• Sonuç bulunamadı

Aydın (2007), dikkat sürecini etkileyen birçok psikolojik, çevresel ve sosyal değiĢken olduğundan ve bu değiĢkenlerin dikkati olumlu ve olumsuz etkilediklerini dile getirmiĢtir. Bu değiĢkenler Aydın (2007, s. 192)‟a göre, aĢağıda ki gibidir;

 Zihinsel Etmenler: Bireyin zeka düzeyi, algı ve bellek süreçlerinin iĢleyiĢi

 HazırbulunuĢluk: Bir öğrenme yaĢantısı aĢısından öğrencinin duyuĢsal özelliklerinin, biliĢsel yeterliliklerinin ve devinsel becerilerinin uygunluk düzeyi,  Organizmanın içinde bulunduğu iç ve dıĢ fiziksel uyaranlar: (iç fiziksel uyaranlar,

beslenme ve uyku eksikliği, yorgunluk vb.; dıĢ uyaranlar ise ısı, ıĢık, ses vb.),  AĢırı ya da yetersiz güdülenme,

 Uygun bir ödül ve ceza sisteminden yoksunluk,  Geri besleme yetersizliği,

 Amaç yoksunluğu ya da belirsizliği,  BaĢarısızlık endiĢesi,

 BaĢarı hazzından yoksunluk,  AĢırı kaygı ve gerginlik,

 Öğrenme yaĢantısının bireyin iç dünyasındaki duygu durumuna uygun düĢmemesi,  Hatalı Zamanlama,

 Eğitimde öğretmen merkezli öğretim stratejilerinin egemen olması,  Otokratik ve buyurgan öğretmen tutumları,

 Sınıf içi iletiĢimde empatik algıdan yoksunluk

 AĢırı Ģekilde standartlaĢtırılmıĢ baĢarı ölçütleriyle, öğrenci performansını değerlendirme anlayıĢı,

15

 Öğretim yaĢantısı içinde öğrencinin kendilik, bütünlük ve özerklik gereksinimlerinin karĢılanamaması,

 Eğitimde demokratik, katılımcı ve esnek bir öğretim anlayıĢından yoksunluk,  Öğretim yaĢantılarının soyutluk ve karmaĢık düzeyi,

 Eğitim ortamının psikolojik ve fiziksel özelliklerinin, öğretim yaĢantılarının amaçlarına uygunluk düzeyi,

 ÇeĢitli psikolojik, sosyal ya da zihinsel etmenler nedeniyle, bazı öğrencilerin yaĢadıkları öğrenme güçlükleri

Görüldüğü üzere Aydın (2007), dikkati etkileyen faktörleri okul yaĢantıları açısından ele almıĢtır. Benzer Ģekilde, Nickel (1991)‟de, okul yaĢantıları ekseninde dikkatin içsel ve durumsal faktörlerden etkilendiğinden bahsetmiĢ ve özellikle okulda öğretmenin beklenti düzeyinin öğrencilerin geliĢim düzeyiyle uyum içerisinde olmasının önemi üzerinde durmuĢtur. Ayrıca, öğretmen ile çocuk arasındaki iletiĢimin sosyal davranıĢların yanı sıra biliĢsel potansiyeli ve dikkat toplama baĢarısını sürekli olarak etkilediğini önemle vurgulamıĢtır (Aktaran Kaymak, 2003).

Morgan (2011) ise, dikkatin yönünü Ģiddet ve büyüklük, kontrast, tekrar ve hareketlerin tayin ettiğinden bahsederken; Özbay (2003)‟e göre, büyüklük, yoğunluk, yenilik ve olağan dıĢılık, tutarsızlık, duygu ve kiĢisel önem dikkati etkileyen faktörlerdir. Karahan (2008), sınıf ortamlarında, uygun olmayan aydınlatmanın, öğrencilerin yorgunluğunun, gürültünün, ortamın temizliğinin, öğrenci zihninin devamlı çalıĢmasının dikkati olumsuz etkileyen unsurlar olduğunu dile getirmiĢtir. Öte yandan çalıĢmasında ders saati gibi zamansal faktörden de bahsetmesine karĢın tek baĢına zamanın dikkati etkilemede faktör olmadığını dile getirmiĢtir.

Diğer taraftan Öztürk (1999) ve Karaduman (2004) yaptıkları çalıĢmalarda dikkat sağlamayı etkileyen iki boyutun varlığından söz ederek, bunları “algılanan uyarıcı ile ilgili özellikler” ile “algılayan bireyin özellikleri” olarak ifade etmiĢlerdir.

16 2.3.1. Algılanan Uyarıcı ile Ġlgili Özellikler

Ġnsan duyu organları aracılığıyla uyarıcıda meydana gelecek değiĢiklikleri fark eder. Bu uyarıcının büyüklüğü olabileceği gibi rengi veya ses Ģiddeti de olabilir (Karaduman, 2004). Öztürk (1999), algılanan uyarıcı ile ilgili özellikleri aĢağıdaki gibi sıralamıĢtır;

 Büyüklük: Çevredeki benzer uyarıcılara göre daha büyük olanlar diğerlerine göre daha çok dikkat çekerler.

