• Sonuç bulunamadı

Günümüzde Türkçenin Boşnakça İle İlişkisi

1. BÖLÜM: TARİHSEL SÜREÇTE TÜRKÇENİN BALKAN

1.4.2. Günümüzde Türkçenin Boşnakça İle İlişkisi

Osmanlının Balkanlardan çekilmesiyle Balkan dillerinde Türkçenin etkisinde

azalma olmuş ve bu seferde Batı dillerinin etkisi artmaya başlamıştır. Bazı yazarlar

Türkçenin Balkan dillerindeki etkisini azaltmak için yayınladıkları sözlüklerde Türkçe

kelimelerin yerine ya Batı kökenli bir kelime benimsemeye çalışmış ya da kendi

dillerinde yeni bir kelime türetmeye çabalamışlardır. Ancak çoğu zaman bu yeni

kelimeler halk arasında pek rağbet görmemiş ve Türkçeleri kullanılmaya devam

edilmiştir. Bugün Boşnakçanın söz varlığında kullanılan Türkçe alıntı kelimeler bu

dilin önemli bir tabakasını oluşturmaktadır.

Bosna Hersek’te herhangi bir etnik gruba mensubiyeti gösteren en önemli

unsurlardan biri de konuşma dilidir. Boşnaklar, günlük konuşmada sıkça Türkçeden

geçen kelime ve ifadeleri kullanmayı tercih ederler. Bu konuda Boşnakların ciddi bir

gayret gösterdikleri gözlenmektedir. Örneğin Sancak bölgesindeki aile büyükleri

çocuklarının Türkçe ifadeleri kullanmaları konusunda ısrarcı davranırlar. Özellikle

bunlar arasında Selamünaleyküm, sabah hajrola, hamdosum, eydovale (iyi dua ile),

ejsahadile (iyi saat ile), hajrola, mubareçola, Allahaemanet, Allah razı ola gibi

yüzlerce kelime ve ifade vardır.

56

Hatta bayram namazını kılmak üzere olan imamın

aldığı tekbir tamamen Türkçedir. “Alla rızası üçün iki rek’at, altı tekbir…”, Cuma

namazlarında hutbeye çıkan imam inmeden önce Efendimiz’den başlayıp; Bilal-i

Habeşi ruhları üçün… el Fatiha deyip dualar eder.

57

Ayrıca şunu da belirtmemiz

gerekir ki Boşnakça Türkçedeki kadar çok kalıp ifadeye sahip değildir. Kendi söz

hazinesinde bu kalıp ifadelerin yerini karşılayacak bir ifade bulunmadığından bu

boşluğu Türkçe ifadeleri kullanarak doldurmaya çalışır.

Boşnakçaya geçmiş bazı Türkçe kelimeler öyle yerleşmiş ki bu dilden

çıkarılması gerçekten güçtür. Boşnakçaya geçen bazı Türkçe kelimeler zamanla

Boşnakçanın ses ve biçim özelliklerine dikkat edilerek kullanılmaya başlanmış ya da

ona bir ek getirip kendi diline mal etmiş yani onu Boşnakçalaştırmıştı. Böylece bu

56 Mustafa Çetin, “Toplumsal Kimliğin Devamlılığına Dilin Etkisi ve Boşnakların Türkçe Tercihi”, 1st International Symposium on Sustainable Development, Saraybosna 2009, s. 352.

57 Edina Solak, “Bosna-Hersek’te Türkçe ve Türk Dili Eğitimi ile İlgili Çalışmalar”, Çankırı Karatekin Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2/2, 2011, s. 167.

kelimelerin zamanla Türkçe kökenli oldukları unutulmuş, günümüz Boşnakçasında

diğer leksik unsurlar gibi kullanılmaya devam edilmişti. Örneğin Türkçedeki

“akşamlık” kelimesinin türü değiştirilmiş “akšamlučenje (akşam ziyafetinde hoşça

vakit geçirme), akšamlučiti (akşam ziyafetinde vakit geçirmek), akšamlučar (akşam

ziyafetinde vakit geçiren kimse)” gibi isim, sıfat veya fiil yapan Boşnakça ekler

getirilmiş ve yeni anlamlar yüklenmişti. Eğer “akşam” kelimesini bu dilden

çıkartmaya kalksak beraberinde türetilen kelime ve anlamları da dilden atmamız

gerekecek ve dilde boşluk olmasına sebep olacaktır.

