• Sonuç bulunamadı

1.2. ZEYL-İ SİYER-İ VEYSÎ VE NÂBÎ

1.2.3 Eserin Muhtevâsı

Bu bölümde Zeyl-i Siyer-i Veysî ve Nâbî'nin konu başlıkları, aslına uygun şekilde yazılıp eserdeki sıralamaya riâyet edilerek tek tek özetlenmiştir.

2.3.1 Bu Ferı ̇̄de-i Ṣadefçe-i Taᶜbir-i Dil-Güşā Tekmı ̇̄l-i ᶜIḳdu'l-Cevāhir-i Fetḥ-i Ümmü'l-Ḳurā'dur

140 Abdulkadir Karahan, “Fuzûlî”, TDVİA, TDV Yay., Ankara 1996, C 13, s. 240-244.

54

Bu bölümde Mekke'nin Fethi anlatılmaktadır. İslâm ordusu Mekke'ye girince müşriklerden daha önce Müslümânlara eziyet etmiş olan 11 erkeğin ve 6 kadının öldürülme emirleri verilir. Bunlardan bir kısmı öldürülürken bir kısmı affedilmiştir. Mekke'nin Fethi başarıyla bittikten sonra Peygamber Efendimiz'in halka verdiği hutbe Mevâhib-i Ledünniyye'den olduğu gibi aktarılır.

2.3.2 Bu Taᶜbı ̇̄r-i Dil-Pezı ̇̄r-i Ṣıḥḥat-Tevsı ̇̄d Seriyye-i Ḫālid bin el-Velı ̇̄d Raḍıyallāhu ᶜAnhu Beyānındadur

Bu bölümde Peygamber Efendimiz'in Hâlid bin Velîd'i 30 kişiyle Nahle Bölgesindeki Uzza putunu yıkmaya göndermesi anlatılır.

2.3.3 Bu Terkı ̇̄b-i Ṣıḥḥat-İḥtiṣāṣ Seriyye-i ᶜAmr bin el-ᶜĀṣ Raḍıyallāhu ᶜAnhu Beyānındadur

Bu madde, Peygamber Efedimizin Amr bin As'ı Hüzel kabîlesine ait Süvâ adlı putu yıkmaya göndermesinden bahseder.

2.3.4 Bu Maḳāle-i Fāyiḳa Defᶜa-i S̱ āniye-i Seriyye-i Ḫālid bin el-Velı ̇̄d Raḍıyallāhu ᶜAnhu Beyānındadur

Bu bölümde Peygamber Efendimiz'in Hâlid bin Velîd'i 350 kişiyle Yelemlem bölgesindeki Abdulkays Kabîlesine bağlı Benî Cezîme halkını İslâm'a davet etmeye göndermesinden bahsedilir. Kabîle İslâm'ı kabûl etmiş olmasına rağmen bir yanlış anlaşılma yüzünden Hâlid bin Velîd onlarla çarpışır ve onların bir kısmını kılıçtan geçirir. Peygamber Efendimiz bu durumdan çok muzdarip olur. Hz. Alî bu kabîleye kan parası vermek üzere görevlendirilir.

2.3.5 Bu Fetḥ-Nāme-i Celı ̇̄lü'l-Es̱ er-i Sulṭān-ı Melāyik-Sipāh-ı Maḥfel- Ṭırāz-ı Çarḫ Āstān-ı Zerrı ̇̄n-Külāh Ṣallallāhu ᶜAleyhi ve Sellem bi'n-Nefs Teşrı ̇̄f Buyurduḳları Ġazā-yı Ḥuneyn Vaḳᶜasın Beyān İder

Bu bölüm Peygamber Efendimiz'in bizzat katıldığı Huneyn Savaşı’nı konu alır. Hevâzin ve Sakif kabîleleri Mekke'yi alan ve güçlenen Müslümânları kendilerine bir tehdit olarak kabûl edip bir ordu hazırlarlar. Peygamber Efendimiz de 12.000 kişilik

