• Sonuç bulunamadı

Kays b Sa’d’ın Mısır Valiliği

A. Mısır Valiliği

3. Kays b Sa’d’ın Mısır Valiliği

Kays b. Sa’d, Mısır’a vardığında doğruca mescide gitti ve minbere çıkarak, Hz. Ali’nin kendisiyle birlikte göndermiş olduğu mektubu halka okudu; “Rahmân ve

Rahîm olan Allah’ın adıyla! Allah’ın ve müminlerin emîri Hz. Ali’den bu mektubu duyan ve dinleyen bütün Müslümanlara. Size selam olsun! Ben kendinden başka ilah bulunmayan Allah’a çokça hamd ederim. Allah güzel işi ve güzel takdiriyle tedbirin bir gereği olarak İslâmiyet’i, hem kendi nefsi, hem melekleri hem de peygamberleri için bir din olarak seçti. Bu dinle birlikte peygamberlerini kullarına gönderdi. Bu dini yarattıklarından seçtiği kimselere özel olarak ihsan etti. Allah bu din ile kendilerine ikramda bulunduğu insanlardan bir kısmı Muhammed ümmetidir. Bu ümmete özel lütfunun gereği olarak Hz. Muhammed’i peygamber olarak gönderdi ki, Hz. Peygamber, dağılmasınlar diye bu ümmeti toparladı. Temizlensinler diye bu ümmeti arındırdı. Haksızlık etmesinler diye bu ümmete muvaffakiyet verdi. Bu görevini ifa ettikten sonra Allah, onun ruhunu teslim alarak yanına aldı. Allah’ın selamı, bereketi, rahmeti onun üzerine olsun.

155 Taberî, Târîh, IV, 548; İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, III, 268; Nüveyrî, Nihâyetü’l-Ereb, XX, 191; Amilî, A’yânü’ş-Şîa, VIII, 453.

156 Abdülkerim el-Hatîb, Ali b. Ebî Tâlib, s. 410.

157 Taberî, Târîh, IV, 442; İbn Hibbân, es-Sîretü’n-Nebeviyye, s. 527; İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, III, 201; Suyûtî, Husnu’l-Muhâdara, I, 582.

Müslümanlar Hz. Muhammed’in irtihalinden sonra iki sâlih kimseyi emîr ve halîfe olarak seçtiler. Bu iki halîfe Kitab’a göre hareket ettiler, güzel bir gidişât sergilediler. Sünnet’in dışına çıkmadılar. Sonra Allah, bunların hayatlarını noktaladı, vefat ettirdi. Allah bu ikisine rahmet etsin. Bunlardan sonra bazı hadiseler meydana getiren bir kimse halîfe seçildi. Hz. Muhammed ümmeti, onun aleyhinde söylenecek şeyler gördü. Sonradan ondan intikam aldılar, saldırganlık gösterdiler. Onu öldürdükten sonra bana gelip biat ettiler. Ben de Allah’tan dilerim ki, beni kendi yoluna iletsin, bana hidayet versin. Allah’tan beni kendisine karşı gelmekten sakındırması için yardım diliyorum. Dikkat edin, Allah’ın Kitab’ı ve Rasûlünün sünnetine göre amel etmemiz, sizin bizden isteyeceğiniz bir hakkınızdır. Sizin gıyabınızda da olsa Allah’ın Kitab’ı ve Rasûlünün sünnetine göre hakkınızda hüküm vermemiz ve size öğüt vermemiz icab etmektedir. Kendisinden yardım dilenilen sadece, Allah’tır. O, bize yeter, O, ne güzel vekildir.

