• Sonuç bulunamadı

2.7. Ġlgili AraĢtırmalar

2.7.1. Dikkat ile Ġlgili Yapılan AraĢtırmalar

Karaduman (2004), 3x2‟lik split-plot deneysel deseninde gerçekleĢtirdiği “Dikkat toplama eğitimi ve güdüleme programlarının ilköğretim 4. ve 5. sınıf öğrencilerinin dikkat toplama düzeyi, benlik algısı ve baĢarı düzeylerine etkisi” adlı doktora tezi çalıĢmasında, dikkat toplama düzeylerini arttıramaya yönelik hazırlamıĢ olduğu eğitim programının öğrencilerin benlik algısı ve baĢarı düzeylerine etkisini incelemiĢtir. Ġlkokul 4 ve 5. sınıf düzeyindeki öğrencilerin katılımcı olarak yer aldığı araĢtırmanın sonuçlarına göre, deney grubunda yer alan ve dikkat toplama eğitimi ile güdüleme eğitimi alan öğrencilerin, kontrol grubunda yer alan öğrencilere göre dikkat toplama düzeylerinin, akademik benlik algılarının ve okul baĢarılarının arttığı sonucuna ulaĢılmıĢtır. Diğer taraftan, sınıf düzeyleri ve cinsiyet değiĢkenlerine göre dikkat toplama düzeyleri, akademik benlik algılarının ve okul baĢarılarının farklılaĢmadığı görülmüĢtür.

Yaycı (2007), öntest – sontest kontrol gruplu deneysel desen Ģeklinde gerçekleĢtirdiği “Ġlköğretim dördüncü sınıf öğrencilerinde seçici ve yoğunlaĢtırılmıĢ dikkat becerilerini geliĢtirmeye dayalı bir programın etkililiğinin sınanması” adlı doktora tezi çalıĢmasında, veri toplama aracı olarak, d2 testi, WISC-R zeka testi ve demografik bilgi formu kullanmıĢtır. AraĢtırmanın sonucunda, deney grubunda yer alan öğrencilerin seçici dikkat ve yoğunlaĢtırılmıĢ dikkat becerilerinin sontest puanları lehine farklılık olduğu tespit edilmiĢtir.

Camgöz (2000), “Effects of hue, saturation, and brightness on attention and preference (Renk türü, doymuĢluk ve parlaklığın dikkat çekme ve tercih üzerindeki etkileri)” adlı doktora tezi çalıĢmasında, renk türü, doymuĢluk ve parlaklığın dikkat çekme ve tercih üzerindeki etkilerini incelemiĢtir. AraĢtırma sonucuna göre, arka plan renklerinde en doymuĢ ve parlak olanlar % 67 oranında tercih edilmiĢtir. Sarı – yeĢil, yeĢil, camgöbeği mavi aralığı % 45 oranında tercih edilirken; kırmızı, eflatun aralığı % 30 oranında dikkat çekmiĢtir. Tercih edilmeye göre ortaya çıkan bulgulara bakıldığında, doymuĢluk oranı yüksek olan renkler ve parlak renklerin % 25 oranında tercih edildiği, mavi rengin ise arka plan renginden bağımsız olarak % 25 oranı ile en çok tercih edilen renk olduğu tespit edilmiĢtir.

Kaymak (2003), “Dikkat toplama eğitimi programının ilköğretim 2. ve 3. sınıf öğrencilerinin dikkat toplama becerilerinin geliĢtirilmesine etkisi” adlı doktora tezi

34

çalıĢmasını öntest- sontest – izleme testi kontrol gruplu 2x3 lük deneysel desen Ģeklinde gerçekleĢtirmiĢtir. ÇalıĢma grubu olarak ilköğretim okullarının 2. ve 3. sınıf öğrencilerinin yer aldığı araĢtırmada, dikkat toplama becerilerinin geliĢtirilmesine yönelik yapılandırılmıĢ bir eğitim programı hazırlamıĢ ve deney grubuna 13 hafta süresince uygulanmıĢtır. Deneysel iĢlemin ardından sontest ve izleme testi olarak “Bourdon Dikkat Testi Harf Formu (BDT) ve Ettrich Dikkat Testi (EDT)” ni uygulamıĢtır. AraĢtırma sonuçlarına göre, öğrencilerin dikkat toplama becerilerinin anlamlı olarak farklılaĢtığı ve bu farkın deney grubu lehine olduğu görülmüĢtür. Diğer taraftan deney grubunun dikkat toplama becerilerinin kontrol grubu öğrencilerinin dikkat toplama becerilerine göre daha uzun süreli olduğu anlaĢılmıĢtır.

