• Sonuç bulunamadı

Gelir Bileflenlerinin Da¤›l›m›

BÖLÜM 2. TÜRK‹YE’DE GEL‹R DA⁄ILIMI

3.2. Türkiye’de Gelir Bileflenlerine Göre Ayr›flt›rma

3.2.1. Gelir Bileflenlerinin Da¤›l›m›

Çizelge 3.1. inceleme kapsam›ndaki gelir bileflenlerine ait basit da¤›l›m özellik-leri hakk›nda bilgi vermektedir. 5. Bölümde yeralan AB ülkeözellik-leri ile karfl›laflt›rmay›

ayn› ölçe¤e göre yapabilmek için çizelegenin rakamlar›n›n hesaplanmas›nda OECD ölçe¤ini kulland›k ‹lk sütun gelir bileflenlerinin her biri için dönemler baz›nda alt yüzde otuzluk dilimin toplam gelir bilefleninden ald›¤› pay› göstermektedir. ‹kinci sütun ortadaki yüzde k›rkl›k dilimin ald›¤› pay› gösterirken, üçüncü sütun ise en üstte bulunan yüzde otuzluk dilimin ald›¤› pay› ifade etmektedir. Son sütunda ise gelir bileflenlerinin toplam gelir içindeki paylar› verilmektedir. Sat›rlarda gelir bile-flenlerinin 1987 ve 1994 y›llar›nda toplam gelirden ald›klar› paylar›n yan›s›ra her iki y›l aras›ndaki fark bulunmaktad›r.

Çizelgeye göre en eflitsiz da¤›lan gelir türleri s›ras›yla Müteflebbis Geliri, Tar›m Müteflebbis geliri, Faiz Geliri ve flafl›rt›c› bir flekilde Transfer Geliri olurken, emek gelirinin göreli olarak daha az eflitsiz da¤›lan tek gelir türü oldu¤u görülüyor. Bu genel görünümün ötesinde dönem içi ve dönemler aras› karfl›laflt›rmalar yapt›¤›m›z-da dikkat çeken bafll›ca özellikleri flöyle özetleyebiliriz:

1- 1987 y›l›nda en eflitsiz gelir da¤›l›m›na sahip bileflen müteflebbis gelirleri iken, 1994 y›l›na gelindi¤inde faiz gelirlerinin en eflitsiz da¤›lan bileflen ol-du¤u görülmektedir. Müteflebbis geliri elde edenler aras›nda en üst yüzde otuzluk dilim 1987 y›l›nda toplam müteflebbis gelirinin %86’s›n› elde ediyor-ken bu oran yaklafl›k on puan gerileyerek 1994 y›l›nda %76.6’ya kadar düfl-müfltür. Bu düflüfl herhangi bir grupta görülen en büyük düflüfltür ve bu ge-lir bilefleninin toplam içindeki pay›nda bir gerileme ile birlikte (%41'den

%35'e) meydana gelmifltir. Faiz gelirlerinde ise tam tersine en yüksek gelirli yüzde otuzluk kesimin toplam faiz gelirleri içinde, 1987’de %72.6 olan pay›

yaklafl›k 15.5 puanl›k bir art›flla %88’e kadar yükselmifltir. Ayn› zamanda da faiz gelirinin pay› 3 kat artm›flt›r: % 1.3'den % 4'e. Faiz gelirinin pay› çok

dü-flük olmakla birlikte art›fl ola¤anüstü yüksektir. Bir de yaklafl›k olarak her befl hanehalk›ndan sadece birinin faiz gelirinden yararland›¤›, üstelik bunlar›n büyük ço¤unlu¤unun küçük tasarruf sahipleri oldu¤u gözönüne al›n›rsa, 1994 y›l›nda faizlerdeki ola¤anüstü s›çraman›n da¤›l›m eflitsizli¤ini artt›r›c› et-kisi kolayca anlafl›l›r. Türkiye ekonomisinde 1994 y›l›nda yaflananlar düflü-nüldü¤ünde ve 1994 y›l›na ait flirket bilançolar› gözönüne al›nd›¤›nda bu iki gelir bileflenindeki geliflmelerin 1994 y›l›ndaki kriz ortam›na ba¤l› olarak or-taya ç›kt›¤› anlafl›lmaktad›r. Unutulmamas› gereken temel noktalardan biri de faiz gelirleri elde eden hanelerin ayn› zamanda faiz d›fl› en az bir faaliyet ge-liri daha elde ettikleridir. Sözkonusu dönemde, ola¤anüstü yüksek reel faiz-lerden ötürü müteflebbislerin bir bölümünün elde etti¤i faiz gelirlerinin mü-teflebbis gelirlerinden daha fazla oldu¤u bilinmektedir. Di¤er bir deyiflle esas faaliyet kâr›nda azalma görülürken faiz gelirlerinde büyük bir art›fl gözlem-lenmifltir.

