• Sonuç bulunamadı

Gönderildiği Makamlar Hüküm No Vezir 486, 497, 502, 555, 557, 558, 559, 560, 568, 569, 570, 577, 587, 599, 605, 606, 608, 619, 625, 634, 635, 637, 638, 639, 646 Beylerbeyi 462, 476, 479, 483, 491, 494, 499, 516, 521, 523, 524, 533, 542, 547, 550, 563, 566, 557, 573, 575, 576, 579, 580,584,600, 601, 611, 613, 614, 615, 616, 623, 629, 632, 645, 648, 650 Kapudan Paşa 477, 503, 508, 511, 640, 649, 655 Sancak Beyi 463, 464,465, 466,484, 487, 489, 492, 496, 498, 501, 510, 513,514, 515, 517, 519, 520, 522, 527, 530, 531, 532, 535, 536, 539, 545, 549, 564, 567, 572, 581, 583, 585, 591, 602, 603, 607,609, 628, 629, 630, 631, 636, 643, 647 Yeniçeri Ağası 478, 506, 559, 561, 587, 617, 620, 641 189 Hüküm 592. 190

Kadı 460, 461, 468, 469, 470, 471, 472, 473, 474, 480, 481, 485, 488, 491, 493, 495, 498, 500, 501, 505, 507, 509, 510, 512, 514, 518, 519, 520, 521, 526, 527, 528, 530, 531, 532, 534, 536, 537, 538, 539, 540, 541, 543, 544, 546, 548, 552, 554, 567, 576, 583, 585, 586, 590, 593, 597, 604, 607, 618, 623, 626, 642, 644, 650, 651, 652 Muhârrir 621,622 Defterdâr 490, 491, 562, 566, 580, 584, 610, 613, 615,626, Mukata’a nazırı 574 Mütevelli 504, Bostancıbaşı 475, Zağarcıbaşı 551, Topçubaşı 467, 482, 591, 654 Harc-ı hassa emini 553, 588, 589, 656, 657

Dizdar 586,

Çavuş 565, 571, 582, 590, 594, 653, Tersane-i Amire kâtibi 598,

Emîn 595,

Voyvoda 578,

Nazîr 584,

Kethüda 596, 598,

Gureba-i Yemin Ağası 624, Arabacılarbaşı 627,

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

16 NUMARALI MÜHİMME DEFTERİNİN (238-394) TRANSKRİPSİYONU VE HÜKÜMLERİN ÖZETİ

4.1. METNİN TRANSKRİPSİYONU

238/460

Mezkûr kâdînın Geriköse Muslihuddîn’e verildi. 3 ramazan 979

Midillü kâdîsına hüküm ki Limni kâdîsı südde-i sa‘âdetüme mektûb gönderüp cezire-i Limnide kapudan hâsları zâbiti Hasan’ın tahsîl eylediği mahsûlümün emr-i şerîf mûcebince hesâbı su’âl olunmak için taleb olundukda itâ‘at etmeyüp meclis-i şer‘e davaya varan Nûrullâh nâm kimesnei bed edüp muhkem darb edüp düyunundan mâ adâ emr-i şerîfe muğâyir cezîre-i Girite tereke göndermiştir deyü arz etmeğin ahvâli teftîş olunmak emr edüp buyurdum ki dergâh-ı mu‘allâm çavuşlarından Hüseyin zîde kadruhû ile cezîre-i mezkûreye varup mezkûr Hüseyin her kande ise getürüp onat vechle teftîş eyleyip kapûdân-ı hâslarından zabt ve kabz eylediği mahsûlü tahsîl idüp ne mikdâr olursa emr-i şerîf-i sâbıkım mûcebince südde-i sa‘âdetüme gönderesin ve emrime muğâyir cezîre-i Girite tereke gönderdiği sâbit ve zâhir olursa haps eyleyüp Âsitâne-i sa‘âdetime arz eyleyesiz.

238/461

Mustafa Çavuş’un âdemi Mustafa’ya verildi. 5 ramazan 979.