Bozan ve Akay (2012), “Dikkat geliĢtirme eğitiminin ilköğretim 5. sınıf öğrencilerinin dikkatlerini toplama becerilerine etkisi” adlı çalıĢmalarında, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) tanısı konmamıĢ ilköğretim 5. sınıf öğrencilerinin dikkat becerilerini geliĢtirmeye dayalı bir programın etkililiğinin sınanması ve dikkat geliĢtirme eğitiminin öğrencilerin dikkat becerilerini geliĢtirme derecesini ortaya koymayı amaçlamıĢlardır. Deneysel olarak gerçekleĢtirdikleri araĢtırmada ölçme aracı olarak “Bourdon dikkat testi”ni kullanmıĢlardır. AraĢtırma sonuçlarına göre, deney grubunda yer alan öğrencilerin, kontrol grubunda yer alan öğrencilere göre, dikkat toplama düzeylerinin arttığı tespit edilmiĢtir.

Demirova (2008), “Piyano eğitiminin ilköğretim öğrencilerinin dikkat toplama yetisine etkisi” adlı çalıĢmasında, piyano eğitiminin ilköğretim 3, 4 ve 5. sınıflarda öğrenim gören öğrencilerin dikkat toplama becerilerine etkisini belirlemeye çalıĢmıĢtır. Tarama modelinde gerçekleĢtirdiği çalıĢmasında ölçme aracı olarak “Bourdon Dikkat Testi” ve özel olarak tasarlanmıĢ (simge, grafik, desen, resim ve sembollerden oluĢan) ölçek kullanılmıĢtır. AraĢtırma sonucunda, piyano eğitiminin, öğrencilerin dikkat toplama becerisini olumlu yönde etkilediği bulgusuna ulaĢılmıĢtır.

Bayraktar ve Bayram (2013), “Using eye tracking to ınvestigate the relationship between attention and change blindness” adlı çalıĢmalarında bireylerin dikkat düzeylerine odaklanılmıĢtır. Dikkat düzeylerinin değiĢim körlüklerine etkileri tespit edilerek, veriler göz takip sistemi ile kaydedilmiĢtir. AraĢtırmanın veri analiz kısmında yapılan tek yönlü varyans analizine göre bireylerin değiĢim körlükleri dikkat düzeylerine (yüksek-orta-alt) göre anlamlı bir Ģekilde farklılaĢtığı saptanmıĢtır. Buna göre yüksek dikkat düzeyine sahip olan bireylerin, orta ve alt düzeyde dikkati olanlara göre değiĢim körlüklerinin daha yüksek

35

olduğu saptanmıĢtır. Isı haritası ile göz takip sistemi sonuçlarından elde edilen path analizine göre bireylerin ekran üzerinde en fazla farklı nesnelere odaklandıkları görülmüĢtür. Ayrıca dikkat düzeyi yüksek olanların değiĢim alanlarının orta ve düĢük dikkati olanlarına göre daha fazla olduğu bulunmuĢtur.

Erbay (2013), “Predictive power of attention and reading readiness variables on auditory reasoning and processing skills of six-year-old children” adlı araĢtırmasında altı yaĢındaki çocukların dikkat düzeyleri ile okuma olgunluğu becerileri (genel bilgi, kelime anlama, cümle ve eĢleĢtirme) iĢitsel muhakeme ve iĢlem becerileri arasındaki iliĢkiyi ortaya çıkarmayı amaçlamıĢtır. AraĢtırma tarama modelinde desenlenmiĢtir. AraĢtırmanın örneklemi anaokuluna giden 204 öğrenci oluĢturmaktadır. Verileri toplamak amacıyla öğrencilerden “ĠĢitsel Muhakeme ve ĠĢlem Becerileri Testi”, 5 yaĢındaki çocukları için dikkat testi ile Metropolitan Okula Hazır OluĢ Testinin alt boyutlarından olan okuma olgunluğu testi kullanılmıĢtır. Veriler betimsel istatistikleri Pearson Momentler Çarpım Korelasyon Tekniği ve Regresyon Analizi kullanılarak analiz edilmiĢtir. AraĢtırmanın bulguları, çocukların dikkati, genel bilgileri, eĢleĢtirme cümle kurma, kelime anlama becerileri ile iĢitsel muhakeme ve iĢlem becerileri arasında anlamlı pozitif bir iliĢki olduğunu göstermiĢtir. Ayrıca bu değiĢkenler iĢitsel muhakeme ve iĢlem becerilerinin anlamlı yordayıcılarından olduğu tespit edilmiĢtir.

