• Sonuç bulunamadı

Finansal Piyasalarda Dengeyi Sağlamaları

D. Varlık Fonlarının Ortak Özellikleri

3. Finansal Piyasalarda Dengeyi Sağlamaları

Varlık fonları finansal piyasalarda istikrarın sağlanmasında önemli görevler üstlenmektedirler380

. Genel itibariyle uzun vadeli yatırımcı olmaları, risk

377

BALDING, Framing, s. 4; BALDING, Who’s Afraid, s. 205; Tüm bunlara rağmen varlık fonlarını yeni bir tür emperyalizm aracı olarak da görülebilmektedir. Bu görüşe göre varlık fonları aracılığıyla, yeni oluşan emperyalizm, eskisinden çok daha büyüktür. Bkz: DOCKES, s. 30.

378 BALDING, Who’s Afraid, s. 207. 379 BALDING, Who’s Afraid, s. 207. 380

ROMANET, s. 16; ALLEN/CARUANA, s. 4; Varlık fonlarının global ekonomiye yaptığı katkılar şu şekilde sıralanmaktadır; global büyümeye, mali dengeye katkı sağlamaları, global para akışını desteklemeleri, finansal eksiklik yaşayan şirketlere finans sağlamaları, krizden etkilenen bankaları tekrar sermayeye kavuşturmaları, ekonomik aktiviteleri ve üretkenliği

121 alabilmeleri381 ve büyük kaynakları kontrol etmeleri sebebiyle kaynak sıkıntısı çeken önemli şirketlere ciddi destekler sağlayabilmektedirler382. Kaynak sıkıntısı çeken ve

iflasın eşiğinde olan büyük bir şirketin yok olması, ülke içerisindeki makroekonomik dengeleri de sarsacaktır. Varlık fonları köklü geçmişe sahip, birçok insanı çalıştıran fakat ciddi kaynak sıkıntısı çeken ve iflasın eşiğinde olan şirketlere risk alarak yatırım yapmakta ve bu şirketleri iflastan kurtarmaktadırlar. Nitekim 2006-2008 döneminde Avrupa ve ABD’deki mortgage krizinden sonra ciddi problem yaşayan bankalardan olan CitiGroup, Merill Lynch, UBS ve Morgan Stanley adlı bankaların hisselerinin doğulu varlık fonları383

tarafından değerinden yüksek bir fiyata satın alınması bu bankaları batmaktan kurtarmıştır. Şüphesiz bu bankaların batması, mikro ve makro ölçekte, herhangi bir ülkedeki dengeleri ciddi oranda sarsabilirdi384

. Ancak bu satın almalar, yabancı devletlerin stratejik öneme sahip bankacılık sektöründe söz sahibi olduğu anlamına gelmekte olup, bu sebeple politik olarak kullanılabilecekleri endişeleri artmıştır385

. Varlık fonlarının yeterince şeffaf olmamaları da bu endişeyi desteklemektedir386. Bu sebeple ABD’de yabancı yatırımları tek tek denetleyen bir komite kurulmuş387

, Fransa’da belirli sektörlerde yabancı yatırımlar tamamen yasaklanmıştır388

. Almanya’da ise AB dışından Alman şirketlerinin % 25 veya daha fazla orandaki hissesinin alınması durumunda Alman hükümetine veto yetkisi verilmiştir389

.

artırmaları, stratejik sektörlere kritik zamanlarda yatırım yapmaları. Bkz: BASSANINI, s. 1.

381

Varlık fonlarının riskten uzak durduğu yönündeki görüş için bkz: ALLEN/CARUANA, s. 8;

BALDING, Who’s Afraid, s. 204; Muhakkak varlık fonlarının yatırımları arasında risk

potansiyeli düşük olanlar da bulunmaktadır. Fakat bu hususta varlık fonları, merkez bankaları ile kıyaslandığında daha riskli yatırım yaptıkları görülmektedir.

382 ALLEN/CARUANA, s. 10. 383

Bu varlık fonları; Singapur, Çin, Birleşik Arap Emirlikleri ve Kuveyt’e aittir.

384

STUCKELBERGER vd, s. 32.

385 WILSON, Richard, An Introduction To Sovereign Wealth Funds, 2018,

https://www.investopedia.com/articles/economics/08/sovereign-wealth-fund.asp, (ET: 09.04.2018); KIMMIT, s. 123.

386 KIMMIT, s. 122.

387 “Committee on Foreign Investment in the United States” adı verilen komite ulusal güvenliğe

tehdit oluşturabilecek dış yatırımları denetlemektedir. Bkz: KIMMIT, s. 123.

388 BERNARD/MIESZALA, s. 230. 389 AYKIN, s. 18.

122 Varlık fonlarının Afrika’da yaptığı yatırımlarla geri kalmış ülkelerin gelişmesine katkı sunduğu belirtilmektedir390. Gerçekten mali kaynak sıkıntısı çeken

Afrika ülkelerinde varlık fonlarının yatırım yapması, o ülkeler için finansal açıdan fevkalade bir dengeleme unsuru olabilir. Ancak varlık fonlarının Afrika’da politik amaç gütme ihtimalleri daha yüksektir. Zira Afrika ülkelerinin ekonomik olarak varlık fonlarına hayır deme ihtimalleri daha düşüktür ve siyasi güçleri çok daha azdır.

