• Sonuç bulunamadı

İtikadî ve Amelî Açıdan İslamî Geleneğe Verdiği Zararlar

FETÖ VE İSLAMA İNDİRİLEN DARBE

D. İtikadî ve Amelî Açıdan İslamî Geleneğe Verdiği Zararlar

FETÖ’nün izah etmeye çalıştığımız İslam toplumuna karşı gerçekleştirdiği zararlarından başka, İslâmî geleneğe de zararları olmuştur. Onun, İslâmî görünümlü ancak İslam’a aykırı pek çok îtikadî, amelî düşünce ve uygulamalara sahip bir örgüt olduğunu söyleyebiliriz.

FETÖ, İslam’a en önemli darbeyi İslâmî gibi görünmekle vurmuştur. Onun îtikadî ve amelî çarpık düşüncelerini şu şekilde örneklendirebiliriz.

Örgüt liderinin mesajlarını verirken “biri”, “bir insan”, “nâkil”, “ehl-i keşiften biri”,

“arkadaşlarınızdan biri”, “yakazalar” ve “âlem-i menam” gibi ifa deler kullanarak ken-dini gizlemeye çalıştığını belirtmek gerekir. Böylece zorda kaldığında stratejik bir hamle ile ifadelerini tevil etmek için bir manevra alanı açmaya çalış tığı görülür. Onun yazılı, görsel ve sözlü beyanlarını değerlendirirken bu inceliğe dikkat etmek gerekir (DİYKB, 11). Onun sapkın görüşlerini Allah Azze ve Celle, Hz. Peygamber ve meleklerle görüşme iddiaları, rüyalarla amel, kendini ve cemaatini yüceltmek ile ilgili konular olarak sıralamak mümkündür. Her biri için pek çok örnek bulunmakla birlikte birer örnekle yetinilecektir.

Örgüt liderinin en önemli hezeyanlarından biri Allah, Cebrail ve Hz. Peygam ber ile nitelik ve niceliği belirsiz bir şekilde görüştüğünü ima etmesidir.

“Yani insan, mahiyeti itibariyle zaman üstü, mekân üstü olabilir. Dünü yarınla beraber görebilir. Doğrudan doğruya huzur-i risaletpenâhiye ulaşabilir ve Efendimizi dinleyebilir.

Hz. Cibril’i Kur’an okurken duyuyor gibi olabilir. Zât-ı uluhiyyetin bikem u keyf kendisine konuştuğunu duyabilir.”

Bu pasajda zaman ve mekân üstü olarak; Allah, Cebrail ve Hz. Peygam ber ile bir şekilde görüştüğünü ima etmektedir. Hâlbuki Kur’an-ı Kerim’de Şûrâ (Şura, 42/51) suresinde

belirtildiği gibi Allah Azze ve Celle, mesajını insanlara ulaştırmak için onlar arasından seçmiş olduğu peygamberleri vasıta kılmıştır. Bu sebeple Allah’ın, peygamberler dışında insanlarla konuşması söz konusu olamaz (DİYKB, 17-18).

Konumunu yüceltmek ve etki düzeyini artırmak üzere Arş ve Kürsî’nin sırlarına muttali olduğu imalarında da bulunur.

“Arş ve Kürsî hakkında istifhama müstenid herhangi bir soru sorulmadıkça konuşma-mayı tercih ederim. Zira bunları Rabbimin namusu gibi telakki ediyorum. Çok mahrem bir yakınımın iç çamaşırlarından nasıl bahsetmiyorsam, Arş ve Kürsî’den de bahsetmek istemem…”

Kendisini Arş ve Kürsî hakkında özel bilgilere sahip ancak bunları Rabbin namusu bildiği için açıklamadığını söylemektedir. Arş ve Kürsî, hakkında kesin bir bilgi sahibi olunması mümkün olmayan, İslamî literatürde müteşabihat olarak adlandırılan hususlar-dandır. Müteşabihle ilgili olarak Kur’an-ı Kerim’deki, “Kalplerinde bir eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve onun olmadık yorumlarını yapmak için müteşabih ayetlerinin ardına düşerler” (Âl-i İmrân, 3/7) mealindeki ilahî ikaza rağmen, örgüt lideri umursamaz bir tavır sergilemektedir. İfadelerinin arasına sıkıştırdığı “Rabbin namusu” yakışıksız benzet-mesi (DİYKB, 26) ise ümmetin kutsal kabul ettiği değere karşı, onun hadsizlikte ulaştığı noktanın görülmesi açısından çarpıcıdır.

