• Sonuç bulunamadı

2. BÖLÜM 2: KAZAKİSTAN VE ULUSAL GÜVENLİK KAVRAMI

2.2.5. Kazakistan’ın Sosyal Güvenliği

Kazakistan toplumu 1991 bağımsızlığından sonra farklı ülkelerde yaşayan yurttaş ve kandaşlardan haberdar olmuş ve durumlarını öğrenme imkânına sahip olmuşlardır. Bu yolda atılan ilk adım ise şüphesiz 29 Eylül 1992 tarihinde Almatı’da düzenlenen ilk Dünya Kazak Kurultayı’nın yapılmasıdır. Kurultay sayesinde ilk defa Kazaklar bir

45

araya gelme ve ana yurtlarını ziyaret etme imkânına sahip olmuşlardır. Bu girişimin faydalı olmasıyla 2. Dünya Kazak Kurultay’ı 23 Ekim 2002 yılında yapılmış, bu kurultayın kurulmasından sonra Moğalistan’dan bile sadece 800 Kazak ailesi ana vatanlarına göç etmiştir. Ayrıca bu kurultaylar sayesinde Kazak gençleri ve öğrencileri yurt dışında eğitim görme imkânı bulmuş ve ülkelerine döndüklerinde faydalı bireyler olarak ülkelerine hizmet etmişlerdir. Kazakistan’ın Kazak halkına sağladığı sosyal hak ve güvence, Orta Asya bölgesinde görülmesi gereken durumlardan birkaç tanesidir (Mendikulova, 2016).

Sosyal güvenlik konusunda eski Cumhurbaşkanı Nazarbayev Kazakistan’ın 2050 stratejisinde bu konu ile ilgili bazı politikalar ve direktifler göstermiştir. Nazarbayev olası krizlerde Kazak halkının ve devlet adamlarının sosyal güvenliği arttırıcı yollarla birlikte olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır. Bu noktada Nazarbayev devlet adamlarınca yapılabilecekleri – sosyal güvenliği sağlama amaçlı – şu şekilde sıralamıştır:

• Devletin nihai amacı özellikle kriz zamanlarında vatandaşlarına minimum yaşam standartlarını garanti etmesidir. Ayrıca hükümet, sosyal güvenlik ile ilgili yasayı çıkarmak için belli bir kapasiteye sahiptir ve bu durumu kullanmak mecburiyetindedir.

• Öncelik olarak savunmasız kesimler devletin koruması altına alınmalıdır. Çocuklar, hastalar, engelliler, emekliler gibi belli kesimde olanları devlet iş için eğitim ve meslek kurslarına kayıt, sağlık için öncelik tanıyacaktır.

• Kazakistan’daki bölge gelişimlerindeki sosyal dengesizlik engellenmelidir. Şöyle ki tüm özel ve kamu kurumu programları eş zamanlı çalışmalıdır. Ayrıca yeni iş yerleri oluşturularak halkın sosyal sıkıntısı çözülecektir.

• En önemlisi ise ücret ve istihdam politikaları güçlendirilmelidir. Şeklinde sosyal güvenlik unsurlarına bu platformda Nazarbayev yer vermiştir. Ayrıca Kazakistan halkının bir bütün oluşu, etnik köken, iyi kötü insan ayrımının yapılmayışı ve hukukun önünde herkesin eşit oluşu Kazakistan’ın sosyal güvenlik kapsamında amaçladığı ilkelerdendir (Nazarbayev, 2012).

46

Siyasi güvenliğe bağlı olarak sosyal güvenlik; anayasal sistemin temellerinin güvenliği, devlet organlarının sisteminin faaliyeti ve gerçek ve potansiyel tehditlere karşı devlet idaresinin düzeniyle ilgilidir (Zakon.kz, 2018). Bu, vatandaşların ve sosyal grupların verilen hak ve özgürlüklerine, ülke içinde her kişi ve tüzel kişi tarafından saygı duyulmasını sağlamaktadır. Bunu takiben, siyasi meseleler vatandaşların ve toplumun ülkedeki çıkarlarını dengelemeye odaklanmakta ve devletin istikrarını, bütünlüğünü ve uluslararası konumunun olumlu olmasını sağlamaktadır (IS Paragraph, 2012). İfade özgürlüğü, burada önemli şeylerden biridir, çünkü birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkede, devlet yetkilileri bunu desteklemektedir. Bu nedenle, Kazakistan'ın siyasi politikaları, özellikle medya kaynakları açısından, kelime özgürlüğünü içermiştir (De Haas, 2015). Bununla birlikte, ülke başkanı ulusal çıkarlara odaklanmak ve insanları kendi eylemlerinden daha sorumlu olmaya teşvik etmek istemektedir. Yeni siyasal kalkınmanın temeli olarak kullanılacak yedi temel reform vardır (Akorda, 2012). İnsan sermayesinin gelişmesi, son teknolojik güncellemeler, yolsuzluğun olumsuz etkilerinin ve diğerlerinin azaltılması ile ilgili hedefleri içermektedir. Başkan, 2025 yılına kadar bu hedeflere ulaşmak için devlet temsilcisine görev vermiştir; bu, nispeten kısa sürede yapılması gereken çok iş olduğunu düşündürmektedir. Ancak, hızlı büyümeye ihtiyaç vardır, çünkü 2050 yılına kadar ülkenin önde gelen gelişmekte olan ülkeler listesinde olması gerekmektedir (Baigarin, 2016). Dini konularla ilgili olarak, ülke başkanı N. Nazarbayev, Mayıs 2011’in Aktobe’deki terörist saldırısından sonra dini örgütleri kontrol altına almaya karar vermiştir (Voloshin, 2011). Amaç, dinin tercihlerine rağmen, insanların ülke hukukuna saygı duymasını sağlamaktır. İnsanların güvenliği çok önemli görülmekte ve aşırıcılığın gelecekte ciddi sıkıntılara yol açabileceği düşünülmektedir. Bu nedenle, Başkan bu durumda hiçbir durumu göz ardı etmek istememiştir ve dini sorularla ilgili bazı yasaları değiştirmeye karar vermiştir. Bu karar, insanların dini ve benzer şeyleri unutmaları gerektiği anlamına gelmemektedir. Yasa, insanların hayatını tehlikeye atmamak amacı ile yapılmıştır. Ancak, herkes mutlu bir şekilde yasaları kabul etmemiştir. Bunu takiben, 2011 yılı ekim ayında, Hazar Denizi’nden uzak olmayan Atyrau’da ham petrol bakımından zengin bir yer bombalanmıştır. Bu saldırının sebebi, Kazakistan'da İslam'la ilgili yeni yasaları protesto etmek olmuştur. Bununla birlikte, ülkenin ulusal savunması, dini örgütlenme üzerinde hala sıkı bir kontrol sahibi olmaktadır.