Varlık fonları, kasten olmasa bile, kontrol ettikleri kaynak çok büyük olduğu için denge sağlama yerine denge bozma özelliklerine sahip olabilecekleri belirtilmektedir391. Bu görüşe göre bunun iki sebebi olabilir. İlk olarak, varlık fonlarında önceden beri var olan şeffaflık sorunları, gittikleri ülkede endişeleri artırarak denge bozucu etki gösterebilir. İkinci sebep ise, varlık fonlarının idare ettikleri kaynağı gereği gibi kontrol edebilecek yetenekleri olmadığı için alacakları kararlarla hem piyasaya hem de kendilerine zarar verme potansiyellerinin görülmesidir. Bu gerekçeler mantıklı olsalar da, özellikle ikinci durumun pratik olarak gerçekleştiği görülmemiştir. Zira varlık fonları yatırım yaparken küçük parçalar halinde yapmakta, yatırım yaptıkları şirket üzerinde ciddi bir yönetimsel etkiye sahip olmamaktadırlar. Ayrıca varlık fonlarının son derece yetenekli ve tecrübeli yöneticilerle çalıştıkları görülmekte, bu sebeple hata yapma riskleri azalmaktadır392.

1990’lı yıllardan itibaren, dünyadaki sermaye kaynakları, petrol fiyatları ve dış ticaret fazlası sebebiyle özellikle Asya ve Ortadoğu ülkelerine yönelmeye başlamıştır. Bu ülkeler varlık fonları ve merkez bankaları aracılığıyla kaynaklarını batılı ve gelişmiş ülkelere yatırmışlardır. Böylece varlık fonları vesilesiyle sermayenin küresel akışında bir tersine dönüş görülmüştür393

. Bu akışı sağlayarak

390 STUCKELBERGER vd, s. 33. 391

BERNARD/MIESZALA, s. 221, 222; ALLEN/CARUANA, s. 13.

392 Yapılan araştırmalar sonucu varlık fonlarını yöneten kişilerin uluslararası, yüksek eğitimli ve

oldukça tecrübeli kişiler tarafından idare edildiği tespit edilmiştir. Bkz: BALDING, Who’s

Afraid, s. 207; BERNARD/MIESZALA, s. 222. Aksi görüş için bkz: FLEİCHER, s. 7;

STUCKELBERGER, s. 40. 393 REINSBERG, s. 3.

123 varlık fonları, global mali dengenin sağlanmasına ciddi katkı sağlamaktadırlar. Özellikle küresel kriz zamanlarında çok ciddi faydaları olmaktadır394

.

Varlık fonlarının politik gaye gütmediği, tamamen ekonomik amaçlarla hareket ettiği kesin olarak bilindiği zaman, yatırım yapılan ülkelerin ekonomilerine ciddi katkı yapacağı belirtilmektedir. Nitekim sahip oldukları büyük sermaye gücü ile dalgalı dönemlerde istikrar sağlayıcı pozisyonda bulunabilmektedirler395

. Bu sebeple, varlık fonlarına ve yatırım yapılacak ülkelere, doğru yatırım ortamının oluşması için bazı tavsiyeler verilmektedir396. Buna göre yatırım yapılacak ülkeler şu

kuralları uygulamalıdır:

 Varlık fonlarına karşı bariyer örmemeliler,

 Yatırım ortamı için açık ve eşit kurallar belirlemeliler,

 Yatırımcıların kâr maksimizasyonu amacıyla alacakları kararlara saygı duymalılar,

 Varlık fonları ile diğer yatırımcılar arasında adil davranmalılar.

Varlık fonlarının ise bu hususta uygulaması gereken ilkeler şu şekilde sıralanmıştır397

:

 Politik değil ekonomik yatırım yapmalılar,

 Uluslararası düzeyde bir teşkilat yapısına ve karar mekanizmasına sahip olmalılar,

 Özel sektör ile eşit şartlarda rekabet etmeliler, ayrıcalık talep etmemeliler,

 Uluslararası finansal dengenin sağlanmasına katkıda bulunmalılar,

394 INTERNATIONAL WORKING GROUP OF SOVEREIGN WEALTH FUNDS, s. 3.

395 BERNARD/MIESZALA, s. 220; Bu hususta farklı bir görüşe göre, varlık fonlarının yatırım

yaptığı firmaların kârlılık oranında düşüş görülmüştür. Bkz: KNILL April/LEE Bong Soo/MAUCK Nathan, “Sleeping with the Enemy” or “An Ounce of Prevention” Sovereign

Wealth Fund Investments and Market Destabilization, 2009, https://www.researchgate.net/publication/228258623_'Sleeping_with_the_Enemy'_or_'An_Ounc e_of_Prevention'_Sovereign_Wealth_Fund_Investments_and_Market_Destabilization, (ET: 17.04.2018), s. 23.

396 KIMMIT, s. 127. 397 KIMMIT, s. 127.

124  Yatırım yaptıkları ülkelerin kurallarına uymalılar.