• Sonuç bulunamadı

2. DİYARBAKIR’DA YAŞAYAN GAYRİMÜSLİM UNSURLAR

3.2. Ermeni Kaynaklarına Göre

Ermeni kaynakları, genellikle Ermeni Patrikhanesinin önce Berlin Kongresi’nde daha sonra da çeşitli yerlerde, çeşitli amaçlarla gündeme getirdiği rakamları nakletmektedirler. Patrikhane 1878, 1880 (iki adet), 1881, 1882 ve 1912 yılına ait olmak üzere altı adet nüfus istatistiği yayınlamıştır. 1878, 1880 (birisinde) ve 1881 yılı istatistiklerinde Diyarbakır vilayeti ile ilgili herhangi bir veri mevcut görülmemektedir. 1880 yılı Patrikhane verilerine göre, Diyarbakır vilayetinin Ermeni nüfusu 88.000 olarak verilmektedir193.

Ermeniler tarafından ileri sürülen bu istatistiklerden 1882 ve 1912 yıllarına ait olanları, asıl adı Kirkor Zohrap olan Ermeni tarafından 1913 yılında yayımlanan bir eserde de yer almıştır. Zohrap, “Marcel Leart” müstear ismini kullanarak “La Question

Armenienne a la Lumierce des Documents” adındaki eserinde Patrikhanenin

rakamlarını çarpıtarak vermiştir194 .

Marcel Leart’ın Patrikhaneden verildiğini belirterek eserine aldığı verilere göre, 1882 yılında Osmanlı Devleti’ndeki Ermeni nüfusu şöyle verilmiştir: Avrupa başlığı altında verilen İstanbul, Edirne ve Balkanlarda, 195.000; Asya başlığı altında verilen Adana, Halep, Trabzon, Bursa, Aydın, Ankara, Konya, Kastamonu, Suriye, Musul, Bağdat, Beyrut, Basra ve İzmit (sancak)’de, 835.000; Doğu vilayetleri başlığı altında verilen Van, Bitlis, Diyarbakır, Erzurum, Elazığ ve Sivas vilayetlerinde ise 1.630.000 olmak üzere toplam 2.660.000 Ermeni’nin bulunduğu ileri sürülmüştür. Buna göre 1882 yılında Diyarbakır vilayetinde yaşayan Ermeni sayısı 150.000 olarak verilmiştir195

. Marcel Leart’ın 1912 yılı verilerine göre ise; “Vilayet-i Sitte” olarak bilinen Erzurum, Van, Bitlis, Harput, Sivas ve Diyarbakır vilayetinin toplam nüfusu 2.615.000 olarak belirtilmiştir. Müslüman nüfusun çeşitli etnik ve mezhebi yapıya göre tasnif edildiği verilerde, bu vilayetlerdeki Ermeni sayısı 1.018.000 iken, Türk nüfus ise 666.000 gösterilmiştir196. Buna göre, Ermeni Patrikhanesi 1912 yılında Diyarbakır vilayetinin nüfusu ile ilgili olarak Paris Barış Konferansı’na şu bilgileri sunmuştur197

:

193 Kamuran Gürün, Ermeni Dosyası, Ankara, 1983, s. 91

194 Kirkor Zohrap (Marcel Leart) 1908 ve 1914 Osmanlı Mebusan Meclisi’nde İstanbul milletvekili olarak görev yapmıştır.

195 Kamuran Gürün, a.g.e, s. 86 196 Kamuran Gürün, a.g.e, s. 87 197 Justin Mc Carthy, a.g.e, s. 47

Tablo 9. Ermeni Patrikhanesi (1912) Kayıtlarına Göre Vilayetin Nüfus Dağılımı Etnik/dini unsurlar Nüfus

Türkler 45.000 Yerleşik Kürtler 30.000 Göçebe Kürtler 15.000 Kızılbaşlar 27.000 Yezidiler 4.000 Ermeniler 105.000 Nasturi/Yakubi/Keldani 60.000 Toplam 286.000

Ermeni Patrikhanesine kayıtlarına198

göre 1880 yılında Diyarbakır vilayetindeki Ermeni nüfusu 88.000199

iken iki yıl sonra 1882’ de bu nüfus 150.000 olarak verilmiştir. Buna göre iki yıl içerisinde Ermeni nüfusunda yaklaşık % 100 oranında bir artış meydana gelmiştir. Ermeniler tarafından 1880-1882 yıllarına ilişkin ileri sürülen ve 150.000’e çıkarılan bu sayının Osmanlı nüfus verilerinde ve vilayet salname kayıtlarında 55.000 dolayında olduğu görülmüştür200

.

Patrikhanenin 1882’deki Ermeni nüfusuna ilişkin tahminleri doğruluktan çok uzak görülmektedir.1882 yılına ait sayılar yoruma pek az gereksinme göstermektedir. Çünkü Ermeni nüfusu pek aşikâr biçimde abartılmaktadır. Ermeni patrikhanesince verilen 1882 ve 1912 yıllarına ait nüfus verilerine göre Diyarbakır’daki Ermeni nüfusu % 30 oranında azalma göstermektedir. 1895-1896’daki karışıklıklarda gerçekten de Ermenilerden ölenler-öldürülenler olmuş olmakla birlikte ölüm vakaları hakkında var olan en abartmalı anlatımlarda bile bunu görebilmek mümkün olmamaktadır.

