• Sonuç bulunamadı

HER ŞEY FANİDİR

Belgede ALLAH DOSTU DER Kİ 4.CİLT (sayfa 81-86)

Her şey fanidir.

Kâinatdaki varlıkların sonu vardır.

Doğar. Yaşar. Ölür...

Canlı cansız her şey bu kanun içindedir.

Hastalıklar insana Halık tarafından verilen hediyelerdir.

Hadisi kutsi.

Tedavi olunuz. Ayet.

Herkes ölümün tadını tadacaktır. Ayet.

Ecel ne erken, ne de gecikir. Ayet.

TEDAVİ: Edviye. Perhiz. Bazı gıdaları muayyen bir müddet almamak,

EDVİYE: Madenlerden. Nebatlardan elde edilen her türlü devalar. Merhemler. Şuruplar. Macunlar. Haplar. Banyolar. Sıcak ve soğuk tatbikat.... İğneler. Serumlar ve birçok ilaçlar.

Kan nakli.

Organ nakli

Doğum kontrolü. Kürtaj

Bunlara müracaat ölümden korkudur.

Bunlar insanlara helâl değildir. Yani yukanda bildirilen ayetlere, emirlere isyandır.

Bu sözlere hemen itiraz edilecektir. Doğrudur. Faydaları anlatılacak. O da doğrudur.

(Tedavi olunuz) ayetindeki emir söylenecektir. O da çok doğrudur.

Ömür ne kısalır ne uzar.

Herkes ölümü tadacaktır. Ayetleri vardır.

Bunlar yukandaki ifadelerle ileri derecede çelişiyor.

82

Hangisi doğrudur. Çelişmeden çıkan netice ne... Onu söyle bakalım.

O zaman konuşalım gel... Bunların hepsi ölümden korkudur.

Niçin bu korku. Bu korkudan inanç yoksulluğu ve isyanı vardır.

Tedavi olmak. Ölmemek için değildir. Hayatda bilemediğimiz sebeplerden husule gelen rahatsızlıklarda acıyı dindirmek, ağrıdan ötürü (isyana gitmemek için) tedavi olmak. Hani çok acı çekenler (ölsem de kurtulsam sözü var ya)…

Organ nakli doğru değildir.

Helâl de değildir Bazı hallerde küfürdür Bazı hallerde haramdır

Küfür, Allah'ın koyduğu nizama kıymet vermemek.

Haram, Allah'm koyduğu kanuna karşı gelmek demektir ki bu da isyandır. Böyle şey olur mu... Adaleti ilâhiyeye karşı şahsi itirazdır bu.

Bir organını hayatda iken bağışlamak öldükten sonra onu başkasına nakletmek meselesi :

Bir niyet ve ilk görünüşde insani büyük bir tezahurdur.

Doğrudur. Bunu düşünmekde bir hatâ yoktur.

Fakat fiiliyat düzene aykırı bir hareketdir ki, fiiliyat helâl değildir. Organ nakletmek gayesinde, ölüm varsa onu durdurmak için uğraşmak demektir.

Tarihi putperestler vardır.

Modern putperestler vardır.

Firavunlar. Nemrutlar. Mecusiler. Hayvana tapanlar. Ateşe tapanlar. Fallopistler. Bunların hiçbiri putperest değildir. Zira bunlar yine müteal bir varlığı kabul ediyorlar. Ona tapıyorlar. Ona şekil veriyorlar.

Bunlar şirktedir diyecekler:

Şirkin kendisi, Allah'ın büyüklüğünün sembolüdür. İIâhi kemalden bir parçadır. Allah'ın varlığının en büyük delilidir. Allah olmasaydı böyle şey söylenmezdi.

Mesele : Allah'ı şekillendirdiğinden şirktir.

İnsanın şeref sırrı kâbede şekillenmiştir.

83

İnsan kâbeden daha şereflidir. Onun sırlarının evidir kâbe.

Kâbenin duvarları değil...

Çerçevelediği toprak sahası orası işte…

Aklını incitmeden imanın güzelliklerini, sana okşayarak üfleyen birini ara... Ondan öğren Allah sevgisi nedir...

Bu sevginin başlangıcı yok ki kavransın, sonu yok ki anlatasın...

Allah'ı seveni ateşe atsalar, Allah'a karşı duyduğu sevgi o ateşi gülistana çevirir...

Sevgin Hak'kın sevgisi ile karıştı da ondan gülistana çevrildi ateş...

Edebiyat yapmıyorum. Fizikman söylüyorum. Gönül gözü perdeli olanlar bunu anlayamazlar. Çünki Hak'kı unutup (ben varım) derler bilmeden...

Her şeye akıl (ermez) değil. (Yetmez)...

Fakat modern putperestler: İçki. kumar. Yalan. Menfaat çemberi içinde inanmayanlar, zenginlerin birçoğu; her büyük servetin altında bir suç yatar.Bunu bilmezler.

Hayat bir bütündür. Değişen bir şey yoktur.Değişen düşünce ve cevaplardır. Dünya içinde gözle görülemeyen küçük başka dünyalar da vardır.

