• Sonuç bulunamadı

51 52 46 45 40 38 37 33 31 30 5 5 5 5 4 4 4 3 4 4 44 44 49 50 56 58 59 63 65 66 0% 20% 40% 60% 80% 100% 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 AB-28 İhracat ABD İhracat D.Ü İhracat

33 34 33 28 25 28 28 27 28 26 19 19 17 18 16 18 18 17 14 15 48 47 50 53 59 54 55 56 58 59 0% 20% 40% 60% 80% 100% 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 AB-28 İthalat ABD İthalat D.Ü İthalat

7.5.2. Türkiye Dış Ticaret Tahminleri

Bu bölümde Türkiye'nin dış ticareti ile ilgili geleceğe yönelik tahmin yapılırken halihazırdaki mevcut ekonomik durum, döviz kurları ve fiyat dalgalanmaları göz ardı edilmiş basit doğrusal regresyon modeli kullanılarak hazırlanmıştır. Tahmin yapılırken etkili gözlemler ve uç değerler model dışında tutulmuştur. Hesaplamalarda dış ticaret istatistikleri HS sınıflaması esas alınmıştır. Tahminler bağımlı ve bağımsız model olmak üzere iki farklı düzende hesaplanmıştır.

83. Tablo - Genel Dış Ticaret Tahmini Bağımlı Model

Yıllar 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 2018 2019 2020 2021 2022 2023

İhracat 135 152 152 158 169 179 189 200 210 220 231 241 251

İthalat 241 237 252 242 285 302 319 336 353 369 386 403 420

Denge -106 -84 -100 -85 -117 -123 -130 -136 -143 -149 -156 -162 -169

Hacim 376 389 403 400 454 481 508 536 563 590 617 644 671

Kaynak: TÜİK, HS, Milyar ABD Doları, 2015-2023 yılları tahmin edilen verileridir

84. Tablo - Genel Dış Ticaret Tahmini Bağımsız model

Yıllar 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 2018 2019 2020 2021 2022 2023

İhracat 135 152 152 158 168 178 189 199 209 219 229 239 249

İthalat 241 237 252 242 288 306 324 342 360 378 396 414 432

Denge -106 -84 -100 -84 -120 -128 -136 -143 -151 -159 -167 -175 -182

Hacim 376 389 403 400 457 485 513 541 569 597 625 653 681

Kaynak:2011-2014 TÜİK, HS, Milyar ABD Doları, 2015-2023 tahmin edilen verileridir.

85. Tablo - Tarımsal Dış Ticaret Tahmini Bağımlı Model

Yıllar 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 2018 2019 2020 2021 2022 2023

İhracat 14 15 17 18 18 19 20 21 22 23 24 25 26

İthalat 11 11 11 12 12 13 14 15 15 16 17 18 19

Denge 3 5 6 6 6 6 6 6 7 7 7 7 8

Hacim 25 26 28 30 30 32 34 36 38 39 41 43 45

Kaynak:2011-2014 TÜİK, HS, Milyar ABD Doları, 2015-2023 tahmin edilen verileridir.

86. Tarımsal Dış Ticaret Tahmini Bağımsız Model

Yıllar 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 2018 2019 2020 2021 2022 2023

İhracat 14 15 17 18 20 21 22 23 24 25 27 28 29

İthalat 11 11 11 12 12 13 14 14 15 16 17 18 19

Denge 3 5 6 6 8 8 8 9 9 9 10 10 10

Hacim 25 26 28 30 31 33 35 38 40 42 44 46 48

7.6. TRANSATLANTİK TİCARET VE YATIRIM ORTAKLIĞI ANLAŞMASI (TTIP) MEDYA YANSIMALARI

Bu bölümde müzakere turları devam eden AB-ABD TTIP anlaşmasının uluslararası ve yerel medyadaki yansımaları ve uzman yorumlarına yer verilecektir.

7.6.1. Yabancı Medya

“The Newyork Times” olayı, ilk ve en zor görüşmelerin kapalı kapılar ardında başladığını ve tarihteki en büyük ekonomik girişimlerden biri olduğuna vurgu yapıp, amacın sadece gümrükleri kaldırmak olmadığını taraflar arasında motorlu taşıtlar, sağlık ve ilaç sanayi gibi alanlarda ortak bir düzenleme ve uyumlaştırmanın da amacının içerdiğinin haberini vermişti. Anlaşma önündeki tek engelin ise AB üyelerinin anlaşmaların kabulü için oy birliği ilkesi olduğu ve Fransa’nın tarım ürünleri üzerindeki kısıtlamalar gibi birkaç konu üzerinde yoğunlaştığı aktarılmıştı (JAMES KANTER, JACK EWING, 13 Şubat 2013).