55

orduyla Huneyn Vâdîsi'ne gelince pusuya düşürülür ve Müslümânlar geri çekilirler. Müslümânlar; Peygamber Efendimiz'in çabalarıyla tekrâr bir araya gelir, şiddetli çarpışmalar ve Allâh'ın manevî yardımıyla savaşı kazanırlar. Müşrikler Taif, Nahle ve Evtâs bölgelerine kaçarlar. Müslümânlar kaçan müşrikleri takip edip onları yok etmek için ganîmetleri sonradan dağıtılmak üzere Cirâne bölgesinde bırakırlar. Ebû Amir el- Eşari Peygamber Efendimiz'in emri üzerine Evtâs Bölgesi'nde toplanan Hevazinli müşrikler üzerine sefere çıkar. Ebû Amir şehit olunca Ebû Mûsâ komutayı devr alır ve müşrikleri yenerek geri döner.

2.3.6 Bu Fıḳarāt-ı Feraḥ-Engı ̇̄z Kitābe-i Şuḳḳa-i ᶜAlem-Efrāz-ı İhtidā ᶜAleyhi Mine'ṣ-Ṣalāt Ezkāhā Ḥażretlerinüñ bi'n-Nefs Tevcı ̇̄h-i ᶜİnān Buyurduḳları Ġazve-i Ṭāyif ve Taḳsı ̇̄m-i Ġanāyim ve Edā-i ᶜUmre ve Ṭaybe-i Ṭayyibeye Ḳudūm-ı Meymenet-Lüzūmları Beyānındadur

Bu bölümde peşpeşe gerçekleştiği için üç hâdise bir arada anlatılır: Taif Kuşatması, Cirâne bölgesindeki ganîmetlerin dağıtılması ve Peygamber Efendimiz'in umre ziyâreti.

Taif Kuşatması: Huneyn Savaşı'nda ve Evtâs'ta yenilgiye uğrayıp kaçan

müşriklerin bir kısmı Taif Kalesi'ne sığınır. Taif İslâm'ın güçlenmeye başladığı zamândan beri Müslümânlara muhâlefet edenlerin merkezi hâline gelmiştir. Peygamber Efendimiz Huneyn savaşından hemen sonra vakit kaybetmeden Taif'i bir ay kuşatma altında tutsa da başarısız olunacağını anlayınca kuşatmadan vaz geçer. Müslümânların bazıları kuşatmayı bırakmak istemezlerse de bir süre sonra Peygamber Efendimiz'in haklı olduğunu anlayıp vaz geçerler.

Ganîmetlerin Dağıtılması: Peygamber Efendimiz, Tâif Seferi'nin akabinde

esîrlerin ve ganîmetlerin tutulduğu Cirâne’ye döner. O, ganîmetlerin dağıtımını hemen yapmayıp Müslümân olarak kendisine başvuracak Hevâzinlilere bu ganîmetleri iâde etmek ister fakat Hevâzin heyeti gecikince bazı münâfıklar ve yeni Müslümân olmuş bazı bedevîler ganîmetleri bir an önce dağıtması için Peygamber Efendimiz’i zorlayacak şekilde ısrarda bulunurlar. Peygamber Efendimiz, ganîmetleri bölüşürken İslâm dînine yeni girmiş insânların kalplerini kazanmak için (müellefe-i kulûb) bazı Kureyşlilere daha fazla hisse verir.

56

Ganîmetlerin bölüşülmesinden sonra Hevâzinlilerden gelen bir heyet Müslümân olduklarını söyleyerek esîrlerin ve mallarının kendilerine iâde edilmesini ister. Hz. Peygamber esîrleriyle malları arasında tercih yapmalarını ister. Onlar esîrleri tercih edince Peygamber Efendimiz sahabelerin rızâsını alarak Hevâzinlilerin isteklerini yerine getirir. Esîrlerden bir tanesi de Peygamber Efendimiz'in süt kardeşi Şeyma'dır. Peygamberimiz onu serbest bırakınca diğer Müslümânlar da ellerindeki esîrleri serbest bırakır. Bazı bedevî müslümanlar, kendilerine verilen esîrleri vermek istemeseler de Peygamber Efendimiz onları ikna eder.