Örgüt liderinin peygamberlere ait bazı özellikleri kendine mâl ederek, Allah ile ara-sında özel bir bağ olduğunu yansıtmaya çalışması, çarpık fikirlerinin başka bir örneğidir.

“Ben yer yer hüsni zannımın altında kaldım, sizi sena ettim, manevi itap aldım, ya-kamdan tutup hırpaladılar, bu çok yumuşaklık dediler…”

Günahlardan korunmuş olmak, ‘ismet’ kavramıyla ifade edilen, ilahî vahyi tebliğ et-mekle görevli peygamberlere has bir özelliktir. Kur’an-ı Kerim’de peygamberlerin bazı karar ve uygulamalarından dolayı birtakım nazik uyarılara (Bakara, 2/35-37; Hûd, 11/45-47; Yûsuf, 12/23-24; Kasas, 28/15; Enfâl, 8/67-68; Abese, 80/1-10) muhatap olmaları ise

‘itâb’ kavramıyla ifade edilir (DİYKB, 33).

FETÖ liderinin daha pek çok sapkın düşüncelerine değinmek mümkünse de en çarpıcı olanı, onun Hz. Peygamber hakkında yalan isnatta bulunduğu örnekle bu bahis kapatılabilir.

Konuşmalarının birinde Hz. Peygamber’i kendi hevasına göre konuşturarak kendi örgütünü temyiz, mensuplarını teşvik etmeye çalışır.

“Hak yolunda olunduğunun manen teyidi sayılabilecek bir emare olarak ifade etmek isterim ki; bu istikamette yürürken, şimdiye kadar yüzlerce, belki binlerce bazen rüyada bazen de yakazaten Efendimiz (aleyhi’s-salatü ve’s-selam) müşahede edilmiş ve onun müjdesine mazhar olunmuştur… Birçok vesile ile bu kimseler için Efendimiz: “Korkmayın biz sizin arkanızdayız, ben bu hizmette sizin arkanızdayım” demiştir”( DİYKB, 49).

Ancak kasıtlı veya kasıtsız Hz. Peygamber’in ağzından hadis uydurmak, ona yalan ve yanlış isnatta bulunmak, insanı cehenneme müstahak kılan büyük bir günahtır. Nitekim Hz. Peygamber şöyle buyurur: “Kim bana yalan isnad ederse, ateşteki yerine hazırlan-sın!” (Buhari, b. İsmail v.d.).

FETÖ’nün sözde liderine ait seçmeye çalıştığımız örneklerde görüleceği üzere, ken-disini Yüce Allah ve Hz. Peygamber (S.A.V.) ile doğrudan görüşen ve onlardan aldığı talimatları müntesiplerine ulaştıran bir konumda görmektedir. Allah’tan geldiğini söylediği ilham mı, vahiy mi kastı belli olmayan muğlak birtakım sözlerle taraftarlarını etkilemeye çalıştığı görülür. Kişilerin Allah ile bazı kişisel tecrübeleri mümkün olsa bile ayetleri ve hadisleri bağlamlarından kopararak kendi istediği gibi yorumlaması onları asıl manala-rından çıkarmak ve çarpıtmaktır.