Çirmen kâdîsına hüküm ki südde-i sa‘âdetim çavuşlarından Mustafa Çavuş dergâh-ı mu‘allâma mektûb gönderip zımmi müsellemleri gühercileye lazım olmağın ihrâcına mübâşeret eyledikde Sultân Ali nâm kimesne müsellemleri izlâl edüp hidmete gelmeye mâni‘ olduğundan gayrı zimmetinde on bin akçe mîrî akçe olup dâyimâ harâmîlik ve hırsuzluk eylemekden hâlî olmaduğın bildirmeğin mezkûr Ali’i ele getürdüp südde-i sa‘âdetime göndermen emr edüp buyurdum ki vardukda te’hîr eylemeyüp mezkûr Ali’yi getürdüb ahvâlin hak üzre tasvîb-i şer‘i şerif ... eyleyüp göresiz kazıyye arz olunduğu gibi olup müslimleri me’mûr oldukları hizmete varmağa mâni‘ olup izlâl eylediği yararlık ile meşhûr olup hırsuz ve harâmîlik eylediği sâbit

olursa ele getürüp üzerinde sübût bulan haberlerinin sûret-i sicilleriyle yarar ademlare koşup mukayyed ve mahbûs südde-i sa‘âdetime gönderesin ve koşup gönderdiğin ademlere tenbîh eyleyesiz ki yolda onat vechle hıfz eyleyüp gaybet etdirmekden hazer eyleyeler.

238/462

Ali Çavuş’a verildi. 5 ramazan 979.

Anadolu beylerbeyine hüküm ki südde-i sa‘âdetime mektûb gönderü Kıbrıs seferinde iken bazı sipahi harçlıkçı ta‘yîn olunup geldiklerinde tımarları alınmiş bulunup beylerinden ve alay beylerinden ve çeri başılarından ahvâlleri su’âl olundukda sahîh harçlıkçı ta‘yîn olunup gönderildikleri mukarrerdir lâkin ta‘yîn olunan vadeden tecâvüz eden kırk elli hisseye ayırıp tımarları itimatla ıslah eyleyesin.

239/463

Kocaili beyine hüküm ki südde-i sa‘âdetime mektûb gönderüp Kocaili sancağında vâki‘ olan serbest tımarlar ve evkâf-ı selâtîn ve tavaşi tımarların bazı ehl-i fesâd ve şenâ‘at bulunup ashâb-ı emlâk ve evkâf ve serbestilere iltica eylemekle haklarından gelinmeyüp fesâdları tezâyüd olup anun gibi fesâdları sâbit olanların haklarından gelmeniz için hükm-i hümâyûnum verilmesin bildirmişsiz imdi buyurdum ki vardukda bu bâbda toprak kâdîları ma‘rifetiyle takayyüd olup anun gibi sancağına tâbi‘ olan yerlerde eğer evkâf ve emlâk ve eğer serbest tımarlarda ve gayrıda bir kimesneden cürm-i galîz sâdır olup salbe veya kat‘-ı uzva müstahak olup hükm-i kâdî lâhik olup hücceti verildikden sonra sipahileriyle habs edüp üzerlerine sâbit olan cerâyimin sûret-i sicillerini südde-i sa‘âdetime gönderüp arz eyleyesiz sipahi olmayanlara aslâ mahall vermeyüp toprak kâdî ma‘rifetiyle mahallinde şer‘le lâzım geleni eda etdirip hârice alup gitmeyüp deynül muayyen deyü mücrimler akçelerin almayup heman icrâ-yı şer‘-i şerîf etdiresin amma bu bahâne ile evkâf ve emlâk ve serbest tımarların bedellerine ya da bakayalarına dahl ve tecâvüz olunmak câyiz değildir âdemlerine muhkem tenbîh ve te’kîd eyleyesiz ki kânûna muhâlif iş eylemekden ziyâde ihtirâz üzre olup ve bi’l-cümle tamâm-ı hak üzre olup şer‘ ve kânûna muhâlif iş olmakta ihtiyat eyleyeler.

Bir sûreti

Livâ’-i mezbûr kâdîlarına bir hüküm ki anun gibi cürm-i galîzi zâhir olup şer‘le sâbit olursa serbest hâslarının ellerinden aldırup dahi mîrlivâya teslîm edüp sûret-i sicilleriyle arz eyleyesiz.

239/464

Hüseyin Çavuş’a verildi. Fî 12 ramazân sene 979.

