• Sonuç bulunamadı

İkinci Kavaklıhan Muharebesi

A. MONDROS MÜTAKERESİ’NİN İMZALANMASI ÜZERİNE YAŞANAN

I. BÖLÜM

1.3. FRANSIZLARIN ÇUKUROVA’YI İŞGALİ ÜZERİNE ÇUKUROVA

3.1.3. Milli Kuvvetlerin Fransızlara Karşı Yürüğü Diğer Muharebeler ve Milli

3.1.3.2. İkinci Kavaklıhan Muharebesi

Gizli Teşkilat’ın, Adana ve Tarsus’tan verdiği bilgiler, Fransızların yeni bir taarruza hazırlandıkları yolundaydı. Fransız askeri birliklerinde de bir hareketlilik gözlenmekteydi. O sırada, 11’inci Tümen Komutanı Yarbay Arif Bey komutasındaki ordu birlikleriyle ortaklaşa hareket eden Milli Kuvvetler, Pozantı’daki Menil Taburunu teslim almaya çalıştığından, Fransızların gayesi, bu taburu kuşatma altından ve esaretten kurtarmak, Pozantı’yı elde tutmaya devam etmekti. Fransızların bu kez daha büyük bir hazırlık yaptıkları Tarsus’a çok sayıda asker sevk etmiş, Mersin’den de takviye almışlardı. Ova köylerinden topladıkları hayvanları da, harekatta kullanmak üzere Tarsus’a toplamış, makineli tüfek ve top sayısını arttırmışlardı. Zırhlı otomobilleri tankları ve uçakları da hazırdı.

Buna karşılık, Milli Kuvvetler Genel Komutanlığı, Grup Komutanlıkları’na, Karaisalı Kaymakamı’na, Çamalan, Çatalan, Karsantı ve Kamışlı Bucak Müdürlerine gerekli hazırlıkların yapma emrini verdi249

. Bu sırada Milli Kuvvetler, demiryolunun bozulan kısımlarını onararak, Kelebek-Belemedik hattını işletmeye açmışlardı. Öte yandan şose üzerine tank engelleri, barikatlar ve sahte hedefler hazırlatılmıştı. Gönderilen bazı raporlardan anlaşıldığı üzere Milli Kuvvetlerin en önemli noksanı silah ve cephane yetersizliği idi. Tarsus’a yığınak yapmayı sürdüren Fransızlar, taarruz edecekleri gerçek hedefleri belli etmemek için, 14 Mayıs 1920’de cephemize küçük çapta taarruzlar düzenlediler. Keşif uçuşları yapan düşman uçağı ise, gördüğü hedeflere ateş açıyor ve bilhassa Kavaklıhan ve Karayayla taraflarını havadan bombardımana tutuyordu. Milli Kuvvetler de uçağa ateş açtılar. Tarsus’a yapılan yığınak sonunda buradaki düşman kuvvetlerinin sayısı beş bine yaklaşmıştı. Üç sahra bataryası, iki dağ bataryası ve çok sayıda makineli tüfeğe sahip olan Fransızların, cephemize üç koldan taarruza geçmesi beklenmekte idi.

248

Çelik, a.g.e., s. 221-222.

Nihayetinde Albay Gracy Komutasındaki Fransız kuvvetleri 17 Mayıs 1920 sabahı erkenden iki koldan taarruza geçtiler. Milli Kuvvetler grup komutanlarının verdiği raporlar, düşmanın asıl hedefinin Kavaklıhan-Pozantı şosesine hakim olmak olduğunu göstermekteydi. Sayısı yirmiye yaklaşan uçaklarıyla, Milli Kuvvetler mevzilerini havadan bombalayan Fransızlar, daha sonra makineli tüfek ateşi açarak, taarruza başladılar. Fransız kuvvetlerinin ön safında tanklar ve süvariler vardı. Milli Kuvvetler, bu kez de, İstihkam Teğmeni Cemal (Efe) Komutasında şose üzerine tank engelleri hazırlamışlardı. Bu sırada Fransız tankları, şosenin engel kazılan kısımlarına kadar geldiler. Uçaklar da havadan bombardımanı kesintisiz olarak sürdürüyorlardı.

