• Sonuç bulunamadı

C- Dilekçe Hakkı

III- Dilekçe Hakkının Uluslararası Sözleşmelerde Düzenlenişi

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 13. maddesi “Dilekçe Hakkı”nı düzenlemiştir.

549 TBMM, Dönem: 22, Yasama Yılı: 2, Sıra Sayısı: 664, s.530

550 ARMAĞAN Servet, Dilekçe Hakkı ve 1961 Anayasası, İÜHF Fakülteler Matbaası, İstanbul–1972, s.1 551 TBMM, Dönem: 22, Yasama Yılı: 2, Sıra Sayısı: 664, s.530

SONUÇ VE DEĞERLENDİRME

İnsan haklarının korunması, bireyin değer olarak kabul edilmesiyle başlamış ve birey sahip olduğu değerler yasalarda düzenlemiş ve korunmuştur. Bireyi, değer olarak kabul eden hukuk, bu değeri insanlara ve topluma karşı korumaya başlamıştır. Bu suretle hukuksal değerin temelini bireyin sahip olduğu haklar ve bireyin özgürlüğü oluşturmuştur.

Peki ceza hukuku neyi, hangi değeri koruyacaktır? Hangi değerin korunması gereken hukuksal değer olduğu doğrudan doğruya toplumsal yaşamın koşullarıyla ilgili olup, ilgili hukuksal veya ceza hukuku korumasına olan ihtiyacın büyüklüğü ve acilliği, ilgili ihlalin sıklığı ve oranı, zarar veya tehlike tehdidinin ölçüsü vs. etken olur. Ceza kanunları, düzenledikleri her suçta muhakkak bir hukuki değeri korurlar. Bunun aksi ceza yasalarının meşruluğu hususunda sorunlar yaratır.

İnsan hakları, kişilerin salt insan olmalarından kaynaklanan ve herhangi bir zümre ya da kurumun bağışlaması gerekmeksizin kazanılan haklardır. Kişilerin bu haklara sahip olması kadar sahip olunan bu haklara karşı yapılan ihlallerin cezalandırılması da önemlidir. Bu hakların korunması ve hakların ihlali halinde cezalandırma görevi devlete aittir. Devlet kişi haklarını düzenleyecek ve bunları ihlal edenleri cezalandırarak kişi haklarını koruyacaktır. Bu, devletin asli görevlerinden biridir.

Devletin varolma amacını sorguladığımızda “kişi haklarının ve kamu düzeninin korunması” neticesine ulaşmaktayız . Yaşadığımız dünyada, önce doğa, sonra da insan yaratılmıştır. İnsanların çoğalmasıyla birlikte, birbirleri aralarındaki ilişkilerde düzenin sağlanması için devlet kavramı ortaya çıkmıştır. Daha sonra devlet kurumunun, kuruluş amacından sapılarak; tabiiyetinde yaşayan insanların kendisi için var olduğu anlayışı güçlenmiş ve insanların doğuştan sahip olduğu hak ve hürriyetler ikinci planda kalmıştır.

18. yüzyılın sonlarına doğru, kişilerin doğuştan sahip oldukları hakların olduğu, devletlerin bu hakları ihlal etmemekle birlikte bunları korumakla da yükümlü olduğu anlayışı güçlenmiş ve devletler, anayasalarında kişi hak ve hürriyetlerine geniş yer vermeye başlamıştır. İkinci dünya savaşından sonra sadece devletlerin, anayasalarında, bu haklara yer vermelerinin kişilerin hak ve hürriyetlerinin korunması açısından yeterli güvenceyi sağlamadığının ortaya çıkmasıyla uluslar arası arenada kişi haklarını güvence altına alan metinler ortaya çıkmış ve bu metinlere imza atan devletlerin, tabiiyeti altında yaşayan insanların hak ve hürriyetlerini ihlal etmeleri durumunda, bazı yaptırımlar öngörülmüştür.

Günümüz dünyasında kişilerin, hak ve hürriyetlere doğuştan sahip oldukları ve bu hakların diğer kişilere ve devlete karşı korunması gerektiği anlayışı savunulmaktadır. Bu haklar, günümüz devletlerinin anayasalarında düzenlenmekte olup; söz konusu hakların ihlali durumunda uygulanacak yaptırımların kanunla koyulacağı belirtilmektedir.

