• Sonuç bulunamadı

Dolaylı Vergilerin Kayıt Dışı Ekonomiye Etkisi

BÖLÜM 1 VERGİ KAVRAMI VE GENEL ÇERÇEVESİ

3.5. Dolaylı Vergilerin Kayıt Dışı Ekonomiye Etkisi

Kayıt dışı ekonomi, ekonominin istatistiksel verilerle hesaplanması sırasında bu hesaplamaya dâhil olmayan; gelir yaratıcı legal ya da illegal faaliyetler bütünüdür. Başka bir tanımlama ile kayıt dışı ekonomi; icra edilmiş olmasına rağmen kayıt dışı tutularak kamu otoritesinin gözetim ve denetimi dışında kalan her türlü faaliyettir. Buna göre, ulusal gelir hesaplama yöntemlerinin hiç birinde yer almayan faaliyetler kayıt dışı faaliyetlerdir. Kayıt dışı ekonomiyi oluşturan unsurlar; vergi kaçırma, belgesiz alışveriş, uyuşturucu ticareti gibi yasadışı faaliyetler olabilirken; ev işlerini yapma, yaşlı bakıcılığı gibi yasal faaliyetler de olabilir.141

140 T.C. Merkez Bankası Resmi İnternet Sayfası,

https://www.tcmb.gov.tr/wps/wcm/connect/TR/TCMB+TR/Main+Menu/Banka+Hakkinda/Genel+Ba kis , Erişim Tarihi: 14.03.2019.

108

Kayıt dışılığın Türkiye’de yüksek düzeylerde seyretmesinin en önemli sebebi; 1980 sonrası büyümenin sağlanabilmesi için kayıt dışı ekonomiye bel bağlanılmış olmasıdır. Büyümenin sağlanabilmesi için tasarruflara, dolayısıyla sermayeye ihtiyaç duyulması fakat Türkiye’nin sermaye birikiminin zayıf olması gerçeğinden ötürü, 1980 sonrasında bu sermaye açığının kapatılabilmesi için kayıt dışı oluşan fonlara yönelim gerçekleşmiş ve bu paraların piyasaya girişini kolaylaştıran düzenlemeler yapılmıştır. Ancak var olan sermaye açığının kapatılabilmesi için yüksek gelir elde eden grupların vergi yükü hafifletilirken alt gelir grubunun vergi yükü ağırlaştırılmıştır; bu durum sermaye birikiminin oluşumuna katkı sağlarken vergi adaletinin zedelenmesine ve üretime değil tüketime dayalı bir rant ekonomisinin ortaya çıkmasına sebep olmuştur.142

Tablo 3.5. Kayıt Dışı Ekonominin Sebepleri143

Ekonomik Nedenler Vergi Sisteminden

Kaynaklanan Nedenler Sosyolojik Nedenler Milli Gelirin Adaletsiz

Dağılımı

Vergi Sisteminin

Karmaşık Yapısı Toplumsal Yapı

Üretim Maliyetlerini Azaltma Amacı

Vergi Oranlarının Yüksek Oluşu

Ahlaki Normlarda Değişmeler

Yüksek Enflasyon Vergi Adaleti Vergiye Karsı Direnç

Tarım Sektörünün Ekonomideki Önemi

Denetimin Etkin Olmaması

Vergi Bilinci ve Vergi Ahlakı

Ekonomik Politikalar Vergi Afları

Kamu Gelirleriyle Giderlerinin Karşılaştırılması Devlet Düzeni ve Siyasal

Yapı KDV Pazarlığı

Küreselleşme ve Esnek Üretim Yöntemleri

142 DPT, (2001), Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, Kayıt Dışı Ekonomi Özel İhtisas Komisyonu

Raporu, Ankara, s. 7.