Ayrıca Boşnakçada bulunan bazı Türkçe kelimelerinde de günümüzde yerini

alabilecek kelimeler bulunmamaktadır. Örneğin baksuz, boja, čarapa, češma, čardak

čelik, čizma, čorba,ćilim, düğme, kahva, kaiš, kajmak, kapija, kašika, kafana, kesten,

komšija, kreč, kula, majmun, oglagija, peškir, pekmez, rakija, raja, sanduk, sahat,

sarma, šećer, sirče, ugursuz, jastuk, jorgan, juvka vb.

Bazı Türkçe kelimelerin kullanımı bölgeden bölgeye, şehirden şehire farklılık

gösterebilmektedir. Örneğin küçük şehirde kullanılan Türkçe kültürel bir kelime

büyük şehirlerde o kavram bulunmuyorsa zamanla dilden de yavaş yavaş düşecektir

ancak küçük yerleşim yerinde aynı anda kullanılmaya devam edilecektir.

Bunlarla birlikte Boşnakçada yalnızca edebi eser ve sözlüklerde olup da artık

günlük konuşmada kullanılmayan ve arkaik olan pek çok kelime de vardır. Şkaljiç’in

sözlüğünde bulunan 9000’e yakın Türkçe kelimeden 1960’lı yıllardan bu yana

Boşnakçada bu sayının 3000’lere kadar indiği tahmin edilmektedir. Çünkü bunlardan

bazıları artık günlük konuşmada kullanılmayan ve yalnızca eski edebi eserlerde

karşımıza çıkan kelimelerdir. Bu sebeple edebi eserlerde arkaik olduğu düşünülen

kelimeleri anlamak için genelde kitapların sonuna bir sözlükçe konulmaktadır. Ünlü

Türkolog Hasan Kaleşi “Turcizmileri iyi öğrenmeden halk edebiyatı, etnoloji,

ekonomik ve toplum tarihi yani Türk etkisinde kalan bütün Balkan halklarının maddi

ve manevi hayatı ile araştırılma yapılamaz”

58

diye belirtmiştir. Örneğin bu arkaik

duruma düşen kelimelerden bazıları şunlardır: aba, abadžija, đumruk, defterdar,

58 Hasan Kaleşi, “Turski Uticaji u Tvorbi Reči u Albanskom Jeziku”, Zbornik Filozofskog Fakulteta,

dogramadžija, duvar, kalajdžija, kalauz, mangar, munedžim, mum, sefer, sual,

sungija, terzija, jabana, javaš, džam, surudžija, taleba, utija.

Bu durumun tersi söz konusu olan kelimeler de bulunmaktadır. Yani Türkçede

çoktan unutulmuş olup günümüzde Boşnakçada kullanılmaya devam eden kelimeler

vardır. Örneğin duhan (tütün), rahatlokum (Rahat ul- hulkum=lokum), karaula

(karavul=karakol), reisul ulema, mahrama (havlu), minđuša (mengüş= küpe; özellikle

Bektaşi ve Alevi dervişlerinin kulaklarına taktıkları küpe), saka, sako (paltoya benzer

bir üstlük) gibi kelimeler artık bizim için arkaik kelimelerden sayılırlar.

Türkçenin bu coğfrafyadaki varlığı Osmanlı'nın çekilmesinden sonra bile

devam etmiştir. Boşnakçada kimi zaman yeni bir kelime türetileceği zaman Türkçenin

düşünce yapısıyla ve Türkçede kullanılan bir kelimeye farklı bir anlam katarak yeni

bir kelime türetme yoluna gitmiştir. Örneğin tenećedžija kelimesinin anlamı 2. Dünya

Savaşı'nda Yugoslavya'yı işgal eden ve özellikle de Bosna Hersek'te bulunan Alman

askerlerini tenekeye benzer başlık taktıklarından dolayı aşağılama maksatlı söylenirdi.

Bu kelime bize Türkçenin bu coğrafyadan çekilmiş olsa bile Türkçe düşünce yapısıyla

yeni kelimeler türetilmeye devam ettiğini ve Boşnakların Türkçeden kolay kolay

vazgeçemediklerinin de bir göstergesidir.

Benzer Belgeler