İşte bu aşamada devreye ceza hukuku girmektedir. Ceza hukukunun amacı suç sayılan davranışları ve bu davranışların icrası halinde uygulanacak yaptırımları belirlemektir. Ancak bu şekilde hak ve hürriyetlerin belirlenip; ihlali halinde yaptırım uygulanacağını belirten metinler işlerlik kazanacaktır. İhlal halinde yaptırım öngörmeyen bir kuralın uygulanma garantisi; kişilerin aldığı eğitim ve öğretime, sahip olduğu ahlaki değerlere ve vicdanına bağlı olacaktı. Ancak ceza yasaları bu davranışların yapılmamasını, davranışın ihlali neticesinde cezai yaptırım uygulayacağı tehdidiyle sağlamakta ve kişilerin bu kurallara uymasını sadece vicdanına bağlı tutmamaktadır. Örneğin hemen hemen tüm uluslar arası sözleşmeler kişilerin özel yaşamlarının gizliliği hakkının varolduğunu kabul etmişlerdir. Bu ilke, ülkelerin anayasalarında da yerini almıştır. Kişinin sahip olduğu bu hakkın başka kişilerce ya da devlet tarafından ihlalinin bir yaptırıma bağlanmaması, bu hakkı güvencesiz bırakacak ve kişiye bu hakkın verilmesi; manasını yitirecektir.

Yeni dünya düzeninde kişi hakları korunması açısından izlenen yol; öncelikle uluslar arası platformda bu hususta metinler hazırlamak, üye ülkelere bu metni kabul ettirmek ve daha sonra da üye ülkelerin, bu metinde yer alan hak ve hürriyetleri iç hukuklarında da düzenlemelerini sağlamaktır. Ülkemizde son yedi yılda çıkarılan yasaların büyük bir bölümü bu anlayışın ürünüdür.

5237 sayılı Türk Ceza Kanununu, eski diye tabir edebileceğimiz yürürlükten kalkan 765 sayılı Türk ceza kanununa göre; kişilerin sahip olduğu temel hak ve hürriyetleri daha fazla güvence altına almış ve 765 sayılı kanunun aksine sistematik olarak önce genel esasları daha sonra insanlığa karşı işlenen suçları yaptırıma bağlamış ardından da kişilerin sahip oldukları temel hak ve hürriyetlerin ihlalini, yaptırıma bağlamıştır. 765 sayılı TCK ise genel esaslardan hemen sonra devlete karşı işlenen suçları yaptırım altına almış kişi hak ve hürriyetleri ise daha sonraki baplarda düzenlenmişti. Yine 765 sayılı Türk Ceza Kanununda devlet, kişilere karşı aşırı derecede koruma altına alınmış ve kişilerin sahip oldukları temel hak ve hürriyetler yeterince güvence altına alınmamıştı. Ancak 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda bu durum düzeltilmiş ve kişilerin sahip oldukları hak ve hürriyetler öncelikle güvence altına alınmış ve devlet eski yasaya oranla daha az kutsallaştırılmıştır.

Ülkemizin, bu yeni yasaya ihtiyaç duyması birkaç yıllık geçmişe sahip değildir. Her ne kadar 765 sayılı yasanın 1920’li yıllar için çağdaş bir yasa olduğu iddia edilse de zamanla ihtiyaçlara cevap verememiş olmasından dolayı yasa üzerinde bir çok kez değişiklik yapılmıştır. Daha sonraki yıllarda ülkemize uygun yeni bir ceza yasasının yapılması görüşü kuvvetlenmiş, bu hususta tasarılar hazırlanmış ancak bu tasarıların kaderi kadük olmaktan ileriye gidememiştir. 90’lı yıllarla birlikte ülkemizde Avrupa Birliği rüzgarı yeniden esmiş olup bu hususta yasal düzenlemeler açısından ne kadar geri olduğumuz Avrupa Birliği tarafından defalarca belirtilmiştir. Bu süreçte -acıdır ki- normal olarak devletin yurttaşlarına – kendisinin- vermesi gereken bazı haklar –ki bu haklar zaten kişilerin doğuştan sahip olduğu haklar olup; söz konusu haklar herhangi bir kişi veya kurum tarafından bağışlanacak haklar değildir- ve yurttaşlarının sahip oldukları hakları güvence altına alma görevi, Avrupa Birliği’nin baskıları sonucu yurttaşlara verilmiştir. Nihayet Türk Ceza Kanunu, 79 yıl aradan sonra değiştirilmiştir.

