• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

2. Azerbaycan’ın Dış Politikası

2.3. Haydar Aliyev Dönemi

Haydar Aliyev 15 Haziran 1993 yılında Meclis Başkanı, daha sonrasında 3 Ekim’de yapılan Devlet Başkanı Seçimlerinde halk oyunun nerdeyse %98,8’ini alarak Azerbaycan Cumhuriyeti’nin Devlet Başkanı olarak göreve başlamıştır.89

Aliyev 1992-1993 senesinde Ebülfez Elçibey iktidarda olduğu AHC Hükümeti’ne darbe sonucu iktidara gelmiştir ve ülkenin tüm yaşamsal alanlarında var olan siyasi sorunları çözmek için fazla zaman ve araçlara sahip değildi. Aliyev, ülkede, bölgede ve uluslararası alanda yaşanan gelişmeleri değerlendirirken o dönemin şartlarına göre Azerbaycan’ın kesin olarak Batı ve Rusya’nın yanında durmasının imkansızlığının farkına vararak denge politikası izlemeye başlamış, iktidarının sonuna kadar bu çizgiden vazgeçmemiştir.90

Haydar Aliyev’in göreve gelmesi ile birlikte kurulan Yeni Azerbaycan Partisi dış politika sistemini denge politikası üzerine kurmuş ve kurmuş olduğu bu politika doğrultusunda parti programlarını belirlemiştir. Azerbaycan Cumhuriyeti’nin dış siyasetinin temel prensipleri 1995 yılı 12 Kasım da kabul edilmiş Anayasasında ve milli lider Haydar Aliyev’in konuşmalarında yer almıştır. Haydar Aliyev iktidarının

88 Harp Akademi Komutanlığı, Kafkasya ve Azerbaycan’ın Dünü-Bugünü-Yarını, Harp Akademi

Komutanlığı Yayınlarından, Harp Akademileri Basımevi, İstanbul 1995, s. 54-56.

89 Tahir Qaffarov, Azerbaycanın En Yeni Tarixi XX Esrin Sonları-XXI Esrin Evvelleri, GİSO

Enterprises, 2005, s. 90.

dış politika anlayışını kendi sözleri ile şu şekilde ifade etmiştir:91

“Cumhuriyetimizin önündeki temel görevlerinden biri Azerbaycan’ın

çıkarlarını dünya genelinde savunabilen akıllı, etkin dış politikanın yürütülmesidir. Bizim dış politikamız, öncelikle, Azerbaycan’ın bağımsızlığını sağlamak için güçlendirilmelidir. Vazifemiz dünyanın tüm devletleri ile eşit haklara dayalı, karşılıklı-yararlı ilişkiler kurmak ve bu ilişkileri geliştirmekten, bu ilişkilerden hem Azerbaycan Cumhuriyeti’nin uluslararası konumlarını sağlamlaştırmak için, hem de cumhuriyetin, ilmini, kültürünü geliştirmek için etkin kullanmaktan ibarettir”.92

Azerbaycan, Haydar Aliyev döneminde, dünyanın birçok ülkesi ile karşılıklı ilişkiler kurmuş, Avrupa Konseyi üyesi olmuş ve diğer çok sayda uluslararası kuruluş ile ilişkilerini geliştirmiştir. Tüm bunları dikkate alarak Haydar Aliyev BM, AGİT, NATO, İKÖ, BDT gibi uluslararası ve bölgesel kuruluşlarla karşılıklı yararlı ilişkilerin kurulmasına büyük hassasiyetle yanaşmıştır. Yapılan düşünülmüş düzenli bir dış politika sonucunda Azerbaycan bu kurumların her biri ile sıkı ilişkiler kurarak onların işlerinde etkin görev alma olanağı elde etmiştir.93

Haydar Aliyev önceki başkanlardan daha dengeli ve tutarlı politika izlemiştir. Aliyev döneminde Rusya ile ilişkilere önem verilmiştir. Bunun göstergesi olarak 21 Eylül 1993’te Azerbaycan’ın BDT’ye katılması Azerbaycan Parlamentosu tarafından kabul edilmiş ve 24 Eylül 1993’te Moskova’da gerçekleştirilen BDT devlet başkanları zirvesinde Azerbaycan BDT’ye katılmıştır.94 Rusya’ya yakın, Ebülfez