İlbasan Beyi Mustafa Bey’e hüküm ki bundan akdem bir iki def‘a haber gönderilüp mîrîye deyni olan subaşılarını getürdüp zimmetlerinde olan emvâl-i mîrî edâ eyleyün deyü tenbîh olunmuş iken subaşılarını getürmeyüp sancağın mukaddem gönderdüğün i‘lâm olundu imdi subaşılarını ale’t-ta‘cîl südde-i sa‘âdetime göndermek emr edüp buyurdum ki vusûl buldukda te’hîr eylemeyüp emrim üzre subaşılarını ale’t-ta‘cîl irsâl eyleyesin ki uhdelerinde olan emvâl-i mîrînin ahvâli görüle şöyle ki ihmâl eyleyüp göndermeyesin sana tazmîn etdirmek mukarrerdir ana göre mukayyed olasın.

240/465

Silistre Beyi Ahmed’e hüküm ki mektûb gönderüp Turgud Çavuş yedinden vâsıl olan emr-i şerîf üzre Boğdan voyvodası olan Boğdan’ın ahvâlinden vâkıf olduğun ahbârı i‘lâm etmişsin mufassalen ma‘lûm-i şerîfim olmuşdur imdi vilâyet-i Boğdan’a ta‘yîn olunan voyvoda mâh-ı ramazânü’l-mübârekin on beşinde vilâyet-i mezbûreye dâhil olmağıçün müteveccih olmak mukarrerdir buyurdum ki vusûl buldukda ol bâbda tamâmen basîret üzre olup emr-i sâbıkım üzre düşman yarağıyla hâzır ve müheyyâ olup dâ’imâ ol cânibe nâzır olasız anun gibi lâzım gelirse emr-i sâbıkım üzre hizmetde bulunasız ve vilâyet-i mezbûre bolarlarında ve re‘âyâsına hafiyyen hüsn-i istimâlet verüp mâ beynlerinde doğurga(?) ve kızlarına olacak evzâ‘dan ihrâz edüp vâkıf olduğın ahbârı ve lâzımü’l-arz olan ahvâli arz ve i‘lâmdan hâlî olmayasın ve emr-i sâbıkım üzre Bender ve Niğbolu ve Vidin beyleriyle haberleşüp ol bâbda Eflak voyvodasıyla dahi yek dil ve yek cihet olup lâzım olursa mahall-i iktizâ etdiğine göre ve vech ü münâsib gördüğünüz üzre hizmetde bulunasız.

240/466

Ca‘fer Çavuş ile Kapucıbaşı Hüsrev Ağa’ya verildi. Fî 13 N

Bender beyine hüküm ki vilâyet-i Boğdan voyvodası olan Boğdân nâm bedbahtın ahvâli sana gönderilen hüküm yazılup âdemlerin ile ve sancağın sipahileriyle hâzır ve ol tarafa nâzır olup lâzım gelirse ehl-i fesâdın def‘ ve ref‘inde ihtimâm edüp Silistre ve Niğbolu ve Vidin beyleriyle ve Eflak voyvodasıyla haberleşüp ol bâbda yek dil ve yek cihet olup hizmetde bulunasız deyü emrim olmuşidi hâlen Silistre beyi mektûb gönderüp ol bedbahtın fitne ve şekâveti muhakkak olup tamâm şâyi‘ olduğun bildirmeğin ol emrim ke-mâ kân mukarrerdir ve vilâyet-i mezbûreye ta‘yîn olunan voyvoda mâh-ı ramazânın on beşinde vilâyet-i mezbûreye dâhil olmak için müteveccih olmak emrim olmuşdur buyurdum ki vusûl buldukda zikr olunan beyler ile ve mezbûr voyvoda ile haberleşüp hüsn-i tedbîr ve tedârik ile emr-i sâbıkım üzre mukayyed olup ta‘yîn olunan voyvoda vilâyet-i mezbûreye dâhil oldukda hâzır ve müheyyâ bulunup ehl-i fesâdın anun gibi hareketi olursa hüsn-i tedbîr ve tedârik ile vech ve münâsib gördüğünüz üzre def‘ ve ref‘leri bâbında envâ‘-ı ikdâmın vücûda getüresiz ve vilâyet-i mezbûre re‘âyâsına ve bolarlarına hüsn-i istimâlet verüp re‘âyâ doğurtma ve kızanlarına sebeb olacak evzâ‘dan ihtiyât üzre olasız ve lâzımü’l-arz olan ahvâli i’lâmdan hâlî olmayasız.

Bu dahi.

