• Sonuç bulunamadı

Havza idari olarak bakıldığında 3 farklı il ve 7 farklı ilçe topraklarından oluĢmaktadır. Havza içerisinde yer alan ilçelere bakıldığında bunları; K.MaraĢ‟ın Merkez Ġlçesi, Türkoğlu, Pazarcık, Çağlayancerit ilçeleri ile Adıyaman‟ın GölbaĢı ilçesi ve Gaziantep‟in ġehitkâmil ve Nurdağı ilçelerinden oluĢtuğu görülmektedir.

Aksu Çayı toplam uzunluğu yaklaĢık olarak 115 km iken, alan olarak toplam 3 520 km2‟lik bir alan kaplamaktadır. Ġçerisinde bir alt havza olarak yer aldığı

1

Daha önceki kaynaklarda 26 olarak belirtilen ana hidrolojik havza sayısı 2012 Ulusal Havza Yönetim Stratejisi Taslağında Fırat ve Dicle havzaları birleĢtirilerek bir havza olarak verilmiĢ ve böylece 26 olan ana hidrolojik havza sayısını 25 olarak belirtilmiĢtir.

Ceyhan Havzası ise toplam 21 982 km2‟lik bir alana sahiptir. Aksu Çayı Havzası 3

520 km2‟lik bir alan ile Ceyhan Nehri Havzasının % 16‟lık bir bölümünü oluĢturmaktadır.

Havzaya ilçe merkezleri olarak dağılımın oranlarına bakıldığında K.MaraĢ Merkez ( 857,8 km2) ile % 24,4, Pazarcık ( 938,7 km2) ile % 26,7,Türkoğlu ( 524,6 km2) ile % 14,9, Çağlayancerit (336,4 km2) ile % 9,6, Nurdağı (391,2 km2) ile %11,1, ġehitkâmil (98,8 km2) ile % 2,8 ve son olarak GölbaĢı ise (372,5 km2

) % 10,6‟lık bir bölümünü kaplamaktadır.

Ġl bazında bakıldığında ise havzanın K.MaraĢ % 75,5‟ini, Gaziantep % 13,9‟unu, Adıyaman ise % 10,6‟sını kaplamaktadır. Havza 14,327 km2

alana sahip olan K.MaraĢ ilinin yüzölçümünün yaklaĢık olarak % 24,5 „ini oluĢturmaktadır.

ÇalıĢma alanı, Harita Genel komutanlığı tarafından 1990 yılında basımı yapılmıĢ olan 1/100 000‟lik topoğrafya paftalarında M-37, M-38, M-39 ile N-37 ve N-38 paftalarında yer almaktadır.

ÇalıĢma alanı olarak havzası konu alınan Aksu Çayı kaynağını Çağlayancerit ilçesinin Küçükcerit kasabası yakınlarında 1250 metre yükseklikten almaktadır. Daha sonra Aksu Çayı kaynağından itibaren yaklaĢık 5,5 km güneye doğru yol aldıktan sonra Mercan deresi ve Akdere ile birleĢerek güneydoğuya doğru devam eder. YaklaĢık 14 km devam eden bu güneydoğuya doğru akıĢı daha sonra GölbaĢı Depresyonuna varınca burada bir dirsek oluĢturarak Güneybatıya yönelir. Aksu Çayı buradan 5 km güneybatıya yönelirken Ġnekli Gölü ve çevresindeki dereleri de kendine katar ve daha ileri bir noktada Dokuzçınar Deresi, Boz Dere, Cacık Deresi, Kamalak Deresi sularını da bünyesine katarak güneye yönelir. YaklaĢık 8,5 km de güneye devam eden Aksu Çayı, Haydarlı yakınlarından tekrar güneybatıya yönelir. Aksu Çayı buradan yaklaĢık 13 km akıĢını devam ettirerek Kartalkaya Barajına ulaĢır. Barajdan sonra akıĢı devam eden Aksu Çayı birçok sulama kanalına sularını dağıtarak güneybatı yönünde 26 km yoluna devam ederek Emiroğlu Kasabasının kuzeybatısında bir noktadan yönünü kuzeybatıya çevirir. YaklaĢık 20 km‟lik bu yönde akıĢ gösterdikten sonra Kılılı Kasabası yakınlarında Ġmalı Deresinin sularını da alarak yönünü kuzeye döner. Burada Antakya-K.MaraĢ grabeni içerisinde graben uzanıĢına paralel olarak yaklaĢık olarak 13 km akıĢ gösterdikten sonra Hacı Mustafa mahallesine ulaĢır ve Mikail Çayını da bünyesine katarak buradan yönünü hafif