Örnekler dikkatle incelenecek olursa, FETÖ liderinin kendi şahsını temyiz ve tezkiye ederek masumiyet zırhına bürünmeye çalıştığı görülür. Onun bu tutumu, İslam Tarihinde batınî düşünceleriyle bilinen Hasan Sabbah yapılanmasındaki ‘masum imam’(Defterî, 2020 ) anlayışıyla benzerlik gösterir.

FETÖ’nün İslamî geleneğe verdiği zarar, yukarıda ifade etmeye çalıştığımız örneklerden başka, Hıristiyan ve Yahudilerin de Hz. Muhammed’i tasdik etmeden cennete gidebilecek-leri, hatasız, günahsız, la yüs’el, adeta hikmetinden sual olunmaz “hoca efendi” inancı, rüyalarla amel etme, vekaletle kurban kesmek üzere toplanan paraları başka işlere aktar-mak, kurban vecibesi bulunmayanlardan cüzi paralar toplayarak parçalı kurban kesmek gibi daha pek çok örnek sıralanabilir (Güman ve Terzioğlu, 2017 : 233) .

SONUÇ

FETÖ yapılanması ve onun İslam’a ve İslam toplumuna verdiği zarar, 15 Temmuz gecesi milletimiz tarafından ödenen bedelden daha ağır olmuştur. Örgüt lideri Nurculuk zemininden beslenerek, onu farklı bir yaklaşımla yeniden üretmiş ve “müjdelenen kişi”

rolüne bürünerek pek çok insanı etkilemiştir. FETÖ, 1980 sonrası Türkiye’deki sosyal ve politik olağan üstü şartlar ve küresel ölçekteki gelişmelerin, özellikle iletişimdeki gelişmelerin de yardımıyla ulusal ve uluslararası düzeyde örgütlenme imkânı bulmuştur.

FETÖ toplumsal meşruiyetini öncelikle dinin en sahih kaynaklarını çarpıtarak oluş-turmuş ve yukarıda ortaya koymaya çalıştığımız gibi sosyolojik yapısı ve düşünceleri itibariyle gizli dini bir sır grubudur. FETÖ yapılanmasında da gizlilik, sır, sadakat, takiyye ve kâinat imamının sorgulanamazlığı önemlidir. Özellikle sırrın korunması için takiyye gereklidir ve öncelikleri devlet kademeleri içince sızarak kadrolaşıp onu ele geçirmektir.

Bütün sır cemiyetlerinde bir gün o sırrın ifşa olacağı gibi, 15 Temmuz 2016 ’da FETÖ tarafından ülkemize yönelik hain darbe girişimi ile örgütün gerçek amacı ve sırrı ortaya çıkmıştır. Örgüt her ne kadar deşifre olsa da onun toplumsal ve dini gelenek üzerinde meydana getirdiği olumsuz etkileri devam edecektir. Çünkü örgüt giriştikleri bu işgal hareketini efsaneleştirerek gelecek nesillerine aktararak, yapının varlığını gizli olarak sürdürmeye çalışacaktır. Bu bakımdan örgütle ilgili gösterilecek siyasi ve emniyet zaafiyeti onu yeniden devleti ele geçirme hedefi doğrultusunda harekete geçirecektir. Şurası unu-tulmamalıdır ki, bu işgal girişimi sadece dönemin siyasi iktidarına karşı değil, topyekûn devlete karşı bir işgal teşebbüsüdür. Çünkü örgütün temelleri, mevcut iktidardan çok daha önceki yıllara dayanmaktadır. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik şuurunun

kaybol-maması ve sürekli canlı tutulması yeni teşebbüslerin önüne geçilebilmesi için önem arz etmektedir. Bunun için şu soru üzerinde iyi düşünmek gerekir: Nasıl oldu da FETÖ en son ve sahih dini kullanarak milletimizi kandırabildi? Bu ve benzeri sorular üzerinde doğru analizler yapılabilirse tekrarlarının yaşanması önlenebilir. Ancak 15 Temmuzlar sadece anma programlarına indirgenirse FETÖ ve benzerlerinin aynı teşebbüsleri kaçınılmaz olacaktır. Benzer girişimlerin yeniden yaşanmaması niyazıyla.