BBC dünya servisi ekonomi muhabiri Andrew Walker, STA’ların amacının gümrük tariflerinin ve ihracata konu olan ürünlerden gümrük vergilerinin kaldırılması olduğunu, halihazırda ortalama gümrük tarifelerinin düşük olduğunu fakat aradaki farkın ek ticaret olarak geri döneceğini ekleyerek gıda sektöründeki vergilerin yüksek olduğunu vurgulamıştır. Bu anlaşma için girişimde bulunulmasının, DTÖ ile yapılan müzakerelerin başarısızlığını yansıttığını aktarmıştır (Walker, 13 Şubat 2013).

Reuters, anlaşmanın 1995 yılında DTÖ ile yapılan müzakereden bu yana yapılan en iddialı teklif olduğunu, dünya üretiminin yarısı ve tüm ticaretinin üçte birini kapsayan anlaşma niteliğinde olup, küresel anlamda tarifelerin kesilip ticaretin kolaylaştırılması adına atılmış önemli bir adım ve anlaşmaya olan ihtiyaç hakkında yorumlara yer vermiştir (Robert- Jan Bartunek,Adrian Croft, 13 Şubat 2013).

Birçok ana akım medya anlaşmanın gerekli ve beklenen bir anlaşma olduğu ve taraflar arasındaki düzenlemeler ve uyum için bir fırsat olduğu ifade edilmişse de TTIP karşıtı sesler de yükselmeye devam etmiştir. Anlaşmanın tarafı olanlar kadar anlaşmadan taraf olmayanlar da bulunmaktadır.

Ek olarak TTIP karşıtları bir web sitesi15

kurarak söz konusu anlaşmaya karşı çıkanları ortak zeminde toplamaya çalışmaktadır. Şu ana kadar "Kirli Ticareti Durdurun" başlığı ile Avrupa'nın farklı ülkelerinden 1,5 milyondan fazla kişi tarafından desteklenmekte ve eyleme dökülmektedir.

T-TIP müzakerelerinin durdurulmasının gerektiğini savunanların ortak sebepleri ise; mevcut tüm düzenlemelerin değişecek olması (bankacılık, sağlık, iş ve işçi hakları gibi), kamu yardımları, sivil özgürlüğün kısıtlanması ve en önemlisi olarak karbondioksit emisyonlarının artışı argümanları tüm karşıtların birleştiği ortak sebeplerdir.

"Huffingtonpost", T-TIP'den bir an önce vazgeçilmesi için on elzem konu başlığı sıralamıştır. Tarihin en büyük STA'sı olarak nitelendirdiği anlaşmayı yayımlanmayan belgeler ve alınan bağlayıcı kararlar neticesinde şaibeli olarak değerlendirmiştir. Ayrıca anlaşmanın sadece büyük çok uluslu şirketlerin kar marjlarını yükselmek için fırsat olduğu vurgulanmıştır (Weidemann, 2014).

"The Guardian" ise İngiltere’nin tüm TTIP düzenlemelerini ve TTIP içeriğini tamamı ile kabullenmesinin zor olduğunu ifade etmiştir. Özellikle ulusal sağlık sistemi üzerindeki düzenlemelerin İngiltere'nin hassas noktası olduğunun açık şekilde dile getirmiştir (theguardian, 2015).

7.6.2. Yerel Medya

Türkiye’de ise anlaşmaya ilişkin görüşler;

…Küresel kriz bu iki büyük ekonomik gücün ihracat pazarlarının daralmasına yol açtı. Bu durumda iki büyük grubun tercihi birbirleriyle olan ticaretin geliştirilmesi oldu. Fakat mevcut yapıda gümrük ve koruma tedbirleri iki büyük grup arasında ticareti engelliyor. Çözüm, serbest ticaret anlaşması ile gümrük ve koruma tedbirlerini ortadan kaldırmak. Sonuç olarak biz müzakerelerin dışında kalır isek ve ABD ile ikili bir serbest ticaret anlaşması imzalayamaz isek, büyük fatura ödeyeceğiz. ABD ürünleri dolaylı olarak Türkiye'ye gümrüksüz girerken, biz ABD'ye gümrüklü mal satma çabasını sürdüreceğiz (Güngör, 05 Temmuz 2013).