Bu arada Peygamber Efendimiz’in müellefe-i kulûba fazla hisse vermesi, bazı dedikodulara sebebiyet verir. Ensârı toplayan Peygamber Efendimiz müellefe-i kulûba niçin fazla hisse verdiğini îzâh eder. Yaptıkları hatadan dolayı pişmân olan Ensâr özür dileyerek kendisinden râzı olduklarını bildirir.

Peygamber Efendimiz, Tâif’e sığınan Hevâzin ordusunun kumandanı Mâlik bin Avf’ın ev ahâlisinin ve mallarının bir süre alıkonmasını ister ve Mâlik’e haber göndererek Müslümân olması şartıyla ev ahâlisini ve mallarını iâde edeceğini, bunlara ek olarak kendisine 100 deve vereceğini bildirir. Mâlik, Peygamber Efendimiz'e gelerek İslâm’ı kabûl eder ve kendisine va'd edilenler verilir. Mâlik bin Avf’ı müellefe- i kulûba dâhil eden Peygamber Efendimiz onu, Kureyş ile Tâif ve çevresinde oturan bazı kabîlelere âmil olarak atamıştır. Sakîflilerin Medîne’ye gelerek Müslümân olmalarında Mâlik’in önemli bir etkisi vardır.

Umre: Cirâne’de 2 hafta kalan Peygamber Efendimiz ganîmetleri bölüştükten

sonra burada ihrâma girip Mekke’ye gitmiş; umre yaptıktan sonra Medîne’ye dönmüştür.

2.3.7 Bu Lāmiᶜa-i Şevḳ-Engı ̇̄z Vilādet-i Ḥażret-i İbrāhı ̇̄m Gül-i Gülzār-ı Firdevs-i Naᶜim Ḳadem-Zen-i Gülşen-i Vücūd Olduḳları Beyānındadur

Bu maddede Peygamber Efendimiz'in oğlu Hz. İbrâhîm'in Hicretin sekizinci yılında dünyâya geldiğininden bahsedilir.

57

2.3.8 Bu Maḳāle-i Dil-Güşā Baᶜde'l-Fetḥ Vāḳiᶜ Olan Serāyā-yı Ẓafer-Livā Beyānındadur

Bu madde tamamı zaferle sonuçlanan ve aşağıda bahsi geçen sekiz seriyyeden bahseder.

2.3.8.1 Evvelā Seriyye-i Ḳays bin ᶜUbāde Raḍıyallāhu Teᶜālā ᶜAnhu

Bu madde Peygamber Efendimiz'in Kays bin Ubade'yi 400 kişilik bir orduyla Sudâ' kabîlesini İslâm’a davet için Yemen’e göndermesinden ve onların zaten Müslümân olmaya başladıkları anlaşılınca İslâm ordusunun geri dönmesinden bahseder.

2.3.8.2 Seriyye-i ᶜUyeyne bin Ḥuṣayn el-Fezārı ̇̄ Raḍıyallāhu ᶜAnhu

Uyeyne bin Husayn'ın elli kişiyle Benî Temim kabîlesiyle Sukya adlı bir bölgede çarpışıp onlardan 41 kişiyi esîr alması neticesinde kabîlenin ileri gelenlerinden bir heyet Peygamber Efendimiz'e gelip şiir ve hitabet müsâbakası yapmak isterler. Başta Peygamber Efendimiz bu müsâbakaya sıcak bakmasa da müsbakayı kabûl eder. Müsâbakayı Müslümânların kazanması üzerine karşı taraf İslâm'ı kabûl eder.