47

Sağlık sisteminin iyileştirilmesi “Kazakistan-2050” ulusal stratejisinin bir parçasıdır ve Başkan’ın gelecekte beklenen sonuçları getirmesi gereken hedefleri listesine dahil edilmiştir. Bu hedef; daha az kirlilik, daha uzun yaşam beklentisi olan daha sağlıklı insanları barındırmaktadır (Akorda, 2012). Kesinlikle, bu hedefler yıllarca sürecektir, bu yüzden stratejinin uzun vadeli bir perspektif içinde yazılmıştır. Hükümetin, ülkenin gelecekteki kalkınmasına yönelik planları hakkında söylenecek çok şey vardır, ancak temel hedeflerin çoğu sosyal alanların geliştirilmesine yönelik olmuştur. Örneğin, “Kazakistan-2025” stratejisi yalnızca bir ülkedeki ekonomik koşulların genişlemesini ve büyümesini desteklemekle kalmamakta, aynı zamanda yerel halkın iyiliği için daha iyi koşullar yaratmanın kritik rolünü vurgulamaktadır (Ulusal Ekonomi Bakanlığı, 2017). Her ülke için, vatandaşların refahı, var olan en değerli şey olmak zorundadır. Çünkü sağlıksız, millet için bir gelecek olmayacak ve herhangi bir ülke için ciddi sıkıntılar yaratacaktır.

Kazakistan’ın sosyal güvenliğindeki bir başka boyut ise terörizmdir. Bu sorun sadece Kazakistan’da değil tüm dünyaca kabullenilmiş bir sorundur. Küreselleşme ile birlikte insan ticareti ve terörizmin de artmasıyla devletler bu sorunu önleyici politikalar geliştirmektedir. Kazakistan’da ise bu sorun yakın zamanda yaşanmıştır. Kazakistan Ulusal Güvenlik Komitesi temsilcisi olan Bahıtbek Rahimberdiyev, Ocak 2019’da Suriye’den tahliye edilen 47 kişiden 7’sine soruşturma başlatıldığını duyurmuştur. Bu tahliye edilen bireyler 2012-2015 yılları arasında Suriye’ye göç etmiş, toplu olarak Suriye’de yaşayan 500 çocuk ve 370-380 yetişkin de kayıtlara geçmiştir (TIMETURK, 2019).

Aynı zamanda eski Cumhurbaşkanı Nazarbayev’in ilettiği rapora göre 300 Kazak vatandaş IŞID harekâtına katılmıştır. IŞID’ın genel amacı Kafkasya, Orta Asya ve Orta Doğu gibi bölgelerin itibarsızlaştırılması, istikrarsızlaştırılması ve demokratikleşme çerçevesinde halk hareketlerinin çoğalmasıdır (ANKASAM, 2019). Asaynov adlı IŞID örgüt üyesi ise Kazakistan asıllı olup örgütte adaleti engellemek silah para ve mühimmat sağlamak, IŞID üyelerine eğitim vermek gibi suçlara sahiptir. Gizli mektup yazışmalarında örgüt için savaşırken ölmek istediğini yazan Asaynov, IŞID’in Kazakistan üstünde akıl çeldiğini göstermektedir (Seldin, 2019).

48

Ayrıca 2014 yılında Kazakistan’da çekilen bir videoda IŞID küçük çocukların aklını çelerek onlara hem Arapça okuma yazma eğitimi hem de askeri eğitim vermektedir. Bu video basında: iyi doğru yarış adıyla IŞID tarafından yayınlanmıştır. Videoya göre kazak çocukları haçlı saldırılarına karşı hicreti temsil etmekte, kazak halkı ve kendi çocukları daha iyi bir geleceğe hazırlamak amaçlı Allah yolunda söyleniyor. Hatta bir kazak çocuğu video sırasında “Yakında İslam ordusuna katılmaya hazır olacağız” demesi çalışmaların uzun vadeli süreceğine tehdidin giderek arttığını gözler önüne sermiştir (Haber7, 2014).