143 Murat Kanlı’nın “Dolaylı Vergiler Ve Kayıt Dış Ekonomi” (2007) Adlı Yüksek Lisans Tezinden

109

Yukarıdaki tabloda görüldüğü üzere, kayıt dışı ekonominin oluşmasında birden fazla sebep yer almaktadır. Bu sebepler ülkeden ülkeye, bölgeden bölgeye, kültürden kültüre farklılık göstermektedir. Her yönetim sisteminin belli özellikleri vardır ve bu özellikler bazen pozitif bazen negatif sonuçlar doğmasına neden olmaktadır. Kayıt dışılık genel olarak az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde görülmektedir. Bunun sebebi ise bu tür ülkelerde ki genel eğitim yetersizliğidir. Bunun yanında ekonomik sebepler de kayıt dışılığın artışında rol oynamaktadır.

Kayıt dışılığın sebeplerinden ekonomik nedenleri; genel olarak ekonominin yetersizlikleri ve açıkları meydana getirmektedir. Ekonomik sorunlar karşısında çözüm arayan bireyler, sisteme dâhil olmayıp kendilerince bir kazanım elde etmektedirler. Kayıt dışılığa sebep olan ikinci ana başlık ise; vergi sisteminin neden olduğu sorunlardır. Buna göre; ülkede var olan vergi sisteminin karmaşıklığı ve adaletsizliğine gelirin dengesiz dağılımı da eklenince bireyler vergi ödemek yerine kaçırmayı tercih etmektedirler. Kayıt dışılığın son sebebi ise sosyolojiktir. Buna göre; toplumun ahlaki olarak gelişmemiş olması, eğitim seviyesinin kalitesiz ve düşük olması, vergi bilincinin aşılanamaması ve yöneticilere olan güvensizlikten ötürü bireyler vergi ödemekten kaçınmaktadırlar.

Tablo 3.6. Türkiye’de 2002- 2017 Yılları Arası Kayıt Dışı İstihdam Oranları

Yıllar Tarım Tarım Dışı Sanayi Hizmet İnşaat Genel

2002 90,14 31,74 36,40 29,19 - 52,14 2003 91,15 31,55 36,43 29,00 - 51,75 2004 89,9 33,83 37,28 31,96 - 50,14 2005 88,22 34,32 38,11 32,27 - 48,17 2006 87,77 34,06 38,12 31,88 - 46,97 2007 88,14 32,34 35,51 30,63 - 45,44 2008 87,84 29,76 31,61 28,77 - 43,5 2009 85,84 30,08 33,43 28,4 - 43,84 2010 85,47 29,06 32,68 27,11 - 43,25 2011 83,85 27,76 31,5 25,71 - 42,05 2012 83,61 24,51 27,89 22,73 - 39,02 2013 83,28 22,4 25,23 20,9 - 36,75 2014 82,27 22,32 20,26 21,09 36,61 34,97

110

2015 81,16 21,23 19,13 20,05 35,58 33,57

2016 82,09 21,72 20,2 20,35 35,76 33,49

2017 83,33 22,1 20,03 20,95 35,80 33,97

Kaynak: T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Resmi İnternet Sitesindeki Verilerden Yararlanılmıştır. URL:

http://www.sgk.gov.tr/wps/portal/sgk/tr/calisan/kayitdisi_istihdam/kayitdisi_istihdam_oranlari/kayitdi si_istihdam_orani Erişim Tarihi: 26.04.2019

Yukarıda Tablo 3.6.’da 2002- 2017 yılları arasındaki kayıt dışı istihdam verilerine yer verilmiştir. Kayıt dışı ekonominin oluşmasında, kayıt dışı istihdam verileri önemli rol oynamaktadır. Kayıt dışı istihdamın neticesinde; devlet vergi, prim gibi tahsilatlardan mahrum kalmaktadır. Bunun neticesinde tahsil edilemeyen vergiler başka mükellefler tarafından karşılanmakta, vergi yükü artmaktadır. Sosyal güvenlik primlerinin ödenmemesi halinde sigorta sistemine para girişi azalmakta ve sistem zayıflamaktadır. Bireyler sigortasız çalışmak zorunda kalarak, güvencesiz bir şekilde iş yapmaktadır. Tüm bunların sonucunda da ekonomideki kayıt dışılık artış göstermektedir.