…ABD ile AB arasındaki müzakerelerin son derece çetin şartlarda geçeceğini, 27 Birlik üyesinin kendi aralarında bile anlaşmakta zorlanması ve ancak geçtiğimiz cuma uzlaşı sağlayabilmesi de net şekilde gösteriyor. Fransa’nın kültürel istisna da ısrar edip bunu elde etmesi, süreci yavaşlatma potansiyeli en yüksek olan unsur olarak görülüyor… ABD ile AB arasındaki anlaşmayla ilgili müzakerelere Türkiye’nin doğrudan katılımı teknik olarak mümkün değil. Tamamen sürecin dışında olması halinde büyük zarar görme riskiyle karşılaşabilecek olan Türkiye, karar alma mekanizmasında yer alamayacak olsa da kararın şekillenmesinde sesini duyurmanın yollarını arıyor. Ankara, bu çerçevede gözlemci statüsüne sahip olma arayışına girmiş durumda… AB ile gümrük birliğinin de etkisiyle, serbest ticaret anlaşmaları arasındaki uçurumun artmasından endişe ediyor. AB’nin imzaladığı serbest ticaret anlaşmalarının kapasitesi Türkiye’nin imzaladıklarından beş kat daha fazla potansiyele sahip (Özalp, 19 Haziran 2013).

Dışişleri Bakanlığı bu gelişmeden önce;

…Türkiye’nin, AB’nin olumlu görüşünü almadan ABD ile STA imzalaması halinde ise, AB’nin ülkemizden ithal edeceği ürünler için menşe belgesi talep etmeye başlaması ve bunun sonucunda, Gümrük Birliğinin esasını teşkil eden ve en önemli kazanımımızı oluşturan malların serbest dolaşımının fiilen geçersiz hale gelmesi söz konusu olacaktır (Karakaş, 2002).

"Deutsche Welle", Türkçe sayfasında Türkiye TTIP anlaşmasının içinde olmalı başlığında Ekonomi Bakanı'nın açıklamalarının yanı sıra Türkiye'nin AB ve ABD ile teknik görüşmelere başlanacağının haberini vermiştir (Duran, 2014).

"Sabah", haberinde Türkiye'nin TTIP sürecine dahil olmasının hem AB hem de ABD yararına olduğunu ifade etmiş. Ne gümrük birliğinden ne de TTIP'nin dışında kalmamızın olası olmadığından bahsetmiştir (Menlik, 2014).

Milliyet, AB Bakanı ve Başmüzakerecisi Volkan Bozkır'ın "AB ve NATO üyeliği bizim temel gemimiz" başlığı altında TTIP'nin Türkiye için önemine yer vermiştir (Ersoy, 2015).

Radikal, haberinde mevcut hali ile açık vermekte olan Türkiye ABD ticaretinin TTIP tarafı olunması ile daha da artacağı, gümrük vergi indirimleri ile ya da ticaret sapması ile durumun ticaret dengesi adına; Türkiye için daha da kötüleşeceğini ifade etmektedir (Ercan, 2015).

TTIP, Türkiye basınında sıcaklığını ve haber değeri kaybetmemektedir. Türkiye basınının yanında vakıf ve bazı fikir enstitüleri konu ile ilgili araştırma ve kaynaklara gün geçtikçe yenisi eklenmektedir.

8. SONUÇ

İlk kez otuz yıl önce tasavvur edilen AB-ABD serbest ticaret anlaşması fikri Kuzey İrlanda’da yapılan G-8 zirvesinde sadece fikir olmaktan çıkmış, önümüzdeki yıllarda Atlantik’in iki yakasının bu gün adı konulan TTIP ile birleşeceğinin sinyalleri verilmiştir.

Müzakere turları bile çok uluslu yatırımcılarda büyük beklenti yaratmış, gerek etki değerlendirme raporları gerekse bizzat kendi temsilcileri müzakereler içinde paydaş olarak yerlerini almıştır.