kuzey batıya döner ve kuzeybatıya doğru devam ederek Deli çayın sularını da kendisine katar ve yaklaĢık 7-8 km bir akıĢ gösterdikten KürtleravĢarı Köyü yakınlarında Sır Barajına ulaĢarak burada akıĢı son bulur. Sonuç olarak Aksu Çayı, Küçükcerit yakınlarındaki kaynağı ile Sır Barajı arasında yaklaĢık 115 km‟lik bir yol katedmiĢ olur.

Amaç ve Yöntem

Aksu Çayı havzasını Yüksek Lisans Tezi olarak konu alan bu çalıĢma, adı geçen bu havzadaki Fiziki Coğrafya özelliklerini oluĢturan; jeoloji, jeomorfoloji, iklim, bitki örtüsü, toprak, hidrografya ve erozyon özelliklerini ortaya koymak üzere hazırlanmıĢtır. Havzanın bu özelliklerinin ortaya konmasında Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) yöntemleri etkin bir Ģekilde kullanılarak çeĢitli haritalama ve hesaplama teknikleri ile havzada birçok uzaklık, alan ve profil hesaplamaları yapılmıĢtır. Ayrıca havzanın tamamına ait doğal unsurların, dağılımının ortaya konması ve bu havza ile ilgili özellikleri bir çalıĢmada toplayıp bir araya getirerek, havzanın bütünsel bir bakıĢ açısıyla ele alınması ve değerlendirilmesini de mümkün kılma amacı da taĢımaktadır.

Ayrıca diğer yandan havzanın ilgili idari sınırlarla kısıtlamadan doğal yapısına uygun bir Ģekilde bütün olarak çalıĢılması gerekliliği düĢüncesi ile bu havzada yapılacak olan havza yönetim planları ve diğer sosyal ekonomik planlama çalıĢmaları yapacak kiĢi ve kurumlara havzanın doğal yapısını ortaya koyan bir kaynak doküman niteliğinde bir çalıĢma bırakmıĢ olunacaktır.

Bu çalıĢmada yüksek lisans tezi olarak konu alınan sahanın çalıĢma ve araĢtırma yöntemi olarak özellikle Coğrafi Bilgi Sistemleri yazılımlarından MapInfo Professional, Vertical Mapper ve Global Mapper programları etkin olarak kullanılmıĢtır. Özellikle jeoloji, diri fay, hidrografya, yükselti, bakı, eğim, toprak ve bitki gibi haritaların hazırlanması ve çalıĢma sahasına ait ilgili alanlardan kesitlerin alınması ve bunun yanında arazi üzerinde yapılacak olan alan ve mesafe ölçümlerine ait sayısal değerlerin elde edilip ortaya konması gibi konularında CBS yöntemlerinden oldukça faydalanılmıĢtır. CBS yöntemlerinin katman prensibine göre çalıĢması özellikleri, havzaya ait birçok farklı doğal unsurları birlikte, aynı ortamda iliĢkilendirilebilme ve bunlar üzerinde sorgulama yapabilme olanakları sayesinde çalıĢmada oldukça bu yöntemler kullanılmıĢtır.

Ayrıca arazi gözlemleri ve incelemeleri de yapılarak bu esnada çekilen fotoğraflar da sahadaki var olan olay ve unsurların gerçek doğal ortamlarıyla birlikte sunulması açısından oldukça fayda sağlamıĢlardır. En önemlisi bu sahayla ilgili daha önceki yapılan çalıĢmalar taranarak bu çalıĢmaların ortaya koyduğu bulgu ve sonuçlar ilgili konu baĢlıkları altında değinilerek iĢlenmiĢtir.