17 Mayıs 1920 günü akşamı, taarruza geçen Kumdere Grubu, cephesindeki düşmanı geri attı. Zaten bu cepheye yapılan Fransız taarruzu da sahte idi. Çatışmasız geçen bir geceden sonra düşmanın asıl hedefinin Pozantı olduğu anlaşıldığından Milli Kuvvetler Genel komutanlığı bütün grupların ihtiyat kuvvetlerini Kavaklıhan’a göndermesi emrini verdi. Genel Komutanlık Karargahı da Kavaklıhan’ın kuzeyindeki Körlü Köyü’ne taşındı. Fransızlar, 18 Mayıs 1920 sabahı erkenden bir tümen piyade, dört batarya top, üç tank ve iki zırhlı otomobille harekete geçerek Kavaklıhan Cephesi’ne yüklendiler. Düşman kuvvet üstünlüğü, topçu ve uçaklarının süresiz bombardımanı karşısında, silah ve cephane sıkıntısı içindeki Milli Kuvvetler büyük bir mücadele vermekle birlikte, akşama doğru Fransız ilerleyişini durduramadılar. Akşam olunca, Milli Kuvvetler, silah, cephane ve yedek kuvvetlerle takviye edildi. İhtiyat kuvvetleri Kavaklıhan Cephesi’ne giderken, Yeniköy’ün iki kilometre güneyinde imdada yetişen Emin Ağa ve Derviş Ağa Müfrezeleri de, büyük bir fedakarlık göstererek, yakınına sokuldukları düşman topçusunu yan ateşine aldılar. Bu ani ateş karşısında, düşman toplarını çeken hayvanlar öldürülünce, düşman topları hareketsiz kaldı. Merkez cephede ise Fransız kuvvetleri, birlikte düşmanın bir piyade taburunu durdurmayı başardı. Akşam üzeri, Milli Kuvvetlerin son ihtiyat birlikleri de Kavaklıhan’a sevk edildi250

.

19.05.1920’de tanyerinin ağarmasıyla beraber, Fransızlar tekrar Kavaklıhan’a çullandılar. Grup komutanı Cemal Efe, cephede tutunamayacağını genel komutana bildirdi. Kendisine dayanması emredildiyse de, düşmanın ezici üstünlüğü karşısında, Kavaklıhan’ın kuzeyindeki Karadağ’a çekilmek zorunda kaldı. Seyhan grubundan gelen 100 kişilik müfreze ile Cemal Efe grubu güçlendirildiği için merkezden taarruza

250 Çelik, a.g.e., s. 227-228.

girişildi251

. Cephe gerisindeki yollar da Milli Kuvvetler tarafından tahrip edildi. Milli Kuvvetlere mensup olan ve bozguna uğrayarak dağılan erlerin toparlanmasını takiben, önce sağ ve daha sonra sol kanatta Fransızları güç duruma düşüren Milli Kuvvetler, Teğmen Cemal’in merkez cepheden karşı taarruza geçerek Fransızları bozguna uğratması ve ikiyüze yakın kayıp verdirerek, Çataltepe’yi tutması üzerine bütün cephelerden karşı taarruza geçmeyi kararlaştırdılar. Teğmen Cemal ve emrine verilen Milli Kuvvetler cepheden ve kanatlardan taarruza geçtiler. Üç gün boyunca süren savaştan hayli yorgun ve perişan hale gelen; öncülerini de kaybeden bir Fransız Taburu, dinlenme anında iken Emin Polat ve Derviş Ağa Müfrezelerinin ani baskını ile çok sayıda kayıp verildi. Bu baskında, Aktaşlı Ali Ağa Müfrezesi de önemli rol oynamış durum Milli Kuvvetler lehine dönmüştü252

. Artık 24 mermisi olan bir topumuzu kullanma sırası gelmişti. İlk atış umudun üstünde tam isabet yaptı ve bir düşman topunu parçaladı. Fransız topçusu bombardımanımızdan şaşırmıştı. Atışlarını birden bire durdurdu. Akşamüzeri kaybettiğimiz esas hatlarda bulunuyorduk. Düşmanın maneviyatı kırılmıştı. Fransızlar, ağırlıklarını toplayarak Çamtepe’ye doğru çekildiler. Üç günlük kanlı savaş kazanılmıştı253.

Fransızlar, bu savaştaki kayıplarını üç subay, yüzonsekiz er olarak göstermektedirler. Milli Kuvvetlerin kaybı ise altısı Tarsus Grubu müfrezelerinden olmak üzere, on şehit oniki yaralı idi. Milli Kuvvetler Genel Komutanlığına göre, Fransızların kaybı beşyüz kişi civarında idi. İkinci Kavaklıhan Savaşı’na katılan Fransız birliklerinin çoğu Adana’dan getirilmişti. 22 Mayıs 1920’de, bu birlikler, Tarsus’tan Adana’ya geri döndüler. Aynı gün Adana’da General Dufieux’nun Karargahında bütün Fransız subaylarının katıldığı bir toplantı yapıldı. O gece, Adana’da sık sık silah sesleri duyuldu. Ertesi gün Ulu Camii de sabah ezanı okuyan müezzine kurşun atıldı. Tarsus’un Kürt Musa Köyü ile Adil Menemencioğlu ve Ziya Uygur’un çiftlikleri yakıldı. Köylerinden kaçmaya çalışan kadın ve çocuklara ateş açıldı. 251 Ener, a.g.e., s. 119. 252 Çelik, a.g.e., s. 229. 253 Ener, a.g.e., s. 119-120.