• Sonuç bulunamadı

Kayıtdışı ekonomi çok kapsamlı ve karmaşık oluşu yanında değişik kesimler için farklı anlama gelebilmektedir. Buna bağlı olarak çalışmanın ilk bölümünde kayıtdışı ekonomi tanımı kapsamlı bir şekilde yapılmış ve kayıtdışı ekonomi modeli geliştirilerek ölçüm için zemin hazırlanmıştır. Bu çerçevede KKTC’deki kayıtdışı ekonomi milli gelir ve maliye geliri yaklaşımlarıyla iki değişik yaklaşımla değişik yöntem ve metotlar kullanılarak hesaplanmıştır.

Çalışmanın bu bölümünde kayıtdışı ekonominin boyutlarını ölçmek için kullanılan değişik yöntemler değerlendirilecektir. Uygun bulunan hesaplama yöntemleri geliştirilen kayıtdışı modeli de dikkate alınarak KKTC’deki kayıtdışı ekonominin boyutları tespit edilecektir.

Çalışmanın özellikle literatür bölümlerinde de tespit edildiği üzere, kayıtdışı ekonomilerde kullanılan yönteme göre farklı sonuçlar bulunabilecektir. Bunun yanında doğrudan yöntem olarak tanımlanan metotların dolaylı yöntemlere nispeten daha düşük sonuçlar verdiği gerçeğiyle ve çalışmada birçok yöntem kullanılmasını da dikkate alarak, kayıtdışı ekonominin boyutları alt ve üst sınır olarak belirlenecektir. Bunun için sırasıyla önce kayıtdışı ekonomi Milli Gelir Yaklaşımıyla sonrasında da kayıtdışı maliye geliri boyutuyla tespit edilecektir.

8.1 Kayıtdışı Ekonomi: Kayıtdışı Milli Gelir Yaklaşımı

Kayıtdışı milli gelir, ülkenin milli gelir hesaplamalarına yansımayan yasal yollardan elde edilen geliri anlatmaktadır. Bu yaklaşım için elde edilen kayıtdışı milli gelir, ulusal hesapların düzeltilmesi için kullanılmalıdır.

Bu yaklaşım için ilk etapta ülkedeki kayıtdışı ekonominin önemli bir bileşenini oluşturduğu düşünülen kayıtdışı istihdamın boyutları değişik anket verileri ve yayınlanmış istatistikler kullanılarak2004-2012 yılları için detaylı bir şekilde incelenmiş ve hesaplamalar yapılmıştır. Bunun yanında kayıtdışı istihdamın yarattığıkayıtdışı milli gelir hesaplanmıştır. Yapılan hesaplamaya göre kayıtdışı istihdamın yarattığı milli gelir 2006 yılı için %9,1 ve 2011 yılı için %13,6 olarak hesaplanmıştır. Bu tespit milli gelir hesaplamalarının düzeltilmesi için kullanılması gereken bir tespittir.

İkinci etapta, kayıtdışı milli geliri hesaplamak için hane halkı harcama ve gelirleri DPÖ tarafından gerçekleştirilen hane halkı bütçe anketiincelenerek gerçekleştirilmiştir. Mikro yaklaşım olarak tanımlanan bu yöntemde tüketicilerin tüketim tercihleri iş statüleri farklılıkları dikkate alınarak incelenmiştir. Yapılan çalışmada kayıtlı olmalarına rağmen özel sektör çalışanları ve kendi namına iş yapan ve işverenlerin milli gelir hesaplarına dahil olmayan%8,6 oranındakayıtdışı gelir yarattıkları hesaplanmıştır.

Kayıtdışı milli geliri hesaplamak için kullanılan ilk iki yöntem farklı kesim ve faaliyetleri kapsadıklarından toplam kayıtdışı milli geliri bulmak için toplanmaları gerekecektir. Bunun yanında konu iki yöntemindoğrudan ve anket verileri kullanılarak hesaplamaları hasebiyle elde edilen %22,2 kayıtdışı milli gelir ülkedeki kayıtdışılığın alt sınırı olarak belirlenmiştir.Çalışmada da belirtildiği üzere doğrudan yöntemlerle yapılan tespitler her zaman için en alt sınırı vermektedir.

Kayıtdışı milli gelirin hesaplanması için dolaylı yöntemlere de başvurulmuştur. Bu çerçevede öncelikle literatürde önemli yere sahip olan parasalcı yaklaşımlardan sabit oran, mübadele (işlem hacmi) ve nakit para talebi (Ekonometrik Tanzi Metodu) yaklaşımları kullanılmıştır. Konu üç yaklaşımdan elde edilen sonuçların, 2000-2011 ortalaması, sırasıyla %23,4, %42 ve %24,9 olarak hesaplanmıştır. İşlem hacmi dışındaki parasalcı yaklaşımların % 20’ler oranında olması diğer yöntemleri destekler durumdadır.