Bir sûreti Niğbolu beyine. Bir sûreti Budin beyine yazıldı. 241/467

Topçu başına hüküm ki Kilis sancağında zâhir olan demür ma‘deninde demür top yuvalağı dökmek lâzım ve mühim olmağın husûs-ı mezbûra bir yarar üstâd dökücü göndermek için mukaddemâ sana hükm-i hümâyûnum irsâl olunmuşidi ol hidmete kim gönderilmişdir ma‘lûm-i şerîfim olmak lâzım olmuşdur henüz gönderilmedi ise mu‘accelen gönderilmesin emr edüp buyurdum ki vardukda tevkif etmeyüp ol hidmete kâdir ve yarar lâzım olan âlât ve esbâbla bir üstâd gönderüp ve ne makûle çabaya göre dökeceğin tenbîh edüp ol bâbda kemâl-i ikdâm ve ihtimâm üzre olasın tenbîh eyleyesz

nâm mahalde olan demür ma‘denine dahi yuvalak dökmek için yarar üstâd gönderüp tenbîh eylediğini tamâm mukayyed olup ziyâde yuvalak dökmekde dakîka fevt etmeye.

241/468

Kocacık Yakup Sinân Çavuş’un âdemi Hasan’a verildi. 15 N.

Gimülcine kâdîsına hüküm ki südde-i sa‘âdetime malik mektûb gönderüp kazâ-i mezbûrda dökülmesi emr olunan urganlar emr-i şerîfim üzre ihzâr olunup arabalara tahmîl olunup gönderilmek üzre olup lâkin nakilde ne halde olduğu ma‘lûm olmayup ne kâdîlıkda olduğun revih olarak bildirmişsin imdi zikr olunan urganları doğru Edirneye gönderilmek emr edüp buyurdum ki te’hîr eylemeyüp sâbıkâ gönderilen emr-i şerîfim mûcebince ihzâr olunan urganları istopuya sarup arabalara tahmîl edüp doğru Edirneye gönderesiz ki buradan Yeniadaya gönderile Yeniada Kandiye ve Pire kazâsındadur bu bâbda subaşıya dahi emr olunup kifâyet mikdârı çuka tedârik olunmak tenbîh olunmuşdur heman te’hîr eylemeyüp ihzâr olunan urganları irsâl ve îsâl eylemek iken … olasın.

242/469

Gimülcine kâdîsına hüküm ki hâlâ binâ olunmak fermân olunan yetmiş kıt‘a gemilere lâzım olan eğer demür urganlarıdır ve eğer gayrı urganlardır cinsi defter olunup ana göre zikr olunan urganları ihzâr eylemek içün sana gönderildi zikr olunan urganlar ve sâyir lâzım olan âlât ve esbâbı sâbıkâ gönderilen ahkâm-ı şerîfe mûcebince ale’t-ta‘cîl tedârik ve ihzâr eylemek mühimmâtdan olmağın buyurdum ki vardukda te’hîr eylemeyüp binâ olunan gemilerin her birine tenbîh olunduğu üzre lâzım olan urganları ve sâyir âlât ve esbâbın bî-kusûr tedârik eyleyüp bu husûsda kusûr ve noksân komayup müretteb ve mükemmel ihzâr eyleyip göndermek ardunca olan ve ne vechle tedârik eyledüğün emrim üzre lâzım olan urganları ve sâyir âlâtdan ne makûle nesneler tedârik ve ihzâr eyledüğün mufassal ve meşrûh yazıp südde-i sa‘âdetime bildiresiz.

242/470

Dizdar Mehmed’e verildi.

Samsun kâdîsına hüküm ki Bursa kâdîsı südde-i sa‘âdetime mektûb gönderüp Samsun kal‘ası dizdârı Mehmed bin Mustafa Kuloğlu demekle ma‘rûf Kara Mustafa nâm mücrimi mukaddemâ habsi lâzım gelmeyüb Canik alay beğisi Mehmed nâm kimesne mezbûr yeni kal‘ada habs eylemek için sana teslîm olunup habsden kaçup tutulması lâzımdır ve lâkin ele getürülüp habs olunduğun bildirmişsin amma sâbıkâ ne husûs için tutulup habs olunmak emrim olduğun i‘lâm eyledüğü ecilden buyurdum ki vardukda mezbûr sâbıkâ ne cerîme ile habs olunmak emrim olmuş idi aslı nedir kazıyye ne vechle şöhret ederler yaramazlıkla mı meşhûrdur fesâd ve şenâ‘at üzerine sâbit olan cerîmesinin sûret-i sicilleriyle südde-i sa‘âdetime gönderesiz ana göre ahvâli göresiz.

