• Sonuç bulunamadı

4.2. Bölgelerin Sosyo-Ekonomik Coğrafi Görünümleri

5.1.1. Gündelik Hayat ve Mekanın Cinsiyetleşmesi

Sahiplenme kadınlara yakışır ve kadınlardan gelecektir (Lefevbre, 2015: 380)

Araştırma bulgularına göre çalışma alanında mekanın cinsiyetleştiğini söylemek mümkündür. Bu bulgu görünür durumdaki iki zıtlık üzerine temellenir. Birincisi gözlem notlarında merkezi iş alanı ve yakın çevresinin erkeklerle ilişkili, şehrin periferisinde yer alan mahallelerin ise kadınlarla ilişkili söylem ve sembollerle tasvir edilmesidir. İkinci zıtlık ise kamusal mekanın erkekler ve özel mekanın kadınlar tarafından kullanımı şeklinde görünür hale gelmektedir. Mekanın tasvirinde kullanılan söylem ve semboller aracılığıyla mekan bir anlamda cinsiyetle ilişkilendirilerek damgalanmakta böylelikle cinsiyet, çalışma alanında sosyo-ekonomik gelişmişlikle ilgili olarak coğrafi görünümünün önemli bir bileşeni haline gelmektedir.

Gelişmiş Bölgeler

Mekan ve Gündelik Hayatın Maskülenleşmesi

Zayıf Sosyal Ağlar Kent İçi Tarım Faaliyetleri Yapılmamakta

Güçlü Altyapı

Yeni ve Nitelikli Konutlar

Olumsuz Duygu-Durum

Eğimin Az Olması

Azgelişmiş Bölgeler

Mekan ve Gündelik Hayatın Feminenleşmesi

Güçlü Sosyal Ağlar

Kent İçi Tarım Faaliyetleri Yapılmakta Altyapı Yetersizlikleri

Köhne ve Terkedilmiş Konutlar Olumlu Duygu-Durum

Kamusal ve özel mekan ayrımına ilişkin tartışmalar oldukça eskiye gider. Bu ayrım uzun süre kamusalın iktidar, güç, sınıf ve prestij platformu olması bağlamında ele alınmıştır (Kürkçüoğlu, 2014). Günümüzde ise bu tartışmalar içinde cinsiyet de önemli başlıklardan biri durumundadır. Bunun nedeni kamusal- özel ayrımının aynı zamanda kadın ve mekan etkileşiminin en somut olduğu alanlardan biri olmasıdır. Kadınların kamusal mekanla ilişkisi her daim gerilimli olmuştur (Tuncer, 2015). Çünkü kamusal mekan ve yaşam uzun süre kadınlar için bir rezalet alanı olarak tanımlanmış buna karşın erkeklere ise özgürlük alanı sunduğu anlayışı kabul görmüştür (Sennett, 2016). Toplumsal ahlak dışılığa ek olarak kamusaldaki kadının, toplum düzenine karşı bir tehdit olarak algılanması da bu dışlanmanın meşru kılınmasını sağlamıştır. Dolayısıyla kadınlar uzun yıllar kamusal olandan dışlanmış, hayatlarını yarı kamusal ve özel arasında geçirmeye zorlanmıştır. Çalışma alanında da kamusal mekanların erkek, özel mekanların ise kadın şeklinde cinsiyetleştiği görülmüştür. Kamusal mekanların en büyük bölümünü oluşturduğu kabul edilen sokaklar belirgin şekilde erkeklere aittir. Bu durum merkezi iş alanında açıkça görülmektedir. Erkekle ilişkilendirilen en belirgin sembol ise kıraathanelerdir. Şehir merkezinde tamamen kıraathanelerden oluşan ara sokaklar bulunmaktadır. Aynı şekilde Merkezi İş Alanı dışında bulunan nizamiye çevresinde de çok sayıda kıraathane bulunur ki buralarda bu işletmelerin hangi yön ve uzaklıkta bulunduğunu da belirten tabelalar görmek mümkündür. Mekanın erkeklerle ilgili olarak tasvir edildiği alanlar sosyo-ekonomik gelişmişlik bulgularına göre gelişmiş bölgelere karşılık gelmektedir. Bu bölgelerden en önemlileri de şehrin en gelişmiş mahallesi olan Bahçelievler mahallesidir. Mahalleye bağlı bölgelerin tasvirinde erkekler çok daha görünürdür. Bu anlamda sosyo-ekonomik anlamda gelişmiş olan bölgelerde kamusal mekanın denetiminin erkeklerde olduğunu ifade etmek mümkündür.