5237 sayılı Türk Ceza Kanunumuzun 1. maddesi, ceza kanunumuzun amacını tanımlamış, bireyin sahip olduğu hukukî değerlerin ve hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması, ön plana çıkarılmıştır. Böylece kanunun özgürlükçü karakteri vurgulanmış, bunun yanında bireyin; adalet ve güvenliğin sağlandığı bir toplumda yaşama hakkının gereği olarak, kamu düzeni ve güvenliğinin korunması ile suç işlenmesinin önlenmesi, ceza kanunun temel amaçları arasında sayılmıştır.

5237 sayılı yasa, 1982 Anayasası’nda yer alan kişi hak ve hürriyetlerin hemen hemen tamamını, bu hak ve hürriyetlerin devletçe veya diğer kişilerce ihlal edilmesi halinde cezai yaptırım altına alınmıştır. Bununla birlikte uluslar arası sözleşmelerde, insanlığa karşı işlenen suçları da düzenlemiş ve yaptırım altına almıştır. Yeni yasayla bazı konularda yeni düzenlemeler yapılmış (Soykırım ve insanlığa karşı suçlar gibi) bazı konularda da eski yasada da güvence altına alınan bazı hak ve hürriyetler daha ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiş ve korunmuştur (Özel Hayatın Gizliliği gibi). 5237 sayılı yasanın, 765 sayılı yasaya oranla bireylerin doğuştan sahip oldukları kişi hak ve hürriyetleri daha ayrıntılı bir şekilde düzenlemesi ve ihlalini yaptırım altına alınmış olması, kişi hürriyeti ve güvenliği açısından da olumlu bir gelişmedir.

BİBLİYOGRAFYA

AKILLIOĞLU, Tekin, İnsan Haklarının Korunması Alanında Uluslar arası Temel Belgeler,

Bilgi Yayınları, Ankara 1995

ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARI DERGİSİ

ARMAĞAN Servet, Dilekçe Hakkı ve 1961 Anayasası, İstanbul Üniversitesi Hukuk

Fakültesi Fakülteler Matbaası, İstanbul 1972

ARTUK-GÖKÇEN-YENİDÜNYA, Ceza Hukuku Genel Hükümler, Seçkin Yayınevi,

Ankara 2002

ARTUK-GÖKÇEN-YENİDÜNYA, Ceza Hukuku Özel Hükümler, 2. Bası, Seçkin Yayınevi,

Ankara 2000

ATAR, Yavuz, Türk Anayasa Hukuku, Mimoza Yayınları, Konya 2002

ATLIHAN, Özen, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Sisteminde Adil Yargılanma Hakkının

Temel Unsuru Olarak “Masumiyet Karinesi” Atatürk Üniversitesi Erzincan Hukuk Fakültesi Dergisi C. IX, S. 1-2 -2005)

AVCI, Mustafa, 1997 Türk Ceza Kanunu Tasarısında Yer Alan Hürriyeti Bağlayıcı Cezalar,

Kamu Hukuku Arşivi, Şubat 2000, s.69vd.

AYAN, Mehmet, Medeni Hukuk, Mimoza Yayınları, Konya 1997

BAYRAKTAR, Köksal, Yeni TCK’da Belirlenen Ceza Hukuku Temel İlkeleri, Galatasaray

Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 1/2003 S.1

CENTEL, Nur – ZAFER, Hamide - ÇAKMUT, Özlem, Türk Ceza Hukukuna Giriş, sf. 9,

3.Bası, Beta Yayınları, İstanbul 2005

DEMİRBAŞ, Timur, Ceza Hukuku Genel Hükümler,3. Bası, Seçkin Yayınları, Ankara 2005 DÖNMEZER, Sulhi, Genel Ceza Hukuku Dersleri, Bahçeşehir Üniversitesi Yayınları,

İstanbul 2003

DÖNMEZER, Sulhi, Kişilere ve Mala Karşı Cürümler, 15. Bası, Beta Yayınevi, İstanbul

