• Sonuç bulunamadı

lerin katılımına açık olarak düzenlenen çalıştayların ardından düzenlenen “İnşaat Mühendisliği Kurultayı”nda, inşaat

mühen-disliğini ilgilendiren her konu değerlendirildi, İMO’nun yol

hari-tası belirlendi. Kurultaya, şubemizden de 30 delege katıldı.

ÝMO

işsiz kalmasına ve özel sektörün ağır çalışma ko-şullarına mahkûm edilmesine neden olmakta, işsiz mühendislerin sayısı her geçen gün artmaktadır.

İnşaat Mühendisleri Odası kamunun ülke yatırım-larında öncülük görevini tekrar üstlenmesi ve buna bağlı olarak kamu yatırımcısı kuruluşların güçlen-dirilmesi için mücadele edecek, bu doğrultuda mevcut yasalarda tarif edilen mühendislik hizmet-lerinin gerçekleştirilebilmesi ve mühendislerin güvenceli bir şekilde meslek hayatlarına devam edebilmeleri için özlük hakları konusunda gerekli yasal düzenlemelerin yapılması için çalışacaktır.

22.. Neoliberal politikalar aracılığıyla her şeyin alınır satılır hale getirilmesi ülkemizin ve kentleri-mizin doğal zenginliklerini tahrip etmektedir. Çev-resel ve sosyolojik etkileri hesaba katılmaksızın yapılan Hidroelektirik Santraller, kar odaklı ser-maye gruplarını güçlendirmekte ve bölge halkla-rını mağdur etmektedir. Yine aynı pervasızlıkla hakkaniyet ölçüsünden uzak ve sosyal boyutu gö-zardı edilerek uygulanan kentsel dönüşüm politi-kaları, dönüşüm alanı ilan edilen bölgelerde yaşayanların ihtiyaçlarını geri plana iten bir anla-yışla, kentlerimizde yeni rant alanları yaratmakta, kamu yararı ilkesi göz ardı edilerek kentlerimiz ser-mayenin insafına bırakılmaktadır. Türkiye‘nin dep-rem gerçeği bahane edilerek hazırlanan "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı" ülkemizin geleceğini ilgilendiren son derece önemli maddeler içermektedir. Yürür-lükteki tüm yasal mevzuatı devre dışı bırakacak şe-kilde tasarlandığını bildiğimiz "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasa-rısı" ile öngörülen kentsel dönüşüm uygulamaları, sağlıklı bir kentsel yenilenmeyi sağlayamayacağı gibi başta metropol kentlerimiz olmak üzere tüm ülkemizi bir rant alanı haline dönüştürecektir. İn-şaat Mühendisleri Odası rant odaklı projeleri, çev-resel ve sosyolojik etkileri hesaba katılmaksızın hazırlanan kentsel dönüşüm uygulamalarını en-gellemek için mücadele edecektir.

33.. İnşaat Mühendisliği mesleği yenilenmeyi, değişimi, çağı ve teknolojiyi yakalamayı, mesleki potansiyeli bilimsel esaslar çerçevesinde açığa çıkarıp, üretimde hayata geçirmeyi gerektirmekte-dir. Ancak bugün mühendislik mesleği halen 1938 yılından kalma 3458 sayılı "Mühendislik ve Mi-marlık Hakkında Kanun"a dayanılarak düzenlen-miştir. Mesleki faaliyetin yürütülmesinde diploma almış olmayı yeterli bulan bu kanun, çağın ihti-yaçlarına aykırı bir anlayışa işaret etmektedir. Söz

üniversite açan mevcut siyasi iktidar tarafından da sürdürülmektedir. İnşaat Mühendisleri Odası İn-şaat Mühendisliği mesleğinin nitelik kaybına uğ-ratılmasına yol açan uygulamalar karşısında, mesleki yeterliliği esas alan yeni bir mühendislik yasasının hazırlanması için çalışacaktır.

