlik olarak kamu hizmeti haline gelmektedir. Burada iki türlü bir uygulama söz konusudur. Bir k s m kamu hizmetleri ancak kamu yönetimlerince yerine getirilebilir. Di er bir k s m ise kamunun gözetiminde ve denetiminde özel kesimlerce yürütülebilir. Her iki durumda da kamunun bir üstünlü ü ve belirleyicili i vard r. Kamunun düzenleyici ve denetleyici konumu yürütülen hizmetin kamu hizmeti olup olmad nda en önemli belirleyici ölçüt olmaktad r.

Ancak her kamu hizmeti kamu hukukuna ba l olmayabilmektedir. Görülen hizmetin gereklerine göre özel hukuk hükümlerine ba l kamu hizmetleri de varl n koruyabilir.

Gözübüyük (1983, 7-8) kamu hizmetinin “bazen faaliyet, i', u ra' anlam nda, bazen de kamu kurulu'lar anlam nda kullan ld n ” belirtir. Ayr ca Anayasadaki 128. maddede “Devletin, kamu iktisadi te'ebbüsleri ve di er kamu tüzel ki'ilerinin yürütmekle yükümlü olduklar kamu hizmetlerinin gerektirdi i asli ve sürekli görevler, memurlar ve di er kamu görevlileri eliyle görülür” ifadesinde kamu hizmeti deyimi etkinlik, i', u ra' anlam nda kullan l rken, Anayasa’daki 70. maddede “Her Türk, kamu hizmetlerine girme hakk na sahiptir” ifadesinde kamu hizmeti kavram kamu kurulu'lar anlam nda kullan lmaktad r. Kamu hizmeti genel anlamda, “bir kamu kurumunun ya kendisi taraf ndan, ya da yak n gözetimi

alt nda, özel giri'im eliyle kamuya sa lanan hizmetler” olarak tan mlanmaktad r (Gözübüyük, 1983, 7).

Ancak Gözübüyük’e (1983, 162-163) göre, bütün kamu hizmetleri için geçerli ve zorunlu olan iki özellik 'udur: Hizmetin kamuya yöneltilmi' ve kamuya yararl olmas , hizmetin ya kamu kurulu'lar nca ya da ilgili kamu kurulu'unun s k gözetimi ve denetimi alt nda özel ki'ilerce yürütülmesi gerekmektedir. Kamu hizmetleri, yaln zca kamu taraf ndan sunulmaz, kamu kesiminin d ' na da ta'ar ve bir k sm özel kesimce yerine getirilir.

Türkiye’de herhangi bir kamu hizmeti kamu yönetimince yerine getirilecekse, Anayasan n 123. maddesine göre bir kamu örgütünün kurulmas ancak yasama etkinli i sonucunda gerçekle'tirilebilecektir. Bir faaliyetin, özel kesimle birlikte ya da tekel olarak kamu hizmeti durumuna getirilmesi, yasal dayana a gerek duymaktad r. Bu nedenle kamu hizmetlerinin kurulmas nda en belirleyici yetki Yasama Organ na verilmi'tir. Kamu hizmeti nas l kurulabiliyorsa ayn yöntemle de ortadan kald r labilmektedir. Ancak kamu hizmetlerinin sürekli günün ko'ullar na uydurulmas yoluyla süreklili ini korudu u görülmektedir.

Kamu hizmetlerinden biri ve ba'l cas olan güvenlik hizmetleri kamunun varl k nedenleri aras nda say labilir. Güvenlik hizmeti vermeyen bir kamu yoktur.

2.2.2. Güvenlik Hizmetleri KavramH

Güvenlik hizmetleri kavram ülke savunmas ndan ba'lay p ülke içindeki huzur, güven ve adaletin sa lanmas na kadar varan geni' bir alan kapsamaktad r. Ancak bu çal 'mada güvenlik hizmetleri ile “iç güvenlik hizmetleri” anlat lmakta ve d ' güvenlik için “ulusal savunma hizmetleri” kavram kullan lmaktad r.

Genel olarak güvenlik hizmetleri kavram ile hukukun uygulanmas ve düzenin sa lanmas anlat lmak istenir. Hukukun uygulanmas kavram içine i'lenmi' suçlar n ayd nlat lmas , suçlular n ceza adalet dizgesine teslim edilmesi, i'lenmekte olan suçlara müdahale edilmesi ve hatta

i'lenmesi planlanan suçlara ve bunlar planlayanlara müdahale edilmesi konular girmektedir (Karaman ve Seyhan, 2001, 149).

Genelde ça da' güvenlik örgütlerinin kurulmas ve emniyet hizmetinin Devlet taraf ndan sunulmas n n nedeni ile ilgili olarak ba'l ca iki farkl teorik yakla' m vard r:

Bunyan (akt. Ayd n, 1996, 7)' n belirtti i bu görü'lerden birine göre, insanlar n birlikte ya'ama gereksinimi 'Devlet'in kurulu'unu sonuç vermi', ve Devlet 'halk n güvenli ini sa lama' görevini üstlenmi'tir.