1998

DÖNMEZER-ERMAN, Nazari ve Tatbiki Ceza Hukuku, 13. Bası, C:1, Beta Yayınları,

İstanbul 1997

ERTAŞ, Şeref, Eşya Hukuku, Seçkin Yayınevi, Ankara 2005

ERDOĞAN, Mustafa, Anayasal Demokrasi, Siyasal Kitabevi, 2. Bası / 6. Bası, Ankara 2004 EREM, Faruk- DANIŞMAN, Ahmet-ARTUK, Mehmet Emin, Ceza hukuku Genel

GEDİK, Doğan, 5237 Sayılı TCK’da Müsadere Sistemi Hakkında Genel Bir Değerlendirme,

Adalet Dergisi, Yıl: 97, Eylül 2005, Sayı: 23

GİRİTLİ, BİLGEN, AKGÜNER, İdare Hukuku, Der Yayınları, İstanbul 2001. GÖZLER, Kemal, Türk Anayasa Hukuku, Ekin Kitabevi Yayınları, Bursa 2000 GÜLŞEN, Recep, Hürriyeti Tahdit Suçları, Adalet Yayınevi, Ankara 2002

GÜLŞEN, Recep, Yeni Ceza Muhakemesi Hukukunda Arama www.ceza- bb.adalet.gov.tr/makale/139.doc

HACIKADİROĞLU, Vehbi, Suç ve Ceza, Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Arkivi 6, İstanbul

Barosu

HAKERİ, Hakan; Ceza Hukukunda İhmal Kavramı ve İhmali Suçların Çeşitleri, Seçkin

Yayınları, Ankara 2003

HAKERİ, Hakan, Yeni Türk Ceza Kanununun Temel Kavramları, Seçkin Yayınları, Ankara

2005

HAKERİ, Hakan, Yeni Türk Ceza Kanununda Hayata Karşı, Vücut Dokunulmazlığına Karşı

Suçlar,

İÇEL, Kayıhan, Kitle Haberleşme Hukuku, İstanbul 1977

İÇEL ve Arkadaşları, Karşılaştırmalı ve Uygulamalı Ceza Hukuku 3. Kitap, Beta Yayınevi,

İstanbul 2000

İÇEL-DONAY, Karşılaştırmalı ve Uygulamalı Ceza Hukuku 1. Kitap, Beta Yayınları,

İstanbul 1999

KILINÇ, Ahmet, İnsan Haklarının Anayasal Konumu, Atatürk Üniversitesi Erzincan Hukuk

Fakültesi Dergisi C. IX, S. 1-2 (2005)

KUBALI, Hüseyin Nail, Anayasa Hukuku Dersleri, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi

Yayınları, İstanbul 1971

MERAL, Yusuf, KPSS Hazırlık kılavuzu, Alfa Yayınları, İstanbul 2002 OĞUZMAN-SELİÇİ, Eşya Hukuku, Filiz Yayınevi, İstanbul 1997 OĞUZMAN, Kemal, Aile Hukuku Filiz Kitabevi, İstanbul 1998

ÖKÇESİZ, Hayrettin, Düşünce Özgürlüğü Üzerine Düşünceler, Hukuk Felsefesi ve

Sosyolojisi Arkivi 6, İstanbul Barosu

ÖNDER, Ayhan, Ceza Hukuku Dersleri, İstanbul 1992

ÖRÜCÜ, Esin, Taşınmaz Mülkiyetine Bir Kamu Hukuku Yaklaşımı: Mülkiyet Hakkının

Sınırlandırılması, İstanbul Hukuk Fakültesi Yayınları, Yayın No: 473, İstanbul 1976

ÖZDEMİR, Kenan, Türk Hukukunda ve AİHS ile AİHM Kararlarında Özel Hayatın

Gizliliği, Adalet Dergisi, Yıl: 97, Eylül 2005, Sayı: 23

ÖZEN, Muharrem, TCK Tasarısının Tüzel Kişilerin Cezai Sorumluluğuna İlişkin

Hükümlerine Bir Bakış, AÜHFD, C. 52 S. 1 (2003)

ÖZGENÇ, İzzet, Ekonomik Çıkar Amacıyla İşlenen Suçlar, Seçkin Yayıncılık, Ankara 2002 ÖZGENÇ, İzzet, Türk Ceza Kanunu Gazi Şerhi (Genel Hükümler), Seçkin Yayınları, Ankara 2005

