• Sonuç bulunamadı

2.8. Yenidoğanın Resüsitasyonu

2.8.1. Yenidoğan Resüsitasyonu Gerektirebilecek Yüksek Riskl

2.8.2.4. Kardiyak Resüsitasyon

2.8.2.4.1. Göğüs Kompresyonu

Yenidoğan resüsitasyon algoritimlerinde kalp atım hızı esas alınır. Kalp atım hızı hastanın kardiyak debinin iyi bir göstergesidir. Doğumu takiben ilk 30 saniye içinde kalp atım hızı değerlendirilmelidir. Kalp atım hızı 100/dk’nın altında ise PBV’a başlanmalı ve birinci dakikada kalp atım hızı değerlendirilmelidir. 30 saniye süre ile PBV uygulamasına rağmen kalp atım hızı 60/dk’nın altında ise göğüs kompresyonuna başlanmalıdır. Her hangi bir zamanda kalp atım hızı 60/dk’nın altında bulunursa göğüs kompresyonu ve PBV eş güdümlü olarak başlanmalıdır. Ventilasyon, her üç kompresyonda bir uygulanmalıdır. Bu ritim dakikada 30

ventilasyon, 90 kompresyon olacak şekilde uygulanmalıdır. Yeterli kardiyak debinin sağlanabilmesi için göğüs kompresyonunun etkin olması gerekmektedir. Göğüs kompresyonu uygulamak için iki teknik bulunmaktadır. Başparmak tekniğinde her iki başparmak sternumun 1/3 alt bölümüne bası uygularken, eller göğsü çevreler ve parmaklar sırta destek sağlar. İki başparmak tekniğinde ikinci ve üçüncü parmak uçları sternuma bası uygularken, bebek sert bir yüzeyde değilse diğer el bebeğin sırtını desteklemek için kullanılır. Göğüs kompresyonu sırasında bası derinliği işlemin etkinliği, açısından önemlidir. Sternumun göğüs ön arka çapının 1/3’ü kadar çökmesini sağlayacak bir bası uygulanmalıdır. Periyodik olarak kalp atım hızı değerlendirilmeli ve 60/dk üzerinde saptanırsa göğüs kompresyonu sonlandırılmalıdır.

2.8.2.4.2. İlaç Tedavisi

30 saniye süre ile yeterli ventilasyon ve göğüs kompresyonuna rağmen kalp atım hızı 60/dk’nın altında ise ilaç tedavisine başlanmalıdır. İlaç tedavisi endotrakeal yol, umbilikal ven, periferik venler ve intraosseöz yol ile uygulanır.

Epinefrin: Yeterli ventilasyon, oksijenizasyon ve göğüs kompresyonuna rağmen kalp atım hızı 60/dk’nın altında ise uygulanır. Periferik vazokonstriksiyon yapar. Kardiyak kontraktiliteyi, kalp atım hızını arttırır. 1:10.000’lik solüsyondan 0,1- 0,3 mL/kg dozunda intravenöz veya endotrakeal yoldan verilir. Gerekirse üç, beş dakika ara ile tekrar edilir.

Volüm genişleticiler: Yeterli oksijenizasyona rağmen aşırı solukluk, periferik nabızların zayıf olması, kapiller dolum zamanının uzun olması durumunda hipovolemi düşünülmelidir. Volüm genişletici olarak serum fizyolojik 10 mL/kg, ringer laktat 10 mL/kg, O Rh- eritrosit süspansiyonu 10 mL/kg seçilir. Tüm volüm genişleticiler 5-10 dakikada verilir.

Nalokson hidroklorid: Opioid antagonistidir. Doğumdan önceki dört saat içinde, narkotik ajan verilme öyküsü olan anneden doğan bebekte, PBV ile normal kalp atım hızı ve renk sağlanmış olmasına karşın ağır solunum depresyonu

varlığında nalokson verilmelidir. Doğumda rutin olarak verilmesi önerilmemektedir (146).Narkotik bağımlısı olduğundan kuşkulanılan ya da metadon kullanan anne bebeklerine nalokson verilmemelidir. Aksi takdirde neonatal yoksunluk sendromu gelişebilir. İntravenöz, intramuskuler veya endotrakeal yoldan 0,4 mg/mL veya 1 mg/mL konsantrasyonda, 0,1 mg/kg uygulanması önerilmektedir. Yarılanma ömrünün tüm opioidlerden daha kısa olması nedeni ile gerekirse beş dakika ara ile tekrar edilebilir.

Dekstroz: Asfiktik term yenidoğanlar, diyabetik anne bebekleri ve pretermlerin doğumdan sonraki ilk 30 dakika içinde kan glukozu ölçülmelidir. Hipoglisemi tespit edilmesi durumunda %10’luk dekstroz solüsyonu 1-2 mL/kg dozunda intravenöz yolla uygulanır.

Sodyum bikarbonat: Yenidoğan canlandırmasında erken dönemde uygulanmasından kaçınılmalıdır. Uzamış canlandırmada metabolik asidozun tedavisinde %4,2’lik çözeltiden (0,5 mEq/mL) 1-2 mEq/kg dozunda intravenöz yolla 30 dakikada uygulanır.

Atropin ve kalsiyum: Önceden yenidoğan canlandırmasında kullanılan bu ilaçların rutin yenidoğan canlandırmasında kullanılması APA ve AHA tarafından önerilmemektedir.