Kayıt dışı istihdam verilerine bakıldığında en yüksek kayıt dışılık tarım sektöründe bulunmaktadır. Mevsime göre işe alınan işçiler ve günlük işçiler sebebiyle bu alanda kayıt dışılık oldukça büyüktür. Tarım dışı sektörler ile sanayi ve hizmet sektörlerinde kayıt dışı istihdam görece daha azdır. Kayıt dışı istihdamın azaltılması için çalışan bireylerin eğitim seviyeleri artırılmalı ve daha bilinçli bir çalışan kitle oluşturulmalıdır.

Tablo 3.7. İncelenen Mükelleflere İlişkin İstatistikler

Yıl İncelenen Mükellef Sayısı / Toplam Mükellef Sayısı = İnceleme Oranı Mükellef Başına Bulunan Matrah Farkı (TL) Mükellef Başına Tarhı İstenilen Vergi Tutarı (TL) 2014 %2,24 712.285,73 143.610,00 2015 %2,32 796.747,92 167.087,00 2016 %1,96 655.219,32 145.229,00 2017 %1,68 524.040,76 133.052,00 2018 %1,63 849.820,94 196.566,00

Kaynak: T.C. Vergi Denetim Kurulu Faaliyet Raporlarından Yararlanılarak Hazırlanmıştır.

111

Grafik 3.7. 2018 Yılında Vergi İncelemeleri Sonucunda Tarhı İstenilen Vergi Türlerinin Dağılımı

Kaynak: T.C. Vergi Denetim Kurulu Faaliyet Raporlarından Yararlanılarak Hazırlanmıştır. URL:

https://www.hmb.gov.tr/vergi-denetim-kurulu-baskanligi Erişim Tarihi: 05.02.2019

Yukarıda Tablo 3.7. ve Grafik 3.7.’de Türkiye’de incelenen mükelleflere ilişkin çeşitli istatistikler ile 2018 yılında yapılan vergi incelemeleri sonucunda vergi türleri itibariyle tarhı istenen vergilere ilişkin bilgilere yer verilmiştir. Buna göre; tüm mükellefler arasından vergi incelemesine tabi tutulan mükelleflerin oranı 2014- 2018 yılları arasında %1,63 ile %2,32 arasında değişim göstermiştir. 2018 yılında ise incelenen mükellef sayısının oranı ise %1,63 olmuştur. Mükellef başına bulunan matrah farkına bakıldığında 2018 yılında bu rakamın 849.820,94-TL olduğu görülecektir. Bu durumda incelenen mükellefler ortalama olarak 849.820,94-TL matrahlarını eksik beyan ederek kayıt dışı gelir etmişlerdir. Mükellef başına düşen ortalama matrah farkları oldukça yüksek tutarlar içermektedir. Tespit edilen matrah farkları inceleme dışı kalan %98,37’lik kesim açısından düşünüldüğünde, kayıt dışı ekonominin boyutları daha iyi anlaşılacaktır.

Grafik 3.7.’de 2018 yılında vergi incelemeleri sonucunda tarhı istenilen vergi türlerinin dağılımına yer verilmiştir. Buna göre; 2018 yılında tarhı istenen

56% 18%

17%

6% 3%

2018 Yılında Vergi İncelemeleri Sonucunda Tarhı

İstenilen Vergi Türlerinin Oranı

112

vergilerin %56’sını KDV, %18’ini ÖTV, %17’sini kurumlar vergisi, %6’sını gelir vergisi ve %3’ünü diğer vergiler oluşturmaktadır. KDV ve ÖTV’nin tarhı istenen vergilerdeki payının yüksek olmasının en önemli sebeplerinden biri; vergi gelirleri içindeki paylarının da yüksek olmasıdır. Yüksek vergi yükü meydana getiren KDV ve ÖTV’den kaçınmak isteyen mükellefler, kayıt dışılığa ve vergi kaçırmaya başlamaktadırlar. Dolaylı vergilerin vergi gelirleri içindeki ağrılığı, mükelleflerin yasa dışına çıkmasına sebep olmaktadır