Di er görü'e göre ise, polisin kurulu'u, toplumun sosyo-ekonomik ve politik yönden geli'mesi ile ili'kilidir. Örne in, sanayile'me devriminin ba'lamas ile suç ve suçlu kavramlar n n de i'erek farkl bir mücadele biçimini gerektirmesi ve sermayenin (kapital) buna kar' korunmas gereksiniminin do mas sonucu polis örgütü ortaya ç km 't r (akt. Ayd n, 1996, 7-8)

lk görü'e göre polis halk n güvenlik gereksimini kar' lamak için, ikinci görü'e göre ise Devlet'i veya sistemi ve onu yönetenler ile onlar n ç karlar n korumak için do mu'tur.

Güvenlik hizmeti, toplum ya'am ndaki yeri aç s ndan büyük önem ta' yan bir kamu hizmetidir. Bu, insan n tüm gereksinimleri aras nda “emniyet içinde olma gereksinimi” veya “güvenlik gereksinimi”nin önemli bir yere sahip olmas ndan kaynaklanmaktad r.

Güvenlik gereksinimi, insan n bedeninin canl kalmas için gereken gereksinimleri olan ve 'fizyolojik' olarak adland r lan gereksinimlerden sonra ikinci s rada gelir. Maslow, gereksinimler hiyerar'isini 'öyle yapar: Fizyolojik gereksinimler, güvenlik gereksinimi, toplumsal/sosyal gereksinimler (sevmek, sevilmek gibi), sayg nl k gereksinimi ve ba ms zl k gereksinimi. Buradan da anla' ld gibi, güvenlik hizmeti, topluma sunulmas gereken önemli bir kamu hizmetidir, çünkü insanlar n en önemli gereksinimlerinden biri olan “güvenlik” gereksinimini kar' lamaktad r. F nd kl (1997, 4)'n n belirtti i gibi:

“Bütün canl varl klar güvenlik içgüdüsü ve donan m ile dünyaya gelirler. Her canl n n kendine göre güvenli ini sa layacak bir silah ve donan m vard r.... Canl lar içinde dünyaya savunmas z ve silahs z gelen tek varl k insand r. nsanlar, güvenliklerini sa laman n

yolunu hemcinsleriyle bir arada toplu halde ya'amada bulmu'lard r. Gerçekten insanlar toplu halde ya'amaya zorlayan nedenlerin ba' nda güvenlik gereksinimi gelmektedir”.

Güvenlik hizmetinin toplumsal hayattaki yerine bak ld zaman, 'kamu düzeninin sa lanmas 'n n insanlar n birlikte, yani toplum halinde ya'ayabilmelerinin vazgeçilmez ve birinci derecede 'art oldu u görülür. F nd kl 'n n (1997, 4) ifadesi ile 'kamu düzeni ve güvenli i sa lanmadan ülkede ekonomik ve sosyal hiç bir faaliyet yap lamayaca gibi, hiç bir sa l kl geli'me sa lanamaz'. Dündar (1996, 5)’ n da belirtti i gibi:

“Bireylerin de, toplu halde ya'ayanlar n da temel gereksinimleri “güvenlik”tir. Bu gereksinim arzu edilen 'ekilde kar' lanmay nca di er gereksinimler ortaya ç kmaz. Bu nedenle yap lacak ilk i' ki'ilerin can ve mal güvenli ini sa lamakt r”.

Güvenlik gereksinimini kar' lamak Devlet'in ba'ta gelen görevidir. Bu görevi Devlet ad na ba'ta polis olmak üzere kolluk kuvvetleri yerine getirir. Bu temel görev yerine getirilmeden, Devlet'in di er görevleri (örne in e itim, sa l k, vs.) yapmas kolay olmayacakt r. Çünkü tüm kamu görevlileri, çal 'abilmeleri için öncelikle can ve mal güvenliklerinin sa lanmas n isterler (Ayd n, 2002, 124-125: Ayd n, 1996, 12).

Devletin en ba'ta gelen görevlerinden biri, toplumun huzur ve güveninin sa lanmas görevidir. Toplumlar n gereksinimi olan di er hizmetler zaman içerisinde ortaya ç kt halde, huzur ve güvenli in sa lanmas gereksinimi devlet kadar eskidir.

Devletin sa lamakla yükümlü oldu u huzur ve sükun ile ilgili bu görevler Anayasan n çe'itli maddelerinde gösterilmi'tir.

Anayasa’n n 2. maddesinde;

“Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayan 'ma ve adalet içinde insan haklar na sayg l , Atatürk milliyetçili ine ba l ,

ba'lang çta belirtilen temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir” denilmektedir.