2.3.8.3 Seriyye-i Velı ̇̄d bin ᶜUḳbe Raḍıyallāhu ᶜAnhu

Peygamber Efendimiz Velîd bin Ukbe'yi Benî Mustalik kabîlesine gönderir. Kabîlenin ileri gelenleri onu karşılamak isterler. Velîdle onlar arasında cahiliye döneminde bir düşmânlık olduğu için Velîd kendisine doğru topluca gelenlerin kendisini öldürme niyetinde olduğunu sanır. Peygamber Efendimiz Velîd'den duyduğu bu haber üzerine onların üzerine bir ordu göndermeyi düşünür. Benî Mustalik'ten Peygamber Efendimiz'e gelen heyet olayın aslını anlatınca Velîd'in yanlış beyanda bulunması Peygamber Efendimiz'i üzer. Hucurat Suresinin 6. âyetinin bu olay üzerine indiği belirtilir.

58

Peygamber Efendimiz Benı Amr bin Hāris veya Haris bin Amr kabîlesini İslâm'a davet etmek üzere Abdullâh ibni Avsece'yi görevlendirir. Zikredilen kabîle İslâm dinini kabûl etmez.

2.3.8.5 Seriyye-i Ḳutbe bin ᶜĀmir Raḍıyallāhu ᶜAnhu

Kutbe bin Amir'in Peygamber Efendimiz tarafından 21 kişilik bir Müfrezeyle İslâm'ı kabûl etmeyen Huş'am kabîlesine gönderilip onları bozguna uğratması anlatılır.

2.3.8.6 Seriyye-i Ḍaḥḥāk bin Süfyān Raḍıyallāhu ᶜAnhu

Dahhâk bin Süfyân'ın Kurta ehlini İslâm'a davet etmekle görevlendirilmesi ve Peygamber Efendimiz'in elçisi ve mektubunu hafife alan Kurta ehlinin bozguna uğratılması anlatılır.

2.3.8.7 Seriyye-i ᶜAlḳama bin Mücezzizü'l-Mudlicı ̇̄ Raḍıyallāhu ᶜAnhu

Bu maddede Peygamber Efendimiz'in Alkame bin Mücezziz'i üç yüz kişilik bir askeri birlikle bir gurup Habeşlinin üzerine göndermesi anlatılır. Birlik denizde bir adaya varıp dalgaların kabarmasından korkup geri döner. Bu arada geri dönüş yolunda Alkame tarafından acele eden bir topluluğa Abdullâh bin Huzâfe başkan tayin edilir ve onların yaşadığı olaylar anlatılır.

2.3.8.8 Seriyye-i Ḥażret-i ᶜAlı ̇̄ İbni Ebı ̇̄ Ṭālib Kerremellāhu Vechehu

Peygamber Efendimiz tarafından görevlendirilen Hz. Alî 150 kişiyle Tay kabîlesinin putu el-Füls'ü başarıyla yıkar ve birçok ganîmet ve esîrle geri döner. Esîrler arasında Adî bin Hâtim'in kız kardeşi Seffâne de vardır. Peygamberimiz tarafından iyi muâmele gören Seffâne Müslümân olur.

2.3.9 Bu Fıḳra-i Latı ̇̄fe Ḥażret-i Maḥbūbu'l-Ḳulūb-ı ᶜĀlem Ṣallallāhu ᶜAleyhi ve Sellem Ümmehāt-ı Müᵓminı ̇̄ne Cilve-nümāy-ı İstiġnā Olduḳları Ḳażiyye-i İ̇̄lā Beyānındadur

Bu bölümde Peygamber Efendimiz'in eşlerinin arasındaki bazı kıskançlık hâdiselerinden dolayı kendisine helâl olan balı haram kılması ve bu sebeple Allâh

59

tarafından âyetlerle uyarılması ve Peygamber Efendimiz'in eşlerinden bir ay uzak durmasından bahsedilir.