ÇalıĢma esnasında Aksu Çayı Havzası sınırı belirleme çalıĢması Harita Genel Komutanlığının 1/100 000 ölçekli topoğrafya haritaları kullanılarak yapılmıĢtır. Bu haritalar üzerindeki Aksu Çayına bağlı sürekli akarsular, geçici akarsular, su kaynakları ve bunların akıĢ yönleri gibi unsurlar dikkate alınarak Havza sınırı çizilmiĢ bu havzaya ait su bölümü çizgisi belirlenmiĢtir. Aynı zamanda bu çalıĢma sonucu havzanın hidrografya haritası da ortaya konulmuĢ oldu. Daha sonra bu havzaya ait yükselti haritaları hazırlanarak havza sınırlarının yer Ģekilleri ile ilgili uyumuna bakılarak tekrar gözden geçirilerek arazi uzanıĢı doğrultusunda ufak düzeltmelerle en doğru Ģekilde havza sınırının ortaya konması sağlanmıĢtır.

Havzanın jeoloji haritası ise Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğü‟nün 2002 yılında yayınladığı 1/500 000 ölçekli jeoloji haritasının Hatay paftası ile Türkiye‟nin 2012 yılına ait 1/250 000 ölçekli Türkiye‟nin Diri Fay Haritası‟ndan yararlanılarak oluĢturulmuĢtur.

Jeomorfolojik özelliklerin ortaya konması açısından havzanın topografya haritalarından yola çıkılarak bir CBS yazılımı olan MapInfo programı ile havzanın yükselti, eğim ve bakı haritaları ile birçok yönde profiller alınarak havzanın genel jeomorfolojik hatları ortaya koyulmuĢtur. Ayrıca bunun yanında Google Earth programı sayesinde elde edilen hava fotoğraflarına da bu konuda yeri geldikçe baĢvurulmuĢtur.

Ġklim özellikleri ise havza içerisinde yer alan merkezlerde bulunan meteoroloji istasyonlarından alınan verilerle ortaya konmaya çalıĢılmıĢtır. Havza içerisinde geçmiĢte kısa bir dönemi kapsamıĢ olmasına rağmen bazı dönemlerde açık ama Ģimdi kapalı olmasına rağmen bu istasyona ait verilerde bu çalıĢma da kullanılmıĢtır. Ancak çalıĢma alanındaki bazı ilçelerde meteoroloji istasyonlarının olmaması ve bu ilçelerin il merkezlerine göre oldukça farklı fiziki coğrafya Ģartlarına sahip olmasına rağmen maalesef bu il merkezleriyle aynı Ģartlarda olduğu var sayılarak aynı iklim verileriyle iklim özellikleri değerlendirilmiĢtir. Bu ise o ilçelerin

iklimi konusunda maalesef isabetli değerlendirme yapmamız önünde bir sınırlılık teĢkil etmektedir. Havza‟ya ait meteorolojik verilerden yola çıkarak Elazığ Orman ve Toprak Laboratuarı Müdürü, Orman Yüksek Mühendisi M.Edip KoretaĢ tarafından geliĢtirilen program sayesinde havzanın su bilançosu tabloları çıkarılarak Su Bilançosu Grafikleri çizilmiĢtir.

Havzanın toprak özelliklerinin ortaya konmasında K.MaraĢ, Gaziantep ve Adıyaman illerine ait Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü Etüt ve Proje Daire BaĢkanlığı tarafından yayınlanan 1/100 000 ölçekli arazi varlığı ve arazilerin tarıma uygunluğu haritalarından oldukça yararlanılmıĢ ve havzaya ait toprak haritası yine bu kaynaklardan yola çıkılarak elde edilmiĢtir. Diğer alanlardaki özellikler ise arazi gez ve gözlemleri ile daha önce bölgede yapılan bu alandaki lokal çalıĢmalardan elde dilmiĢtir.

