• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM II : KAVRAMSAL ÇERÇEVE / ALANYAZIN VE İLGİLİ

2.2. BEYİN TEMELLİ ÖĞRENME

2.3.1. İşbirliğine Dayalı Öğrenme

İşbirlikli öğrenme, öğrencilerin heterojen küçük gruplar oluşturarak bir problemi çözmek ya da bir görevi yerine getirmek üzere ortak bir amaç uğruna birlikte çalışma yoluyla bir konuyu öğrenme yaklaşımıdır (Akınoğlu, 2013). Ayrıca işbirliğine dayalı öğrenme, ortak öğrenme hedeflerine ulaşmak için gruplar halinde çalışıldığı ve olumlu bağlılık duygusunun geliştirildiği öğretimsel süreçleri betimlemek için kullanılan bir kavramdır (Demirel, 2011). Spor oyunlarına benzetilebilmektedir çünkü bu tür oyunlarda bireysel olarak çok iyi olmanız oyunu kazanmanızı sağlamaz ancak takım olarak iyi olmak oyunu kazanmanızı sağlayabilir.

İşbirliğine dayalı öğrenme yöntemi geleneksel öğrenme yöntemlerine göre farlılık göstermektedir. Geleneksel öğrenme yöntemleri rekabete ve yarışmaya odaklanırken işbirlikli öğrenme paylaşma, birlikte başarma ve birlikte olabilme ilkelerine dayanmaktadır. Bu nedenle işbirlikli öğretim demokratik ve katılımcı özellikler göstermektedir (Doğanay, 2013). Ayrıca işbirlikli öğretim öğrencilerdeki birlikte yaşama ortamları oluşturarak ilerideki yaşamlarında toplumda yaşamaya hazırlık sağlamaktadır.

İşbirliğine dayalı öğrenme, gruptaki tüm kişilerin yeteneklerinden, bilgilerinden ve deneyimlerinden yararlanmayı, birlikte çalışma ve sorumluluğu paylaşmayı kolaylaştırır. Bunu yanı sıra bağlılığı, olumlu ilişkileri, birlikte yaşama alışkanlıklarını ve akranlar arasındaki ilişkilerin gelişmesine katkıda bulunur (Doğanay, 2013). İşbirliğine dayalı öğrenmenin etkili olabilmesi için bazı ilkeler aşağıda kısaca açıklanmıştır.

Olumlu bağımlılık: Öğrencinin, grup üyelerinin başarısının kendisine, kendi başarısının da grup üyelerinin başarısına katkı sağlayacağını ve kendi başarısız olursa grubun başarısız olacağını algısıdır (Doğanay, 2013). Olumlu bağımlılık, öğrencilerin çalışmalarından grubun yararlandığı, grubun çalışmalarından da öğrencilerin yararlandığı zaman ve kaynakları paylaşarak öğrenmeyi üst düzeye çıkarmak için ortak başarıları kutlamak için küçük gruplarla birlikte çalışıldığı bir ortamda gelişir (Demirel, 2013).

Yüz yüze destekleyici etkileşim: Yüz yüze destekleyici etkileşimde grup üyelerinin başarıyı artırmak için bir birlerini desteklemeleri, birbirlerinin çabalarını kolaylaştırmaları, birbirlerini güdülemeleri ve teşvik etmeleri gerekir (Demirel, 2013).

Bireysel sorumluluk: Küme başarısı bütün takımın bireysel öğrenmesine bağlıdır (Doğanay, 2013). Çaba gösterilmezse sonuç elde edilemez. Herkes kendi başına düşen işi yapmakla yükümlüdür. Sonuçlar hem gruba hem de bireye yansır ve öğrenciler başarıdan sorumlu tutulur. Grup üyelerinin başkalarının sırtından geçinemeyeceğini anlaması gerekir. Burada asıl amaç her bir üyenin daha güçlü hale gelmesini sağlamaktır (Demirel, 2013). Kısaca “emek olmadan yemek olmaz” sözünü öğrencilerin kavraması gerekir.

Kişiler arası ve grup becerileri: Karşılıklı amaçları geliştirmek için öğrencilerin; birbirlerini tanımaları, birbirlerine güvenmeleri, birbirleri ile etkili bir iletişim kurabilmeleri, birbirlerini kabul etmeleri ve aralarındaki çatışmaları yapıcı bir şekilde çözmeleri gerekir (Demirel, 2013).

