• Sonuç bulunamadı

Kadınlar Halk Fırkası ve Nezihe Muhittin

Belgede Kırklareli’nde kadın hareketi (sayfa 121-127)

3. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: TÜRKİYE’DE KADIN HAREKETİNİN TARİHSEL

3.2. CUMHURİYET DÖNEMİNDE KADIN HAREKETİ

3.2.1. Kadınlar Halk Fırkası ve Nezihe Muhittin

Osmanlı toplumunda kadın örgütlerine Tanzimat sonrası dönemde rastlanmaktadır. Özellikle Meşrutiyet Dönemi’nde kurulan kadın örgütleri daha çok yardım dernekleri şeklinde örgütlendiler. 1908 sonrası daha çok yardım derneği görünümünde kurulan kadın derneklerin içinden zamanla Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan gibi kadın-erkek eşitliğini savunan ve kadının toplumsallaşmasını gündemine alan feminist örgütlerde ortaya çıktı. 318 Batı eğitim anlayışı ile yetişmiş soylu ailelerden gelen ve azınlıklara mensup kadınlar tarafından kurulan bu dernekler arasında Avrupalı kadınların sahip oldukları hakların Türk kadınına da tanınmasını isteyen dernekler bu dönemde ortaya çıktı. 319 Türkiye’deki kadınların ilk defa büyük çaplı siyasal protesto hareketini desteklemeleri Birinci Dünya Savaşı’nı izleyen bunalımlı zamana denk gelmektedir. Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı yılları kadın hareketini etkileyerek kadınların örgütlenmesini sağlamıştır. İtilaf devletlerinin Anadolu’yu işgalleri ve yönelttikleri saldırılara karşılık kadınlar ülkenin her yerinde protesto mitingleri düzenlenmişlerdir. Halide Edip, Naciye Hanım, Zehra Hanım, Saime Hanım, Şükufe Nihal Hanım, Nakiye Hanım ve Melek Hanım gibi dönemin tanınmış isimleri ülkenin yabancı işgalinde kurtulması için düzenlenen mitinglerin

316 Toprak, Türkiye’de Kadın Özgürlüğü ve Feminizm s. 463

317 Yaprak Zihnioğlu, Kadınsız İnkilap, 2. Basım, Metis Yayınları, İstanbul 2013, s.84

318 Zafer Toprak, Türkiye’de Siyaset Ve Kadın: Kadınlar Halk Fırkası’ndan (Arsıulusal Kadınlar

Birliği Kongresine (1923-1935), http://www.journals.istanbul.edu.tr

319 Yasemin Köken, Kadınlar Halk Fırkası, Feminist Politika, Sayı:9, İstanbul 2011, s. 48; Toprak,

önde gelen konuşmacılarıdır. Türkiye’de Cumhuriyet’in kurulmadığı günlerde Kurtuluş Savaşı’na katılarak mücadele eden kadınların hedefi kurulacak meclis ve hükümette söz sahibi olmaktı. O güne kadar dernek ve cemiyet çatısı altında örgütlenen kadınlar hedeflerini bir siyasi parti örgütlenmesi şekline taşıdılar. 320

Bu doğrultuda, İstanbul’da 30 Mayıs 1923 tarihinde bir grup kadın siyasal haklar hedefiyle örgütlenmek üzere bir kadınlar kongresi toplamaya karar verdi. Kongre sonucunda KHF’sının kuruluş kararı çıktı. KHF’sının merkezi İstanbul’da kuruldu ve şubeler Anadolu genelinde örgütlendi.321

KHF’sının kuruluş öyküsünü Nezihe Muhittin şöyle anlatmaktadır;

’’29 Teşrin-i evvel 1923 kudsi Cumhuriyet’imizin ilanına müsadif kıymetli tarihin ferdasında senelerden beri tahayyülü beni teshir eden bir kadın cemiyeti kurmak emeliyle teşebbüse başladım. Kitabın bazı yerlerinde bahseylediğim veçhile epeyce bir müşkülat karşısında kalmıştım. Fakat imanım o kadar kuvvetli idi ki güçlükler önünde yıkılmak şöyle dursun bilakis kuvvet ve iradem günden güne artıyordu. İki ay kadar tanıdığım ve ismini bildiğim münevver kadınlarımızı bir araya toplamak ve onların kararı ile tanzim ettiğim nizamnameyi tadil etmek ve intihab edebilecekleri heyeti idare ile işe başlamak istiyordum. Hanımlarımızı bu fikir etrafına ciddiyetle toplamak mümkün olmadığı gibi bizleri kabul edecek bir içtima salonunda bulamadım. Darülfünun ve Türk Ocağı gibi müesseseler nedense bize salonlarını vermek hususunda mütereddid kaldılar. Etrafıma toplanan hanımların arasında ciddiyet ve samimiyetlerine itimat edilecek simalar vardı. Bilhassa Şüküfe Nihal, Kıbrıslı Aziz, Seniye İzzettin, Zeliha Ziya, Matlübe Ömer, Halet Şükrü, Muhsine Salih, Tuğrul, Naile Vehip, İffet İhsan hanımefendiler gibi fikirlerinin salabeti, hislerinin nezaheti, iradelerinin sağlamlılığı ile ümüdimi kuvvetlendiren kıymetli fikir arkadaşlarının saadet verici muhitinde idim. Burada isimlerini unutmak değil, fakat birden bire hatırlayamadığım fakat bana verdikleri kuvvetle hepsini aynı nezih bir fikir çerçevesi arasında daima hatırımda yaşattığım