TTIP sıradan bir STA olmaktan çok ticari ve kültürel bir birleşmenin çerçevesi olacak niteliktedir. Anlaşma metin ve vaatlerinden yola çıkarak sadece ticaretin değil çalışma standartlarından istihdama, üretimden pazarlamaya, alışkanlıklardan günlük yaşantıya tüm insanların dolaylı ya da doğrudan etkileneceğini söylemek mümkündür.

TTIP günlük yaşantının standartlarını ve düzenlemelerini yeniden yorumlamaktadır. Özellikle üreticilerin üretim süreçleri ve standartlarında da birtakım değişiklikler ve düzenlemeler yapılması planlanmaktadır.

Anlaşmanın muhtemelen en çok tartışılacak başlıklarından biri "Gıda Güvencesi ve Hayvan ve Bitki Sağlığı" başlığı olacaktır. AB ve ABD'li üreticileri (özellikle tarımsal ürün üreticilerini) yakından ilgilendiren bu başlıkta AB, sıkı standartların korunarak gıda ihracatının arttırılması, hayvan refahı, bitki sağlığı gibi konularda geleceğe yönelik olarak ABD ile ortak çalışarak düzenlemelerin geliştirilmesi, ürün onayları için kaybedilen süreleri ortadan kaldırmak istediklerini ifade etmiştir.

Tam anlamı ile küresel ekonominin seyrini değiştirecek olan anlaşmanın önündeki tek muhtemel engelin ise Fransa’nın tarım ürünleri ve kültürel istisna konusundaki tutumu ve İngiltere'nin ulusal sağlık hizmetleri konularındaki hassasiyetlerinin süreci yavaşlatacağı düşünülmektedir.

Diğer taraftan tüm AB, ABD üretici ve tüketicilerine ek bu ülkelerin tedarikçi ya da rekabet halinde olduğu ülkelerin vatandaşlarının TTIP’i desteklediği söylenemez. TTIP müzakere turları ilerledikçe imzalanmaması yönünde yoğunlaşan ve kalabalıklaşan bir kitle oluşmaktadır. Temel hedefin çok uluslu şirketlerin kar marjlarını arttırmak olduğunu;

KOBİ’ler, tabiat ve CO2 emisyonları, gıda güvencesi ve hayvan refahı, kamu hizmetleri

(sağlık, eğitim, vs,) gibi konularda TTIP’in negatif etkilerinin yararlarından kat ve kat fazla olacağı ifade edilmektedir.

Şüphe götürmeyen gerçek ise TTIP girişiminin sadece gümrük tarife indirimlerinden ibaret olmayıp ikili arasındaki standardizasyon ve uyumun da sağlanarak tarife dışı engellerin ve bürokrasinin aşılmasının ana hedef olarak kararlaştırılmasıdır.

AB ve ABD, hem stratejik olarak hem de ticari olarak Türkiye’nin en önemli ortakları arasında olması sebebi ile iki blok arasında gerçekleşen bu girişimin sonuçları ve etkileri bakımından Türkiye ekonomisini dolaylı ve doğrudan etkileyeceği aşikardır.

Türkiye’nin hali hazırda devam eden müzakerelere eklenmesine ne AB ne de ABD tarafından sıcak bakılmıştır. Müzakerelere taraf olma şansı bulamayan Türkiye TTIP'ye taraf olmak için farklı bir çözüm yolu geliştirmek durumundadır. En muhtemel ve olası yöntem ise Türkiye-ABD arasında eş zamanlı STA imzalanması yöntemi olacaktır.

ABD ile bir STA imzalanması konusunda girişimler, TTIP girişimi ile neredeyse eş zamanlı başlamış fakat şu ana kadar ortaya çıkmış somut bir gelişme kamu ile paylaşılmamıştır. Türkiye’nin ABD ile genel dış ticaretinin toplam ticaret hacmi içerisindeki payı (tablo 75, yaklaşık %5) küresel ölçeklerde oldukça düşüktür. Türkiye’nin genel ve tarımsal ihracatı içinde ABD’nin payı % 4 civarındadır. Türkiye ABD’nin ithalat yaptığı ülkeler listesinde alt sıralarda kalmıştır. ABD’nin ihracatında Türkiye’nin payı da görece düşüktür. Ek olarak son on yılda dış ticaret dengesi artan şekilde ABD lehine yön değiştirmiş, 2004 yılına kadar dış ticaret fazlası veren Türkiye,2013 yılı verileri ile ihracatın ithalatı karşılama oranı %45’e gerilemiştir. Kısaca ABD’ye satılan her 4 dolarlık ürüne karşılık 10 dolarlık ürün alınmaktadır.