2.3.10 Bu Maḳāle-i Fāyiḳa-i Daġdaġa-Fersā Ġazā-yı ᶜĀḳıbet-be-Ḫayr-ı Tebūk Beyānındadur

Bizans İmparatoru Heraklius'a bir mektup yazan Suriyeli Arap hristiyanlar bölgede kıtlık olduğunu, Müslümânların zayıf düştüğünü haber verirler. Heraklius'un 40.000 kişilik bir ordu hazırladığını Şâm'dan yağ taşıyan Enbat kervanlarından duyan Peygamber Efendimiz yazın en sıcak günleri olmasına rağmen seferberlik emri verip, Mekke, Yemame ve Tihame Bölgelerinden de destek alarak bir ordu hazırlar ve Tebük'e doğru yola çıkar.

Ordu hazırlanırken Hz. Ebû Bekir, Ömer ve Osmân'ın ordunun kurulmasında yaptıkları fedâkârlık ve bağışlardan bahsedilir. Bu arada bazı münâfıklar İslâm ordusunun sıcakta sefere çıkarsa başarısız olacağına dâir kötü niyetli sözlerle insânları orduya katılmaktan alıkoymaya çalışırlar. Bazı Müslümânların maddî imkansızlıklardan dolayı orduya katılmak istemeleri ancak maddî imkansızlıklar sebebiyle Peygamber Efendimiz'e başvurmalarından ve olayın çözülmesinden bahsedilir.

Abdullâh bin Selül gibi bazı münâfıklar Bizanslılara karşı İslâm ordusunun başarılı olamayacağı gibi bahanelerle ordudan ayrılıp Medîne'ye dönerler. Bu arada Peygamberimiz Medîne'de kalanlara göz kulak olmak için Hz. Alî'yi kendi yerine temsilci bırakmıştır. Müşrikler dedikodularla Hz. Alî'yi kandırmaya çalışsalar da Peygamberimiz onu teselli eder.

Yola çıkan İslâm ordusunun mevcudu 30.000 civarındadır. Yolculuk sırasında ordunun Hıcr Bölgesi'nden geçmesi, susuz kalan Müslümânlara mucize ile Peygamber Efendimiz'in su temin etmesi, Peygamber Efendimiz'in devesinin kaybolma hikâyesi, Ebû Zerr, Ebû Hayseme, Umeyr bin Vehb el-Cumeyhi gibi sahabelerin arkadan gelerek orduya yetişmesi bu maddede anlatılan diğer hâdiselerdir. Eyle vâlîsi Yuhanna bin Ruye'nin Cizye vermeyi kabûl etmesi, Cerba ve Ezruhe kabîlelerinin de İslâmı

60

kabûl etmeyip cizye vermeyi kabûl etmelerinden bahsedilir. Tebük yolculuğu herhangi bir çarpışma olmadan Bizans ordusunun geri çekilmesi ile son bulur.

2.3.11 Seriyye-i Ḥażret-i Ḫālid bin Velı ̇̄d Raḍıyallāhu ᶜAnhu

Peygamber Efendimiz henüz Tebük'teyken Hâlid bin Velîd'i dört yüz atlı askerle Dûmetü'l-Cendel'de bulunan Ükeydir bin Abdilmelik'e gönderir. Ükeydir hristiyandı. Hâlid bin Velîd gece vakti Ükeydir'in kalesine yaklaşır. Ükeydir o sırada yanındakilerle yaban sığırı avlamak amacıyla kale dışına çıkmıştır. Hz. Hâlid Ükeydir'e saldırıp onu sağ ele geçirir. Kardeşi Hassan çarpışmaya devâm edince öldürülür. Hâlid bin Velîd ve Ükeydir arasında yapılan anlaşmaya göre Hâlid'e iki bin deve, dört yüz zırh gömlek, dört yüz mızrak, sekiz yüz at verilecek; Ükeydir'le kardeşi Mudad hakkında kararı Peygamberimiz verecektir.

Peygamberimiz Ükeydir'le kardeşini İslâm'a davet eder fakat onlar cizye ödemeye razı olurlar. Bunun üzerine kendileri serbest bırakılırlar.