Elçibey iktidarı dönemindeki İran gerginliğinden kaçınma ve Türkiye’ye mesafeli politika izleyen Aliyev, içerideki durumu sağlamlaştırdıktan sonra daha farklı bir dış

91 Araz Aslanlı, İlham Hasanov, Haydar Aliyev Döneminde Azerbaycan’ın Dış Politikası: Genel

Özellikleri ve Karabağ Sorunu, Platin Yayınları, 1.Baskı, s. 40-41.

92 Hikmet Babaoğlu, Azerbaycan Respublikasının Müasir Dünya Siyasetinde Yeri ve Rolü, Bakı 2009,

s. 229.

93 Hikmet Babaoğlu, a.g.e, s. 230.

94 P. Ş. Seferov, 90’cı İllerde Azerbaycanın Beynelxalq Veziyyeti ve Xarici Siyaseti (Metodik Vesait),

politikaya yönelmiştir.95 İran’la ilişkilerde, İran’ın Kuzeyinde Türkçe konuşan 20

milyon Türk nüfusun bulunması karşılıklı ilişkileri biçimlendiren temel unsur olmuştur. Haydar Aliyev, ikinci Cumhurbaşkanı Ebülfez Elçibey dönemindeki “Tek Azerbaycan” kavramını terk ederek bu yaklaşımdan rahatsızlık duyan İran ile ilişkileri onarmaya çalışmıştır.96

Azerbaycan’da Rus birliklerinin konuşlandırılmasını reddeden Aliyev, bu dönemde Ermenistan’a bir milyar dolar değerinde çeşitli silah yardımları eden ve her fırsatta Azerbaycan’a baskıcı politikalar uygulayan, “yakın çevre” politikasına yönelen Rusya’nın Azerbaycan’da askeri üst bulundurmasına şiddetle karşı çıkmıştır.97 Haydar Aliyev, Rusya ile ilişkilerin kötüleştiği dönemde Türkiye, ABD

ve diğer Batılı ülkeler ile ilişkileri geliştirmeğe yönelik politikalar izlemiştir. Bunun göstergesi olarak Şubat 1994’te Türkiye’ye yaptığı resmi ziyaret sırasında iki ülke arasında on yıllık dostluk ve işbirliği anlaşmasıyla, savunma ve askeri yardım anlaşmalarının da bulunduğu 16 anlaşma ve protokol imzalamıştır.98

Azerbaycan’ın bağımsızlık sonrası karşılaştığı en büyük problem Dağlık Karabağ’ın ve Azerbaycan topraklarının bir kısmının Ermenistan tarafından işgal edilmesidir. Yeni kurulan Azerbaycan Cumhuriyeti, henüz ulusal ve uluslararası alanda kurumsallaşmasını tamamlayamadan işgal problemi ile karşı karşıya kalmıştır. Bu nedenle meselenin çözümünde çok ciddi zorluklarla karşılaşmıştır.99

Dağlık Karabağ sorunu ile ilgili Haydar Aliyev’in tespit ettiği ve ısrarla yürüttüğü diplomatik yöntem, Ermenistan-Azerbaycan Dağlık Karabağ çatışmasının bir dünya sorunu seviyesine çıkarılması olmuştur. Bunun için özel bir program hazırlayarak, gerekli siyasi ve diplomatik çalışmaları gerçekleştirmek amacı ile kesintisiz olarak

95 Eyüp Zengin, Rövşen İbrahimov, Putin’in Azerbaycan Ziyareti ve Azerbaycan-Rusya İlişkileri,

Emine Gürsoy, Erdal Şahin (ed.), Bağımsızlıkların 10. Yılında Türk Cumhuriyetleri, Haarlem, SOTA Yayınları 2002, s. 202.

