• Sonuç bulunamadı

Geliştirme Giderleri Açısından Ertelenmiş Vergi Yükümlülüğü

3. TMS 12’YE GÖRE ERTELENMİŞ VERGİ

3.2 ERTELENMİŞ VERGİ YÜKÜMLÜLÜKLERİ (BORÇLARI )

3.2.1 Ertelenmiş Vergi Yükümlülüğü Doğuran Olaylar

3.2.1.1 Geliştirme Giderleri Açısından Ertelenmiş Vergi Yükümlülüğü

Küreselleşen dünya ekonomisinde kurumların ve firmalarının değişen dünya şartlarına ve uluslararası rekabet koşullarına ayak uydurabilmeleri için birçok alandaki gelişmelere açık olmaları ve yeni teknolojiler üreterek rekabet güçlerini kaybetmemeleri gerekmektedir. Bu doğrultuda teknolojik bilgi üretilmesi, üründe ve üretim süreçlerinde yenilik yapılması, ürün kalitesi ve standardının yükseltilmesi, verimliliğin artırılması, üretim maliyetlerinin düşürülmesi ve teknoloji yoğun üretim amaçlanmaktadır. Kurumlar ve firmalar bu amaca yönelik olarak Ar-Ge adı verilen araştırma ve geliştirme yatırımlarına yönelmektedir.

Genel tanımıyla araştırma ve geliştirme faaliyeti, araştırma ve geliştirme, kültür, insan ve toplumun bilgisinden oluşan bilgi dağarcığının artırılması ve bunun yeni süreç, sistem ve uygulamalar tasarlamak üzere kullanılması için sistematik bir temelde yürütülen yaratıcı çalışmalar, çevre uyumlu ürün tasarımı veya yazılım faaliyetleri ile alanında bilimsel ve teknolojik gelişme sağlayan, bilimsel ve teknolojik bir belirsizliğe odaklanan, çıktıları özgün, deneysel, bilimsel ve teknik içerik taşıyan faaliyetlerdir.105

Ar-Ge faaliyetlerine ve yatırımlarına yönelik olarak ülkemizde çeşitli teşvikler uygulanarak bu faaliyetlere yönelik yatırım yapmaları konusunda kurumlar ve firmalar özendirilmektedirler. 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun’ da 28/02/2008 tarihinde yürürlüğe konarak Ar-Ge faaliyetlerine yönelik Ar- Ge indirimi, gelir vergisi stopaj teşviki, sigorta prim desteği, damga vergisi istisnası, teknogirişim sermayesi desteği ve çeşitli vergisel indirimleri kapsayan teşvikler getirmiştir. GVK ve KVK’ da Ar-Ge faaliyetlerine ilişkin düzenlemeler yapılmıştır. Bunlar;

104 TMS 12, a.g.s., s.7

105 Ahmet Kazan, ‘Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Vergisel Boyutu’ E-Yaklaşım, sayı: 201, Eylül

GVK 89/9. maddesine göre; Mükelleflerin, işletmeleri bünyesinde gerçekleştirdikleri münhasıran yeni teknoloji ve bilgi arayışına yönelik araştırma ve geliştirme harcamaları tutarının % 100’ ü oranında hesaplanacak Ar-Ge indirimini yıllık gelir vergisi beyannameleri üzerinde indirim konusu yapabileceklerdir.

KVK 10/1-a maddesine göre; Mükelleflerin, işletmeleri bünyesinde gerçekleştirdikleri münhasıran yeni teknoloji ve bilgi arayışına yönelik araştırma ve geliştirme harcamaları tutarının % 100’ ü oranında hesaplanacak Ar-Ge indirimini yıllık kurumlar vergisi beyannameleri üzerinde indirim konusu yapabileceklerdir. 5520 sayılı KVK’ nın 03/04/2007 tarihli 1 seri numaralı Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde araştırma ve geliştirme faaliyeti; Bilim ve teknolojinin gelişmesini sağlayacak yeni bilgileri elde etmek veya mevcut bilgilerle yeni malzeme, ürün ve araçlar üretmek, yazılım üretimi dâhil olmak üzere yeni sistem, süreç ve hizmetler oluşturmak veya mevcut olanları geliştirmek amacıyla yapılan düzenli çalışmaları ifade etmektedir denilmiş ve hangi faaliyetlerin Ar-Ge kapsamında olduğu belirtilmiştir. Bunlar;