Bitki özellikleri ise havza sınırları içinde yer alan Orman ĠĢletme ġefliklerinin oluĢturduğu Orman Amenajman Haritaları‟ndan önemli Ģekilde faydalanılmıĢtır. Havza içerisinde yer alan Ġl Orman ĠĢletme Müdürlüğü ve bu müdürlüklere bağlı Orman ĠĢletme ġeflikleri‟nin oluĢturduğu amenajman haritalarından yola çıkılarak havzanın Orman Amenajman Haritası elde edilmiĢtir. Ayrıca diğer yandan havza içerisindeki merkezleri konu alan yüksek lisans ve doktora tezleri ile daha lokal kapsamlı olarak yazılan makalelerden elde edilen bilgilerden yola çıkılarak havzanın bitki özellikleri ortaya konmuĢtur.

Havzanın hidrografya özellikleri ise havzayı oluĢturan alanın topografya haritalarından yola çıkılarak havzanın hidrografya haritası ortaya konmuĢtur. Diğer yandan havzada yer alan akarsu, kaynak, göl, gölet ve barajlara ait teknik ve detay bilgiler Devlet Su ĠĢleri (DSĠ)‟ye bağlı XX. Bölge müdürlüğünden elde edilmiĢtir.

Diğer yandan havza içerisinde yer alan akarsular üzerinde kurulu olan akım ölçüm istasyon verileri DSĠ XX. Bölge müdürlüğü Hidroloji Bölümü ile diğer yandan DSĠ‟nin Ġnternette kurmuĢ olduğu Gözlem Ġstasyonları Yönetim Sisteminden elde edilmiĢ ve akarsulara ait akım grafikleri çizilmiĢtir.

Havzaya ait kaynaklar ile ilgili bilgiler ise havzayı oluĢturan topografya haritalarından yararlanılarak havzanın kaynaklar ve sondaj kuyularının dağılıĢ haritası hazılarlanmıĢtır. Bunun yanından kaynaklara ait XX. DSĠ bölge müdürlüğünün hazırlamıĢ olduğu raporlardan debi değerleri elde edilmiĢtir.

Havzanın çeĢitli yerlerine farklı zamanlarda birçok gezi düzenleyerek havzayla ilgili birçok fotoğraf çekimi ve gözlem yapılmıĢ bunun yanında araziden kayaç örnekleri, fosiller, bitki türleri gibi birçok konuya ait ilk elden verilerin elde edilmesi sağlanmıĢtır.

Sonuç olarak havza ile ilgili fiziki coğrafya özelliklerinin ortaya çıkarılması için ulaĢılabilmesi mümkün olan tüm verilere ulaĢılmaya çalıĢılmıĢ ve verilerin en güncel halleri kullanılmaya çalıĢılmıĢtır. ÇalıĢma esnasında CBS yazılımlarının kullanılması, havzanın fiziki coğrafya özelliklerinin ortaya konması ve bunları iyi yorumlanması açısından oldukça avantaj sağlamıĢtır. Ancak havzaya ait alanın birden fazla ili kapsıyor olması ise çalıĢma alanının bir dezavantajlı yönünü oluĢturmaktadır. Bu konu, özellikle de veri temini konusunda büyük sorunları ortaya çıkarmıĢtır. Diğer açıdan illerde yapılan bilimsel çalıĢmalar ve yayınlar açısından da büyük farklılıkların bulunması çalıĢma esnasında bir konuda farkı illerden aynı düzeyde veri sağlanamaması çalıĢmanın tamamlanmasını zorlaĢtıran bir diğer dezavantajı oluĢturmuĢtur. Ayrıca Aksu Çayı Havzası‟nda, daha önce havza bütünlüğü dikkate alınarak havzayı bütünsel bir Ģekilde değerlendirilen bir çalıĢma yapılmadığı için havzaya ait bütün haritaların sıfırdan yapılması gereğini ortaya koymuĢ ve bu da çalıĢmanın daha çok zaman almasına neden olmuĢtur.