Bu bölümde ayrıca Peygamber Efendimiz'in Herakliyus'a bir mektup yazdığı, Herakliyus'un İslâm'ı kabûl ettiği, halkın ve diğer yöneticilerin tepkisinden korktuğu için niyetini gizlediği dile getirilir.

Daha sonra Mescid-i Dırar anlatılmaya başlanır. 12 münâfık peygamberimiz Tebük Seferi'ne çıkmadan bir mescit yapmış ve Peygamber Efendimiz'in gelip orda namâz kılmasını istemişlerdir. Peygamberimiz Tebük Seferi dönüşünde Mescid-i Dırar'ı ziyâret edeceğini söyleyip ziyâreti erteler. Münâfıkların amacı Müslümânların arasına nifâk sokmak ve birlik beraberliği bozmaktır. Sefer dönüşünde Allâh münâfıkların kötü niyetini bildirince Peygamber Efendimiz mescidin yıkılması emrini verir.

Bu bölümde en son Tebük Seferi'ne katılmaları gerekirken ağır davranıp katılmayan sahabelerin durumu, pişmânlıkları ve affedilip edilmedikleri meselesi uzun uzun işlenir.

2.3.12 Bu ᶜİbāret-i ᶜİbret-Medlūl Mevt-i ᶜAbdullāh bin Übeyy bin Selūl Beyānındadur

61

Bu maddede münâfıkların lideri Abdullâh bin Selül'ün ölmeden önce Peygamber Efendimiz'den istekleri ve Peygamber Efendimiz'in bu istekler üzerine yaptıkları anlatılmaktadır. Konu anlatılırken farklı rivâyet ve kaynaklarla desteklenmiştir.

2.3.13 Bu Maḳāle-i Celı ̇̄letü'l-Es̱ er Ḥacc-Güzārı ̇̄-i Sıddı ̇̄ḳ-i Ekber Raḍıyallāhu ᶜAnhu Beyānındadur

Müşriklerin Kabe'yi çıplak tavâf etmeleri, Peygamber Efendimiz'i rahatsız ediyor, bu da onun hac yapmasını engelliyordu. Peygamerimiz, hicretin dokuzuncu yılında hac yapmak üzere Hz. Ebû Bekir başkanlığında bir kâfileyi yirmi tane kurbanlık deveyle Medîne'den Mekke'ye gönderir. Peygamber Efendimiz, Hz. Ebû Bekir'i Mekke'ye gönderirken henüz yeni nâzil olmuş "Berae" sûresinin ilk kırk âyetini Mekkeli müşriklere okumasını emreder. Cebrâîl, Allâh Resûlü’ne vahiy getirir ve bu âyetlerin Hz. Alî tarafından Mekkeli müşriklere okunması gerektiğini bildirir. Böylece Hac emîrliğini Hz. Ebû Bekir yapar ve âyetleri Hz. Alî okur.

2.3.14 Bu Maḳāle-i Daġdaġa-Engı ̇̄z Ḳażıyye-i Liᶜān Beyānındadur

Bu madde lian meselesi üzerinedir. Lian eşlerin karşılıklı lanetleşmesi anlamındadır. Lian yapıldığında eşlerin boşanması gerekir. Üveymir, karısı Havle'yi Şerik bin Sehma ile uygunsuz bir şekilde yakalayınca Nûr suresinin 6-9. âyetleri nâzil olur. Bu madde zikredilen hâdisenin ve liandaki lanetleşmenin detaylarıyla ilgili bilgileler verir.

2.3.15 Bu ᶜİbāret-i Şerı ̇̄fe Melik-i Ḥabeşe Necāşı ̇̄'nün Terk-i Tāc u Taḫt ve Ġurfe-Güzı ̇̄n-i Gülşen-Serāy-ı Āḫiret Olduġın Beyān İder

Necâşî hicretin onuncu yılında vefât eder ve Peygamber Efendimiz vahiy yoluyla bu durumdan haberdâr olunca sahabelerle birlikte gıyabında cenâze namâzı kılar.