Tabiatın ve yaratılışın hassas dengesi hakkında konuşmak herkesin kârı değildir.

İnsanları mutlu yapacak dünya nimetleri değil, gökyüzü nimetleridir. Tanrı sizi bağışlasın, kat'iyyen unutmayın.

Günahlarınızı toprağa gömemezsiniz. Bu ne demektir bilir misin?

Mezar suali işte budur.

Doğru konuşmak için iki kişi ister:

Biri doğru söyleyen Diğeri doğru dinleyen

İnsanlar hayatlarının büyük bir kısmını hatâ ile geçirirler.

Hatâlarını anladıkları zaman düzeltmek imkânları kalmayabilir.

O zaman insanlık haysiyeti ile ruhu mücadele ederler. Ya çıldırırlar, yahut intihar ederler. Bu hatâların farkına varılmayan küçükleri, ehemmiyetsiz gibi görünenleri birikerek çoğalır. Bunlar

84

zamanla bugün toplumdaki insanların söyledikleri stres, bunalımı husule getirir. Bu , inancın, manevi yoksunluğun neticesidir.

Bugünkü ilerleme ya hayatın kalitesini artıracak veyahut dünyayı mahvedecektir.

Bundan 1478 sene evvel, yani Resul-ü Ekrem 25 yaşlarında iken Mekke'de Suk-ı Okaz panayırında dolaşıyordu... Kızıl bir deve üzerinde KUSS İbn-i Saide ismindeki zat şöyle haykırıyordu:

''Ey insanlar. Geliniz. Dinleyiniz. Belleyiniz. İbret alınız.

Yaşayan ölür.

Ölen fena bulur Olacak olur.

Yağmur yağar Otlar biter.

Çocuklar doğar. Analarınn babalarının yerini tutar.

Sonra hepsi mahvolup gider.

Vukuatın ardı arası kesilmez. Hemen bir birini kovalar.

Kulak tutunuz. Dikkat ediniz. Gökte haber var. Yerde ibret alacak şeyler var.

Yeryüzü bir yaygın eyvan.

Gökyüzü bir yüksek tavan.

Yıldızlar yürür Denizler durur Gelen kalmaz Giden gelmez.

Acaba kaldıkları yerden hoşnut olup da mı kalıyorlar? Yoksa orada bırakılıp da uykuya mı dalıyorlar?

Yemin ederim. Allah'ın indinde bir din vardir ki şimdi bulunduğumuz dinden daha sevgilidir. Ve Allah'ın bir gelecek peygamberi vardır ki, gelmesi pek yakın oldu, gölgesi başınızın üstüne geldi. Ne mutlu o kimseye ki O'na iman edip de O dahi O'na hidayet eyleye.Vay o bedbahta,kim O'na isyan ve muhalefet eyleye.

Yazıklar olsun ömürleri gaflet içinde geçen ümmetlere.

Ey cemaat: Hani ata ve ecdat?

Hani müzeyyen kâşâneler ve taştan haneler yapan Ad ve Semud! Hani dünya varlığına mağrur olup da kavmine ''Ben, sizin

85

en büyük rabbınızım" diyen Fir'avun ve Nemrud?

Onlar size nisbetle daha zengin ve kuvvet kudretce sizden üstün değil midirler?

Bu yer, onlan değirmeninde öğüttü, toz etti, dağıttı. Kemikleri bile çürüyüp dağıldı. Evleri yıkılıp ıssız kaldı. Yerlerini yurtlarını köpekler şenlendiriyor.

Sakın onlar gibi gaflet etmeyin. Onların yoluna gitmeyin.

Herşey fanidir. Baki ancak Cenab-ı Haktır ki, Bir'dir, Şerik ve Naziri yoktur. Tapacak ancak O'dur. Doğmamış doğurmamıştır.

Evvel gelip geçenlerde bize ibret alacak şey çok.

Ölüm ırmağının girecek yerleri var, amma çıkacak yeri yoktur.Büyük küçük hep göçüp gidiyor. Giden geri gelmiyor.

Cezmettim kamuya olan bana da olacaktır."

Kızıl deve üstünde bunları söyleyen KUSS önce öldü, sonra da kabilesi İslâm olmuştur.

İslâm olan kabilesine Pergamber efendimiz sordu:

İçinizde Kuss'u tanıyan var mı?

Hepimiz tanırız ya Resulullah dediler.

Resul-ü Ekrem Kuss'un Ukaz panayırında deve üstünde söylediği konuşmasında :

Yaşayan ölür Ölen fena bulur

Olacak olur dediği hiç hatırımdan çıkmaz buyurdu.

Bugün de insanlar aynen Ukaz panayınndadırlar.1478 sene evvel sözleri duymak için kulak kesilmek gerek...

Dinsizlik: İnanma ihtiyacına karşı isyandır.

İnsanda inanmak ihtiyacı daha aslidir. Ona karşı sonradan vukua gelen bir isyandır. Din, insanları birbirine kardeş yaptığı gibi düşman da yapar.

31.X.1985, Perşembe

86

Belgede ALLAH DOSTU DER Kİ 4.CİLT (sayfa 81-86)