• Sonuç bulunamadı

Labaratuar Bulguları AĢağıdakilerden en az biri:

3. GEREÇ ve YÖNTEMLER

Bu çalıĢmaya Ocak 2008 ile Aralık 2013 tarihleri arasında Dicle Üniversitesi Çocuk Hastalıkları Hastanesi‟nde yenidoğan servisi dıĢındaki servislerde ve ÇYBÜ‟nde yatırılarak takip ve tedavi edilen, 48 saatten daha uzun süre yatan hastalar alındı. Hastane enfeksiyon sürveyansı, aktif ve prospektif olarak enfeksiyon kontrol hekimi ve enfeksiyon kontrol hemĢiresi tarafından gerçekleĢtirildi. Hastalar yattığı süre içinde hafta içi hergün ziyaret edilerek hasta bilgileri enfeksiyon kontrol komitesi hasta izlem formuna kaydedildi. Hastane enfeksiyon tanısı hastanın klinik, fizik muayene ve laboratuvar tetkiklerine dayanılarak CDC‟nin kriterlerine göre konuldu.

Ventilatör ĠliĢkili Pnömoni (VĠP): Mekanik ventilatör (MV) kullanımdan 48-72 saat sonra akciğer grafisinde infiltrasyon, konsolidasyon, kavitasyon, plevral effüzyon meydana gelmesi, balgam karakterinde değiĢiklik, pürülan balgam çıkarması derin trakeal aspirat ve/veya kan kültüründe üreme olması.

Santral Venöz Kateter ĠliĢkili-Kan DolaĢımı Enfeksiyonu (SVKĠ-KDE): Hastanın santral venöz kateter uygulamasından 48-72 saat sonra geliĢen primer kan dolaĢımına iliĢkin enfeksiyonlar laboratuvar olarak kanıtlanmıĢ KDE‟leri ve klinik sepsisi içerir. Hastanın kateter ve/veya perkütanöz kan kültüründe baĢka bir odak ve cilt kontaminasyonu olmaksızın üreme olması veya üĢüme titremelerle yükselen 38º C‟nin üzerinde ateĢinin olması ve birlikte hipitansiyon, taĢikardi, lökositoz–lökopeni bulgularından en az iki veya daha fazlasının olması.

Üriner Kateter ĠliĢkili –Üriner Sistem Enfeksiyonu (ÜKĠ-ÜSE): ÜK takıldıktan 48 saat sonra ateĢ, suprapubik duyarlılık bulgularından birinin olması, idrar kültüründe ≥ 100000 koloni/ml üreme olması ve en çok iki tür bakteri üremesi olarak tanımlanır. AteĢ ve suprapubik hassasiyet bulgularından ikisinin birlikte Dipstick testinin lökosit esteraz ve/veya nitrit için pozitif olması veya Piyüri (idrarda ≥ 10 lökosit/ml veya santrifüj edilmemiĢ idrarın büyük büyütmesinde her mikroskopik alanda ≥ 3 lökosit olması) veya santrifüj edilmemiĢ idrarın Gram boyamasında bakteri görülmesi veya miksiyon yoluyla alınmamıĢ iki idrar kültüründe >100 cfu/ml aynı üropatojenin (Gram negatif bakteriler veya Staphylococcus saprophyticus) üremesi veya uygun antibiyotik alan bir hastada üropatojen bir mikroorganizmanın <100.000 koloni/ml saf olarak üremesi de ÜKĠ-ÜSE olarak tanımlanır.

ÇYBÜ ve diğer servislerden elde edilen sürveyans verileri sonucunda Alet kullanım oranı ve AĠHE hızının hesaplanması aĢağıdaki formüle göre yapıldı.

Alet kullanım oranı = Alet günü / hasta günü

Alet iliĢkili enfeksiyon hızı = (Alet iliĢkili enfeksiyon sayısı / invaziv alet günü) x 1000 ÇYBÜ‟de ve diğer servislerde takip edilen ve bakteriyemi düĢünülen hastalardan steril koĢullarda gönderilen kateterden alınan kan kültürleri ve periferik kan kültürleri BacT/Alert ((Biomerieux, Fransa) otomatize kan kültür sisteminde takip edilerek pozitif sinyal veren kültürler iĢleme alındı. Ġdrar sondası ve santral venöz kateterlerin 3- 4 cm uç kısımları steril Ģartlarda Maki yöntemi ile semikantitatif olarak kanlı agar ve EMB agara ekildi. Steril Ģartlarda elde edilen trakeal aspirat ve idrar örnekleri koyun kanlı agar ve EMB plaklarına ekim yapıldı. Bakteri identifikasyonu ve antibiyogramı için tam otomatize identifikasyon ve antibiyogram cihazı kullanıldı.

ÇalıĢma süresince çocuk kliniğinde yatıp, hastane enfeksiyonu geliĢmeyen hastalar Kontrol grubu olarak çalıĢmaya alındı. Kontorl grubunun benzer klinikte yatmıĢ olması ve benzer yaĢ grubuna sahip olmasına dikkat edildi.