Grafik 3.8. Çeşitli Ülkelerin Dolaylı Vergi Gelirleri ile Kayıt Dışılık Oranlarının Karşılaştırılması

Kaynak: OECD ve Friedrich Schneider (2015) Verilerinden Yararlanılmıştır. (Veriler 2015 Yılına Ait

Olup, OECD Verilerinde Sosyal Güvenlik Gelirleri Vergi Gelirleri İçinde Yer Aldığından Dolaylı Vergilerin Vergi Gelirleri İçindeki Payları Düşük Çıkmıştır.) URL: https://data.oecd.org Erişim Tarihi: 06.03.2019

Yukarıdaki Grafik 3.8.’de çeşitli Avrupa ülkelerine ait dolaylı vergi gelirlerinin vergi gelirleri içindeki payı ile kayıt dışılık oranlarına ilişkin verilere yer verilmiştir. Buna göre; dolaylı vergi gelirlerinin vergi gelirleri içindeki payının yüksek olduğu ülkeler olan Türkiye, Macaristan, Estonya ve Yunanistan’da kayıt dışılık oranları %22 ile %28 arasında değişmektedir. Buna karşın dolaylı vergi gelirlerinin

0 5 10 15 20 25 30 35 40 45

Türkiye Macaristan Estonya Yunanistan Almanya Avusturya Fransa İsveç

Dolaylı Vergi Gelirlerinin Vergi Gelirleri İçindeki Payı (%) Kayıt Dışılık Oranları (%)

113

vergi gelirleri içindeki payının düşük olduğu ülkeler olan Almanya, Avusturya, Fransa ve Belçika’da ise kayıt dışılık oranları %8 ile %13 arasında değişmektedir. Yapılan bu karşılaştırma sonucunda; dolaylı vergilerin yüksek oranlarda olduğu ülkelerde kayıt dışılığında buna paralel olarak yüksek olduğu görülmektedir.

Dolaylı vergilerin vergi gelirleri içindeki payının yüksek olduğu ülkelerde kayıt dışılık oranlarının yüksek olmasının sebebi, tek başına dolaylı vergiler değildir. İki veri arasındaki ilişkiyi daha iyi anlayabilmek için kayıt dışılık oranlarının yüksek olduğu ülkelerdeki ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel özelliklere de bakmak gerekir. Genel olarak gelişmekte olan ülkelerde ekonomik seviyenin yetersiz olmasından ötürü birçok sorun ortaya çıkmaktadır. Devletin harcamaları için ortaya çıkan kaynak ihtiyacının karşılanamaması da bu sorunlar arasındadır.

Gelişmekte olan ülkelerde kaynakların yetersiz olması devletin bazı kriterleri göz ardı etmesine sebep olmaktadır. Bu tip ülkelerde vergi gelirlerinde dolaylı vergiler ağırlıktadır. Bunun sebepleri arasında; tasarrufların yetersizliği ve vergi bilincindeki zayıflıklar ağır basmaktadır. Devlet vergi gelirlerinde ortaya çıkan zafiyetleri, tahsilatın daha kolay olmasından ötürü dolaylı vergilere ağırlık vererek kapatmaya çalışmaktadır. Bu durum karşısında vergi yükleri artan bireyler ise vergi kaçırma ve vergiden kaçınma yollarına başvurmaktadırlar. Dolayısıyla kayıt dışılık oranları artış göstermektedir. Bu süreç bir döngü halinde sürerek, birbirini beslemektedir. Bu döngünün sonucu olarak da, dolaylı vergilerin yüksek olduğu ülkelerde kayıt dışılık oranları yüksek seviyelerde kendine yer bulmaktadır.