Grup Süreci: Grup üyelerinin başarılı olabilmesi için, önce grubun başarısının artırılması gereklidir (Doğanay, 2013). Grup süreci hangi etkinliklerin yararlı ya da yararsız olduğunu belirlemek, hangi eylemlerin değiştirilmesi gerektiğini ya da sürdürülmesi gerektiğini belirler. Grup sürecinin amacı; grubun amaçları için üyelerin etkinliğini artırmak ve geliştirmektir (Demirel, 2013).

İşbirliğine dayalı öğrenme ve öğretme etkinliklerini inceleyecek olursak;

Takım-Oyun-Turnuva Tekniği (Teams-Games-Tourament): DeVries ve Edwards tarafından geliştirilen bu tekniğin amacı öğrencileri yetenek, cinsiyet ve

ilgilerin göre dengeli olarak ayrılır. Öğretmen konuyu öğrencilere sunar.

Öğrencilerde konu ile alakalı tüm kaynakları tarayarak bir araya gelirler. Birlikte çalışma ortamı kurarak turnuvaya hazırlanırlar. Haftada en az bir kez turnuvaya hazırlık sınavları düzenlenir ve gruplarla kısa süreli sorular yöneltilir. Turnuvalara her grubu temsilen bir öğrenci katılır ve almış oldukları puanlar takım puanına eklenir ve en yüksek puanı alan grup birinci olur (Akınoğlu, 2013)

Ayrılıp Birleşme Tekniği (Jigsaw): Bu teknik Aronson’un (1978) yap-boz tekniğinin bir uyarlamasıdır. Bu teknikte öğrenciler bir birlerine benzemeyen takımlarda çalışırlar. Öğrencilerin çalışacakları konular belli bölümlere ayrılır. Her takım üyesi rondom olarak konunun bir boyutundan uzman olarak görevlendirilir.

Örneğin; sayılar konusunu ele alalım. Sayılardaki toplama, çıkarma, bölme, çarpma konuları öğrencilere paylaştırılır. Öğrenciler o alanda uzman olarak çalışmalarını yaparlar. Gereken çalışmalar tamamlandıktan sonra alanında uzman olan kişiler konuyu derinlemesine tartışmak için bir araya gelirler. Sonra konuyu kendi arkadaşlarına öğretmek için kendi gruplarına dönerler. Sonunda kısa bir sınav ve performans değerlendirmesi yapılır (Demirel, 2011).

Öğrenci Takımları-Başarı Grupları Tekniği (Student Teams Achievement Divisions): Slavin ve arkadaşları tarafından geliştirilen bu teknikte öğrenciler bir birine benzemeyen dört gruba ayrılır. Turnuva tekniğine benzer yanları olmakla birlikte takımlar çalışmalarını bitirdikten sonra ayrıca turnuva yapılmaz. Çalışmalar bittikten sonra tüm öğrencilere cevaplamak üzere test dağıtılır. Bu testler 15-20 dakikayı geçmemelidir. Öğrenciler başarı sıralamasına göre sıralanır ve alınan toplam puanlara göre de grubun başarısı belirlenir. Grubun toplam puanına katkı yapan ve en yüksek puanı alan grup ödüllendirilir (Akınoğlu, 2013).

Birleştirilmiş İşbirliğine Dayalı Okuma ve Kompozisyon: Slavin ve Stevens (1986) tarafından geliştirilen bu teknik ilkokuldan daha üst sınıflara okuma yazma öğretimi için kullanılabilir. Öğrenciler en az iki farklı okuma düzeyinden ikişerli gruplarla görevlendirilir. Öğrenciler kendi takımları içinde ikişerli olarak çalışırlar.

Öğrenci etkinlikleri içerisi de bir öğrencinin diğerine okuması, hikâyenin sonunu tahmin etme gibi olabilir. Öğrenciler birbirlerinin çalışmalarını gözden geçirerek yayına hazırlarlar. Herkes hazır olduklarında kısa bir sınava girerler (Demirel, 2011).

Karşılıklı Sorgulama/Tartışma Grubu Tekniği (Discussion Group): Bu teknikte öğretmen konuyu sunduktan sonra öğrenciler ikili veya üçlü gruplara ayrılır.

Öğrenciler birbirlerine konu ile ilgili sorular sorarlar. Öğretmen ipucu şeklinde soru kökleri verebilir. Öğrenciler kendi sorularını oluşturur ve cevaplandırırlar. Bu teknik geleneksel tartışma grubundan daha etkili olduğu kanıtlanmıştır. Ayrıca bu teknik değişik yaş gruplarında kullanılabilir (Akınoğlu, 2013).