1.BÖLÜM

JEOLOJĠK ÖZELLĠKLER

Aksu Çayı havzası jeolojik olarak kendi bölgesinde yerel ölçekte önemli olmasının yanında ülke genelinde meydana gelen jeolojik olayları aydınlatmak ve açıklamak açısından da oldukça önemli özelliklere sahip bir konuma sahiptir. Çünkü “Arabistan/Anadolu, Afrika/Anadolu, Arabistan/Afrika levhaları arasındaki göreceli hareketlere bağlı olarak sırasıyla Doğru Anadolu Fay Zonu, Kıbrıs Yayı ve Ölü Deniz Fayı gibi deformasyon bölgeleri geliĢmiĢtir. ÇeĢitli araĢtırmacılar tarafından tüm bu fayların kesiĢtiği ve levhaların birleĢtiği yerin MaraĢ ve GölbaĢı arasında kalan bölge olduğu düĢünülmektedir.(McKenzie, 1972; Dewey ve diğ.,1973; Jackson ve McKenzie, 1984; ġengör ve diğr., 1985; Gülen ve diğ., 1987; Karığ ve Kozlu, 1990; Kempler ve Garfunkel, 1994; Chorowics ve diğ., 1994 ) MaraĢ üçlü eklemi içeri doğru sokulan (indenter) Arabistan levhasının kuzeybatı köĢesini ve aynı zamanda deforme olan komĢu Afrika ve Avrasya levhalarını kapsamakta olup, bir kıtasal çarpıĢma zonunda görülebilecek bütün karakteristik özellikleri içerir (Gülen ve diğ.,1987 / Aktaran: Sezgin vd. 2002 : 44).

Havza içerisinde yer alan ve güneybatı-kuzeydoğu yönünde havzayı baĢtanbaĢa kat eden Doğu Anadolu Fayı (DAF) ayrıca üzerinde durulması gereken bir konudur. Kuzeydoğuda Karlıova‟dan baĢlayarak Güneybatı yönünde KahramanmaraĢ‟a kadar uzanan bu fay hattı sol yönlü doğrultu atımlı bir faydır. Bu fay hattı Karlıova‟da Türkiye‟nin en önemli fay hattı olan Kuzey Anadolu Fay Zonuyla ( KAFZ) birleĢirken, güneybatıda ise KahramanmaraĢ sınırları içerisinde Türkoğlu ilçesi yakınlarında Ölü Deniz Fay Zonu ile birleĢerek burada üçlü eklem bölgesini oluĢturur. Bu iki birleĢim noktalarındaki mesafe yaklaĢık 400 km civarındadır. Transform bir fay niteliğinde olan DAF buradaki Arabistan / Afrika ile Anadolu / Avrasya arasında meydana gelen sıkıĢma olayına yanal bir hareket ile karĢılamaktadır (Çıplak, 2004: 15).

Aksu Çayı havzası içerisinde yer alan ve havza içerisinde geniĢ bir yer kaplayan KahramanmaraĢ Tersiyer havzasının, burada yer alan birimlerin yer ve zaman açısından kuzeyde ve güneyde farklı olarak geliĢmesi, doğuya doğru güneydoğudakilerle karĢılaĢtırılması neticesinde en azından burasının Miyosenden

itibaren bir periferal ön ülke havzası olarak geliĢmiĢ olduğunu ortaya koymaktadır (Önalan, 1988 : 8).

Jeolojik anlamda havzanın belirtilmesi gereken en önemli özelliklerinden biri de depremselliktir. ÇalıĢma alanını oluĢturan Aksu Çayı Havzası, etkisinde kaldığı Doğu Anadolu Fayı ve Ölü Deniz Fayı ile daha birçok fayların varlığından dolayı bu bölge geniĢ alanları etkileyebilecek düzeyde Ģiddetli ve yıkıcı depremlerin oluĢma potansiyelinin yüksek olduğu bir bölgedir. Nitekim zaten KahramanmaraĢ yöresi ve çevresi de depremsellik açısından, tektonik yapısı bakımından sismik aktivitesi çok yüksek olan, birinci derecede deprem bölgesi içerisinde yer almaktadır (Biricik ve Korkmaz, 2001: 24). Havzanın jeolojik özellikleri aĢağıda belirlenen sırayla verilecektir.