Crowley, Slineyi Pitt ve Murphy (2010)‟nin “Evaluating a brain-computer interface to categorise human emotional response” adlı çalıĢmalarının amacı, bireylerin dikkat ve meditasyon düzeylerini ölçmede NeuroSky‟s Mindset kulaklıkları değerlendirmektir. ÇalıĢmada iki psikometrik test kullanılarak bu kulakların dikkat ve meditasyon düzeylerini ölçmeye ve sınıflandırmaya uygun olup olmadığı değerlendirilmiĢtir. Bu çalıĢmaya göre NeuroSky‟s Mindset kulaklıkların bireylerin dikkat ve meditasyon düzeylerini tespit etmeye uygun olduğu görülmüĢtür.

Schmidt ve Vandewater (2008), “Media and attention, cognition, and school achievement” adlı çalıĢmalarında çeĢitli elektronik medya araçları ile okul çağındaki çocukların ve yetiĢkinlerin zihinsel becerileri arasındaki iliĢkiyi ortaya çıkarma amaçlanmıĢtır. AraĢtırmanın bulgularına göre elektronik medya özellikle video oyunlar, görsel takip, zihinsel döndürme, hedefe odaklanma gibi görsel uzamsal becerilerini ve aynı zamanda da video oyunlarının problem çözme becerilerini geliĢtirdiği saptanmıĢtır. Diğer taraftan, elektronik medya araçlarını ile küçük çocukların dikkatleri arasında düĢük seviyede iliĢkilerin olduğu araĢtırmanın diğer bir bulgusudur.

36

Irak ve KarakaĢ (2000), “Dikkatin beynin nöroelektrik tepkilerine etkisi” adlı çalıĢmalarında, farklı dikkatlilik durumlarının beynin nöroelektrik tepkilerine etkisini incelemek amaçlanmıĢlardır. Ölçme aracı olarak EEG (Elektroansefalografi) ve EOG (Elektro-okulogram) cihazlarının kullanıldığı araĢtırmada, denek olarak 18 – 33 yaĢ aralığında ki 33 üniversite öğrencisi seçilmiĢtir. AraĢtırma sonuçlarına göre, EEG cihazından elde edilen olay – iliĢkili potansiyeller eğrilerine iliĢkin bulgularda, N100 zirvesinin tüm kayıtlarda yer aldığı, N200 ve P300 zirvelerinin ise odaklanmıĢ dikkat ile bölünmüĢ dikkat durumlarında farklı uyarıcı paradigması ve uyarılma potansiyeli paradigmalarına göre daha belirgin olduğu saptanmıĢtır. Ayrıca, N100 dalga formunun uyarıcıda ki enerji değiĢikliğine duyarlı olduğu, N200 dalga formunun aktif ve pasif dikkat süreçleriyle ve son olarak da P300 dalga formunun da odaklanmıĢ dikkat süreçleriyle iliĢkili olduğu araĢtırmadan elde edilen bulgulardandır.

Irak ve KarakaĢ (2002)‟ın “Yüksek ve düĢük dikkat performansı gösteren bireylerin olay- iliĢkili potansiyel ve gamma tepkileri” adlı çalıĢmalarının amacı, belli bir biliĢsel görevde yüksek ve düĢük performans gösteren bireylerin üç farklı dikkat durumu altında olay- iliĢkili potansiyel (OĠP) ve gamma tepkilerini karĢılaĢtırmaktır. ÇalıĢmaya denek olarak 18-30 yaĢ aralığında olan ve halen üniversitede okuyan, sağlıklı 30 denek katılmıĢtır. AraĢtırmada, odaklanmıĢ dikkat, bölünmüĢ dikkat ve farklı uyarıcı paradigması kullanılmıĢtır. AraĢtırma sonuçlarına göre, farklı dikkat durumları ve biliĢsel performans düzeylerinin P300 tepkisi genliği ve gamma tepkisinin ortaya çıktığı zaman penceresi üzerinde farklılıklar yarattığı bulgusuna ulaĢılmıĢtır.

