• Sonuç bulunamadı

İstinabenin Tanımı

Belgede FLAS HUKUKU) YÜKSEK L (sayfa 29-33)

İstinabenin sözlük anlamı başka bir makamdan yardım istenmesi, hukuki yardımdır4.

Bir tanıma göre, “bir davada, mahkemenin yargı çevresi dışında bir işlem yapılması gerekirse, davaya bakan mahkeme, o işlemin yapılması için başka bir (yargı çevresi içinde o işlemin yapılacağı) mahkemeden yardım ister; buna istinabe denir5.” Bir başka tanımda, bir davada belirli bazı işlemlerin, davaya bakan mahkemeden başka yerdeki bir mahkeme tarafından yapılmasına istinabe denir6.

4 KURU, Baki / ARSLAN, Ramazan / YILMAZ, Ejder: Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ve İlgili Mevzuat, Ankara 2006, (KURU / ARSLAN / YILMAZ-Kanun), s. 446.

5 YILMAZ, Ejder: Hukuk Sözlüğü, Ankara 2005, (YILMAZ-Sözlük), s. 1182; KURU-Usul I, s. 778;

KURU, Baki: Hukuk Muhakemeleri Hukuku El Kitabı, İstanbul 1995 (KURU-El Kitabı), s. 224; KURU, Baki / ARSLAN, Ramazan / YILMAZ, Ejder: Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı, Ankara 2006 (KURU / ARSLAN / YILMAZ-Usul), s. 240.

6 ALANGOYA, Yavuz: Medeni Usul Hukuku Esasları, İstanbul 2000, s. 169.

Yine bir başka tanımda “hukuki yardım veya istinabe, belli iş veya işlemlerin davaya bakan mahkemece değil de başka bir mahkeme tarafından yapılmasıdır”7.

Yargıtay’a göre, mahkemelerin kazai bakımdan birbirlerine yardım etmelerine istinabe yolu ile işlem denir. Örneğin, “dava sırasında bir takım işlemlerin başka bir mahkeme tarafından yerine getirilmesi istenebilir. Mahkemelerin kazai bakımdan birbirlerine bu şekilde yardım etmelerine istinabe yolu ile işlem denilmektedir”8.

Kanaatimizce istinabeyi şu şekilde tanımlamak mümkündür: Açılmış bir davada, davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin kendi yargı çevresi dışında (başka bir mahkemenin yargı çevresi içinde) yapılması gereken bir işlem için, yargı çevresi içinde o işlemin yapılacağı mahkemeden hukuki yardım istemesine istinabe denir.

İstinabe talebinde bulunan mahkemeye istinabe eden mahkeme denir9. İstinabe eden mahkeme davaya bakmakta olan mahkemedir. İstinabe talebi, yapılacak olan işlemin konusu olan kişinin veya şeyin bulunduğu yerdeki

7 PEKCANITEZ, Hakan / ATALAY, Oğuz / ÖZEKES, Muhammet: Medeni Usul Hukuku, Ankara 2005, s. 80; Doktrindeki başka tanımlar şöyledir: “Davayı gören mahkemenin davaya taalluk eden herhangi bir usuli muameleyi yapmak üzere diğer bir makamdan ve umumiyetle başka mahkemeden yardım talebinde bulunmasına istinabe denir.” (KARAFAKİH, İsmail Hakkı: Hukuk Muhakemesi Usulü, Ankara 1952, s. 71). “Dava mahkemesinin başka bir mahkemeyi belli bir işle görevlendirmesine hukuk dilimizde istinabe denilir. İstinabe bir dava ile ilgili belli iş ve işlemlerin davaya bakan mahkemece değil de başka bir mahkeme tarafından yapılmasıdır.” (BİLGE, Necip / ÖNEN, Ergun: Medeni Yargılama Hukuku Dersleri, 3. B,. Ankara 1978, s. 14).

8 2. HD. 13.03.1973, 1627/1564: İBD. 1973/3-4, s. 443-444; İKİD. 1974/161, s. 2785-2786; RKD.

1973/6-8, s. 260-261; OLGAÇ, Senai: Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu, Ankara 1977, s. 773 ve s. 923.

9 KURU-Usul I, s. 780; KURU / ARSLAN / YILMAZ-Usul, s. 240; KARAFAKİH, s. 71.

mahkemeye gönderilir10. Bu mahkemeye, istinabe olunan mahkeme (hukuki yardım talep edilen mahkeme veya hakim) denir11.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda “istinabe” kavramına yer verilmiştir.