Dolaylı yöntemler arasında kullanılan diğer yaklaşım olan enerji yaklaşımları çok farklı sonuçlar verseler de özellikle Karma ve Lacko yaklaşımlarının son yıllarda gerileme gösterdiği gözlemlenmiştir. Buna göre 2001-2011 ortalaması Basit elektrik tüketimi yaklaşımında %4,9, Karma elektrik tüketimi yaklaşımında %7,9 ve Lacko elektrik tüketimi yaklaşımında % 13,5 olarak hesaplanmıştır.

Bunun yanında kayıtdışılığı hesaplamada kapsamlı ve sonuçları tutarlı olan MIMIC yöntemi sonuçlarına göre KKTC’de kayıtdışı ekonominin boyutu son yıllarda %29 civarındadır. Özellikle dolaylı yöntemlere getirilen eleştiriler dikkate alınarak geliştirilmiş olan MIMIC yaklaşımı tutarlı ve açıklanabilecek sonuçlar vermektedir.

Kayıtdışı milli geliri hesaplamak için kullanılan dolaylı yöntemlerden elde edilen sonuçlar değerlendirildiğinde, yöntemlerin zayıf yanlarını da dikkate alarak MIMIC yöntemi sonuçlarının üst sınır olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Buna göre kayıtdışı milli gelirin üst sınırı %28,8 olacaktır. Bu değerlendirmeler sonucundaKKTC’de kayıtdışı milli gelir, resmi GSMH’nın %22,2’si ile %28,8’i arasındadır. Bu tespit, milli gelir hesaplarına dahil olmayan kayıtdışı ekonomik faaliyetlerle üretilen geliri anlatmaktadır.

8.2 Kayıtdışı Ekonomi: Kayıtdışı Maliye Geliri Yaklaşımı

Kayıtdışı maliye geliri, kayıtdışı milli gelirden farklı olarak konuyu daha fazla vergisel yönüyle incelemektedir. Vergi birimlerine beyan edilmeyen, vergilendirilmesi gereken vergi tabanı dışında kalan tüm faaliyetler kayıtdışı maliye geliri oluşturmaktadır.

Beyan dışı gelirler ve vergi kayıpları açısından kayıtdışı ekonomi için yapılan hesaplamalarda, çalışma çerçevesinde gerçekleştirilen anketlerden elde edilen ücretlerle sosyal sigortalara beyan edilen resmi beyanlar karşılaştırılmıştır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda kayıtlı çalışanların düşük beyanının %50,5 kadar yüksek oranda olduğu ortaya çıkmıştır. Bu tespit KKTC’de kayıtlı çalışanların da gerçek gelirlerini beyan etmedikleri için önemli ölçüde vergi ve sosyal güvenlik kayıplarına neden olduğunu ortaya koymaktadır. Bu tespitlekayıtdışı maliye geliri alt sınırının GSMH’nin %50,5 oranındaolduğu tespit edilmiştir.

KKTC’deki beyandışı kalan gelirleri tespit etmek için yapılan diğer çalışmada milli gelir hesaplamalarına yansıyan fakat Gelir ve Vergi Dairesi’ne beyan edilmeyen gelirhesaplanmaya çalışılmıştır. Yapılan hesaplamada 2000-2010 yılları için ortalama GSMH’nın % 44,8 kadar gelirin beyandışı kaldığı hesaplanmıştır.

Bunun yanında ulusal hesaplara dahil olmayan, kayıtdışı istihdamınve mikro yaklaşımda tespit edilen düşük beyanların toplamdaortalama GSMH’nın %15,4kadar beyan dışı gelir olduğu ortaya çıkmaktadır. Farklı faaliyet alanlarını teşkil eden bu beyan dışı gelirlerin toplanması sonucu resmi GSMH’nın %60,2’si kadar gelirin resmi kurumlara beyan edilmediği ortaya çıkmaktadır. Bu tespitle kayıtdışı maliye gelirinin üst sınırı %60,2 olarak belirlenmiştir.

Yapılan değerlendirmeler sonucunda kayıtdışı maliye geliri alt sınırı GSMH’nın % 50,5’i ve üst sınırı da % 60,2 olarak belirlenmiştir. Bu sonuçlar teftiş ve resen vergiler üzerinde yapılan inceleme sonuçlarını destekler niteliktedir.

KKTC ekonomisinde yaratılan fakat beyan edilmeyen gelirlerin yüksek olması önemli miktarda vergi ve sosyal güvenlik kayıplarına neden olmaktadır (Tablo 7.7). 2011 verilerine göre kayıtdışı istihdamın neden olduğu vergi kaybı 98 milyon 266 bin, Sosyal Sigortalarda 78 milyon 5 bin ve İhtiyat Sandığında ise 23 milyon 400 TL olarak hesaplanmıştır. KKTC ekonomisinde kayıtdışı çalışanlar yanında kayıtlı olarak çalışan fakat düşük beyandan dolayı oluşan vergi ve sosyal güvenlik kayıpları söz konusudur. Tablo 7.7’den de takip edileceği üzere, düşük beyan sonucu vergi kaybı 169 milyon 846 bin, Sosyal Sigortalarda 144 milyon 550 bin ve İhtiyat Sandığında 45 milyon 533 TL olarak hesaplanmıştır. Yıllardan beridir bütçe harcamalarını finanse etmekte zorlanan ve yüksek bütçe açıkları ile karşı karşıya olan KKTC için bu kayıplar önemsenmelidir. Yapılan tespitlerle toplam vergi kayıpları bütçe gelirlerinin yüzde 13,7’si, bütçe açıklarının ise yüzde 47,8’ini karşılayacak kadar yüksektir.