1.1. Stratigrafi

Aksu Çayı Havzası jeolojik zamanlar açısından ele alındığında havzada Paleozoik‟ten Kuvaterner‟e kadar olan zamanların hepsine ait arazilerin bulunduğu görülmektedir. Havza da en eski araziler Alt Kambriyen dönemine ait iken en genç araziler ise Kuvaterner dönemine ait olduğu görülmektedir. Diğer yandan havzada sedimanter, volkanik, metamorfik ve ofiyolitik gibi tüm kayaç gruplarına ait örnekler de bulunmaktadır. Havza‟nın bu kayaç gruplarına göre dağılım oranları aĢağıda grafik 1‟de verilmiĢtir (ek-1).

Grafik 1:Aksu Çayı Havzasının Kayaç Gruplarına Göre Dağılım Oranları

1% 2% 9%

88%

Volkanik Arazi Metamorfik Arazi Sedimanter Arazi Ofiyolit Arazi

Aksu Çayı havzasında grafik 1‟de de görüldüğü gibi % 88‟lik bir oranla en fazla sedimanter kaya grubuna ait araziler bulunmaktadır. Diğer araziler fazla olandan az olana doğru ofiyolitik, metamorfik ve volkanik birimler olarak sıralandığı

görülmektedir. Sonuç itibarıyla havzada en yaygın sedimanter araziler bulunurken en az ise volkanik araziler (% 1) grubunun kapladığı görülmektedir.

1.1.1. Paleozoik

Aksu Çayı havzasının en eski yaĢtaki arazilerini oluĢturan paleozoik zaman arazileri havzada diğer zamanlara göre en az yayılıĢ gösteren arazilerdir. Havza içerisinde en eski yaĢlı arazileri Paleozoik zamanın Alt Kambriyen arazileri oluĢturmaktadır. Diğer devirlere ait araziler en yaĢlıdan en gence doğru, Orta Kambriyen, Ordovisiyen, Üst Kambriyen-Ordovisiyen ve Üst Ordovisiyen dönemlerine ait bir yayılıĢ göstermektedirler.

Paleozoik arazilerin havza içerisindeki dağılıĢına baktığımızda bu zamana ait araziler havzanın batısında ve kuzeyinde yayılıĢ gösterdiği görülmektedir. Kuzeyde özellikle de Aksu Çayının üst çığırında Çağlayancerit çevresinde Camalın Dağı, Gürgürkuyusu Tepesi, Kasımkuyu Tepesi, Ziyaret Tepe ve Isırganpınar Tepeleri Paleozoik-Mesozoik metamorfik kayaçlardan mermer ve yer yer Ģistlerin yayıldığı bölgeleri oluĢturmaktadır.

Merkez ilçe sınırları içerisinde Batıda ise Önsen Kasabasında güney batıya doğru Dadağlı‟nın kuzeyine doğru uzanan Alt Kambriyen dönemine ait kırıntılılar birimlerinin yayılıĢ gösterdiği yerlerdir. Diğer yandan Alt kambriyen arazilerinin çevresinde Orta Kambriyen karbonatlarının yer aldığı görülmektedir. Bu araziler havza içerisinde Önsen‟den baĢlayıp Hacıağalar ve Oflazgediği Tepesi ve daha da güney batıya doğru Çatalkaya‟nın güneyindeki bölgelerde doğru karıĢık bir Ģekilde yayıldıkları görülmektedir.

Havzanın yine merkez ilçe sınırları içerisinde olup batıda yer alan Üst Kambriyen-Ordovisiyen devrine ait arazilerin dağılıĢına bakıldığında Altınova, Dönüklü köyleri çevresi ile Çatalkaya, ayrıca Türkoğlu ilçesi sınırları içerisinde yer alan Karakaya Tepesi ile daha güneyde yer alan Ziyaret Tepe ve Çataluç Tepeleri ile Dedeler köyünün biraz güneyindeki küçük bir bölgede yayılıĢ gösterdiği söylenebilir. Üst Ordovisiyen arazilerinin bulunduğu yerler ise, merkeze bağlı Kümperli köyü ile biraz batısında yer alan Akyar Tepesi ile YeĢilyöre yakınlarında Organ Çayı‟nın yamaçlarında, Türkoğlu‟nun Ceceli Köyünün batısında küçük bir alanda bulunmaktadır. Diğer yandan, yine aynı ilçe sınırları içerisinde yer alan Beyoğlu,

ġekeroba ve Dedeler gibi yerleĢim yerleri de Üst Ordovisiyen arazilerinin görüldüğü yerler olarak belirtilebilir.