Akçınlı Yurdakul, Çamlıyer, Çamlıyer, Karabulut ve Soytürk (2012), “Sekiz yaĢ grubu çocuklarda hareket eğitiminin dikkat ve hafıza geliĢimine etkileri” adlı çalıĢmalarında, özel olarak hazırlanmıĢ, 12 haftalık hareket eğitimi programlarının, sekiz yaĢındaki ilköğretim okulu öğrencilerinde, dikkat ve hafıza geliĢimi üzerine etkililerini incelemeyi amaçlamıĢlardır. Bu amaç doğrultusunda sekiz yaĢında ki toplam 146 ilköğretim öğrencisi çalıĢmıĢlardır. Öntest-sontest kontrol gruplu deneysel desende sürdürdükleri araĢtırma sonuçlarına göre, özel olarak hazırlandıkları hareket eğitimi programının, sekiz yaĢ grubu ilköğretim okulu öğrencilerinin dikkat ve hafıza geliĢimleri üzerinde etkili olduğu bulgusuna ulaĢmıĢlardır.

37

Kaymak Özmen ve Demir (2012), “Ġlköğretim öğrencilerinin dikkat toplama sürecine iliĢkin görüĢlerinin incelenmesi” adlı çalıĢmalarında ilköğretim II. kademe öğrencilerinin dikkat toplama sürecine iliĢkin görüĢlerini incelemiĢlerdir. Nitel veri toplama yöntemlerinden yarı yapılandırılmıĢ görüĢme formunu kullanan araĢtırmacılar, altıncı, yedinci ve sekizinci sınıflarda okuyan 82 öğrenciye dikkat toplama sürecine iliĢkin altı adet açık uçlu soru yöneltmiĢlerdir. AraĢtırma sonuçlarına göre, öğrencilerin dikkatlerini en çok dağıtan Ģeyin ortamda bulunan sesler (televizyon, bilgisayar, arkadaĢlar vb.) olduğu; dikkatlerini toplayabilmek için sessiz bir ortam oluĢturmaya yöneldikleri; öğrencilerin dikkat toplama sürecine iliĢkin daha çok dıĢsal uyarıcıları kontrol etmeye çalıĢtıkları sonucuna ulaĢılmıĢtır.

Stewart, Rule ve Giardona (2007), “The effect of fine motor skill activities on kindergarten student attention” adlı çalıĢmalarında motor becerilerini içeren aktivitelerin öğrencilerin dikkat geliĢimindeki etkisini incelemiĢtir. AraĢtırma sonuçlarına göre, öğrencilerin, boyama resim yapma, küçük nesnelerle oyun aktivitelerini yapma, küçük nesneleri hareket ettirmek için pense, cımbız ve kaĢık gibi motor becerileri gerektiren aletleri kullandıklarında dikkat düzeylerinin de artırdığını tespit etmiĢlerdir.

Rabiner, Murray, Skinner ve Malone (2010), “A randomized trial of two promising computer-based interventions for students with attention difficulties” adlı çalıĢmalarında, bilgisayar destekli öğretim uygulaması içerisinde etkinliğe katılma, yaĢa uygun animasyon ve grafikleri kullanma, geri dönüt ve pekiĢtireçler kullanılmıĢlardır. AraĢtırma sonucunda bilgisayar destekli öğretimin öğrencilerin dikkat düzeylerini arttırdığı yönünde bulgu elde etmiĢlerdir.

Ainley ve Luntley (2007), “The role of attention in expert classroom practice” adlı yaptıkları çalıĢmada öğretmenlerin sınıf içerisinde dikkat becerilerini geliĢtirmek için öğretim ve öğrenme için gerekli zamanı verimli bir Ģekilde kullanma ve organize ettiklerini, fiziksel öğretim alanını düzenledikleri ve yönettikleri, sınıf disiplin için açık bir alt yapı oluĢturduklarını ve bilgi - iletiĢim teknolojilerini kullandıkları tespit etmiĢlerdir. Öğretmenlerin öğrencilerin öğrenmelerini desteklemek için doğru ve yapıcı geri dönütler verdiklerinden, interaktif öğretim metodları ve iĢbirlikçi grup çalıĢmalarını kullanarak öğrencilerin ilgi ve motivasyonlarını artırıcı yönde yapılandırılmıĢ dersler planladıklarından bahsetmektedirler.