KKTC ekonomisinin diğer önemli bir sorunu da sosyal güvenlik fonlarındaki açıktır. Genel tespitler sosyal güvenlik açığının GSMH’nın yüzde 4-5’i kadar olduğu yönündedir. Bu açık düzenli olarak Devlet bütçeden karşılanmaktadır. Kayıtdışı maliye gelir hesaplamaları toplam Sosyal Güvenlik kaybının 222 milyon 555 bin TL olduğunu göstermektedir. Bu da Devletin Sosyal Sigortalara yaptığı katkının yüzde 113,6’sı kadar ve toplam prim tahsilatının yüzde 62,7’sine tekabül etmektedir. Bu tespitlerle ülkedeki kayıtdışı sorunun minimize edilmesiyle Sosyal Güvenlik sisteminin Devlet bütçesine olan yükünün tamamen ortadan kalkacağını göstermektedir. Sosyal Güvenlik sistemin bir parçası durumundaki İhtiyaç Sandığı, kayıtdışı ekonomi nedeniyle toplamda 68 milyon 934 bin TL katkı payı kaybına uğramaktadır. Bu rakam Sandığın toplam prim tahsilatının yüzde 49,2’si kadardır.

Tablo 8.1 Toplam Vergi, Sosyal Güvenlik ve İhtiyat Sandığı Prim Kayıpları (2011)

8.3 KKTC’de Kayıtdışı Ekonomi

Yapılan çalışmada kayıtdışı ekonomi kapsamlı bir yaklaşımla hesaplanmıştır. Buna göre Milli Gelir Yaklaşımıyla hesaplanan kayıtdışı ekonomi resmi GSMH’nın %22 ile %29 arasında olduğu tespit edilmiştir. Bu tespit yasal yollardan elde edilen gelirlerin milli gelir hesaplamalarına yansımayan geliri anlatmaktadır. Dolayısıyla milli gelir hesaplarının düzeltilmesi için bu tespitler kullanılmalıdır.

KKTC’nin kayıtdışı ekonomisi vergisel yönüyle de hesaplanmış ve beyan dışı kalan gelirler kayıtdışı maliye geliri yaklaşımıyla belirlenmiştir. Yapılan tespitlerde beyan edilemeyen gelirlerin resmi GSMH’nın % 50,5’i ile %60,2’si arasında olduğu yönündedir. Bu tespitlerle ülkede beyan dışı kalan gelirin yüksek oranda olduğu ortaya çıkmaktadır.

Şekil 8.1. KKTC’de Kayıtdışı Ekonomi

Yapılan tespitler ülkedeki kayıtdışılık sorununun önemli boyutlarda olduğunu ortaya koymaktadır. Farkı açılardan yapılan tespitler sonucu KKTC’deki kayıtdışılık sorunun çok boyutlu olduğu ortaya çıkmıştır. Bunların ilk başında milli gelir hesaplamalarındaki yetersizlik gelmekte ve bundan dolayı da ülkenin gerçek anlamda geliri ve diğer makroekonomik göstergeleri doğru şekilde hesaplanamamaktadır. İkinci olarak hesaplanan beyan dışı gelirin yüksekliği, ülkedeki vergi sistemi ve yönetiminde köklü bir değişime gidilmesi gerektiğini işaret etmektedir. Kayıtdışı istihdam oranının yüksek

1. Kayıtdışı Çalışan

Vergi Kaybı 98.266.216

Sosyal Güvenlik Prim Kaybı 78.005.320

İhtiyat Sandığı Katkı Kaybı 23.400.624

2. Kayıtlı Çalışan (Düşük Beyan)

Vergi Kaybı 169.846.987

Sosyal Güvenlik Prim Kaybı 144.550.627

İhtiyat Sandığı Katkı Kaybı 45.533.448

3. Toplam Vergi Kaybı 268.113.203

Yerel Gelirlerin (%) 13,7

Bütçe Açığının (%) 47,8

4. Toplam Sosyal Güvenlik Prim Kaybı 210.928.819

Devletin Sosyal Sigortalara Yaptığı Katkının (%) 163

Prim Tahsilatının (%) 59,5

5. Toplam İhtiyat Sandığı Katkı Payı Kaybı 54.057.286

olması işgücü piyasasında sorunlar olduğunu ve sosyal güvenlik siteminin bir bütünlük içerisinde ele alınmasını gerektirecektir.

Benzer Belgeler