• Sonuç bulunamadı

Demokrat Parti Döneminde Gençlik ve Çocuk Tiyatroları

2.2. DEMOKRAT PARTİ DÖNEMİ’NDE TİYATRO EĞİTİMİ VE DİĞER TİYATRO

2.2.2. Demokrat Parti Döneminde Gençlik ve Çocuk Tiyatroları

Muhsin Ertuğrul’un gençleri tiyatroya çekmeye yönelik amaçları doğrultusundaki faaliyetleri 1950li yılların ortalarından itibaren görebilmek mümkündür. Örneğin 1955 yılında Ankara Üniversitesi öğrencileri, Üniversite Tiyatrosu kurma girişiminde bulunmuşlardır. İlk oyunlarını 1956’da sergilemiş olsalar da idareciler arasında çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle aynı yıl, bu topluluk dağılmak durumda kalmıştır. Fakat 1957’de tekrar kurulma kararı alınmış ve temsillerine başlamıştır. Bu dönemde gençlerin tiyatroya ilgi ve alakası oldukça büyüktür (Akis, “Ankara Üniversite Tiyatrosu”, 12 Ocak 1957: 28). Nitekim 21 Mart 1957’de genç tiyatrocular, bir tiyatro festivali düzenlemek istemişlerdir. Bu festivale Üniversiteliler Tiyatrosu’ndan başka Haldun Dormen’in Cep Tiyatrosu ve Teknik Üniversite Tiyatrosu da katılım göstermiştir. Siyasi açıdan karışık bir döneme tekabül etmesine karşın böyle bir festival ülkenin sosyal yaşantısı için kaçınılmaz bir fırsat olacaktı. Yaklaşık yirmi gün kadar sürecek olan festivalde, gösterime girecek oyunlar Ankara’da bulunan Sanat Severler Kulübü’nde de oynanmıştır (Akis, “Gençler Faaliyette”, 23 Şubat 1957: 29). 1959’da da devam eden üniversitelilerin faaliyetleri arasında 10 Nisan’da İstanbul Üniversitesi Gençlik Tiyatrosu’nun Ankara’da Üçüncü Tiyatro’da oynadığı Wolfgang Borchert’in “Kapıların Dışında” oyunu söylenebilir. Ayrıca Sinema-Tiyatro Derneği de Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Gazi Eğitim Enstitüsü’nde “Yeniden Başlayan Türkü” ve “Yeni Kiracı” oyunlarını oynamışlardır (“Sinema-Tiyatro Çevresi” (20 Nisan 1959), Sinema-Tiyatro, S: 2, ss. 32). 1950li yıllarda gençler arasında tiyatro sevgisi gün geçtikçe artmış ve aralarına yeni gençler kazandırmışlardır. Ankara Üniversiteliler Tiyatrosu, başarılarına başarı katarak piyeslerini Ankara, İstanbul ve Konya gibi şehirlerde sahnelemişlerdir (Akis, “Yeni Piyesler”, 6 Nisan 1957: 25). Zamanla Ankara Üniversiteliler Tiyatrosu’nun yurt içinde gösterdiği başarılar yurt dışında da görülmeye başlamıştır. 1957 Temmuzunda Almanya Saarbrücken’de sekizincisi düzenlenecek olan Dünya Üniversite Tiyatroları Festivaline katılmıştır. Ülkemiz için kaçınılmaz bir fırsat olan bu gelişmeyle (Akis, “İstanbul Festivali”, 14 Eylül 1957: 30). Almanya’da büyük bir başarı elde eden Ankara Üniversiteliler Tiyatrosu, İtalya’da düzenlenecek olan Parma Festivaline de davet edilmiştir (Akis, “Parma Festivali”, 14 Eylül 1957: 30).

Ankara Üniversiteliler Tiyatrosu’nun İtalya seyahatine İstanbul Üniversitesi öğrencilerinden Canıbek Ok da katılmıştır. Canıbek Ok’un burada bulunmasının nedeni

65

Kasım ayında düzenlenmesi planlanan İkinci İstanbul Dünya Tiyatro Festivali için çeşitli üniversite tiyatrolarıyla etkileşime geçip bu festivale katılım sağlamaktır. Bu konuda uzun bir çalışma sürdüren genç, Venedik’in Ca’foscari, Bercelona’nın Teatro Espanol Universitario’su, Frankfurt’un Goethe Üniversite Tiyatrosu, Erlangen Üniversite Tiyatrosu, Studentsko Eksperimentalno Kazaliste ve Brüksel’in Jeune Theâtre de I’Universite Libre’si ile anlaşmaya varmıştır. Tabi bu festival için festival komitesinin de iş başında olduğunu belirtmek gerekir. Yale Üniversitesi, Oxford, Belgrat, Bonn, Porto ve Parma Tiyatroları da bu festivale katılacaklar arasında yer almıştır (Akis, “İstanbul Festivali”, 14 Eylül 1957: 30).