2- Tar›m müteflebbis gelirlerinde de, müteflebbis gelirleriyle fliddeti ayn› olma-makla birlikte benzer bir etki gözlemlenmektedir. 1994 y›l›nda tar›m müte-flebbis gelirleri 1987'ye k›yasla daha az eflitsiz da¤›lm›flt›r. Özellikle, alt ve or-ta gelir gruplar›n›n pay› aror-tarken en üst %30'luk gelir grubunun pay›n›n 6 puana yak›n gerilemesi dikkat çekicidir. Bu geliflmeye flimdilik kesin bir tefl-his koyamasak da bir çal›flma hipotezi olarak 1994 y›l› hasat döneminin 5 Ni-san istikrar program› ile çak›flmas› sonucu, fiyat müdaheleri ile yürütülen ve bu nedenle zengin çiftçinin daha fazla yararland›¤› bilinen tar›m sübvansi-yon politikas›n›n özelli¤i gere¤i eflitsizli¤in azalmas›na neden oldu¤u ileri sü-rülebilir. Tar›m müteflebbis gelirinin toplam içindeki pay›n›n % 40'a yak›n bir gerileme göstermesi de bir bak›ma bu geliflmeyi kan›tlamaktad›r. Tar›msal gelirler 1994'de dikkate de¤er bir düflüfl yaflarken, bu düflüfl esas olarak zen-gin çiftçileri etkiledi¤inden, gelir da¤›l›m› eflitsizli¤i bu kesimde azalm›flt›r.

58

Çizelge 3.1. Gelir Bileflenlerinin Ondal›k Nüfus Gruplar›na Göre Da¤›l›m›

(OECD Ölçe¤i: e)

En alt %30 Ortadaki %40 En üst %30 Faktör Paylar›

Emek Geliri

1987 0,103 0,313 0,584 0,241

1994 0,095 0,316 0,589 0,355

Fark -0,008 0,003 0,005 0,114

Tar›m Müteflebbis Geliri

1987 0,037 0,238 0,725 0,240

1994 0,054 0,262 0,684 0,149

Fark 0,017 0,024 -0,059 -0,091

Müteflebbis Geliri

1987 0,012 0,127 0,861 0,409

1994 0,031 0,203 0,766 0,350

Fark 0,019 0,076 -0,095 -0,059

Faiz Geliri

1987 0,055 0,219 0,726 0,013

1994 0,032 0,087 0,881 0,040

Fark -0,023 -0,132 0,155 0,027

Transfer Geliri

1987 0,050 0,188 0,762 0,098

1994 0,018 0,187 0,796 0,106

Fark -0,032 -0,001 0,034 0,008

Özel transfer (94) 0,018 0,164 0,818

Devlet transferi (94) 0,019 0,173 0,808

Kaynak: D‹E 1987 ve 1994 verilerine dayan›larak taraf›m›zdan hesaplanm›flt›r.

3- Emek gelirlerinde iki dönem aras›nda belirgin bir da¤›l›m de¤iflikli¤i olma-m›flt›r. Maafl ve ücretlerin en az eflitsiz da¤›lan gelir bileflenleri olmalar›n›n yan› s›ra, da¤›l›m› en istikrarl› gelir türü olduklar› anlafl›l›yor. Ayr›ca, 1987'den 1994'e emek geliri toplam gelir içindeki pay›n› % 24'den %35'e ç›-kararak neredeyse % 50 oran›nda art›r›rken da¤›l›m›n bozulmamas›, gerçek ücretler yükselirken ücret farkl›laflmas›n›n genifllemedi¤ini gösterir. Bu gelifl-me genellikle esnek ücret piyasas›na sahip ekonomilerde (örne¤in, ABD, ‹n-giltere vb) ayn› koflullarda ortaya ç›kan e¤ilimlerle z›t özelliktedir.

4- Transfer geliri da¤›l›m›n›n en çarp›c› yan› aslan pay›n› tepedeki % 30'luk gru-bun almas›d›r. Bu pay %75'in üzerindedir ve geliflmifl refah devletine sahip ekonomiler ile tam bir tezat teflkil etmektedir. Türkiye'ye özgü bu durumun bafll›ca nedeni devletin yapt›¤› sosyal transferlerin esas olarak emekli maafl-lar›ndan oluflmas›, asgari geçim yard›m›, çocuk yard›m›, iflsizlik tazminat› gi-bi AB ülkelerinde önemli gi-bir paya sahip olan transfer türlerinin mevcut ol-mamas›d›r. Bir baflka deyiflle devlet transferleri toplam gelirin hem % 10'unun alt›nda kalarak çok düflük bir düzey sergilemekte hem de sosyal transfere en çok ihtiyaç duyan iflsizler, çok çocuklu aileler, tar›m yoksullar›

gibi sosyal gruplar› d›fllamaktad›r. Bu genel saptaman›n yan› s›ra 1987'den 1994'e transfer gelirlerinde meydana gelen küçük bir art›fla ra¤men da¤›l›m-da gerçekleflen bozulma dikkat çekicidir. 1987’de %5’lik bir paya sahip olan alt dilimde görülen yaklafl›k üç puanl›k azalma bu grubun toplam transfer gelirlerinden elde etti¤i payda yaklafl›k olarak %60 dolay›nda bir düflüfl an-lam›na gelmektedir. Dolay›s›yla, 1994 y›l›ndaki krizin, özellikle transfer ge-lirlerine dayal› gelirin yeniden da¤›t›m› politikalar›nda amaçtan büyük bir sapman›n ortaya ç›kmas›na yol açt›¤› aç›kt›r. Bu durum, özellikle yoksulluk-la mücadele konusunda ciddi bir sorunun yafyoksulluk-lanm›fl oldu¤unu göstermekte-dir; transfer gelirlerinin as›l muhatab› olmas› gereken kesimin pay›nda ciddi bir düflüfl görülürken üst gelir gruplar›nda ise bir art›fl oldu¤u, bundan dola-y› transfer gelirlerine dayal› sosyal politikalar›n ifllevinden uzaklaflt›¤›, hatta tersine çal›flan bir mekanizmaya dönüfltü¤ü söylenebilir.