• Sonuç bulunamadı

DOĞAL KAYNAK ENVANTERİ

Belgede ADIYAMAN TARIM MASTER PLANI (sayfa 41-45)

İlin doğal kaynaklarının bilinmesi tarımsal ve kırsal kalkınma potansiyellerinin ve kısıtlarının tanımlanması bakımından önemlidir. Doğal kaynaklar yenilenebilir ve yenilenemez kaynaklardan oluşmaktadır. Her ikisi de sürdürülebilir biçimde kullanılmalı, tarım ve tarım dışı kullanımlara uygunluğu ve kayıplarıyla ilgili tehlikeler açısından dikkatli olunmalıdır. Bu bölümde Adıyaman da bulunan ana doğal kaynakların kısa tanımlamaları, mevcut durumları ve kullanımlarıyla ilişkili potansiyel tehlikeler verilmektedir.

4.1.YENİLENEBİLİR KAYNAKLAR

Güneş ve rüzgar enerjisi gibi enerji kaynakları sürekli ve koşulsuz olarak kullanılabilen yenilenebilir kaynaklardır. Tarım ekolojisinde bulunan toprak, bitki örtüsü/ormanlar, flora ve fauna/yaban hayatı ve su eko-sistemleri gibi diğer kaynaklar uygun kullanım koşullarında yenilenebilen, uygun olmayan kullanımlarla tüketilebilirler. Bu önemli kaynakların oluşumları ve büyüklükleri ile ilgili niceliksel ve niteliksel tanımlamalar aşağıda verilmiştir:

Tablo 14. Yenilenebilir Kaynaklar

Kaynak Tanımlama

a) Güneş ve Yağış: Güneş: Mevcut verilere göre Adıyaman Merkezde yılda 180 gün güneşli geçmektedir. Güneşli geçen saatler veya yıllık birleşik sıcaklıklarla ilgili bilgiler bulunmamaktadır. İlde alt bölgeler arasında farklılıklar olmaktadır. İl, (yılda 2000 veya daha fazla saat güneş alan) Ege veya Akdeniz illeri ile karşılaştırıldığında güneş enerjisi bakımından aynı özellikleri göstermektedir.

Yağış: Alt bölgeler arasında mikro-iklimsel farklılıklar bulunmaktadır.. I’ inci ve III’ üncü alt bölgeler yılda ortalama >750 mm yağış almaktadır. Adıyaman Merkezde yıllık ortalama yağış 650 mm olurken Gölbaşında (III. alt bölge) 850 mm'dir.

b) Tarımsal Topraklar ve Ekilebilir Arazi

Tarımsal Topraklar: Adıyaman da iklim topografya ve ana madde farklılıkları nedeni ile değişik topraklar oluşmuştur. Bu değişik toprakların yanı sıra toprak örtüsünden yoksun bazı arazi tipleri de bulunmaktadır. İlin genel yapısı ¾ oranında killi-tınlıdır.Renk itibarı ile koyu kırmızıdan koyu kahverengiye kadar değişiklik göstermekte olup arada tamamen boz renkli kısımlarda vardır. Nehir ve çay kenarlarında alüvyonlu sahalara da rastlanmaktadır. Ayrıca küçük miktarda kolüvyonlu topraklar ve kayalar bulunmaktadır.

Ekilebilir Arazi: Adıyaman da I’ inci – IV’ üncü sınıf arazi miktarı 298.956 ha’dır. Ayrıca tarıma elverişli olmayan diğer sınıf (V-VIII) marjinal arazilerin tarımsal üretimde kullanıldığını görülmektedir.

c) Su: (sulama, hidro-elektrik ve termik enerji kaynakları)

Su ve yeraltı su kaynakları yılda 3.403 hm3 hacme sahip olup bunun %99'u yüzey kaynaklardan oluşmaktadır (nehirler, göller).

Sulama: Sulanabilir toplam arazi miktarı 156.393 ha olarak tahmin edilmekte olup bunun yalnızca 59.718 ha'ı (%38) sulanmaktadır. Bunun %56'sı halk sulaması ve %44'ü devlet sulamasıdır (DSI ve KHGM).

d) Su ve Balıkçılık

Kaynakları: Doğal göller (613 ha), baraj ve rezervuarlar (39.076ha) gölet ve bentler (177 ha) ve nehirler (1.463 ha) olarak yaklaşık 41,329 ha yüzey suyu bulunmaktadır.

e) Ormanlar ve muhafaza

Doğal ve plantasyon olarak 150.757 ha orman bulunmaktadır. Ormanlar çoğunlukla meşe, çam, ve ardıç gibi ağaç çeşitlerinden oluşmaktadır.

f) Diğer Flora ve Fauna Doğal Türler:

İlin Floraları ; Meşe türleri Q.Cerris,

Q.Sessiliflora,Alıç, Yabani elma, Alalat, Yabani erik, Badem yapraklı armut,Böğürtlen, Laden, Ayı üzümü, Sumak, Sakız, Melengiç, Ardıç, Çam, Sedir, Çayır otları, Domuz ayrığı, Geven, Sütleyen, Orman çileği, Menekşe, Sarmaşık, Gıcır, Kekik, Eğrelti ve Yavşanlar.