AB ise Türkiye'nin en eski ve sağlam dış ticaret ortaklarından olmuştur fakat on yıl içerisinde Türkiye'nin dış ticaretinde köklü değişimler olmuş ve bu durum hızla değişmiştir. Türkiye'nin genel ihracatında 2004 yılında %58 olan AB'nin payı 2013 yılında %42'ye, ithalatında ise %49'dan %37'ye düşmüştür. AB ile olan tarımsal ihracat ise %51'den %30'a, ithalat %33’den %26'ya düşmüştür. Türkiye ile AB arasındaki ticaret hacmi 2013 yılı itibarı

ile 155 milyar $'ın üzerindedir ve her yıl AB'nin ülke payı azalıyor olsa bile ticaret hacmi artmaktadır.

Türkiye'nin AB ve ABD ile dış ticaret seyri önceki paragraflarda belirtildiği gibi devam ederken ikili arasındaki dev ticari bütünleşme girişiminin, tüm bu ticaret dengesini değiştirmesi öngörülmektedir.

ABD ve AB gibi iki büyük pazarın üzerinde uzlaştığı bir serbest ticaret anlaşmasının, Türkiye’nin müzakerelerine katılmadığı ve dolayısıyla kararları etkileyemediği kurallarının yürütülmesine, Türkiye’nin de buna uymak zorunda kalmasına ve bu zorunluluğu yerine getirmeye çalışırken sorun yaşamasına yol açması muhtemeldir. Dolayısıyla Türkiye, anlaşmaya dönük olarak yürütülen müzakereleri izlemenin yanında, diplomatik zeminde AB’nin, üçüncü ülkeleri Türkiye’ye dönük serbest ticaret konusunda anlaşmaya yönlendirilmesine de çalışmalıdır (Mercan, 2013).

TTIP'nin yürürlüğe girmesi durumunda Türkiye'ye olan olası etkileri hakkında detaylı ve robust verilere dayanan ve tüm dış etkenlerin değişimlerini hesaba katan bir çalışma henüz mevcut değildir. Çalışmada yer verilen ve tartışılan çalışmalarda gelecek tahminlerinde belli başlı maliyetler ve etkenler göz ardı edilmektedir. Tüm çalışmaların incelenmesinden ortak çıkarılan sonuç TTIP'nin imzalanması durumunda Türkiye'nin alacağı pozisyona göre etkilerinin farklı olacağıdır. Söz konusu farklı senaryolar Türkiye'nin anlaşmadan kar etmesinden çok ne kadar az zararla ticaret içinde kalacağını göstermektedir. TTIP yayılma etkisi sayesinde Türkiye gibi anlaşmaya üçüncü taraf olan ülkelerin faydalanacağı düşünülmemelidir zira yayılma etkisinden faydalanacak ülke sayısının çok fazla olduğu unutulmamalıdır. TTIP’nin tüm durumlarda Türkiye ve üçüncü dünya ülkeleri ticaretinde ek getiriden ziyade negatif etkilerinin olacağı yapılan tüm çalışmalar ve uzman görüşleri ile sabitlenmiştir. Türkiye'nin TITP'den nasıl etkilendiğini gösteren senaryolar içinde en az zararı TTIP'e ABD ile STA imzalayarak taraf olduğu durumda ortaya çıktığı söylenebilir.

TTIP'nin tarımsal ticaret üzerindeki tüm maliyetler ve dışsal değişkenlerin, SPS maliyetlerinin etkilerini ölçen bir çalışma henüz mevcut değildir. Tarım özelinde ise Türkiye'nin ABD ile olan ticaret hacminin artması, ABD'nin son yıllardaki tarımsal ihracat başarısı, karşılıklı olarak AB'nin Türkiye'nin tarımsal pazarlarını çeşitlendirmesi gibi

etkenlerin yanı sıra TTIP gibi dev bir anlaşmanın Türkiye'nin tarımsal ticaret dengesini negatif yönde etkileyeceği sonucu çıkarılabilir.