 ġiddet: Yoğunluğu yüksek olan uyarıcılar daha çabuk algılanırlar. Yüksek ses, kuvvetli koku vb. benzer uyarıcılara göre dikkati yönlendirmede daha etkili rol oynarlar.

 Renk: Renk dikkati çekmede önemli bir etkendir. Sadece siyah ve beyazın kullanılmasına göre daha çok rengin kullanılması dikkatin yoğunlaĢmasını sağlar. Canlı renkler dikkati çekmede daha baskındır.

 Parlaklık: Parlak ıĢık, parlak renk vb. daha az parlak olanlara göre dikkatin seçiciliğini etkileyen önemli bir etkendir.

 Zıtlık: Ortamdaki uyarıcılardan farklı ve onlara zıt olan özellikler diğerlerine göre farklılığı vurgular. AlıĢılmıĢ ve benzer özellikler duyusal uyum yarattığından bunlara zıt yönde olan uyarıcılar dikkatin kaymasına ve bu uyarıcıların seçilmesine yol açar.

 DeğiĢkenlik: KonuĢan bir kiĢinin aniden durması, sesini yükseltmesi vb. gibi mevcut uyarıcıların değiĢmesi ve mevcut hâllerinden farklılaĢması dikkatin bu değiĢiklik üzerinde toplanmasını sağlar.

 Tekrar: Aynı uyarıcının tekrarı o uyarıcının farkedilme ihtimalini artırır ve daha çok dikkati çeker.

 Hareket: Hareket hâlinde olan uyarıcılar daha fazla değiĢkenlik gösterirler ve bu da dikkati etkiler. Çocukların reklâmlara daha fazla dikkatlerini yoğunlaĢtırmalarının ve dikkatlerini daha uzun süre sürdürebilmelerinin temel sebebi sürekli değiĢkenlik gösteren hareketten kaynaklanmaktadır. Yürüyerek ders anlatan bir öğretmenin öğrencilerin dikkatini çekme ihtimali oturan öğretmene göre daha fazladır.

 Yenilik: Bir uyarıcının geçmiĢ yaĢantısında tanımıĢ olduğu uyarıcıların dıĢındaki bir uyarıcıyla karĢılaĢması dikkatini çeker.

17 2.3.2. Algılayan Birey ile Ġlgili Özellikler

“Beklentilerimiz, ilgilerimiz, gereksinimlerimiz, inançlarımız, bireysel değerlerimiz ve daha önceki deneyimlerimizden öğrendiklerimiz, algılamamızı etkileyen etkenlerdir” (Karaduman, 2004, s.2).

Öztürk (1999), öğrenme esnasında dikkati yönlendiren özellikleri “bireyin beklentileri”, “bireyin geçmiĢ yaĢantısı”, “bireyin ilgisi” ve “bireyin ihtiyaçları” olarak açıklamıĢtır. Birey için anlamlı olan uyarıcılar, dikkatini uyarıcıya yöneltmesi ve dikkatini odaklamasında oldukça etkilidir (Driscoll, 2005). Öğrenme durumu esnasında ise birey neleri öğrenmesi gerektiğine önceden karar verir ve nelerin önemli olduğu ve öğrenilmesi gerektiği doğrultusunda beklentiler geliĢtirir (Öztürk, 1999). Bu beklentilerin karĢılanması öğrencinin öğrenilecek bilgiye önem vermesine yardımcı olur. Eğer bilgi öğrenci için önemli olarak algılanırsa dikkatini sınıf içi faaliyetlere odaklaması kolay olacaktır. Zira, Mesulam (2000), dikkatin, kiĢinin irade ve motivasyonuyla bağlantılı fenomenlerle içsel olarak yönlendirilebileceğinden bahsetmektedir.

Ellis ve Hunt ( 1993)‟e göre, bireyin geçmiĢ yaĢantısında elde ettiği bilgiler, baĢka bir ifade ile önceden özelliklerini bildiği uyarıcılar dikkatini o yöne yöneltmesine neden olur. Bireyin önceki bilgisi, yeni gelen bilginin, duyusal kayıttan kısa süreli belleğe aktarmasında önemli rol oynar ve bu bilgiler üzerinde dikkatin yoğunlaĢmasını sağlar (Aktaran Öztürk, 1999). Diğer taraftan, insanlar ihtiyaçlarını karĢılama yönünden genel bir uyarılmıĢlık hâline sahiptir ve ihtiyaçlarını karĢılama yönünde bireyi yönlendirir. Örneğin, reklamlar çoğunlukla bireyin ihtiyaçlarını vurgulayarak kendi ürünlerine dikkat çekmeye çalıĢmakta ve bu noktada baĢarılı olmaktadırlar (Öztürk, 1999).

Benzer Belgeler