• Sonuç bulunamadı

İSTİKLAL MÜCADELESİNDE MARAŞ SOKAK MUHAREBELERİ ÜZERİNE ARSLAN

TOĞUZA-TA İLE SÖYLEŞİ6

Maraş sokak muharebesi tarihte milletlerin mukadderatlarını tayin eden büyük harplerde şimdiye kadar benzeri görülmeyen bir harptir.

Bu harbe kahraman Maraşlılar, hürriyet ve istiklâlleri tehlikede olduğu için karar verdi. 23 Şubat 1919 da İngilizler Maraşı işgal etti. İngilizleri istikbâl eden yerli Ermenilerin yaptıkları münayişlerde, işgal edilen yerlerin Kilikya Ermeni yurdu olduğunu Türk idaresine son verildiğini açığa vurmaları, tahammülü gayri kabil küfür savurarak “Yaşasın İngilizler, Ermeniler; kahrolsun Türkler” demelerine mukabele edemeyen halk zilletle yaşamaktansa şerefle ölümü tercih etti. Halkta kaynaşma başladı. 26 Şubat 1919 da Ermeni askeri bir Nedirli’yi şehit etti. Haftası içinde Birinci Dünya Harbi sıralarında tehcirle alâkalı memleket eşrafı hakkında tahkikat başladı. Tehcir esnasında Maraş mutasarrıfı olup Sivas’ta vâli olan İsmail Kemal celbedildi. Çavuşeminioğlu Ali Efendi ile birlikte Halep İngiliz Divan-ı Harbine sevk edildi. Evvelce Müslüman olmuş Ermeni kadınlar cebren alındı. Haziran, Temmuz, Ağustos aylarında Erzurum ve

6 Arslan Toğuzata ile 12 Şubat 1961 yılı Edik Dergisi adına söyleşi yapan Cahit Zarifoğlu

Sivas’ta kongre toplandı. Başa büyük halâskârımız M.Kemal geçti. Kongre talimatnamesi celbedildi. Artık kurtuluş gününün doğduğuna herkes inandı. Suriye, Kilikya Fransız mandasına verildi. 30 Ekim 1919 da Fransızlar Maraş’ı işgal etti. Fransızlara İngilizlerden daha fazla nümayiş, İstikbal merasimi yapıldı. Türk halkı Ermenilerin küfürlerini işitmemek için hanelerine kapandı. Gecesinde bir muhacir şehit edildi. İkinci gün hamamdan çıkan kadınların çarşaf ve peçeleri yırtıldı. İmdada koşan Çakmakcı Sait ve arkadaşlarının dipçikle ve kurşunla yaralandıklarını gören Sütçü Hacı İmam, Ermeni askerini öldürdü. 1 Kasım 1919 gecesi Sütçü İmam’ın akrabasından, Atoluğu mahallesinden Tiyeklioğlu Kadir intikam hissiyle kolları arkasından bağlanarak Şeyhadil de şehit edildi.

Maraş’ta da Adana gibi Fransız idaresi teşkil edilmek üzere 8 Kasım 1919 da Adana valisi Broment, Cebelibereket Guvernoru Andrea’nın Maraş guvernorluğuna tayin edildiğini bildirmişti. 9 Kasım 1919 da Sivas’tan Kongre Reisi Mustafa Kemal Paşa, Fransızların işgalini protesto etmek için emir veriyordu. 10 Kasım 1919 tarihinde Nasıroğlu Mehmet’in Şeyhadil de başını keserek şehit etmişlerdi. 14 Kasım 1919 gecesi kışladaki silahların Ermenilere verildiğini gören devriye memuru polis Suphi yaralandı. Aşık Mustafa oğlu Ökkeş şehit edildi. Maraş guvernorluğuna tayin edilen Andrea bir tabur milis kuvvetiyle Maraş’a geldi. Kaleden Türk bayrağını indirdi. İkinci Cuma günü halk galeyana gelerek isyan halinde Camii-i Kebir’den sancağı çıkarıp Kale’ye çıktı; bayrağı yerine dikti. Halk Fransız kumandanının hükümete müdahale edemeyeceğini kabul ettirdi. Fransız kumandanı avdet etti. Müdafa-i Hukuk Cemiyeti resmen teşekkül etti. Şehir on semte ayrıldı. Şube ve jandarma dairelerinden alınan 1200 silah semtlere tevzi edildi. Düşman fazla mühimmat ve kuvvet getirdiğinden 8 Ocak 1920 de

düşmanla harbe karar verildi. Zafer Bayazıt, Muharrem Bayazıt kumandasındaki kuvvetler Eloğlu mıntıkasında düşmanla harbe başladılar. Düşmana yedi ölü, yirmi yaralı verdirildi. Düşman Antep’e geri döndü. Şark mıntıkaları kumandanlığına tayin edilen General Kerat Maraş’a geldi.

Padişahla olan itilafa binaen Fransız Hükumetinin Suriye, Kilikya ve şimal çevresinde bulunan yerlerde bu günden itibaren vesayet yapmağa salahiyetli olduğunu söylüyordu.