KAYNAKÇA

Akgül, A. (2017 ). Küresel Fesatçılık ve Fetullahçılık. İstanbul: Milli Basım.

Akyüz, N. (2007 ). Dinin Örgütsel İklimi Dini Gruplar. Ankara: Gündüz Eğitim ve Yayıncılık.

Buhari, M. b. İ. Daru Tavku’n-Necad. thk. Muhammed Züheyr b. Nasr. 1422 h.

Cebeci, S. vd. (2020 ). İlahiyat Fakültesi Öğrencilerinin Dini Grup Algıları. Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi.

Erişim adresi: https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/7394 90

Defterî, F. (2020 ). Gazzâlî ve İsmâiliyye. Çev. Naim Döner. Dergipark e-Şarkiyat İlmi Araştırmalar Dergisi. Erişim adresi: https://dergipark.org.tr/en/download/artic-le-file/2657 35.

DİYKB. (2020 ). Kendi Dilinden FETÖ Örgütlü Bir Din İstismarı. Ankara: Diyanet İşleri Yayınları, 2017 . Erişim adresi: https://webdosya.diyanet.gov.tr/DiyanetAnasayfa/

UserFiles/0000 0000 0000 0000 0000 0000 0000 0000 /2009 /1/1/3d29f5e87292 -4268 -99d1-0048 5f84caa5.pdf.

Fichter, J.(1994 ). Sosyoloji Nedir?, Çev. Nilgün Çelebi. Ankara: Attila.

Freyer, H. (1964 ). Din Sosyolojisi. Çev. Turgut Kalpsüz. Ankara: Ankara Üniversitesi Basımevi, I. Basım.

Gülener, S., Öztürk, S. H. (2018 ). İtiraflarda Fetö’nün Devlete Sızması. İstanbul: Seta.

Güman, O., Terzioğlu, H. (2017 ). Dini İstismar Boyutuyla 15 Temmuz Darbe Girişiminin Arka Planı. İstanbul: Orient.

Günay, Ü. (1993 ). Din Sosyolojisi Dersleri. Kayseri: Erciyes Üniversitesi Yayınları.

Karataş, İ. H. (2008 ). Türk Eğitim Sisteminde Sivil Toplum Kuruluşları: Konumları ve İşlevleri. İstanbul: Marmara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Doktora Tezi.

Keyman, F., Sarıbay, A. Y. (2000 ). Global Yerel Eksende Türkiye. İstanbul: Alfa Basım Yayım Dağıtım.

Kur’an Yolu. (2020 ). Erişim adresi: https://kuran.diyanet.gov.tr/.

Kurt, A. (2018 ). Din Sosyolojisi. Ankara: Sentez.

Müslim b. Haccac. Daru İhyau Turasi’l-Arabî. thk. Muhammed Fuad Abdulbaki, Beyrut.

TBMM. (2020 ). Türkiye Büyük Millet Meclisi. Fethullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ/

PDY) 15 Temmuz 201ş tırılar6 Tarihli Darbe Girişimi İle Bu Terör Örgütünün Faaliyetlerinin Tüm Yönleriyle Araak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu Raporu. Ankara: Türkiye Büyük Millet Meclisi Yayınları. Erişim adresi:

http://altinoz.com.tr/wp-content/uploads/2017 /05/Rapor_26.05.pdf.

Yayla, A. (2020 ). Öncesi ve Sonrasıyla Türkiye’nin 15 Temmuz Vakası. Dergipark Liberal Düşünce Dergisi. Erişim adresi: https://dergipark.org.tr/tr/download/article-fi-le/7903 89.

Yeğin, H. İ. (2015 ). Üniversite Gençliğinde Vefa Duygusu. İstanbul: Rağbet.

Wach, J. (1990 ). Din Sosyolojisi. Çev. Ünver Günay. Kayseri: Erciyes Üniversitesi Yayınları.

Benzer Belgeler