Anayasa’n n 5. maddesinde de; Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, ki'ilerin ve toplumun refah, huzur ve mutlulu unu sa lamak, ki'inin temel hak ve hürriyetlerini korumaktan, 10-13-14-15-17-18. maddelerinde herkesin kanun önünde e'itli inden, temel hak ve hürriyetleri kullanma hakk ndan, 19. maddesinde ki'i hürriyetlerinden, 20.

maddesinde özel hayat n gizlili inden, 21. maddesinde konut dokunulmazl ndan, 23. maddesinde yerle'me ve seyahat hürriyetinden, 24.,25.,26.,27. maddelerinde, din ve vicdan, dü'ünce ve kanaat hürriyetinden, dü'ünceleri aç klama ve yayma özgürlü ünden bilim ve sanat hürriyetinden bahsetmekte ve bunlar , koruyaca n ve kollayaca n belirtmektedir.

Alderson’da (1984, 15) özgür insanlar n polisten pek çok 'ey beklediklerini ve gerçekten de polisin bir taraftan insan haklar na sayg nl sa lama, öte yandan da halk ve onun kurumlar n korumak amac yla devlet taraf ndan kendisine verilen yasal yetkileri kullanma durumunda oldu unu söylemektedir.

Devletin yukar da özetle sa lamakla ve korumakla yükümlü oldu u görevlerin düzen ve güven içinde yürütülmesine, emniyet/asayi' gibi deyimler kullan lmakta. Hukuk alan yaz n nda buna kamu düzeni denilmektedir.

Toplumun ve özel kesimin güvenlik gereksinimlerini kar' lamak için, güvenlik birimlerinin, ki'i ve kurulu'lar n güvenli ini sa lamas gerekmektedir. Özel kesimin toplumda rolünü oynayabilmesinde de güvenlik hizmetinin varl n n önemli oldu u görülmektedir.

Güvenlik hizmetinin sunulmas ndaki güçlükler aç s ndan öneminin de bir kaç aç klamas olabilir. Öncelikle, güvenlik hizmeti stresli ve riskli olup, maddi ve manevi güçlüklerle dolu bir meslektir. Bu mesle i gereklerini yapan ki'ilerin (polis, jandarma, özel güvenlik) ciddi bir disiplin içinde çal 'malar gerekir, aksi halde meslekten çok çabuk bir 'ekilde ç kar lmalar söz konusu olabilir. Ayr ca 24 saat kesintisiz ve her türlü do a ko'ullar nda çal 'mak gibi güçlüklerle kar' kar' ya olundu u halde, bunun tatminkar veya güdüleyici bir parasal kar' l da olamamaktad r (Ayd n, 2002, 125).

Polis konusunda, Ayd n ve Y ld z (1999: 80-81)’ n belirtti i gibi: “Toplumsal ya'am n her a'amas nda güvenlik hizmetinin geni' halk kitlelerine yönelik sunuldu u görülmektedir. Özellikle toplumsal olaylarda her toplulu a psikolojik özelli ine uygun olarak yap lacak müdahale an nda yöneticilerin ve personelin göreve uyumunun sa lanmas ve beraberinde uyumsuzlu a neden olan etkenlerin

çal 'ma ve zorlanmadan dolay baz davran 'sal, psikolojik ve fiziksel bozukluklar ortaya ç kacakt r. Bu bozukluklar otokratik bir disiplin ve görev anlay ' içerisinde bir süre bast r lsa bile, bir süre sonra gerçek yüzü ile ortaya ç kacakt r. Sonuçta bu durumdan örgüt zararl ç kacak, verim, i'e devam ve hizmet kalitesi gözle görülür seviyede dü'ecektir”.

Ayr ca güvenlik hizmeti duyarl l k isteyen bir hizmettir. Örne in, polis görevi gere i 'silah' gibi bir arac kullanmak durumunda kalabilir veya yaralama ya da ölümle sonuçlanan olaylar n içine girebilir. Bu da hem kendisinin hem de olaya kar 'anlar n can güvenlikleri aç s ndan son derece önemlidir. Ayr ca güvenlik birimleri güvenlik hizmetini sunarken, bireylerin temel hak ve özgürlüklerine zarar gelmemesi için çal 'mak, di erlerinin de hak ve özgürlüklerini gözetme inceli ini göstermek durumundad r (Ayd n, 2002, 126).

Öztürk (1996, 51), güvenlik hizmetinin ve dolay s yla güvenlik birimlerinin kar' kar' ya bulundu u güçlükler aç s ndan önemini 'öyle vurgular:

“Güvenlik güçleri, bazen, hem kendileri, hem de toplum için ciddi tehditler içeren ve ani karar almay gerektiren durumlarla yüz yüze gelebilirler. Bilmeliyiz ki, herhangi bir sald rgan n sald r s ve fiziki zarar vermesine kar' cevab m z ve sergileyece imiz davran ', ya'amsal önem ta' r”.

Güvenlik hizmetleri, genel olarak 'kamu hizmeti'nin sahip oldu u niteliklere’ sahiptir. (Ayd n, 2002, 126). Geleneksel anlamda devlet eliyle görülen bir hizmet türü olagelmi'tir. Devlet olman n gerektirdi i en temel görev vatanda'lar n n güvenli ini sa lamak olmu'tur. Güvenlik hizmeti bulunmayan bir devlet dü'ünülemez.

Güvenlik hizmeti uzmanla'may gerektirmektedir. Günümüzde

Benzer Belgeler