• Sonuç bulunamadı

ET FİYATLARI VE EKMEK MESELESİ

F- GÜNDELİK HAYAT

V- ET FİYATLARI VE EKMEK MESELESİ

Ülke genelinde et fiyatlarının aşırı şekilde yükselmesi tartışmalara neden oluyordu. Son günlerde et fiyatlarının pahalılığı konusunda yapılan araştırmalara göre bu kış gerek Anadolu’da gerek Trakya’da hayvan ölümleri oldukça fazla olmuştu. Kurtarılan hayvanlar içinde birçok masraf yapılmıştı. Bu durum doğal olarak et fiyatlarının yükselmesine neden oluyordu382. 1929 senesi İzmir basınına

bakıldığında, et fiyatlarının yükselişi ve İzmir Belediye’sinin et fiyatlarının düşmesi konusundaki yaptığı mücadele geniş yer tutmaktadır. Et fiyatlarının yükselişi karşısında belediye, kasaplara karşı büyük bir mücadeleye başlamıştı. Belediyenin et fiyatlarının artışına karşı başlattığı mücadele etkisini kısa zamanda gösterdi. Kasaplar kelle ve ciğerleri de et fiyatıyla satıyorlardı. Belediye, kelle ve ciğerleri ayırmış, 100 kuruş üzerinden taze kuzu eti satmaya başlamıştı. Bunun üzerine

380

Hizmet, 1 Ağustos 1929. 381

İzmir Enternasyonal Fuarı ve İzmir Rehberi 1937, s.42-43. 382

kasaplar da kelle ve ciğeri et fiyatından ayırmıştı383. Belediye, Caferaki Biraderler ile anlaşmaya varmış, şehrin on iki yerinde belediyenin göstereceği dükkânlarda bu kardeşlere et sattıracaktı. Bu dükkânlarda satılan etler, kasapların sattığı et fiyatlarından en az on kuruş ucuz olacaktı. Bunun üzerine koyun etinin kilosu 80 kuruşa satılmaya başlanmıştı384. Belediyenin yapmış olduğu bu anlaşma kısa sürede etkisini gösterdi. Kasaplar koyun etinin kilosunu 90 kuruşa düşürmüştü385.

Baytar Müdürlüğü’nün İzmir mezbahasında kesilen hayvanlarla ilgili olarak yaptığı istatistiğe göre 1929 senesinde İzmir mezbahasında 41.784 koyun, 31.821 kuzu, 4.787 keçi, 761 oğlak, 4.762 öküz, 8.211 inek, 514 manda, 88 deve, 672 dana, 30 malak, 47 domuz kesilmişti386. 1929 senesinde İzmir mezbahasında 2.352.298 kilo et çıkmıştır. Deniz ve köylerden 235.209 kilo balık elde edilmiştir. Bunlara 117.613 kümes hayvanının etleri de dahil edilirse İzmir merkezinde bir senede 2.705.115 kilo et tüketilmiştir. İzmir’de 182.000 nüfus mevcut olduğuna göre toplam tüketilen et miktarı mevcut nüfusa bölünürse bir senede kişi başına 14, 5 gram et düşmektedir.

Kazalar da hesaba katılmak suretiyle bütün vilâyet dâhilinde bir senede tüketilen et miktarı 4.558.600 kilodur. Vilâyetin genel nüfusu 558.000 olduğuna göre kişi başına 7,5 gram et düşmektedir. Buda vilayet dâhilinde et fiyatlarının yükselişi karşısında halkın ne kadar az et tükettiğini göstermektedir. 387.

Yetkililerin önceliği, halkın yaşadığı yokluklar içerisinde hayat pahalılığını bir nebze de olsa düşürebilmek olduğu için, dışarıdan gelen una uygulanan vergi 11 kuruştan 4 kuruşa düşürüldü. Bu durumda ekmek fiyatının 3 kuruş ucuzlayacağı hesabı yapılıyordu. Un tüccarları tüm açıklamalarına rağmen vergi indiriminde genel fikri değiştiremedi. Unculara göre fiyatın yüksekliği, kötü geçen tarım sezonundan olsa gerek, buğday kıtlığıydı. Geçen sene aynı zamanda 100 bin çuval buğday varken, bahsi olan senede sadece 20 bin çuval mevcuttu; un fiyatlarının yüksek olması tüccarların elinde olan bir şey değildi388. Sonuç olarak genel çoğunluğun, halk kitlelerinin çıkarları her şeyin üzerinde tutuldu ve devlet vergi toplamından 383 Hizmet, 1 Mart 1929. 384 Anadolu, 27 Eylül 1929. 385 A.g.g., 1 Teşrinievvel 1929. 386 A.g.g., 6 Kanunisani 1930. 387 A.g.g., 17 Şubat 1930. 388 A.g.g., 18 Ocak 1929.