9. METODOLOJİ

Çalışmada kullanılan veriler SITC ve HS istatistik sınıflandırmaları dikkate alınarak hazırlanmıştır..

SITC, karşılaştırma amacıyla uluslararası ticaret istatistikleri için taşınabilir malların toplulaştırılmış (kümelenmiş) bir sınıflamasıdır. Kullanılan malzemeler, işleme aşamaları ve son kullanımın ana etmenler olduğu geleneksel bir sıralamayı izler. SITC temel alınarak derlenmiş verileri ekonomik analiz amaçlı anlamlı kümelere dönüştürmek için bir araç olarak hizmet etmek üzere tasarlanmıştır (TÜİK, 2013).

HS, Dünya Gümrük Organizasyonu tarafından dış ticaret için oluşturulmuş, bir uluslararası gümrük ürün sınıflamasıdır. HS, hem gümrük tarifeleri hem de dış ticaret istatistikleri için kullanılmaktadır. HS, hiyerarşik olarak yapılandırılmış bir mal sınıflamasıdır ve 5000 mal hakkında ayrıntılı tanım ve özellikleri ortaya koymaktadır. Her biri iki basamaklı sayısal bir kodla belirtilmiş, 96 fasıldan oluşmaktadır. Her bir fasıl kendi içerisinde alt başlıklara bölünmüş başlıklardan meydana gelmektedir. Başlıklar 4 basamaklı, alt başlıklarsa 6 basamaklı sayısal kodlarla belirtilmiştir. HS, her ne kadar temelde malları yani, fiziksel bir boyuta sahip ürünleri kapsasa da, elektriği de içine alır. HS hizmetleri kapsamaz. Ama hizmetlerin fiziksel ”görüntülerini” kapsar (Örneğin; Mimarların planları, bilgisayar yazılım disketleri, hatta 100 yıldan daha eski antikalar ve orijinal sanatlar vb.). Ayrıca, kullanılmış donanımlar gibi üretilmemiş malları da kapsar (TÜİK, 2013).

Ayrıca çalışmada kullanılan verilerde binlik ayırma ayracı nokta (.), ondalık ayırma ayracı virgül (,) kullanılmış ve veri seti 2004-2013 yılları arası panel veri olarak, on yıllık seçilmiştir.

Çalışmada kullanılan verilerde HS sınıflamasında tarımsal ürünlerin seçimi DTÖ tarım anlaşması ek bir birinci fıkrasına bağlı kalınarak HS(01-24) kalemleri baz alınmıştır. HS(25- 99) kalemleri ise sanayi ürünleri olarak hesaplamalara dahil edilmiştir.

Araştırmada hazırlanan verilerde SITC sınıflamasında tarımsal ürünler AB ve DTÖ metodolojisine yani SITC Rev.3 ikili kod sistemine (Tarım Ürünleri: 0_+1_+21+22+23+24+26+29+4_ ) bağlı kalınarak derlenmiş ve su ürünleri kalemi eklenerek hesaplanmıştır. Bu kapsam dışındaki kalemler ise sanayi ürünü kabul edilmiştir.

Türkiye için kullanılan dış ticaret verileri TÜİK veri tabanı, AB, ABD ve diğer ülkelerin ticaretleri için ise UNCOMTRADE veri tabanı kullanılmıştır. UNCOMTRADE veri tabanında istatistikler çeşitli sebeplerden ötürü veri açıklayan ülkeye göre değerler değişebilmektedir. İkili ticaret verilerinde AB'nin bildirmiş olduğu veriler kullanılmıştır. Ek olarak tüm çalışmada kullanılan veriler ABD doları ($) olup yıllar içindeki ortalama döviz kuru Türk lirası karşılıkları aşağıdaki gibidir.

2004* 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013

USD Alış 1.422.341,23 1,34 1,43 1,30 1,29 1,55 1,50 1,67 1,79 1,90

USD Satış 1.429.201,65 1,35 1,44 1,31 1,30 1,55 1,51 1,68 1,80 1,91

Kaynak: TCMB, 2004* YTL geçiş dönemi yılı kurudur.