ÖZTÜRK, Bahri, Uygulamalı Ceza Muhakemesi Hukuku, 6.bası, Ankara Seçkin Yayınevi,

2001

ROXIN, Claus, Ceza Hukukunun Bir Geleceği Var mı? (Çev. Y. Ünver) İyi Suç Politikası,

Ankara 2006

SOYASLAN, Doğan, Ceza Hukuku Genel Hükümler, Yetkin Yayınları, Ankara 2005 SOYASLAN, Doğan, Ceza Hukuku Özel Hükümler, Yetkin Yayınları, Ankara 2005 SOYASLAN, Doğan, Ceza Muhakemeleri Usulü Hukuku, Ankara 2000

SUNAY, Reyhan, İfade Hürriyetinin Muhtevası ve Sınırları, Ankara 2000 ŞAHBAZ, İbrahim, Anayasa’da Kişi Özgürlüğü ve Güvenliği, Adım Yayıncılık ŞEN, Ersan, Özel Hayatın Gizliliği ve Korunması, İstanbul 1994

ŞEN, Ersan, 5237 Sayılı TCK’da “Özel Hayata Karşı Suçlar”, İstanbul Barosu Dergisi,

C.79 S.2005/3

TALAS, Cahit, “Türkiye’de Ekonomik ve Sosyal Haklar”, Türkiye’de İnsan Hakları, Ankara

1970

TANÖR, Bülent - YÜZBAŞIOĞLU, Necmi, 1982 Anayasası’na Göre Türk Anayasa

Hukuku, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul 2001

TEZCAN, Durmuş – ERDEM, Mustafa Ruhan – ÖNOK, R. Murat, 5237 Sayılı Türk

Ceza Kanunu’na Göre Teorik ve Pratik Ceza Özel Hukuku, Seçkin Yayıncılık, Ankara 2005

TOROSLU, Nevzat, Ceza Hukuku Özel Kısım, Savaş Yayınevi, Ankara 2005 ÖZTEKİN, Tosun, Ceza Hukuku El Kitabı, İstanbul 1982

TUNÇ, Hasan, Anayasa Hukukuna Giriş, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara 1999

TUNÇOMAĞ, Kenan - CENTEL, Tankut, İş Hukukunun Esasları, Beta Yayınevi, İstanbul

1999

TUNÇOMAĞ, Kenan, 1982 Anayasasının İş Hukukuna İlişkin Esaslarına Genel Bakış,

İstanbul Barosu Dergisi, LVIII, 1-3 (Ocak-Mart 1984)

ÜNALÖZKORKUT, Nevin, Basın Özgürlüğü ve Osmanlı Devleti’ndeki Görünümü, Ankara

ÜNVER, Yener, Ceza Hukukuyla Korunması Amaçlanan Hukuksal Değer, Ank.2003 Seçkin

Yayıncılık.

ÜZÜLMEZ, İlhan, Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlarwww.ceza- bb.adalet.gov.tr/makale/122.doc

YARGITAY KARARLARI DERGİSİ

YAYLA, Yıldızhan, Anayasa Hukuku Ders Notları, Filiz Kitabevi, İstanbul 1985

YAYLA, Yıldızhan, Din ve Vicdan Hürriyeti ve Laik Devlet, İstanbul Kültür Üniversitesi

Hukuk Fakültesi Dergisi C.2, S.1-2, Aralık 2003

YILDIRIM, Ramazan, Devlet Yapısı ve Nitelikleri (Anayasa Hukuku Ders Notları),

AKADER Yayınları, Diyarbakır 2003

YOKUŞ SEVÜK, Handan, Uluslararası Sözleşmelerdeki İlkeler Açısından Çocuk Suçluluğu

İle Mücadelede Kurumsal Yaklaşım, Beta Yayınları, İstanbul 1998

ZAFER, Hamide, Ceza Hukukunda Terörizm, Beta Yayınevi, İstanbul 1999

www.akader.org/khuka www.anayasa.gov.tr www.ceza-bb.adalet.gov.tr www.ihm.8m.com www.iktisat.uludag.edu.tr www.jmo.org.tr www.tbmm.gov.tr www.yargitay.gov.tr