Ben size Kays b. Sa’d’ı vali olarak gönderiyorum. Ona destek olun ve ona yaklaşın. Hak hususunda ona yardımcı olun. Ben de kendisine, iyilikte bulunmasını emrettim. Ben de size iyilik yaparım. Sizi kuşkuya düşürmeye meyledenlere sert karşılık vereceğim.Genel ve özel olarak tamamınıza merhamet ve şefkatle muamele ederim. Kays b. Sa’d’, gidişatından memnun olduğum bir kimsedir. Sâlih bir kimse olacağını ve size nasihatte bulunacağını ümit ederim. Allah’tan bize ve size temiz ameller yapmamızı nasip etmesi, bol sevaplar ve geniş rahmetler ihsan etmesini diliyorum. Allah’ın selamı ve bereketi üzerinize olsun.”158

Kays b. Sa’d, mektubun okunmasından sonra ayağa kalkarak, Allah’a hamd ve senâ (övgü) ettikten sonra Müslümanlara şöyle dedi:

“Hakkı getirip, batılı yok eden ve zalimlerin niteliklerini belirten Allah’a hamd ederim. Ey insanlar! Bizler Hz. Peygamber’den sonra insanların en hayırlısı olarak bildiğimiz Hz. Ali’ye biat ettik ve buraya geldik. Sizler de kalkın, Allah’ın Kitab’ı ve Rasûlü’nün sünneti gereği ona biat edin. Şayet bizler size böyle biata

158 Taberî, Târîh, IV, 548-549; İbn Kesîr, el-Bidâye, VII, 262-263; el-Amilî, A’yânü’ş-Şîa, VIII, 453.

çağırmazsak, sizin üzerinizde bizim böyle bir biat hakkımız olmaz.”159

Daha sonra orada bulunan halk ayağa kalkıp Kays b. Sa’d’a Hz. Ali adına biat etti ve böylece Mısır’da sükûnet sağlanmış oldu.160 Polis şurtası olarak da Said b. Hişâm b. Kinâne atanmıştır.161 Bunun üzerine Kays b. Sa’d, Mısır çevresine kendi adamlarını göndererek, kendisine Hz. Ali adına biat almalarını emretti. Mısır’ın

Hıribta bölgesinde yaklaşık onbin kişi Hz. Osman’ın şehadetini kalkan yaparak, öcü alınmadıkça biat etmeyeceklerini bildirdiler. Burada Kinâne kabilesine mensub olan bir adamla, Müdlic oğullarından Yezid b. Hâris burada olanlara başkanlık ediyorlardı. Kays b. Sa’d, onlara haber göndererek şöyle dedi:

“Sizleri öldürmeyeceğim ve aynı zamanda bulunduğunuz yerler de sizin olacak. Ancak bizlerin insanların emîri olmamızdan dolayı kat’î bir şekilde kötülükte bulunmayacaksınız.”162

Diğer taraftan, Mesleme b. Muhallid de biat etmeyip, Hz. Osman’ın kanını talep etmeye başladı. Kays b. Sa’d, Mesleme’ye haber göndererek şöyle dedi: “Sana

yazıklar olsun! Bana karşı mı geliyorsun? Allah’a yemin ederim ki, Şam’dan Mısır’a kadar olan her yerin benim olması karşılığında bile seni öldürmek istemem.”163

Muâviye bütün Şam bölgesinin itaatini sağladı. Hâkimiyeti, Bizans sınırlarına, deniz kıyısına ve Kıbrıs Adası’na kadar uzandı. Cezire beldelerinden Harran, Urfa ve Karkisya gibi yerlerin hâkimiyetini sağladı. Cemel savaşında cepheden kaçan Hz. Osman taraftarı olan bazı kimseler de Muâviye’nin saflarına katıldılar. Eşter bu beldeleri Muâviye’nin adına yöneten valilerin elinden almak istediyse de Muâviye, Abdurrahman b. Halid’i Eşter’in üzerine göndererek Eşter’in

159 Belâzurî, Ensâb, II, 280;Taberî, Târîh, IV, 549; İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, III, 269; el-Amilî,

A’yânü’ş-Şîa, VIII, 453.

160 Belâzurî, Ensâb, II, 280; Taberî, Târîh, IV, 549; Miskeveyh, Tecâribü’l-Ümem, I, 507; İbnü’l- Esîr, el-Kâmil, III, 269; Nüveyrî, Nihâyetü’l-Ereb, XX, 192; Suyûtî, Husnu’l-Muhâdara, I, 582. 161 Kindî, Vulât, s. 23.

162 Taberî, Târîh, IV, 549; İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, III, 269.

kaçmasını sağlamıştır. Böylece Muâviye bu bölgelerde hâkimiyeti sağlamlaşmıştır.164