320 Yasemin Köken, Kadınlar Halk Fırkası, s. 48 321 Zihnioğlu, a.g.e. s. 122

kıymetdar kadınlarımız başladığım bu kadın cemiyetinin teşkil ve te’sis için ilk adımda kafi bir unsur oldular.

Artık tereddüde hiç mahal kalmamıştı. Henüz fikirlerimizin samimiyetini etrafımıza tamamen duyuramamıştık. Bize kapılarını açmıyorlardı. Artık tahakkuk eden bu fikrin ilk temelini benim mütevazı evimde atmak mecburiyetinde idik.

Tanzim ettiğim nizamname hakkında aramızda müteaddid defalar müzarekeler ve münakaşalar yapılmış ve bitmişti. Bila- kayd ü şart bütün arkadaşlarım Cumhuriyet ümdeleri etrafında toplanmakta müttefik idiler. Henüz siyasi haklarımızı almamıştık. Fakat Cumhuriyet’imizin istinat ettiği demokrasi, esas itibariyle halklarımızı temin etmiş bulunuyordu. Cemiyet’in ismine ‘Kadınlar Halk Fırkası’ ismini vermekte asla tereddüt etmedik. Süratle demokrasinin bütün icadlarını hazırlamak ilk işimiz olacaktı. Teselsül eden bütün devrelerde kadın, cemiyet arasında en geri bir sınıf halinde kalmıştı. Bu zihniyeti, bu ihmali, bu elim vaziyeti bir an evvel tashih etmek bize kuvvetli bir azim ve irade aşılıyordu. Bütün milleti hars, ilim, terbiye, refah ve saadet noktalarında bir araya davet eden ‘Halk Fırkası’ndan uzak kalmak endişesi ise kalblerimizi çoşturuyordu. Biz teşkil ettiğimiz bu cemiyete ‘Kadınlar Halk Fırkası’ ismini vermekle fırkanın etrafında kadın faaliyetlerinden bir şebeke örmek imkanını hazırlamış olduğumuza kani idik. Birçok ciddi ve samimi arzuların bir ifadesi olan bu isim aynı zamanda birden bire fevkalade cazib oldu. Memleketin matbuatı büyük bir alaka ile bütün hareketlerimizi takibe başladı. …’’322

KHF, Darülfünun’da toplanan Kadınlar Şurası’nda şekillendi. Nezihe Muhiddin başkanlığında kurulan fırkanın idari heyetinin ikinci başkanı Nimet Rumeyde, genel sekreteri Şüfüke Nihal, saymanı Latife Bekir, muhasebecisi Seniyye İzzeddin, sekreteri Muhsine Salih, veznedarı Matlube Ömer olarak seçildi. Yeni

322 Nevin Yurdsever Ateş, Yeni Harflerle Kadın Yolu/ Türk Kadın Yolu (1925- 1927), Kadın Eserleri

fırkanın yönetiminde Nesime İbrahim, Tuğrul Bedri, Zeliha Ziya ve Faize Emrullah görev aldı.323

Fırkanın kuruluşuna geniş yer veren dönemin kadın dergilerinden ‘Süs’te324 ‘’yeni fırka isminden zannolunduğu gibi siyasi cereyanlara dahil olmak arzusunda

değildir’’325olarak belirtiliyordu.

İkinci Başkan Nimet Rumeyde, kendisiyle yapılan röportajda fırkanın siyasi bir amaç taşımadığını, amacının Anadolu’nun en uzak köşelerine değin temsilciler gönderip Anadolu kadınını aydınlatmak ve onlara Batı’nın ulaşmış olduğu ilerlemeleri göstermek olduğunu belirtmiştir. 326 Nimet Rumeyde Fırkanın kuruluş amacını şe şekilde açıklamıştır:

‘’Biz ne mebus olmak istiyoruz ne de siyasi cereyanlar peşinde koşmak niyetindeyiz. Bizim en birinci emelimiz içtimai ve iktisadi gayelerin tahakkukunu görmektir. Çalışacağız ve ispat edeceğiz ki kadın bir memleket için na kabil-i ihmal bir kemiyettir. Bunun ispat ettikten sonra da hakkımızı isteyeceğiz. Daha doğrusu ‘’veriniz’’ diyeceğiz. Alıncaya kadar çalışacağız. Memleket için fedakarane bir surette çalışıp muvaffak olduktan sonra erkekler de bizim hakkımızı tadik etmeyecekler mi? ‘’327 Nimet Rumeyde’nin fırkanın amacını açıkladığı metinde

dikkat çeken nokta ileride siyasi bir hedefin gündemlerinde olduğudur.