 Bilimsel ve teknolojik alanlardaki belirsizlikleri gidermek ve bunları aydınlatmak amacıyla, bilim ve teknolojinin gelişmesini sağlayacak yeni teknik bilgilerin elde edilmesi,

 Yeni yöntemlerle yeni ürünler, madde ve malzemeler, araçlar, gereçler, işlemler, sistemler geliştirilmesi, tasarım ve çizim çalışmaları ile yeni teknikler ve prototipler üretilmesi,

 Yeni ve özgün tasarıma dayanan yazılım faaliyetleri,

 Yeni üretim yöntem, süreç ve işlemlerinin araştırılması veya geliştirilmesi,

 Ürünün maliyetini düşürücü, kalite, standart veya performansını yükseltici yeni tekniklerin /teknolojilerin araştırılması.

Ar-Ge indiriminden faydalanılmaya projenin başladığı geçici vergi döneminden itibaren başlanılacaktır.

İlgili dönemde kazancın yetersizliği nedeniyle indirim konusu yapılamayan Ar- Ge indirimi, sonraki hesap dönemlerine devreder. Bu devir için herhangi bir süre sınırlaması söz konusu olmadığından indirim için yeterli kazancın oluştuğu ilk dönemde indirim hakkından yararlanılabilir. Ancak devreden tutarın herhangi bir şekilde artırılması (yeniden değerleme veya ÜFE oranında) mümkün değildir. Yeterli kurum

kazancı olmasına rağmen indirilmeyen Ar-Ge indirim tutarlarının sonraki yıllarda indirimi mümkün değildir.106

Ar-Ge faaliyetleri, Maddi Olmayan Duran Varlıklara İlişkin Türkiye Muhasebe Standardı’nda (TMS 38), ‘araştırma faaliyetleri’ ve ‘geliştirme faaliyetleri’ olarak ayrı ayrı ele alınmıştır. TMS 38’de 8. Paragrafa göre;

Geliştirme faaliyetleri: Ticari üretim ya da kullanıma başlamadan önce, yeni veya önemli ölçüde geliştirilmiş malzeme, aygıt, ürün, süreç, sistem ya da hizmetlerin üretim planı veya tasarımında araştırma sonuçları ya da diğer bilgilerin uygulanmasıdır.107

TMS 38’e göre, araştırma ve geliştirme giderleri ayrıştırılabiliyorsa, araştırma giderleri gider yazılmakta, geliştirme giderleri ise aktifleştirilmektedir. Ayrıştırılamıyorsa harcamalar araştırma safhasında yapılıyormuş gibi ele alınıp doğrudan gider yazılmaktadır.108

Geliştirme giderleri ticari muhasebe açısından aktifleştirilip, muhasebe kârının hesabında gelecek dönemler boyunca amortismana tabi tutulabilir, vergiye tabi kârın tespitinde ise oluştukları dönemde gider yazılabilir. Bu tür geliştirme giderlerinin vergiye esas değeri, bu giderler vergiye tabi kârın tespitinde dikkate alınmış oldukları için sıfırdır. Geliştirme giderlerinin defter değeri ile sıfır olan vergiye esas değeri arasındaki fark geçici farktır.109

Örneğin110; 500 TL ödenerek yapılan geliştirme faaliyetleri önce aktifleştirilmiş ve

yılsonunda %20 amortisman uygulanmıştır. Vergiye tabi kâr hesaplanırken 500 TL’nin tamamı gider olarak kabul edilmiştir. Bu durumda net değerler dikkate alındığında muhasebe değeri (500-100=400) TL iken, vergi değeri (500-500=0) TL çıkmaktadır. Muhasebe değeri ile vergi değeri arasındaki fark olan 400 TL ise vergilendirilebilir geçici farktır ve ertelenmiş vergi yükümlülüğü yaratır.