2.3.16 Bu Fıḳra-i Riḳḳat-Engı ̇̄z Bānū-yı Ḫānevāde-i Nübüvvet Ḥażret-i Ümmü Küls̱ ūm Serā-Perde-Nişı ̇̄n-i Dār-ı Āḫiret Olduġındadur

62

Bu madde Peygamber Efendimiz'in kızı ve Hz. Osmân'ın eşi Ümmü Gülsüm'ün ölümünden bahseder.

2.3.17 Bu Nādire-i Rengı ̇̄n-Edā Ḥażret-i Muᶜāẕ bin Cebel ve Ebū Mūsā Eşᶜārı ̇̄ Raḍıyallāhu ᶜAnhumā Yemen Ṭarafına Mebᶜūs Olduḳları Beyānındadur

Bu bölüm Peygamber Efendimiz'in Muaz bin Cebel'i Yemen'den Ulya tarafına; Ebû Mûsâ Eş'arî'yi Sufla bölgesine vâlî olarak gönderdiğinden bahseder.

2.3.18 Ḳażiyye-i İrsāl-i Ḫālid Raḍıyallāhu ᶜAnhu

Peygamber Efendimiz, Hâlid bin Velîd’i Yemen bölgesinde Necrân’da oturan Abdülmedan kabîlesine gönderir ve ondan, onları üç gün İslâm’a davet etmesini kabûl ederlerse onlara İslâm'ı öğretmesi için bir süre aralarında kalmasını aksi takdîrde onlarla savaşmasını emreder. Necrân halkı, sonunda davete icâbet ederek Müslümân olur. Sonra da durumu Peygamber Efendimiz'e bir mektupla bildirir. Mektubunda, ne yapması gerektiğini de sorar. Peygamberimiz Hâlid bin Velîd'den onlardan bir heyetle beraber geri dönmelerini ister.

2.3.19 Bu Maḳāle-i Rengı ̇̄n-Edā Ḥażret-i ᶜAliyyü'l-Murtażā Raḍıyallāhu ᶜAnhu Yemen Ṭarafına ᶜİnān-Tāb-ı ᶜAzı ̇̄met Olduġı Beyānındadur

Peygamber Efendimiz Hz. Alî'yi 300 kişilik bir orduyla ikinci defa Yemen tarafına göndermeye karar verir. Hz. Alî genç olduğunu ve daha tecrübeli insânlar varken kendisinin gönderilmesini istemese de Peygamber Efendimiz kendisine duâ ederek onu Yemen tarafına gönderir. Peygamberimiz Vedâ Haccı münâsebetiyle Mekke'de olduğu için Hz. Alî muzaffer bir şekilde bolca ganîmetle Mekke'ye doğru yönelir.

2.3.20 Bu Maḳāle-i Rūḥānı ̇̄-Es̱ er Emı ̇̄n-i Vaḥy-i Celı ̇̄l Ḥażret-i Cibrı ̇̄l Meclis-i Nebevı ̇̄de Ẓāhir Olduġın Beyān İder

Bu bölümde Cebrâîl'in insân kılığında Peygamber Efendimiz'e gelip ona îmân, İslâm, ihsân ve kıyâmetin kopacağı zamânla ilgili sorular sorması ve bu sorulara

63

Peygamber Efendimiz'in verdiği cevaplar anlatılır. İnsân kılığında giden kişinin Cebrâîl olduğu Peygamber Efendimiz tarafından cemaate söylenir.

2.3.21 Bu Maḳāle-i Ḥüzn-Āver Maḫdūm-ı Ḫānevāde-i Nebeviyye Ḥażret- i İbrāhı ̇̄m Raḫt-Keş-i Dār-ı Naᶜı ̇̄m Olduġın Beyān İder

Bu bölümde Peygamber Efendimiz'in oğlu Hz. İbrâhîm'in vefât etme hâdisesinden bahsedilir. Hz. İbrâhîm'in öldüğü gün güneş tutulmasının gerçekleşmesini insânlar Hz. İbrâhîm'in ölümüne bağlayınca Peygamber Efendimiz bunun doğal bir olay olduğunu ve ölüm hâdisesiyle bir alakası olmadığını açıklar.

