• Sonuç bulunamadı

Erince Boğazı ve Yakın Çevresinin Jeoloji Haritası

M2: Orta Miyosen, Kırıntılılar ve karbonatlar,

e:

Eosen, Neritik KireçtaĢları Q: Kuvaterner, Alüvyonları

Erince Boğazı‟nın kuzeybatısında Orta Miyosen, Kırıntılı ve Karbonatlı birimleri yer alır. Güneydoğusunda ise Kuvaterner, Alüvyonları bulunmaktadır. Erince Boğazı ise burada yer alan Eosen, Neritik KireçtaĢları birimlerinin Aksu Çayı tarafından derince aĢındırılması sonucunda oluĢmuĢtur.

Profil 20: Erince Boğazı’nın Peygamberağılı Tepesi ile Kılıca Tepe Arasının Kuzeydoğu- Güneybatı Yönündeki Profili

Profil 20‟ye baktığımızda Erince Boğazı içerisinde Aksu Çayı‟nın akıĢ yükseltisi yaklaĢık 920 metre civarında olduğu görülmektedir. Vadi geniĢliği ise genel olarak iki yamaç arasında 500 metre civarında bir geniĢliğe sahip olduğu görülmektedir. Yükseltisi ise ortalama 90-100 metre arasında değiĢtiği görülmektedir. Boğaz içerisinde Aksu Çayı menderesler Ģeklinde bir akıĢ göstermektedir. Fakat burada akarsuyun akıĢ yükseltisinin ve akıĢ hızının fazla olması nedeniyle akarsuyun buradaki derin vadiyi oluĢturmasında bölgede meydana gelen yükselme olaylarının etkili olduğunu göstermektedir. Vadi içerisinde oluĢan birikim alanları vadinin tabanını düzleĢtirmiĢ ve bu yerler yöre halkı tarafından vadi tabanında bahçe olarak kullanılmaktadır. Vadi tabanında eğim % 5 civarında olup oldukça azdır. Yamaçlar ise oldukça eğimli olup eğim değerleri % 30-40 civarlarındadır. Vadiden yükseldikçe dağlık alanlara doğru geçildikçe eğim azalır. Çok dar bir alan kaplamasına rağmen yamaçlarda eğimin % 50 civarında olduğu yerler de bulunmaktadır.

2.5.5.Aksu Çayı Vadisi

Aksu Çayı Vadisi, havza içerisinde yer alan aynı zaman da Türkiye‟nin en büyük neotektonik yapılarından biri olan Doğu Anadolu Fay Zonu (DAFZ) ve buna bağlı olarak oluĢan birçok tektonik hareketlerin etkisi altında geliĢmiĢ ve ĢekillenmiĢtir. Türkiye‟nin en önemli neotektonik yapılarından birini oluĢturan

(DAFZ, Alt Pliyosende oluĢmuĢtur. Pliyosenden önce kurulan büyük akarsular bu fay tarafından ötelenmiĢtir. Pliyosen ve geç dönemlerde kurulan birçok akarsu fay zonuna yerleĢmiĢtir. Faydaki gençleĢmeler, akarsu ağlarında ötelenme ve keskin dirseklerin oluĢmasına neden olmuĢtur. Drenaj sistemlerindeki değiĢiklikler fayın bölgedeki atımı konusunda ve gençleĢme dönemleri ile ilgili önemli ip uçları vermektedir (Özdemir ve Ġnceöz, 2003:89).

Aksu Çayı‟nın bölgeye kuruluĢu DAFZ‟dan daha eskidir. Aksu Çayı‟nın baz kollarlında meydana gelen ötelenme bu durumu kanıtlamaktadır. Özdemir ve Ġnceöz (2003)‟e göre Aksu Çayı kollarından olan Kısık Dere ve Koca Dere‟de 5 km‟lik ötelenmeler meydana gelmiĢtir. Yine aynı çalıĢmaya göre bölgedeki akarsularda ortaya çıkan ötelenmeler akarsuların kuruluĢlarına bağlı olarak değiĢmekte be belirli değerler sıkça görülmektedir. Yapı ve morfoloji iliĢkisine bağlı olarak bu değerler 0- 250 m‟ye kadar Holosen, 250-1500 m ve 4-5 km‟ye kadar Pleyistosen, 5-32 km‟ye kadar ise Pliyosen dönemlerine ait olduğu belirtilmiĢtir.

Miyosen‟deki sıkıĢma rejimine bağlı olarak tektonik çukurluklar belirmeye baĢlamıĢtır. SıkıĢma rejimi sonucu faylanmalar ve bunlara bağlı olarak çöküntü alanları oluĢmuĢtur. Aksu Çayı Vadisi de bu fay ve çöküntü alanlarını takip ederek geliĢimini sürdürmüĢtür. Özellikle Pliyo-Kuvaterner de epirojenik hareketler bölgedeki tektonik hatların da daha da belirgin hale getirmiĢ ve tektonik hatların oluĢturduğu depresyon alanları flüvyal etkilerle doldurulmuĢ ve günümüzdeki görünüm ortaya çıkmıĢtır ( Korkmaz,2001:162).