Buna karşın şehrin periferisindeki alanlara gidildikçe kadınlar coğrafi görünümde çok daha görünür hale gelmektedir (Şekil 116). Ancak bu durum kadınların bu alanlardaki hem kamusal ve hem de özel mekanın egemenliğini elinde tuttuğunu göstermemektedir. Çünkü aslında kadınların işlevselleştirdiği mekanlar sadece özel ve yarı kamusal olanlardır. Bunlar içinde en belirgin olanları ise pencere kenarı, balkon, kapı önleri veya evin yakın çevresidir. Bu mekanlar,

Cantek vd. (2017) tarafından hem eve dahil hem de sokakta olmaya imkan tanıyan kurtarılmış bölgeler olarak tanımlanmaktadır. Genellikle erkeklerin işte, çocukların ise okulda olduğu saatlerde sözleşilen bu mekanlarda bir araya gelen kadın topluluklarını neredeyse şehir merkezinden uzaktaki tüm mahallelerde görmek mümkündür. Özellikle kapı önü sohbetlerinde konutların anahtarlarının genellikle kapının dışında olduğu görülmüştür. Buna ek olarak kapının açık olduğu durumlarda da bir tül kullanılarak kapı açıklığının örtüldüğü gözlemlenmiştir. Bunlar aynı zamanda Cantek vd. (2017) nin bulgularına benzer şekilde eve olan bağlılığında göstergesidir. Günün ilerleyen saatlerinde ise mekanın asıl sahipleri olan erkeklerin ifade edilen mekanları yine egemenlikleri altına aldıkları görülmektedir ki bu durum kurtarılmış bölgelere ek olarak kurtarılmış saatler ifadesinin de çalışma alanındaki bulguları ifade etmede kullanılmasına imkan tanımaktadır.

Günün belirli saatlerinde kadınlar kamusal mekanlar olan sokaklarda görünür olsalar da davranış ve giyim kuşam gibi özelliklerine bakıldığında kamusalın değil özelin kurallarına göre hareket ettikleri gözlenmiştir. Pek çoğu sokağa çıkar gibi giyinmemekte ev içi kullanılan kıyafetleri ile kamusal mekanda temsil olmaktadır. Yine pek çoğu özel mekan faaliyetleri olan halı yıkama, yemek yapma, kış hazırlıkları gibi etkinliklerini kamusal mekanda gerçekleştirmektedir. Bu anlamda kalıcı olmamakla birlikte günün daha önce ifade edilmiş olan kurtarılmış saatlerinde kamusal ve yarı kamusal mekanları yeniden sahiplenerek onu üreterek özel mekanlara dönüştürdüklerini söylemek mümkündür.

“Mahallede yaşayan insanlara baktığımızda kadınlar daha ön planda erkek o kadar fazla görmedim… Kadınlar daha çok evlerinin kapılarının önünde gruplar halinde oturuyorlardı” (142. Bölge: G3) “Buradakiler genellikle kadın olduğu için şehir merkezindeki gibi fazla kahvehane yok. Hatta hiç görmedim diyebilirim. Şöyle bir bakınca kadınların birbirileri ile sohbet ettikleri ve sohbet ederken örgü ördükleri göze çarpmaktadır. Sohbetler parklarda ve kaldırımlarda çok daha net bir şekilde göze çarpmaktadır” (172. Bölge: G1 “…sağlı sollu kahvehaneler bulunduğu için bu alan çok sayıda erkekle dolu ve burada insanlar vakitlerini kahvedeki oyunları oynayarak geçiriyorlar” (171. Bölge: G1)

Şekil 116. Cinsiyet ve Sosyal Ağlara İlişkin Kelimelerin Dağılışı

Benzer Belgeler