44.. İnşaat Mühendisliği Mesleğinin gelişimi için yaşam boyu öğrenme ilkesine uygun olarak uzmanlık alanlarına göre belgelendirme ve bu bel-geler çerçevesinde yetkilendirmenin yapılması son derece önemlidir. İnşaat Mühendisleri Odası uzun yıllardır Yetkin Mühendisliğin yasal bir çer-çeveye oturtulması ve bu konuda gerekli düzen-lemelerin yapılması için mücadele etmektedir.

İnşaat mühendisleri odası Yetkin Mühendislik sis-teminin oluşturulmasını ve meslek odaları tarafın-dan belgelendirilmesini çağın gereksinmelerini karşılayacak mühendislik hizmetlerinin üretimi açısından bir gereklilik olarak görmektedir. Bu an-layışla Yetkin Mühendisliğin yasal bir çerçeveye oturtulması ve kurumsallaşması için çalışacaktır.

55.. Türkiye topraklarının %96‘sı deprem kuşa-ğında ve nüfusunun % 98‘i deprem tehlikesi al-tında yaşamaktadır. Öte yandan su baskınları, taşkın ve heyelanlar da ülkemizin bir gerçeğidir.

Bu gerçeğe rağmen uygulanan yanlış politika ve planlamalar doğa olaylarını afete dönüştürmekte, ciddi can kayıpları ve maddi zararlar yaşanmasına neden olmaktadır. Oysa her yurttaşın güvenli, sağlıklı ve yaşanabilir bir çevrede yaşama hakkı vardır. Bu hakkın uygulamada karşılık bulması için mevcut yapı stokunun envanter çalışması yapıl-malı, elde edilen sonuçlar doğrultusunda gere-ken onarım ve güçlendirme uygulamaları yapılmalıdır. Yeni yapılacak yapılara ilişkin olarak ise acilen sağlıklı bir planlama yapılması, yapı denetim ve üretim sisteminin oluşturulması ve işler hale getirilmesi gerekmektedir. İnşaat Mü-hendisleri Odası sağlıklı bir kentleşme ve yapı-laşma oluşturulabilmesi için, TMMOB ve ilgili meslek odaları ile birlikte yeni bir yapı denetim yasa tasarısı hazırlamak için çalışma yapacak, bu çalışmasını ilgili kurumlarla paylaşarak uygula-maya geçmesi doğrultusunda ve eksiksiz bir şe-kilde uygulanması için çalışacaktır.

66.. Kamu ihale yasası mevcut haliyle “adrese teslim ihale” lerin yolunu açmış, özellikle mü-hendisleri ve mimarları ihale süreçlerinden uzak-laştıran hak gaspları sonucu yapı alanında işin ehli olmayan sermaye gruplarının ihale süreçlerinde İnşaat Mühendisleri

Odası uzun yıllardır Yetkin Mühendisliğin yasal bir çerçeveye otur-tulması ve bu konuda gerekli düzenlemelerin yapılması için müca-dele etmektedir.

ÝMO

İnşaat Mühendisleri Odası Diyarbakır Şubesi etkin olmalarına yol açmıştır. Kamu ihaleleri

ser-mayenin kar hırsına terk edilmiştir. Doğa katliam-larının önüne geçmek, Sağlıklı güvenli yaşam çevreleri oluşturmak ve afet risklerini en aza indir-mek için, arazi kullanımı, yer seçimi, ruhsatlan-dırma, denetim ve kullanım süreçlerinin bir bütün olarak ele alınması gerekmektedir. Bu çerçevede mevcut İmar Yasası İnşaat Mühendisleri Odasının görüş ve önerileri dikkate alınarak yeniden düzen-lenmelidir. İnşaat Mühendisleri Odası bu çerçe-vede Kamu İhale Yasası, İmar Yasası ve bu yönde Yerel Yönetimlere düşen görev ve sorumlulukları düzenleyen yasalarda değişiklik yapılması doğrul-tusunda çalışmalar yapacaktır.