96 Ayhan Karaca, “Azerbaycan’da Ekonomik Dönüşüm Süreci ve Reformların 10 Yılı”, DTM, 2009,

http://www.dtm.gov.tr/dtmadmin/upload/EAD/TanitimKoordinasyonDb/ayhandergi.doc, (12.07.2016).

97 Eyüp Zengin, Rövşen İbrahimov, a.g.e, s. 203.

98 Mustafa Aydın, Kafkasya ve Orta Asya’yla İlişkiler, Baskın Oran (ed), Türk Dış Politikası (1980-

2001), İstanbul İletişim Yayınları, Cilt 2, Yıl: 2001, s. 406.

99 Ali Hasanov, “Azerbaycan Beynelxalq Münasibetler Sisteminde”, Jornal of Qafqaz Unversity, Sayı:

çabaların sürdürülmesi yönünde hareket edilmiştir.100 Haydar Aliyev döneminde

Karabağ sorunun çözümüne ilişkin atılan adımlar kesin bir sonuca varmasa da bazı dönemlerde çözüme çok yaklaşılmıştır. Ermenistan lideri Levon Ter Petrosyan’ın 1997’de zorla istifa ettirilerek Robert Koçaryan’ın iktidara gelmesi sonucunda Karabağ sorunun başlıca yolla çözümü bir çıkmaza girmiştir.101

Haydar Aliyev’in belirlediği dış politika kavramında Azerbaycan’ın doğal kaynaklarından, özellikle de enerji taşıyıcılarından ülkenin ulusal çıkarlarının, iç ve dış güvenliğinin sağlanmasına yönelik etkin bir şekilde kullanması öngörülüyordu. Aynı zamanda, enerji kaynaklarından olumlu şartlarla dünya pazarı yoluyla elde edilen gelirlerin, petrol dışı alanlara, özellikle de insan sermayesinin gelişmesine yöneltilmesi öngörülüyordu. Haydar Aliyev iktidarının belirlediği enerji stratejisinin temel ilkeleri petrolden, etkin, doğru ve ülkenin her bir vatandaşının refahı için kullanılmasından ibaretti. Aynı zamanda, ülke ekonomisinin petrolden bağımlılığının aradan kaldırılması da belirtilen stratejinin önemli prensiplerindendi. En önemli görev ise, Azerbaycan Cumhuriyeti’nin gelecekte enerji güvenliğinin sağlanması görevi olarak belirlenmiştir.102

Belirlenen prensiplere uygun olarak enerji kaynaklarının dünya piyasasına çıkarılması yönünde yoğun diplomatik faaliyetlere start verilmiştir. Bu faaliyetlerin sonucu olarak, 20 Eylül 1994 yılında Bakü’de “Asrın Anlaşması” imzalanmıştır. 8 ülkenin 13 petrol şirketinin katılımı ile imzalanan bu anlaşma, bağımsız Azerbaycan’ın enerji güvenliğinin sağlanmasında önemli bir dönemin başlangıcına dönüşmüştür. Azerbaycan devleti için hayati öneme sahip olan “Asrın Anlaşması”, ülkenin dış politikasının daha da etkin olmasına büyük katkıda bulunmuştur. Haydar Aliyev döneminde yapılan bu anlaşmanın sonucu olarak Batılı devletler ve şirketler ülkeye davet edilerek tüm enerji kaynaklarının araştırılması, çıkarılması ve ortak işlenmesi ile ilgili anlaşmalar imzalanmış, bugünkü zengin ekonomik düzeyin ilkin

100 Reha Yılmaz, “Kafkasya’da Çözülemeyen Kördüğüm: Dağlık Karabağ Sorunu”, Çankırı

Karatekin Üniversitesi Uluslararası Avrasya Strateji Dergisi 2 (1), 2013, s. 86.

101 H. Memmedova, “Dağlık Karabağ Sorununun Çözümlenme Sürecinde Haydar Aliyev’in

Diplomasi Yönetimi”, OAKA, Tartışma Platformu, s. 171.

temelleri atılmıştır. Haydar Aliyev’den sonra iktidara oğlu İlham Aliyev geçmiştir.103