38

Carson, Shih & Langer (2001), “Sit Still and Pay Attention?” adlı çalıĢmalarında, geleneksel ve geleneksel olmayan okullarda yer alan öğrencilerle bir uyarıcının farklı özelliklerinden bakarak dikkati arttırmayı amaçlamıĢlardır. Buna göre öğrencilerden bir haritadan belli bölgeleri gözlemlemeleri ve hatırlamaları istenmiĢtir. Haritayı farklı bakıĢ açılarından gözleyen geleneksel okuldan gelen öğrenciler, tek bir bakıĢ açısından gözleyen geleneksel olmayan okuldan gelen öğrencilere oranla daha fazla bölge ve yeri hatırladıkları ortaya konmuĢtur.

Felmlee ve Eder (1983), “Contextual Effects in the Classroom: The Impact of Ability Groups on Student Attention” adlı çalıĢmalarında öğrencileri yeteneğe göre gruplama yapmanın dikkat düzeyini etkileyip etkilemediğini araĢtırmıĢlardır. AraĢtırma sonuçlarına göre, baĢarısız öğrenci grubunda olan öğrencilerin dikkat düzeylerinin de düĢük olduğu bulgusuna ulaĢılmıĢtır.

Tunç (2013), 2x2 deneysel desende gerçekleĢtirdiği “Golf sporu yapan çocukların dikkat düzeylerinin incelenmesi” adlı yüksek lisans çalıĢmasında, ölçme aracı olarak Burdon dikkat testini kullanmıĢtır. AraĢtırmanın sonucunda golf sporu yapmanın 14-15 yaĢ grubunda yer alan bireylerin dikkat düzeylerini olumlu yönde etki ettiği bulunmuĢtur. Gök (2010), okul öncesi öğretmenlerinin biliĢim teknolojileri kullanımında öğrenci ilgi ve dikkat düzeyine etkisine iliĢkin algı ve görüĢlerinin incelenmesine yönelik yaptığı yüksek lisans çalıĢmasını, nitel araĢtırma yöntemlerine uygun olarak gerçekleĢtirmiĢtir. AraĢtırma kapsamında Ġstanbul‟da görev yapan 10 okul öncesi öğretmeni ile odak grup görüĢmesi yapılmıĢ ve veriler içerik analizine tabi tutulmuĢtur. Sonuç olarak, okul öncesi öğretmenlerinin biliĢim teknoloji araçlarını yeterli sürede ve kontrollü bir Ģekilde kullandıkları zaman, öğrencilerin ilgi ve dikkat düzeylerine olumlu yönde etki ettiğine iliĢkin görüĢ beyan ettikleri görülmüĢtür.

Karateke (2009), sağlıklı çocuklardaki dikkat geliĢimini ve yaĢın dikkat süreçleri üzerindeki etkisini tespit etmek ve dikkat, ketleme ve yönetici iĢlevler arasındaki iliĢkileri ortaya koymayı amaçladığı yüksek lisans çalıĢmasında, 6 – 12 yaĢ aralığındaki çocukları çalıĢma grubu olarak almıĢtır. AraĢtırma sonucunda, dikkat performansı açısından 109-132 ay ile 78-84 ay ve 85-96 ay arasında tepki sayılarında, ketleme performansı bakımından 109-132 ay ile 78-84 ay ve 85-96 ay arasında tepki zamanında anlamlı fark elde edilmiĢtir. Diğer taraftan, Yönetici ĠĢlevleri Derecelendirme Ölçeğinin dikkat ve ketleme test/görevlerinin hiçbiri ile aynı faktöre yüklenmediği, ayrıca ketleme test/görevlerinin

39

ketleme ve tepki hızı boyutunda, dikkat test/görevlerinin ise dikkatin tepki zamanı, dikkatin tepkisel özellikleri boyutunda ölçüm yaptığı tespit edilmiĢtir. Son olarak, 109. ay ile birlikte çocukların dikkat ve ketleme performansları açısından ergenlere yakın bir düzeye eriĢtikleri araĢtırmanın diğer bir bulgusu olarak ifade edilmiĢtir.