77.. Sistemden kaynaklı sorunların yanı sıra İn-şaat Mühendislerinin mesleki standartlara, mes-leğe dair yönetmeliklere ve meslek etiğine uygun hareket etmeleri zorunludur. İnşaat Mühendisleri Odası, meslektaşlarının bir mühendislik ürününün kolektif bir çalışma sonucunda oluştuğunun bilin-ciyle hareket etmesi için ve birlikte çalıştığı mes-lektaşlarına, bağlı olduğu kuruma, meslek örgütüne karşı sorumluluk duyması için çalışacaktır.

ÜÜllkkeemmiizziinn ggeelleecceeğğii mmeesslleeğğiimmiizziinn ggeelleecceeğğiiddiirr!!

İnşaat Mühendisliği Kurultayı anti-demokratik uygulamalarıyla toplumun tüm kesimlerine gözdağı veren, kendisi dışında hiçbir görüş ve öneriye yaşam hakkı tanımayan bir siyasi iktidarla karşı karşıya olun-duğunun bilincindedir. Kurultayımız TMMOB ve bağlı odaların işlevsizleştirilmesini hedefleyen Yetki Yasasına dayanılarak çıkarılan Kanun Hükmünde Ka-rarnameleri de bu bağlamda ele almaktadır. Kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu statüsü

anaya-sayla güvence altına alınmış TMMOB ve İnşaat Mü-hendisleri Odası, tarihi boyunca birçok kez hedef tah-tasına oturtulmuştur. Cunta dönemlerinde dahi kendisine yönelik saldırıları bertaraf etmeyi başar-mış olan Birliğimiz ve Odamız siyasi iktidarın işlev-sizleştirme çabalarını boşa çıkaracaktır.

Bugün, özel yetkili mahkemeler aracılığıyla top-lumun adalete ve hukuka duyduğu güven her geçen gün daha da fazla erozyona uğratılmaktadır. Toplum-sal vicdanı yaralayan kararlar ve operasyonlar silsi-lesi ile gerçekleştirilen tutuklamalar hukukun askıya alındığı olağanüstü hal rejimlerini andırmaktadır. Böy-lesi bir ortamda toplumsal barışı ve kardeşliği sa-vunmak, geleceğimiz için umut olmak anlamına gelmektedir. İnşaat Mühendisleri Odası, Türkiye halk-larının barış içerisinde ve kardeşçe yaşamasını sağ-layacak bir toplumsal uzlaşıyı gerekli görmektedir.

Türkiye 12 Eylül 1980 Askeri Cunta döne-minde hazırlanan ve bu nedenle de askeri cunta yönetimlerine özgü unsurlar içeren bir anayasa ile yönetilmektedir. Anayasanın bazı maddelerinde yapılan değişiklikler 2010 yılında halk oylamasına sunulmuş Türkiye halkı değişiklik önerilerinin ta-mamına ya evet ya da hayır demek durumunda bı-rakılmıştır. Referandum sonucunda anayasada yapılmak istenen değişiklikler kabul edilmiş ancak darbe dönemine özgü içeriği aynen korunmuştur.

Halkların barış içinde ve kardeşçe yaşayabileceği demokratik bir ülke için başta örgütlenme lüğü olmak üzere tüm demokratik hak ve özgür-lükleri ortadan kaldıran mevcut anayasanın değiştirilmesi gerekmektedir. İnşaat Mühendisleri Odası toplumsal kesimlerin katılımının sağlandığı, demokratik, eşitlikçi ve özgürlükçü bir anayasanın hazırlanması için mücadele edecektir.

Kurultayımız TMMOB ve bağlı odaların işlev-sizleştirilmesini hedef-leyen Yetki Yasasına dayanılarak çıkarılan Kanun Hükmünde Ka-rarnameleri de bu bağ-lamda ele almaktadır.

SSiiyyaassii iktidarın Türkiye’yi yeniden şekillendirirken, Birliğimizi de