Türkiye dış ticaret tahmini bölümünde oluşturulan tahmin dış ticaret değerleri basit doğrusal regresyon modeli kullanılarak hazırlanmış verilerdir. Bu model dahilinde döviz kuru, fiyat duyarlılığı ve dalgalanmaları, mevsimsellik, kriz etkileri, bağımlı-bağımsız ve dışsal değişkenler ile benzeri dış ticarete etki edebilecek unsurlar göz ardı edilmiştir. Bağımlı ve bağımsız olarak iki farklı model hazırlanmıştır bağımlı modelde ihracat, ithalat ve ticaret hami bağımlı olarak hesaplanmış, bağımsız model de ise R2

maksimize etmek için ihracat ve ithalat için ayrı modeller oluşturulmuştur. Basit doğrusal regresyon modeli (y = β0+β1x1t+et/t: 0, 1, 2,... ; β0; Sabit Terim, β1;Xt dışındaki tüm açıklayıcı değişkenler

sabitken, X1’deki bir birimlik değişmenin bağımlı değişkende ortaya çıkardığı değişmedir. et;

Hata Terimi, t; t. zaman) kullanılmıştır. Bulunan değerler gösterge niteliğinde olup gerçekleşecek rakamlardan farklı olması muhtemeldir.

KAYNAKÇA

AB Komistonu. (2013, Şubat 28). EU trade agreement with Peru goes live – Colombia’s next in line. Haziran 25, 2013 tarihinde Avrupa Basın Odası Basın Duyuruları: http://europa.eu/rapid/press-release_IP-13-173_en.htm adresinden alındı

AB Komisyonu . (2013, Nisan 22). EU and Morocco start negotiations for closer trade ties. Haziran 28, 2013 tarihinde Avrupa Basın Odası Basın Duyuruları: http://europa.eu/rapid/press-release_IP-13-344_en.htm adresinden alındı

AB Komisyonu. (2012, Aralık 16). EU and Singapore agree on landmark trade deal. Haziran 24, 2013 tarihinde Avrupa Basın Odası Basın Duyuruları: http://europa.eu/rapid/press- release_IP-12-1380_en.htm adresinden alındı

AB Komisyonu. (2012, Haziran 27). EU-Korea trade agreement: one year on. Haziran 26, 2013 tarihinde Avrupa Basın Odası Basın Duyuruları: http://europa.eu/rapid/press-release_IP- 12-708_en.htm adresinden alındı

AB Komisyonu. (2012, Aralık 11). European Commission welcomes European Parliament's support for closer ties with Central America and new trade deals with Peru and Colombia. Haziran 24, 2013 tarihinde Avrupa Basın Odası Basın Duyuruları: http://europa.eu/rapid/press-release_IP-12-1353_en.htm adresinden alındı

AB Komisyonu. (2013, 04 19). "First Round of EU-Japan Trade Talks A Success". 07 10, 2013 tarihinde Avrupa Basın Odası Duyuruları: http://europa.eu/rapid/press-release_MEMO- 13-348_en.htm adresinden alındı

AB Komisyonu. (2013, Mayıs 31). EU and Thailand hold first round of negotiations for Free Trade Agreement. Haziran 20, 2013 tarihinde http://trade.ec.europa.eu/: http://trade.ec.europa.eu/doclib/press/index.cfm?id=908 adresinden alındı

AB Komisyonu. (2013, Haziran 17). Statement by President Barroso on the EU-US trade agreement. Haziran 20, 2013 tarihinde Avrupa Basın Odası Basın Duyuruları: http://europa.eu/rapid/press-release_SPEECH-13-544_en.htm adresinden alındı

AB Komisyonu Ticaret Komiserliği. (2012, Eylül 7). EU-Morocco Agreement on agricultural, processed agricultural and fisheries products. Haziran 30, 2013 tarihinde http://ec.europa.eu/trade/policy/countries-and-regions/countries/morocco/: http://eur- lex.europa.eu/LexUriServ/LexUriServ.do?uri=OJ:L:2012:241:FULL:FR:PDF adresinden alındı

AB Komisyonu Ticaret Komiserliği. (2013, Mayıs 30). Association of South East Asian Nations (ASEAN). Haziran 23, 2013 tarihinde AB Komisyonu: http://ec.europa.eu/trade/policy/countries-and-regions/regions/asean/ adresinden alındı

AB Komisyonu Ticaret Komiserliği. (2013, Haziran 12). EU and Moldova conclude Deep

Benzer Belgeler