Çetin (2011), bireysel ve grup etkinliklerinin zihinsel yetersizliği olan bireylerin dikkat süresi üzerindeki etkililiğini tespit etmek amacı ile tasarladığı yüksek lisans çalıĢmasını tek gruplu deneysel desen Ģeklinde gerçekleĢtirmiĢtir. AraĢtırma sonucunda, yapılan bireysel ve grup etkinliklerinin zihinsel yetersizlik gösteren bireylerin dikkat süresi üzerinde etkili olduğu ve bu etki düzeyinin bireysel etkinliklerde grup etkinliklerine göre daha fazla olduğu bulunmuĢtur.

GüneĢ (1997), ilkokul öğrencilerinin dikkat özellikleri ve okuma düzeyleri bazı değiĢkenler açısından incelediği araĢtırmasında, sosyo-ekonomik düzey, cinsiyet ve öğretmen yargısını bağımsız değiĢken olarak kullanarak, öğrenci dikkati ve okuma düzeylerini bağımsız değiĢkenler açıcından incelemiĢtir. AraĢtırma sonuçlarına göre, cinsiyet değiĢkeni açısından anlamlı bir fark bulunmazken, sosyo-ekonomik düzeyleri yüksek olan öğrencilerin dikkat düzeylerinin yüksek olduğu ve son olarak, dikkat düzeyi yüksek olan öğrencilerin, okuma düzeylerinin de yüksek olduğu tespit edilmiĢtir.

KuĢçu (2010), “Orff-Schulwerk yaklaĢımı ile yapılan müzik etkinliklerinin okul öncesi dönemdeki çocukların dikkat becerilerine etkisi” adlı yüksek lisans tezi çalıĢmasını, deneysel desen Ģeklinde gerçekleĢtirmiĢtir. AraĢtırmanın çalıĢma grubunu 5 – 6 yaĢ çocukları oluĢturmaktadır. AraĢtırma sonucunda, deney grubunda yer alan öğrencilerin dikkat becerileri sontest puanlarının, kontrol grubu öğrencilerine göre daha yüksek olduğu tespit edilmiĢtir. Ayrıca, deney grubu öğrencilerinin izleme testinden aldıkları puanlar ile sontest puanları karĢılaĢtırılmıĢ ve anlamlı fark bulunmamıĢtır. Bunun anlamı Orff- Schulwerk yaklaĢımı ile hazırlanan müzik etkinlikleri programının çocukların dikkat toplama becerileri üzerinde kalıcı olduğudur.

Yılmaz (2012), 12-14 yaĢ arası ergenlerin odaklanmıĢ dikkat ile sosyal beceri düzeyleri arasındaki iliĢkiyi incelediği yüksek lisans tezi çalıĢmasında, odaklanmıĢ dikkati ölçmek için Stroop Testi TBAG Formu ve Sosyal beceri düzeyini belirlemek için Matson Sosyal Beceri ölçeği kullanmıĢtır. AraĢtırma sonucunda, odaklanmıĢ dikkat ile olumlu/olumsuz davranıĢlar arasında anlamlı iliĢki olduğu tespit edilmiĢtir. Diğer taraftan, cinsiyet değiĢkenine göre, olumlu sosyal davranıĢlar da kızlar lehine, olumsuz sosyal davranıĢlarda

40

erkekler lehine anlamlı fark bulunmuĢtur. Benzer Ģekilde dikkat becerileri yönünden de kızlar lehine anlamlı fark olduğu görülmüĢtür.

Asan (2011), “Sekiz haftalık masa tenisi egzersizinin 9-13 yaĢ arası çocuklarda dikkat üzerine etkisi” adlı yüksek lisans tezi çalıĢmasını, öntest – sontest kontrol gruplu deneysel desen Ģeklinde gerçekleĢtirmiĢtir. Deney grubu öğrencilerine 8 hafta süresince haftada 3 gün ve günlük 80 dakika masa tenisi egzersizleri yaptırılmıĢtır. AraĢtırma sonucunda, masa tenisi egzersizleri yapan deney grubunda yer alan çocuklar lehine anlamlı fark tespit edilmiĢtir.

Benzer Belgeler