Memleket idaresine bir guvernor tayin edilmişti. “Hükümeti teslim alacağım; birde İslahiye’den gelen askerlerimize taş atılırsa, kurşunla kurşun atılırsa topla, bir asker ölürse Maraş eşrafından iki zatı yerine idam ederim” diye ilan etti. General Kerat şehirde müstahkem kilise ve hanları işgal etti. Şehrin hakim noktalarında tahkimat yaptı.

Artık bir harbin vukuu muhakkaktı. 400 imzalı bir protesto, 17 Ocak 1920 General Kerat’a verildi. 21 Ocak 1920 de memleket eşrafı çağırıldı. Mutasarrıf vekili Cevdet, jandarma kumandanı İsmail Hakkı, Belediye Reisi Bekir Sıtkı, Şişmanoğlu Arif, Kocabaşoğlu Hacı Naci, Nafia mühendisi Abdullatif tevkif edildi.

Diğer memleket eşrafı da halka nasihat etmeleri için serbest bırakıldı. General Kerat şehrin her tarafına asker çıkardı, şehri top ve makineli tüfek ateşi altına aldı. Çarşı ve sokaklarda eşhas tevkif etti. Çarşıda Kaltakçı Halil, Dikeç Hayri, Üzümsuyu Mehmet, Talaşkacı Ali, Pazarcık’tan gelen ulemadan Ediklioğlu Mustafa şehit edildi. Gecesinde Uzunoluk’ta ceza hakimi Cemil, Abarabaşı Kilisesinin arkasında oturan mektep muallimi Hafız Veliddin evlerine giren Ermeniler tarafından feci suretle şehit edilmişlerdi.

Hafız Veliddin’in şehadeti halk üzerinde çok büyük tesir bıraktı. Çünkü kendi halinde temiz bir insan olması, Ermenilerin fırsat buldukları taktirde intikam hissi ile

katliam edeceklerine şüphe bırakmıyordu. Bunun üzerine teslim olmak isteyenlerin israrlarına halk ehemmiyet vermedi. Harb edip şerefle ölmeyi tercih etti.

Yirmi iki gün ve gece düşmanın müthiş bombardımanları ile şehir yanıp yıkıldığı halde harbe devam eden sivil şehir halkının düşmanı yenip milli bir bayram haline getirmesi benzeri görülmemiş bir hadisedir. Bu büyük zaferin 41. yıl dönümünü kutlarken halk gurur ve neşe ve sevinç içinde milli bayram haline getirmiş olmakta, pür heyecan yadetmekte haklıdırlar. İşte bu halk hürriyet ve istiklaline daima ecdattan aldığı kuvvetle bağlıdır. Maraş savaşı istiklal savaşının temeli, şanlı bir zaferin yüksek Cumhuriyet inkılabının milli tarihimizde parlak bir sahifesinin açıldığı gündür. Maraş zaferi asil ve temiz Türk kanının, Türk iradesinin yılmaz ve sarsılmaz bir kuvvet ve kudret olduğunu bütün cihana isbat ettiğimiz gündür. Maraş sokak muharebesi Türk milletinin tehlike ne kadar büyük olursa olsun cesaretinin arttığını bütün cihana tastik ettirdiği günün doğuşudur. Maraş zaferini müteakip Avrupa matbuatında bilhassa İngiliz matbuatında Fransızların Maraş’ta çetelere mağlup oldukları ve askeri haysiyetlerini kaybettiklerinden bahisle uzun uzadıya yazılanlardan müteessir olan Fransız Hükümetimize müracaat ederek süreta olsun haysiyet-i askeriyelerini tamire çalıştıkları Dahiliye Nazırı Hazım Bey’in 11 Mart 1920 tarihli yazısında anlaşılmaktadır.

Maraşlılar topyekun seferber olarak İstanbul, İzmir, İskenderun ve Hatay akıncı müfrezeleri teşkil ettiler. Antep İslahiye cepheleri kuruldu. Bu cephelerde bir sene çalıştılar.

Bir çok şehitler arasında Dülük Baba da, Osman Eşbah 19 Şubat 1921 tarihinde İkizkule’deki tabur kumandanı Zeki Karakız şehit oldu.

Bu arada Maraş kadınlarının da üzerine düşen vazifelerini

fazlasıyla yaptıklarını söylemek onların önünde eğilmek bir borçtur. Harp sonu (yani Maraş sokak muharebesi sonu) cephe kurmak için tertip ettiğimiz komisyona elli altmış bin liralık hülliyatlarını seve seve verdikleri muhakkaktır.

Bazı semtlerde siper de harp edenlerde görülmüştü. Böyle anaların evladı ve torunu olduklarından dolayı gençlerimiz iftihar etsin. Büyük zafer bayramınızı tebrik edip hepinizi sevgi ve saygıyla selamlarım.

Edik Dergisi, 12 Şubat 1961

Aslan Toğuzata Cahit Zarifoğlu ile

Günümüze Ulaşan Notları

ARSLAN BEY’İN MİLLİ MÜCADELE İLE İLGİLİ