KHF’nın nizamnamesi 27 maddeden oluşuyordu. 15 Haziran 1339 tarihinde Kadınlar Halk Fırkası namıyla, merkezi İstanbul’da şubeleri Anadolu’da olmak üzere bir parti kurulduğu belirtiliyor ve partinin amaçları ilk on maddedesi şu şekilde açıklanmaktaydı;

1- Kadınlar Halk Fırkası, kadınlarımızı memlekete nafi’(yaralı) olan (dokuz umde) etrafında yalnız hasben (dolaylı), fikren değil bi’l-fi

323 Zafer Toprak, Türkiye’de Siyaset ve Kadın: Kadınlar Halk Fırkasın’ndan (Arsıulusal Kadınlar

Birliği’ Kongresine (1923- 1935), http://www.journals.istanbul.edu.tr

324 Mehmet Rauf tarafından 1924 yılında çıkarılan ve dönemin ilk kadın dergisi olan ‘Süs’ haftalık

olarak cumartesi günleri yayınlanmıştır. Dergi 55 sayı yayınlanmıştır.

325 Toprak, Türkiye’de Kadın Özgürlüğü…., s. 463 326 Ateş, a.g.e., s. 38

327 Cemile Burcu Kartal, Türkiye’de Kadınların Siyasal Haklarını Kazanma Süreci Ve 1930 Belediye

Seçimleri, (İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı,

toplayarak onları, kadınlığa temas eden noktalarında müşarik (katılımcı), dolayısıyla ‘alakadar’eden aksamında (kısımlarında) bi’l-vasıta (doğrudan doğruya) mü’essir, mu’avin ve mütemmim (tamamlayıcı) olarak tatbik edecektir.

2- Hukuk-i siyasiyyemizin istihsali (alınması) ancak istihkak (hak etme) ve liyakata (layık olmaya) müevvit bulunduğu (dayandığı) cihetle, Türk kadını memleketin siyasi, içtima’i, iktisadi en mühim mesa’il-i hayatiyyesinde mütebariz (belirgin) bir şahsiyyet, kabiliyyet ve fa’iliyyet istibatına muvaffak olunca bütün bu safahat-ı tekamüliyyenin muhassalası olan hakk-ı siyasisini te’min edecek bir ‘umde’ ilavesine hak kazanacaktır.

3- Memleketin sekenesinden (sakinlerinden) olan kadınların da belediyye intihabatına iştirak etmeleri,

4- Kadınlar Halk Fırkası ‘salah-ı iktisadımızın (ekonomimizin düzelmesinin) te’mininde’ mühim bir ‘amil (etken) olacaktır. Fırka gayesine vusül (ulaşmak) için: Kadınlarımızın hayat-ı dahiliyye ve beytiyyede (içerdeki ve evdeki yaşamında) semarat-ı mesa’iyi (çalışmalarının semerelerini) tasarruf ve tevzi’ine nazım (paylaştırılmasını düzenleyen), hayat-ı hariciyye ve umümiyyede (dışardaki ve umumi yaşamda) müstahsil (üretken) olmasına sa’i olacaktır (çalışacaktır). Dahili ma’mülatın istihlakine (tüketimine)…mevadd-ı ibtida’iyyesi (hammaddesi) memleketimizde bulunan ma’mülat ve masnü’at (sanayi ürünleri) vücuda getirmeye…mevcüt mensucat fabrikalarının ma’mülatını yirminci ‘asrın zevkiyle te’lif etmeye (uyuşturmaya)..mensücatın harç-ı alem (her keseye uygun) bir şekle ifrağına (döneüştürülmesine).. Gayr-i mütedavil (dolaşıma girmeyen) zinet-i altunu ve mücevharat gibi servetin sermaye haline gelmesine…Şahsi sermayenin ‘umümileştirlmesine. Bunlara tezyinat-i libasiyye ve melbüsat (aksesuar malzemesi ve hazır giyim) fabrikaları ve şirketler te’sisine, hisse senedatı (senetleri) ihracına ve’l-hasıl ‘atıl kadın ellerinden ‘ameli (pratik) istifadeler te’minine çalışacaktır.