Faunalar;Dağ keçisi, Tavşan, Keklik, Tilki, Kurt, Ayı, Yaban güvercin, Sansar, Porsuk, Fare, Gelincik, Köstebek, Çakal, Kaplumbağa, Kirpi ve Yılan.

Tarımsal Çeşitler: Adıyaman lalesi (Fırıtıllaria Persica), Ağlayan gelin (Fırıtıllaria İmperialis), Kavun, Besni Üzümü,

4.2. YENİLENEMEYEN KAYNAKLAR

Yenilenemeyen kaynaklar arasında madenler, fosil yakıtlar (gaz/petrol) ve yerel turistik, tarihi ve kültürel yerler bulunmaktadır. Yenilenemeyen kaynaklar tarımda doğrudan kullanılmamalarına rağmen kırsal ekonomi üzerinde bir bütün olarak olumlu ve olumsuz etkileri olmaktadır. Bu kaynaklarla bağlantılı ekonomik faaliyetler tarım gelirlerinin arttırılmasına yardımcı olur ve gerek tarım gerekse tarım dışı kırsal kesimin yararlanabileceği yerel altyapı ve sosyal yapı

yatırımlarına katkıda bulunurlar. Ancak bu çalışmalar arazi, su ve tarım işgücü unsurlarıyla rekabet ederek tarım fiyatlarının yükselmesine ve işgücünün tarımdan uzaklaşmasına neden olabilir. Adıyaman’daki yenilenemeyen kaynaklar (madenler, fosil yakıtlar ve tarihi/turistik mekanlar) aşağıda belirtildiği gibi muhtelif yerel alanlarda bulunurlar:

Tablo 15. Yenilenemeyen Kaynaklar

Kaynak Tanımlama

Madenler ve

Fosil yakıtlar Gölbaşı ilçesinde (III. Alt bölge) zengin kömür yatakları vardır. Bu ilçede 1980 yılında kurulmuş olan ve halen yaklaşık 500 kişiyi istihdam eden özel kömür İşletmesi bulunmaktadır. I ve II.Alt bölgede Türkiye de çıkarılan petrolün %64'ü çıkarılmaktadır.II. Alt Bölgede Çimento Fabrikası ve Tuğla Fabrikası olup halen 200kişiyi istihdam etmektedir.

Tarihi ve turistik yerler

Türkiye'nin diğer bölgelerinde olduğu gibi, Adıyaman’da da birçok turistik ve tarihi mekanlar vardır. Dicle ve Fırat nehirleri arasındaki eski Mezopotamya düzlüklerine oldukça yakın bir yerde kurulan İl çok eski çağlardan beri tarihi bir merkez olmuştur.Dünyanın sekizinci harikası olan 2150 metre yükseklikteki Nemrut Dağı, tarihin bilinen ilk köprülerinden Cendere köprüsü il sınırları içinde yer almaktadır. Ayrıca Kahta da Eski Kale ve Karakuş Höyüğü, eski Besni Ören yeri, Perde Kenti kalıntıları ve Atatürk Barajı da görülmeye değer yerler arasındadır.

4.3. TOPRAK YAPISI

İlde görülen iklim ve jeolojik yapı farklılıkları ile vejetasyondaki çeşitlilik değişik özelliklere sahip toprakların oluşumuna neden olmuştur.

Adıyaman da I-IV. sınıf tarım arazileri 298.956 ha olup, genelde tarım bu araziler üzerinde yapılmaktadır. 468.067 ha’ dan fazla alanı olan V-VIII. sınıf arazilerde de işlemeli tarım yapıldığı görülmektedir. Ancak, bu araziler işlemeli tarıma uygun değildir. Tarım alanlarından sonra ikinci sırayı alan mer’a alanları ve orman alanları VII. sınıf araziler üzerinde yoğunlaşmaktadır.

Kullanma kabiliyet sınıfları sekiz adet olup, toprak zarar ve sınırlandırmaları I. sınıf’dan VIII. sınıfa doğru giderek artmaktadır.

Belgede ADIYAMAN TARIM MASTER PLANI (sayfa 41-45)