242/471

Sefer Çavuş’a verildi. Fî 23 N.

Ahyolu kâdîsına hüküm ki bundan akdem Ahyoluda binâ olunmak emrim olan gemiler mühimmi içün Fere ve İpsala ve Ayneroz kazâlarından ihrâcı fermân olunan neccârları hâlen kâdîları ihrâc edüp Ahyoluna irsâl eylediklerin ve ihrâc olunup Ahyoluna gönderilen neccârların defterleri südde-i sa‘âdetime gönderildiği ecilden zikr olunan defterlerin sûreti ihrâc olunup defter mûcebince her kazâdan ihrâc olunup gönderilen neccârlar sahih Ahyoluya tamâm varup vâsıl olmuşlarmıdır yoklayup ma‘lûm edilmek içün sana irsâl olundu buyurdum ki gönderilen defterlere nazar edüp göresiz defterde mestûr olan neccârlar sana vardılar mı nice oldular defter mûcebince tamâm varmışlar mıdır yoksa eksik mi varmışlardır eksik varanlar hangi kazâdandır yoklayup temessük verüp dahi zikr olunan neccârların bir mikdârını Varna’ya gönderesin ki anda olan gemilerün itmâmına sa‘y ve ikdâm eyleyeler ve ne vechle tedârik edüp sana ne kadar neccâr varup Varna’ya ne mikdâr gönderildiğin bildiresiz.

243/472

Kethüdâsına verildi. Fî 18 N.

Cebeli kâdîsına hüküm ki taht-ı kazânızda Ali bin Ömer Hasan bin Emir Yusuf bin Abbas Mehmed bin Gazzâl Mehmed bin Aratkı Zeyn bin Mikdâdî Ahmed bin

Çelebi Şehhâde bin Sahih Hacı Ali bin Ziyneddîn Mehmed bin Mehmed… nâm kimesneler ehl-i fesâd ve şenâ‘at oldukları südde-i sa‘âdetime i‘lâm olunup cezîre-i Kıbrıs’a sürgün olmaların emr edüp buyurdum ki vardukda zikr olunan on nefer kimesneler ol yerlerden alâkaların kat‘ edüp dahi tevâbi‘i ile emr-i şerîfim müted‘âsınca cezîre-i mezkûreye gönderesin ki varup anda sâkin olalar tamâm alâkaların kat‘ edüp ne zamânda ol cânibe gönderdüğün yazıp bildiresin.

Bu dahi mezbûr Kethüdâya verildi.

Bir sûreti… kâdîsına Abdülkâdir bin Hacı Cemal Alâ’addîn bin Ca‘fer Abdülkâdir bin Nikaği Yahyâ bin Dürî nâm kimesneleri alâkaları kat‘ etdirüp cezîre-i Kıbrıs’a süresiz deyü yazıla.

243/473

Kara Kethüdâya verildi. Fi 13 N sene 979.

Küre ve Selendi kâdîsına hüküm ki dergâh-ı mu‘allâm çavuşlarından olup Yekmil(?) ma’deninde yuvalak hizmetinde olan kıdvetü’l-emâsil Cârullâh Çavuş zîde kadruhû südde-i sa‘âdetime âdem gönderüp taht-ı kazânuzda kifâyet mikdârı yokdur ihrâc olunup yuvarlak hizmetinde olmak için gönderilmesin emr edüp buyurdum ki âdemi varup yokdur taleb eyledikde her birinüz taht-ı kazânuzda onat vechle mukayyed olup mu‘accelen kifâyet mikdârı yokdur ihrâc eyleyüp olageldüğü üzre müşârun-ileyhin âdemiyle mahall-i me’mûra gönderesiz ki varup anda hizmetde olalar bu husûs mühimmât-ı umûrdandır ihmâl ve tekâsülden hazer eyleyüp ber-vech-i isti‘câl ihrâc ve irsâli bâbında sa‘y ve ihtimâm eyleyesiz.

244/474

Sa‘dî Çavuş’a verildi. Fî 11 ramazân sene 979.