198 Ermeni Patrikhanesi’nin bu rakamları, birçok tarihçi ve araştırmacı tarafından ihtiyatla karşılanan, kilise görevlilerinin tuttuğu iddia edilen vaftiz ve ölüm kayıtlarına dayanmaktadır. Bu kayıtların gerçekten de yapılmış ve doğru olduğunun delilleri olarak da, Ermenilerin kendi dinsel inançları gereğince doğumlarından sonra vaftiz etmeye getirilmelerinin gerektiği, kilisede evlendikleri ve ölen Ermenilerin de papazın katıldığı bir cenaze töreni ile gömüldükleri gösterilmektedir. Bunlardan başka, Patriklerin Osmanlı Devleti’ne cizye, sonra bedel-i askeriye, vermekle yükümlü olanları belirlemek için, keza Ermenilerin siyasal ve dinsel kurullarına her bir bölgeden girecek üyelerin sayısını saptamak amacıyla kayıtlar tuttukları ifade edilmektedir. Ayrıntılı bilgi için bkz. Justin Mc Carthy, a.g.e, s. 48-60

199 Kamuran Gürün, a.g.e, s.91 200 Karpat, a.g.e, s. 198-199

Patrikhanenin, 1882’deki Ermeni nüfusuna ilişkin tahminleri 1912 yılına ilişkin tahminlerine kıyasla, doğruluktan çok daha fazla uzak görülmektedir201

.

1912’de Diyarbakır vilayetindeki Müslüman nüfus Osmanlı istatistiklerine göre, 492.000 iken, Ermeni Patrikhanesi verilerine göre 90.000 kişiden ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Hiç şüphesiz Patrikhanenin özellikle Vilayat-ı Sitte’deki Ermenilerin sayısını Müslimlerden fazla göstermesinin amacı bölgede bir Ermeni devletinin kurulması için yasal bir dayanak hazırlamaktır. Ancak Patrikhanenin iddia ettiği bu astronomik rakamlar ve demografik istatistikler Batılı dostları tarafından bile istihza ile karşılanmaktadır202. Dolayısıyla abartılı rakamların bağımsız Ermenistan’ın amaçlanmasındaki siyasal gayeden öte bir anlam taşımadığı görülmektedir.

Ermeni Patrikhanesi’nin Berlin Konferansına sunduğu abartılmış istatistikleri İngiltere tarafından bile kuşkuyla karşılanmış ve güvenilir bulunmamıştır. Patrikhanenin Vilayet-i Sitte hakkındaki 1912 tarihli nüfus oranları bir hayli ilginç bulunmuştur. Patrikhane, Vilayet-i Sitte’de toplam Hıristiyan nüfusu 1.813.000 veya toplam nüfusun % 45.2’si olarak gösterirken, Ermeni nüfusunu 1.018.000 olarak vermiştir. Aynı tablolarda Patrikhane tarafından Müslüman nüfus 1.178.000, yani % 45.1 olarak verilmek suretiyle, Hıristiyan çoğunluğa ulaşmak amaçlanmıştır. Nüfusun % 9.7’si ise “diğer dini gruplar” olarak adlandırılmış ve bunlar da Kızılbaş, Zaza, Çarıklı, Alevi şeklinde sınıflandırılarak, bu grupların Müslüman olduğu gizlenmeye çalışılmıştır203

. Ermeni tarihçilerin iddialarının aksine, Mc Carty’nin de belirttiği üzere; nüfusu az gösterilenler Ermeniler değil aksine Müslümanlar olmuştur. Çünkü salnamelerdeki kayıtlara bakıldığında zaman zaman Müslüman kadınlarıyla çocuklarının yazılmadığı görülmüştür. Bu durum Müslüman nüfusun eksik gösterilmesine sebep olmuştur.

Kaldı ki Osmanlıların Ermenileri az göstermesi kendi aleyhine olduğundan böyle bir şey mümkün gözükmemektedir204. Osmanlı Nüfusu ile ilgili Ermeni Patrikhanesi’nin ortaya attığı rakamlar hemen hemen bütün zamanlarda kuşkuyla karşılanmaktadır. Çünkü Patrikhanenin nüfus verileri siyasi amaçlarla ve uluslararası antlaşmalarda Ermeni tezlerini desteklemek anmacıyla hazırlandığı görülmektedir.

201

Justin Mc Carthy, a.g.e, s. 54-55 202 Justin Mc Carthy, a.g.e, s. 49

203 Hikmet Özdemir ve diğerleri, a.g.e, s. 24-25 204 Justin Mc Carthy, a.g.e, s. 64-65

Patrikhanenin ilkini Berlin Konferansı, diğerini de Paris Konferansı esnasında açıkladığı veriler, gerçekten “abartılmış” olduğu görülmektedir205

.

Benzer Belgeler