Aksu Çayı Vadisi‟nin uzanıĢına baktığımızda Aksu Çayı, kaynağını Çağlayancerit ilçesinin Küçükcerit Köyü‟nün hemen doğusunda Isırgan Tepe (1966 m)‟nin güney eteklerinden 1250 metre yükseklikteki bir noktadan almaktadır. Daha sonra Aksu Çayı kaynağından itibaren yaklaĢık 5,5 km güneye doğru yol aldıktan sonra Mercan deresi ve Akdere ile birleĢerek güneydoğuya doğru devam eder. YaklaĢık 14 km devam eden bu güneydoğuya doğru akıĢı daha sonra GölbaĢı Depresyonuna varınca burada bir dirsek oluĢturarak Güneybatıya yönelir. Aksu Çayı buradan 5 km güneybatıya yönelirken Ġnekli Gölü ve çevresindeki dereleri de kendine katar ve daha ileri bir noktada Dokuzçınar Deresi, Boz Dere, Cacık Deresi, Kamalak Deresi sularını da bünyesine katarak güneye yönelir. YaklaĢık 8,5 km de güneye devam eden Aksu Çayı, Haydarlı yakınlarından tekrar güneybatıya yönelir.

Aksu Çayı buradan yaklaĢık 13 km akıĢını devam ettirerek Kartalkaya Barajına ulaĢır. Barajdan sonra akıĢı devam eden Aksu Çayı birçok sulama kanalına sularını dağıtarak güneybatı yönünde 26 km yoluna devam ederek Emiroğlu Kasabasının kuzeybatısında bir noktadan yönünü kuzeybatıya çevirir.

Foto 29: Narlı Civarında Aksu Çayı ve Üzerine KurulmuĢ Olan Narlı Köprüsü

YaklaĢık 20 km‟lik bu yönde akıĢ gösterdikten sonra Kılılı Kasabası yakınlarında Ġmalı Deresinin sularını da alarak yönünü kuzeye döner. Burada Antakya-K.MaraĢ grabeni içerisinde graben uzanıĢına paralel olarak yaklaĢık olarak 13 km akıĢ gösterdikten sonra Hacı Mustafa mahallesine ulaĢır ve Mikail Çayını da bünyesine katarak buradan yönünü hafif kuzey batıya döner ve kuzeybatıya doğru devam ederek Deli çayın sularını da kendisine katar ve yaklaĢık 7-8 km bir akıĢ gösterdikten sonra Sır Barajına ulaĢarak burada akıĢı son bulur. Sonuç olarak Aksu Çayı, Küçükcerit Köyü yakınlarındaki kaynağı ile Sır Barajı arasında yaklaĢık 115 km‟lik bir yol katedmiĢ olur.

Aksu Çayı 115 km‟lik akıĢı boyunca birçok değiĢik jeolojik birimler üzerinde, yükselti ve eğimlerde akıĢ gösterir. Ayrıca vadi boyunca birçok vadi tipi de görülür. Aksu Çayı Vadisi‟nin yatak özellikleri üzerinde havzanın jeolojik özellikleri

ve bölgede meydana gelen tektonik hareketler oldukça büyük etki ettiği görülmektedir. Örneğin genel olarak akarsuyun Eosen Kalkerleri üzerinde kazdıkları yatakları birer boğaz oluĢturmuĢtur. Kuvaterner Alüvyonları üzerinde ise genelde geniĢ tabanlı vadiler oluĢturarak menderesler çizerek akıĢ göstermektedir. Yatak boyunca oluĢan boğazlar tek tek ele alınıp inceleneceğinden burada üzerinde fazla durulmamaktadır. Aksu Çayı‟nın vadi derinlikleri genel olarak üst çığırından itibaren aĢağı çığıra doğru azalmaktadır. Ancak jeolojik birimlerin değiĢmesine bağlı olarak bazen derinlikler bu genellemeye uymadığı görülür.