Gümülcine kâdîsına hüküm ki ve Sinan Çavuş’a hüküm ki bundan akdem size hükm-i şerîfim irsâl olunup anda olan urganlar eğer henüz irsâl olunmamış ise ne kadar cins urgan ihzâr olunmuş ise her cinsi başka başka olunanlara sarup dahi arabalara tahmîl edüp Yeniada … nâm mahallerde binâ olunan gemilere irsâl olunmak emrim olup zikr olunan yerlere varınca yol üzerinde olan kâdîlara dahi … bulunuvirüp îsâli bâbında mu‘âvenet eylemek içün hükm-i hümâyûnum gönderilmiş idi ol emr-i şerîfim

ke-mâ kân mukarrer iken henüz urgan varup vâsıl olmadığı i‘lâm olunmağın buyurdum ki vardukda asla te’hîr ve terâhî eylemeyüp sâbık emr-i şerîfim üzre urganları onat vechle istopuya sardurup dahi arabalara tahmîl edüp ale’t-ta‘cîl mahal-i me’mûra irsâl ve îsâl eylemek ardunca olasın zikr olunan urganlar vakti ile erişmek mühimmâtdandır ihmâlden hazer edüp ber-vech-i isti‘câl irsâl eylemek bâbında sa‘y ve ikdâm eyleyesiz ve bir vechle istopu ile sardurasız ki arabadan zarar gelmeye ve ne cins urgan işledüp gönderdüğünüzü ve ne vakit ve ne mikdâr urgan irsâl olunduğu ve kaç merhale takım etdirildüğü bî-kusûr arz eyleyesiz.

244/475

Cezâyir Çavuşlarından Hasan Çavuş’a verildi. Fî 19 N.

Bostancıbaşına hüküm ki mahrûse-i İstanbul’da gâyet kış olup hâssa sarayların havluları rüzgârdan yıkılup kurşunları dökülüp ve kuzu bağçesinde ahvalar havlısı yıkılup termîmi lâzım olup ve bağçe-i âmire kurbunda binâ olunan kadırga an-karîb tamâm olur bu yıl deryâya inerse ana göre levâzımı tedârik oluna deyü arz eylemişsiz eyle olsa eğer termîme muhtâc olan havlulardır ve eğer gayrıdır ve eğer kadırgadır mümkün olduğu üzre itmâma erişmesin emr edüp buyurdum ki vardukda emr-i şerîfim mûcebince termîme muhtâc olanları ve kadırga ahvâlin mümkün olduğu üzre görüp levâzım ve mühimmâtın tedârik eyleyüp itmâm-ı maslahatda sa‘y ve ihtimâm üzre olasın.

[yev]mü’l-hamîs fî 16 ramazân sene 979. 245/476

Mustafa Çavuş’a verildi. 10 Ramazan sene 979.

Şam beylerbeyine hüküm ki Hak ta‘âlânın ulüvv-i inâyetine tevekkül olunup fî sebîlillâhi ta‘âlâ gazâ ve cihâd içün evvel bahar huceste âsârda deryâya azîm donanma-i hümâyûnum gönderilmek tasmîm ve niyet olunmuşdur eyle olsa Şam mukaddemlerinden Mansûr nâm takaddüm mukaddemâ emr ile Kıbrıs’a hayli kimesne ile varup küllî yoldaşlıklar edüp kendüye ri‘âyeti olmuşdur buyurdum ki mezbûru getürüp hüsn-i istimâlet verüp kâdir olduğu kadar yarar tüfenk endâz ve kurşun ile bu def‘a donanma-i hümâyûnuma bile gelüp gazâ ve cihâdda bulunmağı gereği gibi

murakıb edüğ dahi hâzır oldukda kurbunda olan gemilere kodurasız ki ol gemilerle donanma-i hümâyûnuma gelüp mülâkî olalar ve gazâ ve cihâd âmme-i ehl-i islâmın üzerine ayn-ı farz olup anun gibi gazâya tâlib olanları anda Kıbrıs’a geçürüp gemilere kodurup donanma-i hümâyûnuma gönderesiz deyü fermân olunmuşidi ol emr-i şerîfim mukarrerdir ve eğer müşârun-ileyh Mansûr’a ve eğer sâyir mukaddemlere gereği gibi istimâlet verüp dahi gazâdan sahalu yarar ve tuvana kurşun ve tüfenk endâz sekbanlardan müstevfî cengciler tedârik edüp zikr olunan gemiler kodurup donanma-i hümâyûnuma gönderesiz ki inşallâh ta‘âlâ gelüp fî sebîlillâh gazâda ve yoldaşlıkda bulunanların hallu hallerine göre dirlikler verilüp ri‘âyet olunmak mukarrerdir ana göre tenbîh ve i‘lân edüp ziyâde tüfenk endâz ve kurşun edâsında dakîka fevt etmeyesiz.