1.1.2.Mesozoik

Havza‟daki Mesozoik zamana ait arazilerine baktığımızda Orta Triyas dönemi ile Üst Kretase devirleri arasındaki zaman dilimine ait arazilerin bulunduğu görülmektedir.

Mesozoik zamanın en eski yaĢlı arazilerini oluĢturan Orta Triyas- Kretase devri birimleri içerisinde yer yer radyolarit, çört kırıntıları, volkanik gibi yer yer de ofiyolit dilimlerini içerisinde barındıran pelajik kireç taĢlarının yayılıĢ alanına baktığımızda en geniĢ alanda yayıldığı bölge MaraĢ merkez ilçe sınırları içerisinde olduğu görülmektedir. Genel anlamda bakıldığında bu birimler güneybatı-kuzeydoğu yönünde bir uzanıĢ gösterir. Doğu Anadolu Fayı bu birimi boydan boya kat eder. MaraĢ merkez sınırları ve aynı zamanda yine MaraĢ-Pazarcık sınırlarında geniĢ alanları kapladığı görülmektedir. En güney batıda Türkoğlu ilçesi sınırlarındaki Kuyumcular‟dan baĢlayan bu birimleri kuzey doğuda GölbaĢı ilçe sınırlarına kadar yayıldığı görülmektedir. Bu yayılıĢ Kartal kaya barajından itibaren dağınık bir Ģekilde parçalanmıĢ bir Ģekilde küçük birlikler Ģeklindedir. ġerefoğlu‟nun köyünün hemen doğusundaki Köroğlu Tepesi ( 903 m), kuzey doğuya doğru Kartal köyü yakınlarındaki GeçitbaĢı Tepesi (1291 m), Karaağaç T. (1293), Kuzucak yakınlarındaki Söğütkolu T. (1122 m) gibi tepeler ile Kocalar, Güzelyurt, ÇokyaĢar, Kartal, biraz daha doğuda olup Kartalkaya barajının hemen batısındaki Armutlu Çiçekalan ile Tetirlik gibi yerleĢim yerlerinin olduğu bölge tek bir parçadan oluĢan Orta Triyas- Kretase yaĢlı pelajik kireç taĢları üzerinde yer almıĢ olup bu birim belirtilen yerler dahilinde toplam 237 km2‟lik bir alan kaplamaktadır. Diğer yandan havza içerisinde ise Kartalkaya Barajından sonra Haydarlı ve Soku dolaylarında ve Ġnekli Gölünün batısında yer yer görülen bu pelajik kireç taĢları birimleri en kuzey doğuda GölbaĢı çevresindeki Örenli ve YarbaĢı çevrelerinde de yayılıĢ göstermektedir.

Havza içerisinde yer alan bir baĢka devir olan Jura-Kretase yaĢlı Neritik kireç taĢları oluĢturmaktadır. Bu birimler havzanın sadece güney batı bölümünde görülmekte olup Aksu Çayı‟nın tamamen batısında yer almaktadır. Batıda havza sınırında yer alan Kaman T. ve Hareketkaman Tepesi (1841 m)‟nden baĢlayarak

hafif kuzeydoğuya doğru Organ Çayı ve Orçan Çaylarının akıĢ yönüne doğru bir uzanıĢ gösterir. Batıda Doluca‟dan itibaren biraz kuzeydoğuya doğru, Uzunsöğüt, Aydınkavak, Yenipınar, AfĢarlı, Hopurlu, Önsenhopuru, gibi yerleĢim birimlerinin olduğu bölgeleri kaplayarak Hacımustafa mahallesine kadar devam etmektedir.

Benzer Belgeler