Veriler SPSS 18.0 (SPSS Inc, Chicago, IL, USA) istatistik programı ile değerlendirildi. DeğiĢkenlerin normal dağılım gösterip göstermediği görsel (histogram) ve analitik yöntemler (Kolmogorov-Simirnov test) kullanılarak değerlendirildi. Normal dağılım gösteren değiĢkenler ortalama±SD, normal dağılım göstermeyen değiĢkenler ise ortanca (minimum-maksimum) değerler verilerek gösterildi. Bağımsız grupların karĢılaĢtırılmasında Student-t testi kullanıldı. Oranla belirlenen değiĢkenlerin istatistiksel analizleri ki-kare testi testi ile yapıldı. P<0.05 istatistiksel değerlendirmede anlamlı kabul edildi.

Bu çalıĢma Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi GiriĢimsel Olmayan Klinik AraĢtırmalar Etik Kurulu‟nun 17.04.2014 tarihinde alınan kararı ile onaylanmıĢtır.

4.BULGULAR

ÇalıĢmaya Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Çocuk Yoğun Bakım Üniteleri ve Çocuk Servisleri‟nde Ocak 2012-Aralık 2013 yılları arasında hastane enfeksiyonu tanısı konan 118 hastave 75 kontrol grubu alındı. Hastane enfeksiyonu tanısı konanolguların 52‟si kız (%44,1), 66‟sı erkekti (%55,9). Cinsiyet açısından istatistiksel değerlendirmede anlamlı fark bulunmadı. Kontrol grubunun ise 42‟si (% 56)erkek ve 33‟ü (% 44)kız idi. (p=0.55)(ġekil 1).

ġekil 1. HE tanısı alan hastaların hastaların cinsiyete göre dağılımı

HE tanısı alan hastaların 37‟si (%31,4) bir yaĢından küçük, 42‟si (%35,6) 1-3 yaĢ, 22‟si (%18,6) 3-6 yaĢ, 11‟i(%9,3) 6-12 yaĢ ve altısı (%5,1) 12 yaĢ üstünde idi (ġekil 2).

HE tanısı alan hastaların hastanede yatıĢ tanıları değerlendirildiğinde; 29‟u (%25,4) malinite,25‟i (%21,2) akciğer enfeksiyonu, 21‟i (%17,8) bakteriyemi, 16‟sı (%13,6) idrar yolu enfeksiyonu, 13„ü (%11) Ģant enfeksiyonu, altısı (%5) nöromotor gerilik, biri(%0,8) merkezi sinir sistemi enfeksiyonu ve yedisi (%5,2) diğer enfeksiyonlar nedeniyle hastanede yatmaktaydı (ġekil 3). Kontrol grubunda ise; 14 vaka (%18,7) entoksikasyon, 11 vaka (%14,7) malignite, 11 vaka (%14,7) MSS enfeksiyonu,yedivaka (%9,3) akciğer enfeksiyonu, beĢ vaka (%6,7) idrar yolu enfeksiyonu,üç vaka (%4) Ģant enfeksiyonu, bir vaka (%1,2) nöromotor gerilik ve 23 vaka (%30,7) diğer enfeksiyonlar nedeniyle hastanede yatmaktaydı.

ġekil 2. HE tanısı alan hastaların yaĢ gurubuna göre dağılımı.

ġekil 3.HEtanısı alan olguların hastanede yatıĢ tanıları

HE geliĢen olgularımızın 81‟inde (%68,6) uzamıĢ yatıĢ öyküsü varken(>15 gün), 37 (%31,4) olguda ise uzamıĢ yatıĢ öyküsü yoktu.

Olguların risk faktörleri değerlendirildiğinde; 115 (%97,5) olguda periferik venöz kateter, 84 (%71,2) olguda enteral beslenme desteği verildiği, 73 (%61,9) olguya nazogastrik sonda, 67 (%56,8) olguya kan ve kan ürünleri transfüzyonu, 62 (%52,5) olguya endotrakeal entübasyon, 61 (%51,7) olguyaidrar sondası takıldığı, 59

(%50)olgunun mekanik ventilatöre bağlandığı ve 53 (%44,9)olgunun H2 reseptör blokörü kullandığı görüldü (Tablo 15).

Tablo 15. HE tanısı alan olguların risk faktörleri ve yüzdesi

Risk faktörü n %

PVK (periferik venöz katater) 115 97,5

Enteral beslenme 84 71,2 Nazogastrik sonda 73 61,9 Transfüzyon 67 56,8 Entübasyon 62 52,5 Ġdrar sondası 61 51,7 Mekanik Ventilasyon 59 50 H2 reseptör blokörü 53 44,9

SVK (santral venöz katater) 39 33,1 TPN (total parenteral nutrisyon) 35 29,7

Ġmmünsupresif tedavi 29 24,6 Nötropeni 29 24,6 Port takılması 17 14,4 Trakeostomi 10 8,5 Lomber ponksiyon 9 7,6 Periton diyalizi 9 7,6 DüĢük doğum ağırlığı 8 6,8 Steroid kullanımı 7 5,9 Diğer 12 10,2

HE tanısı alan hastaların hastanede yattığı bölümler açısından değerlendirildiğinde; 74‟ü (%62,7) yoğun bakım ünitesi, 29‟u (%24,6) hematoloji kliniğinde, 15‟i (%12,7) ise diğer kliniklerde yatarak takip edilmekteydi. Kontrol grubunda ise; 30‟u (%40) yoğun bakım ünitesinde, 22„sihematoloji servisinde(%29,3), 23‟ü (%30,7) diğer kliniklerdeyatarak takip edilmekteydiler (ġekil 4).

Benzer Belgeler