245/477

Hüseyin Çavuş’a verildi. Fi 17 N.

Kapûdâna hüküm ki Varna’da binâsı fermân olunan on beş pâre gemi itmâma erişmeye karîb olup lâkin kalkancı cüzvi(?) olup ol bâbda müzâyakaları olmağın gemiler avk olunmak lâzım geldüğü i‘lâm olunmağın bir mikdâr yarar kalkancı gönderilmesin emr edüp buyurdum ki vardukda bir mikdâr yarar kalkancı ta‘yîn eyleyüp bî-tevakkuf-i vech gördüğün kimesnelere koşup mahall-i me’mûra gönderesin ki ol sebeb ile avk ve te’hîr olunmak lâzım gelmeye ve ne mikdâr gönderildüğin yazup bildiresin.

246/478

Mahmûd’a verildi. Fi 12 N.

Yeniçeri ağasına hüküm ki bundan akdem Midillü’ye ikiyüz nefer yeniçeri irsâl olunmak emrim olmağın zikr olunan yeniçeri deryâdan göndermek üzre olduğun mektûbunla i‘lâm eylemişsin imdi Molova dahi nöbetci gönderilmek lâzım olmağın muhâfaza içün nöbetci ta‘yîn eyleyüp göndermek içün hükm-i hümâyûnum yazılup gönderilmiş idi Molovaya muhâfazası dahi mühimmâtdan olmağın Midillü’ye ta‘yîn olunan ikiyüz nefer yeniçerinin elli neferin nöbetci tarîki ile gönderilmesin emr edüp buyurdum ki vusûl buldukda te’hîr eylemeyüp emrim üzre Midillü’ye ta‘yîn olunan ikiyüz nefer yeniçerisinin elli neferin Molova’ya ta‘yîn eyleyüp dahi zâd ü zevâde içün

bir gemi tereke tedâriki içün Ferhâd paşa edâmallâhü ta‘âlâ’ya hükm yazılup gönderilmişdir müşârun-ileyh ile söyleşüp dahi vech ve münâsib görüldüğü üzre bir gemi tereke ile memlû tedârik etdirüp yeniçerileri gemiye koyup fermân olunan yerlere gönderesin.

246/479

Ali Çavuş’a verildi. Fî 5 ramazân sene 979.

Kıbrıs beylerbeyisine hüküm ki hâlâ Kıbrıs’da hizâne-i âmirem defterdârı olan Mehmed dâme ‘ulüvvühû südde-i sa‘âdetime âdem gönderüp hâslarından aşağı varmak üzre beşyüz kile arpa ve üçyüz kile buğday cezîre-i Kıbrıs mahsûlünden verilmesin rica eylemeğin buyurdum ki müşârun-ileyhe şart-ı mezbûr üzre cezîre-i mezbûre mahsûlünden fermân olunan mikdârı arpa ve buğday verüp deftere kayd etdiresiz.

246/480

Eğir kethüdadan (?) Mustafa’ya verildi. Fî 19 S.

Zağra i eskisi kâdîsına hüküm ki hâlen Galata’da olan tersâne-i âmirem mühimmâtı içün kalkan ve iri sağış(?) ve şâyka ve gayrı donanma-i hümâyûnuma müte‘allik lâzım olan yekseri tedâriki içün Mustafa nâm kimesneye akçe verilüp taht-ı kazânızda kesdirmek içün mâliye cânibinden hükm-i hümâyûnum yazılup gönderilmişdir buyurdum ki vusûl buldukda taht-ı kazânızda yekseri işlemeye kâdir olanları kadîmden işledikleri yerde cem‘ edüp dahi mâliye tarafından gönderilen emr-i şerîfim mûcebince fermân olunan yekseri mu‘accelen işledüp irsâl eylemek ardunca olasın.

247/481

Hasan Çavuş’a ve Mehmed Çavuş’a verildi. Fî 28 receb.

Trabzon’a varınca Karadeniz yalılarında vâki‘ olan kâdîlara hüküm ki Samsun ve Sinop’da binâsı fermân olunan gemilere neccâr ve kalkancı lâzım olmağın ol gemiler itmâma erişince taht-ı kazânızda rençber gemiler işletmeyüp bulunan neccâr ve kalkancılar mîrî gemiler binâ olunduğu mahalle irsâl olunmasın emr edüp buyurdum ki

Benzer Belgeler