Örneğin, m. 232, m. 267, m. 559 gibi. Doktrinde istinabe kavramı yerine farklı kavramlar da kullanılmaktadır. Bir yazar, istinabe kavramı yerine “mahkemeler arası hukuki yardım” kavramını kullanmaktadır12. Bir başka yazar, istinabe kavramı yerine

“mahkemeler arası yardımlaşma”, “mahkemeler arasında adli yardımlaşma”

kavramlarını kullanmıştır13. Doktrinde “istinabe” kavramı ile birlikte “mahkemeler arasında hukuki yardım” kavramını kullanan yazarlar da vardır14. Yargıtay’ın bazı kararlarında “mahkemeler arası yardımlaşma” ve “istinabe” kavramları bir arada kullanılmıştır15.

KURU’ya göre16, istinabe yerine “mahkemeler arası hukuki yardım (Rechtshilfe)” kavramının kullanılması daha uygun olacaktır. Çünkü kendisinden

10 AKCAN, Recep: Hukuk Mahkemelerinde Hukuki Yardım (İstinabe) ve Naip Tayini (Atanması), Prof. Dr. Ergun ÖNEN’e Armağan, İstanbul 2003. s. 9.

11 PEKCANITEZ / ATALAY / ÖZEKES, s. 80; KURU / ARSLAN / YILMAZ-Usul, s. 240-241; KURU-Usul I, s. 780; KARAFAKİH, s. 71.

12 ÖNEN, Ergun: Medeni Yargılama Hukuku, Ankara 1979 (ÖNEN-Yargılama), s. 50, Bu yazar esas olarak mahkemeler arasında hukuki yardım kavramını kullanmakla beraber parantez içinde “istinabe”

kavramına da yer vermektedir.

13 BERKİN, Necmeddin: Tatbikatçılara Medeni Usul Hukuku Rehberi, İstanbul 1981, (BERKİN-Usul Rehberi), s. 282.

14 BİLGE / ÖNEN, s. 13. vd.

15 “…. Mahkemeler arası yardımlaşma -istinabe- yolu varken yetki sınırları aşılarak gösterilen bu faaliyet, Anayasanın 141/son ve HUMK.nun doğrudan hakime hitap eden 77. maddesinde öngörülen davanın "en az giderle" görülmesi ilkesiyle de bağdaşmaz….” 15. HD. 22.10.1992 T., 1992/1496 E. ve 1992/4892 K.: YKD. 1993/8, s. 1201-1202; KURU-Usul I, s. 779.

16 KURU-Usul I, s. 779.

belirli bir işlem yapılması istenen (istinabe olunan) mahkeme, davayı gören (istinabe eden), mahkemeye yardım etmektedir. Örneğin, istinabe eden mahkeme adına tanık dinlemekte veya keşif yapmaktadır. Bir başka deyişle, davaya bakan mahkeme kendi yargı çevresi dışında bir keşif yapmak veya tanık dinlemek zorunda ise, bunu bizzat kendisi yapamayacağından veya başka yargı çevresinde bulunan tanığı çağıramayacağından keşif yapılacak veya tanık dinlenecek yerdeki mahkemeden keşfi yapması veya tanığı dinlemesi için hukuki yardım talep edecektir17. İstinabe ile hukuki yardım kavramları eş anlamlı olduğundan, biz bu çalışmada bundan sonra Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda kullanılan

“istinabe” kavramını kullanmayı benimsemekle beraber “mahkemeler arası hukuki yardım” kavramını da kullanacağız.

Kural olarak, istinabe yoluna başvurulabilmesi için, istinabe olunan işin o mahkemenin yargı çevresi dışında yapılmasının zorunlu olması gerekir. Bu zorunluluk görülmekte olan bir davada, örneğin dinlenilmesi istenen tanıkların ve yemin edecek tarafın davaya bakan mahkemenin yargı çevresi dışında oturması durumunda mevcuttur. Yargı çevresi dışında bulunmayı ikametgâh olarak değil, oturulan yer olarak anlamak daha isabetli olacaktır. Çünkü ikametgâh olarak anlaşılması halinde, bunun yargı çevresi dışında oturma yeterli olmayacak, o yere yerleşme aranacaktır. Bu durum ise, istinabe yoluna başvurmanın kapsamını daraltacaktır18.

17 AKCAN, s. 9.

18 AKCAN, s. 14.

Taraflarca dürüstlük kuralına aykırı davranılması halinde İstinabe yoluna başvurulamamalıdır19. Örneğin, tanık deliline başvuran tarafın, yargı çevresi dışında oturan veya ispatı gereken vakıa ile ilgisi olmayan kimseleri tanık gösterip bu yolla davanın uzatılmaya çalışılmasına hakim tarafından izin verilmemeli ve gereken özen gösterilmelidir.

Davaya bakmakta olan mahkemenin istinabe yolu ile bilgisine başvurulması mümkün olan tanıkların, istinabe yoluna başvurmaksızın dinlenmesine karar vermesi doğru değildir20.

Belgede FLAS HUKUKU) YÜKSEK L (sayfa 29-33)