AĢağıda Aksu Çayı Vadisi‟nin kaynak kısmından sularını boĢalttığı Sır Barajı arasındaki vadinin akıĢ yükseltisini gösteren profiller verilmiĢtir. Üç bölüme ayrılarak çıkartılan profilde akıĢ yükseltisinin değiĢimini açıkça görmek mümkündür. Profil 21: Küçükcerit Köyü Ġle Küçükören Mahallesi Arasındaki Aksu Çayı Vadisi’nin Yükselti DeğiĢim Profili

Profile bakıldığında Aksu Çayı Küçükcerit Köyü yakınlarında yaklaĢık 1250 metre yükseltiden kaynağını alarak akıĢa geçmektedir. Güneyde Mercandere Mahallesi yakınlarında Mercandere ve Akdere ile yaklaĢık 970 metre civarında yükseltide birleĢerek Erince Boğazı‟na giriĢ yapar. Erince Boğazı içerisinde yaklaĢık 8 km‟lik bir akıĢ ile 70 metre alçalma gösterdikten sonra Bozlar‟ın hemen doğusunda yaklaĢık 900 metre civarında bir yükseltiye düĢen Aksu Çayı burada GölbaĢı

Depresyonu alanına giriĢ yaparak devam eder. Depresyon tabanında yükselti 870 metre civarındadır. Daha sonra güneybatıya yönelen Aksu Çayı, Küçükören yakınlarından Gökyar vadisine giriĢ yapar.

GölbaĢı Depresyon alanından 850 metrelerden Gökyar vadisine giriĢ yapan Aksu Çayı, 23-24 km‟lik bir uzanıĢ ile Pazarcık yakınlarında Kartalkaya Barajı‟na ulaĢır. Buraya geldiğinde yükselti 700 metre civarlarına düĢmektedir. Aksu Çayı 23- 24 km‟lik bir mesafe sonucunda yaklaĢık 150 metre bir yükselti farkı ortaya çıkmaktadır. Bu iki nokta arasında yer alan alanda Aksu Çayı, yatağı içerisinde birçok örgülü mecra oluĢturarak akıĢ gösterirken yatağı içerisinde yer yer biriktirme ortamlarının da oluĢtuğu görülmektedir.

AĢağıda Küçükören ile Kartalkaya Barajı arasında kalan Aksu Çayı Vadisinin yükselti profili gösterilmektedir.

Profil 22: Küçükören-Kartalkaya Barajı Arası Aksu Çayı Vadisi’nin Yükselti DeğiĢim Profili

Aksu Çayı Vadisi, Kartalkaya Barajına ulaĢtığı noktadan itibaren barajdan çıkıĢı yaklaĢık 700 metreden itibaren baĢlamaktadır.

Profil 23: Kartalkaya Barajı Ġle Sır Barajı Arasında Aksu Çayı Vadisi’nin AkıĢ Yükselti DeğiĢim Profili

Kartalkaya Barajı‟nın hemen çıkıĢında 710 metre civarlarında bir yükseltiden akıĢa baĢlayan Aksu Çayı, yaklaĢık 11 km‟lik bir kıĢ gösterdikten sonra Eski Narlı yakınlarında 600 metreye kadar alçalır. Kartalkaya Boğazından çıkıĢ yapan Aksu Çayı güneybatıya doğru hareket eder ve Emiroğlu‟nun batısından bir dirsekle Köprüağzıdemirciler boğazına geçiĢ yapar. Bu aralıkta Aksu Çayı 600 metre ile 500 metre arasındaki değerlerde akıĢ göstermektedir. Boğazdan itibaren kuzeybatıya yönelen Aksu Çayı, Ekberoğlu yakınlarında 500 metrenin altıda düĢer. Ekberoğlu‟ndan itibaren yoluna devam eden Aksu Çayı Sır Barajına kadar 400 ile 500 metre arasında kalan yükseltilerde akıĢ gösterir. Sır Barajı‟nın doğuya doğru uzantısı olan bölüme yaklaĢık 430 metrelerde ulaĢır ve Ģu an baraj altında kalmıĢ olan Ceyhan Nehri yatağının olduğu bölüme 410 ile 420 metre arasındaki yükseltide bir noktaya dökülür.

2.6.Karstik ġekiller

Aksu Çayı Havzası geneline bakıldığında karstik Ģekiller açısından oldukça elveriĢli alanlar bulunmaktadır. Havza gerek jeolojik olarak gerekse klimatik olarak karstlaĢmaya elveriĢli gerekli Ģartları taĢımaktadır. Havzanın özellikle dağlık alanlarını oluĢturan Eosen KireçtaĢları birimleri havzada karstlaĢmanın en fazla olduğu yerleri oluĢturmaktadır. Fakat bu birimler havzanın her yerinde aynı derece

karstik özellikle göstermez. Özellikle havzanın güney kesimlerinde karstlaĢma olaylarının daha geliĢtiği söylenebilir. KarstlaĢmalar sonucu havza içerisinde oluklu lapyalar, dolinler, uvala, mağalar polyeler ve bu polyeler içerisinde yağıĢ sularının birikmesi ile karstik göller, oluĢmuĢtur. Bunlara en güzel örneği üzerinde oluĢan göllerden adını alan Ahır Dağı üzerinde Küçük Göl ve Kara Göl gibi göllerinin içerisinde yer aldığı polyeleri bulunur. Diğer yanda havzanın güneydoğusunda karstik Ģekillerin en büyüğünü oluĢturan Evriye Polyesi yer almaktadır.

Benzer Belgeler