2.3.22 Bu Maḳāle-i Şevḳ-Engı ̇̄z Ḥażret-i Sulṭān-ı Serı ̇̄r-Efrūz-ı Heft- Kişver Ṣallallāhu ᶜAleyhi ve Sellem maḥmil-Ārāy-ı Ḥacc-ı Ekber Olduġı Beyānındadur

Hac âyeti nâzil olunca Peygamber Efendimiz Hac görevini Hicretin 10. yılında bahar mevsiminde Zilkade'nin yirmi beşinde yerine getirmeye başlar. Peygamber Efendimiz önce Zulhuleyfe bölgesinde Âli Abar denen yerde konaklar.

Hz. Fâtıma'nın da kafilede olduğu anlatılır. Bu Hacc görevini 100.000 bir rivâyete göre de 114.000 kişinin îfâ ettiğinden bahsedilir. Peygamber Efendimiz'in Zulhuleyfe'de ihrama girdiğinden bahsedilir. Bir gece bu bölgede kalıp sabâh namâzını kılan Peygamber Efendimiz ertesi sabâh kafileyle beraber duâlarla Mekke'ye doğru hareket eder.

Mevâhib-i Ledünniyye'den aktarıldığına göre Peygamber Efendimiz Benî Şeybe’den Mescid-i Haram’a girer. Kabe'ye girişte yapılan duâlardan, tavâfın yapılış şeklinden, Hacerü'l-Esved ve Hz. İbrâhîm'in makâmının ziyâretinden bahsedilir. Daha sonra Safâ, Merve ve Batn-ı Vâdî'den bahsedilir.

Hz. Fâtıma'nın süslü elbiseler giyip gözlerine sürme çekmesinden dolayı Hz. Alî'nin ona tepki göstermesi ve Hz. Fâtıma'nın bunun izninin Peygamber Efendimiz'den aldığını söylemesi ve Peygamber Efendimiz'in kızını doğrulamasından bahsedilir.

64

Zilhicce ayının sekizinde Peygamber Efendimiz beraberindekilerle Minâ’ya doğru hareket eder. Geceyi orada geçirir ve Zilhiccenin dokuzunda sabâhleyin Arafat’a doğru hareket eder. Nemîre bölgesine duran Peygamber Efendimiz orada çadır kurar. Öğleden sonra Batn-ı Vâdî'ye iner orada târîhî Vedâ Hutbesi'ni okur. Peygamber Edendimiz orada öğle ve ikindi namâzını kılıp dinlenir.

Daha sonra Arafat'ta okunan bazı duâlardan bahsedilir ve Necedli bir adamın Peygamberimize Haccın farzlarını sorduğu ve Peygamber Efendimiz'in ona cevap verdiğinden bahsedilir. Peygamber Efendimiz Arafat'tan inişte Müslümânların yolu yavaş katetmesini tavsiye eder ve bu şekilde Müzdelife'ye doğru hareket eder. Yolda Hz. Ebû Bekir ve Ömer Peygmber Efendimiz'i keyifli görürler bu durumun sebebini sorarlar ve Peygamber Efendimiz bunun sebebini îzâh eder.

Peygamber Efendimiz Fazl bin Abbâs'ı Şeytân taşlamak için taş toplamakla görevlendirir ve sabâh namâzı burda kılınır. Bir kadının babası yaşlı olduğu için vekaletle onun yerine hacc edip edemeyeceğini sorması üzerine bunun mümkün olduğunu anlatılır. Daha sonra Şeytân taşlamanın nasıl yapılması gerektiği anlatılır ve kurban kesme farîzasından bahsedilir. Peygamber Efendimiz'in tıraş olması anlatılır.

İmâm-ı Kastallânî'den, Peygamber Efendimiz'in İfaza Tavâfı'nı nasıl yerine

Benzer Belgeler