3. GEREÇ VE YÖNTEMLER

Bu çalışma sağlıklı yenidoğanlarda yaşamın ilk saati içinde perfüzyon indeksi normal değerlerinin belirlenebilmesi amacı ve bu değerlerin postnatal adaptasyon ile ilişkisini incelemek üzere prospektif olarak gerçekleştirildi. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF) Hastanesi Etik Kurulu onayı (Karar No:13–4.1/7, Tarih:9.07.2013) alındıktan sonra EÜTF Hastanesi Kadın Hastakıkları ve Doğum AD ‘da Haziran 2014- Aralık 2014 tarihleri arasında miadında doğan sağlıklı, normal doğum ağırlıklı 135 yenidoğan bebek araştırmaya dahil edildi.

Belirtilen süre içerisinde çalışmaya alınan tüm bebeklerin demografik özellikleri (cinsiyet, doğum ağırlığı, gestasyon haftası, doğum şekli), maternal özellikleri (anne yaşı, vücut ağırlığı, gebelik sayısı, bilinen ya da gebelikte ortaya çıkan hastalıklar, gebelikte ilaç kullanımı) ile ilişkili bilgiler olgu rapor formlarına kaydedildi.

Çalışmaya katılan yenidoğan bebeklerin sağ el bileğine doğar doğmaz tek kullanımlık oksijen saturasyonu sensörü takıldı. Yaşamın birinci dakikasından itibaren birer dakika ara ile 10. dakikaya kadar, bunu takiben de 20. dakikada, 30. dakikada ve 60.dakikada preduktal perfüzyon indeksi (Pİ), oksijen saturasyonu (SaO2) ve kalp

atım hızı nabız oksimetre yöntemi ile monitör (Masimo Signal Exctraction Pulse Oximetry) aracılığı ile ölçüldü ve olgu rapor formuna kayıt edildi. Ölçümler sırasında bir önceki ölçüm ile %10’dan fazla uyumsuzluk olması halinde ölçüm tekrarlandı. Ayrıca çalışmaya alınan tüm yenidoğanların 1.ve 5. dakika Apgar skorları, 10. ve 60. dakika N.A.C.S skorları hesaplanarak kayıt edildi. Tüm çalışma grubunda umbilikal korddan alınan kan örneklerinde hemogram ve kan gazı analizi yapıldı, bulunan sonuçlar olgu rapor formuna kayıt edildi.

Çalışma dışı bırakılma kriterleri:

1. 37 gestasyonel haftanın altında doğan bebekler

2. Vücut ağırlığı 2500 gramın altında ya da 4200 gram üzerinde olan bebekler 3. Annesinde erken membran rüptürü olan bebekler (18 saatten uzun)

4. Antenatal kardiyak anomalisi olan bebekler

5. Doğum sonrasında canlandırma ihtiyacı olan bebekler

İstatistiksel analiz

Verilerin değerlendirilmesinde SPSS (Statistical Package for Social Sciences) Windows sürüm 20.0 istatistik paket programı kullanıldı. Verilerin analiznde T testi, Pearson Correlasyon, Nonparametric Analiz, Mann - Whitney Test, General Linear Model kullanıldı. Elde edilen verilerin istatistiksel olarak anlamlılık düzeyi “p” değeri ile yorumlandı. p < 0.05 anlamlı olarak kabul edildi.

Kantil regresyon analiz

Değişkenlere (Oksijen saturasyonu, perfüzyon indeksi, kalp atım hızı) ait istatistiksel değerlendirmeler R project 3.1.2 programında yapılmıştır. Kantil regresyon yöntemi ile modellemeler yapılarak kantillerin değişkenlik gösterdiği durumlar için değerler hesaplanmıştır.

Kantil değeri, değişkenin dağılımında yer alan ve dağılımı, kendisinden büyük olanlar ile küçük olanlar şeklinde ikiye bölen bir değer olmaktadır. Değerlerin %θ’sı, θ. kantilden daha küçük bir değer almaktadır(θ olasılık değerini ifade etmektedir.) Kantil regresyon EKK(en küçük kareler yöntemi)’ya göre aykırı değerlerden daha az etkilenmektedir.

Modeldeki bağımlı değişkenlerimiz SaO2, Pİ, KAH; bağımsız değişkenimiz ise

zaman(dk)’dır.

Modelin anlamlılığını test etmek için oluşturulan hipotez testleri, H0: B=0

H1: B≠0

Hipotezler p<0,05 önem düzeyinde test edildiğinde H0 hipotezi reddedilecektir.

Değişkenler kantil regresyon modeli için anlamlıdır.

4. BULGULAR

4.1. Neonatal özellikler

Çalışmaya toplam 135 yenidoğan bebek dahil edilmiştir. Bebeklerin genel özellikleri Tablo 13’de gösterilmiştir. Bebeklerin 67’si (% 49,6) erkek 68’i (%50,4) kızdı. Ortalama gestasyon haftası 38,59 ± 0,83 hafta, ortalama doğum ağırlığı 3367,34gr ± 420,93 gr olarak bulundu.

Tablo 13 . Çalışmaya katılan bebeklerin genel özellikleri

Klinik özellik Ort. (SS) Minimum – Maksimum

Gestasyonel yaş, hafta* 38,59 (0,83) 38-41

Doğum ağırlığı, gram* 3367,34 (420,93) 2510-4140

Erkek cinsiyet† 67 (49,6)

*Ortalama ,(Standart Sapma), †sayı (%)

Benzer Belgeler