fedakârlık etti. Birkaç gün sonra Belediye yeni ekmek fiyatlarını açıkladı. Hem birinci hem ikinci nevi ekmek 20 para ucuzlayacak; birinci nevi ekmeğin kilosu 19 kuruşa inecekti389.

Amerika’dan alınan bir bilgiye göre 1929 yılı, Dünya hububat piyasasının genel savaştan beri ilk defa, ürün fazlalığından dolayı buhran geçirdiği bir dönem olmuştur. Bir önceki sene iyi giden mahsulün birçoğu elde kaldığı için de buğday fiyatları düşmeye devam etme eğilimine girmiştir. Nitekim elde kalan mahsulün miktarı yeni senede üretilenin yarısı kadar olmuş, 1929 yılı mahsulünün miktarı da önceki seneye oranla iki misli artmıştır. Bu nedenle hububat ihracatı yapan ülkeler arasında şiddetli bir rekabet başlamıştır390.

Bizdeki durumda bundan farklı değildir. Tam mevsiminde ve bol miktarda yağan yağmur geçmiş senelerdeki mevcut kıtlığı gidererek memleketimizin her yanında mahsulü arttırmıştır. Bunun yanında hükümetin mahsulü iki katına çıkarmak için aldığı radikal tedbirler şehrimizde de memnuniyetle karşılanmıştır. Zaferden sonra hükümetimizin göstermiş olduğu bu gayret ve faaliyet neticesinde memleketimiz, dışardan un ve buğday getirme ihtiyacını hissetmemiştir. Hükümetimizin aldığı tedbirler neticesinde ileriki senelerde iktisadi hayatımızda iyileşme görülecek ve dışarıya da ihracat yapılma imkânı sağlanabilecektir391.

Buğday ve un üretimindeki fazlalık fiyatlar üzerine de yansıdığı için belediye ekmek fiyatlarını ucuzlatmıştır. Buna göre birinci çeşit (nevi) ekmek 17 kuruş 10 paraya, ikinci nevi ekmekte 14 kuruşa satılmaya başlanmış, buğday ve un fiyatlarının düşüş eğiliminde olması ekmek fiyatlarının daha da düşeceği sinyalini vermiştir392. Ancak kış ayları yaklaştıkça doğal olarak fiyatlarda artış görülmüş, 19 Aralık 1929 Perşembe günüden itibaren birinci nevi ekmeğin kilosu 30 para zam ile 18 kuruştan, ikinci nevi ekmeğin kilosu 30 para zam ile 14,10 kuruştan satılmasına belediye meclisince karar verilmiştir393.

Zeynel Besim’e göre ekmek meselesi ancak ziraata gereken önemi vererek, buğday üretimi ile çözülebilirdi. Ekmek için dışarıya para vermenin bir manası 389 A.g.g., 20 Ocak 1929. 390 Ahenk, 1 Temmuz 1929. 391 A.g.g.,1 Temmuz 1929. 392 A.g.g., 4 Temmuz 1929. 393 A.g.g., 18 Aralık 1929.

yoktu. Ülkede ticaret yok, sanat yok elinde sadece saban vardı. Yiyecek ekmeğimizi de bu sabandan çıkaramazsak halimiz harap olurdu394. Ekmek fiyatlarının aşırı yükselmesi ve eksik ekmek çıkaran fırınlar basında sürekli yer alıyordu. Eksik ekmek çıkaran birçok fırıncı, yapılan denetlemeler neticesinde yakalanmış ve eksik olarak çıkarılan ekmeklere el konulmuştur395.

Benzer Belgeler