5- Eytamın (yetimlerin) terbiye ve terfini (iyi koşullarda yaşaması) hususunda yalnız hükümetin himaye-i pederanesine intizar etmeyecek (baba gibi korumasını beklemeyecek) ma’nevi ve musaddık

(geçerliliği onaylanmış) bir ianecem edip (bağış toplayıp) eytam-heneler ve ırza’-heneler (emzirme evleri) vücuda getirmeye, sevgili şehid yavrularımızdan yarının ihtiyacına muvafık yeni, zinde’ameli bir unsur-ı kıymetdar meydana getirmeye….

6- Ma’arif hususunda: Tedrisat ve terbiye-i ibtida’iyyede (ilk eğitim ve timinde) analıkla mürebbilik devreleri arasındaki hattı-ı fasıla (ara dönemi) yaklaştırmaya mekatib-i ibtida’iyyenin (ilkokulların) mümkün mertebe kadın mu’allimelere tevdi’ne (bırakılmasına), şera’it-i ictima’iyyemizin (toplumsal koşullarımızın) icabatını (gereklerini) nazar-ı ehemmiyete alarak kızları tahsil ve terbiyesinin sevk-i idaresinde nazım (düzenleyen) olmak Ma’arif Vekaleti’nde bir kadın ma’rif mişaviri bulunmasına, dul ve bı-kes (kimsesiz) kadınların ahlak ve ma’ışetini te’min ve iş bulumunu teshil (kolaylaştırma) ve her işte mütehassıs yetiştirmekiçin taksım-i (işbölümü) ka’idesine muvafık mü’esseseler vücuda getirmeye.

7- Harp vuku unda ‘ale’l-‘umum (genel olarak) kadınların hidematda (hizmetlerde) mu’avenet etmeleri hususu nazar-ı i’tibara alınarak icab eden tedebire tevessül olunacaktır (tedbirler alınacaktır).

8- Aile ve izdivac kanunlarının bir şekl-i mükemmele (en mükemmel hale) (dönüştürülmesine)…

9- Türk kadınlarının bu mesa’ilde tenvıri için halkın seviyesiyle mütenasib (uygun) tedrıs-i hitabeleri (öğretici söyleşileri (yapmaya), risalecikler (kıtapçıklar) asar-ı müfide (yararlı eserler) vücuda getirmeye.328

10- Dul ve bikes kadınların ahlak ve maişetini temin ve iş bulumunu teshil ve her işte mütehassıs yetiştirmek için taksim-i amal kaidesine muvafık müesseseler vücuda getirmeye. 329

Nizamnamenin birinci maddesi KHF’nın kadınları dokuz ilke etrafında fikren değil bilfiil toplayarak örgütleyeceğini belirtiyordu. İkinci maddesi, siyasal haklar üzerine odaklanıyordu. Üçüncü maddesi, kadınların belediye seçimlerine katılması amacıyla çalışacağını belirtiyordu. Dördüncü madde, kadınların ekonomi

328 Zihnioğlu, a.g.e., s. 133 329 Burcu Kartal, a.g.t., s. 197

alanında bilinçlenmesine odaklanıyordu. Beşinci madde, yetim ve şehit çocukları için yapılacak düzenlemelerle ilgiliydi. Altıncı madde, kadın ve kız çocuklarının eğitiminin yeni toplumsal koşullar dâhilinde yeniden düzenlenmesi üzerineydi. Yedinci madde, savaş durumunda kadınların askerlik yapabileceğini belirtiyordu. Sekizinci madde, aile ve evlilik kanunlarının kadınlar yararına yeniden düzenlenmesi üzerineydi. Dokuzuncu madde, Türk kadının söz konusu hedeflere ulaşabilmesi için eğitilmesi gereği üzerinde duruyordu. Onuncu madde, dul ve kimsesiz kadınların iş bulmalarının kolaylaştırılmasına odaklanıyordu.

Nizamnamaesi hazır olan KHF’nın kuruluşu henüz siyasi haklarını almamış olan kadınların fırka teşkiline kanunen müsaade edilemeyeceği yönünde ki gerekçe çerçevesinde geri çevrildi. KHF’nin neden kabul edilmediği ve Türk Kadınlar Birliği’ne dönüşümünü Nezihe Muhiddin şu şekilde açıklamıştır:

‘’Tetkik ettik (inceledik) henüz siyasi haklarını almamış olan kadınlar teşkiline kanunen müsaade edilmeyeceği cevabını aldık. Aramızda hanımlar nizamnamenin (tüzüğün) çok taşkın olduğunu ileri sürdüler. Bu nizamnamede ‘Kadınlarımızın vazifei askeriyelerini (askerlik görevi) ifa edeceklerine’ dair bir madde bile mevcuttu.’’330

Belgede Kırklareli’nde kadın hareketi (sayfa 121-127)

Benzer Belgeler