DP Döneminin bir başka genç tiyatro topluluğu da İstanbul Teknik Üniversitesi Tiyatrosu’dur. Bu tiyatro bünyesinde olan öğrenciler, üniversitede çalışacak yer bulmakta zorlanmışlardır. Kendilerini özgür hissetmeyen (http://www.mimesis-dergi.org/mimesis- dergi-kitap/mimesis-6/mehmet-akan-ile-soylesi/ [Erişim Tarihi 29 Mart 2018]) ve tiyatroyla daha çok ilgilenmek isteyen bu gençler, bağımsız bir tiyatro topluluğu kurmayı düşünmüşlerdir. Nitekim 9 Ağustos 1957 tarihinde 13 kişiyle Genç Oyuncular topluluğunu kurmuşlardır (http://www.mimesis-dergi.org/mimesis-dergi-kitap/mimesis- 6/arif-erkin-ile-soylesi/ [Erişim Tarihi 29 Mart 2018]). Kimseden destek almadan oyunlar sahneye koyan Genç Oyuncular, kendi olanaklarıyla festival de düzenlemişlerdir. İlk festivallerini 1958’de Balıkesir’in Erdek ilçesinde gerçekleştirmişlerdir. Bu şenlik, gelenekselleşerek topluluğun dağılmasına kadar her yıl tekrarlanmıştır (Bengi, 2016: 92). Genç Tiyatrocular, tiyatro dışında siyasi olaylara da karışarak bir farklılık göstermişlerdir. Toplulukta bulunanların sol görüşü benimsediği ve bundan dolayı hükümetin karşısında yer aldığı, hatta 27 Mayıs’a giden süreçte meydana gelen öğrenci olaylarının içine katılanlar arasında bulundukları bilinmektedir. Topluluğun bir kısmı Beyazıt Meydanındaki olaylar içinde bulunurken bir kısmı İstanbul Teknik Üniversitesi’ndeki olaylar içinde yer almışlardır. Hükümeti protesto etmek için Erdek Şenliklerini iptal etme kararını verseler de darbe yapılınca bu şenlikleri gerçekleştirmişlerdir. Gençlik Tiyatrosu, 1960’dan sonra gerçekleşen Beşinci Erdek Şenliklerinde baskına uğrayarak tiyatrocuları mahkemeye sevk edilip yargılanmış ama sonrasında beraat etmişler ve kaldıkları yerden

faaliyetlerini sürdürmüşlerdir (http://www.mimesis-dergi.org/mimesis-dergi-

kitap/mimesis-6/mehmet-akan-ile-soylesi/ [Erişim 29 Mart 2018]).

Çocuk tiyatrosunu “yaşamın temel taşı” olarak tanımlayan Muhsin Ertuğrul, çocukların okul öncesi eğitiminin, çocukların hayal gücünü arttıran ve çocukları gerçek hayata hazırlayan bir araç olduğunu savunmuştur (Ertuğrul, 1993: 386). Bundan dolayı

66

1930’lu yıllarda çocuk tiyatrosu kurulma konusu gündeme gelmiş ve 1935-1936 döneminde ilk ödenekli çocuk tiyatrosu kurulmuştur. Çocuk tiyatrosuna ilgi fazla olmuş ve daha fazla tiyatro salonuna ihtiyaç duyulmaya başlanmıştır. Bu durum, özel tiyatroların da bir parçası olmuş ve çocuklar için oyunlar sahneye koymaya başlamışlardır (Nutku, 2015: 266).

İstanbul Şehir Tiyatrosu bünyesinde kurulacak olan ilk çocuk tiyatrosunda toplamda 14 ay süren çalışmaları, Muhsin Ertuğrul ve M. Kemal Küçük birlikte yürütmüşlerdir. M. Kemal Küçük, oynanacak ilk oyunları yazma görevini üstlenmiştir. Çocuk Tiyatrosu perdelerini seyircilere açtığı dönemde çocuklar için bir tiyatro dergisi17 hazırlamak fikri de ortaya çıkmıştır. Çocuklara daha faydalı olacağı düşünülen bu dergi, çocuklara bilet yerine verilmiştir. Derginin fiyatı 7,5 kuruş olduğundan 15 kuruş olan bilet fiyatları çocuklar için 7.5 kuruş olarak güncellenmiştir. Fakat 1935-1936 yılında gösterimlere başlayan çocuk tiyatrosu ilgi ve alaka konusunda gayet başarılı devam ederken, 1950 yılına gelindiğinde özel tiyatroların kurulması, sayılarının artması ve İstanbul sinemalarında çocuk oyunlarının artmasından dolayı İstanbul Şehir Tiyatrosunun çocuk oyunlarının izleyici sayısı azalmıştır (Özertem, 1992: 48-85). İstanbul Şehir Tiyatrosu, çocuk oyunlarında 1951-1952 yılında yerli oyunların yanına yabancı yazarların oyunlarını da eklemiştir (Nutku, 2015: 268).

1936 yılında Ankara’da kurulmuş olan Devlet Konservatuarının Tiyatro Bölümü, 1941 yılında düzenli olmamakla birlikte İstanbul, İzmir ve Ankara’da oyunlar sergilemeye başlamıştır. 1941 yılında başlayan bu çalışmalar neticesinde Devlet Konservatuarının Tiyatro ve Opera Bölümlerinden mezun olanlar Tatbikat Sahnesi’nde görev almışlardır. 1947’de Tatbikat Sahnesi’ne Muhsin Ertuğrul’un gelmesiyle çocuklar için de tiyatro çalışmaları başlamıştır. Bu çalışmalar 1947 yılında Küçük Sahne’nin kurulmasıyla 31 Ocak 1948 tarihinde düzenli bir hal alarak perdelerini çocuklar için açmaya başlamıştır. Saat 14.00’de Çarşamba ve Cumartesi olmak üzere haftada iki kez gösterime giren oyunlar, ailelerden ve çocuklardan oldukça ilgi görmüştür (Özertem, 1992: 101-102).

Devlet Tiyatrosu’na bağlı çocuk tiyatrosunda 1954-1955 döneminde önemli gelişmeler meydana gelmiştir. 13 Eylül 1954 tarihinde başlamak üzere “Çocuk Tiyatrosu Kadro Yönetmeliği” yürürlüğe girmiştir. Bu yönetmelikle birlikte Devlet Tiyatrosu

17 Çocuk dergisi olmamakla beraber, Mart 1957’de Ankara’da yayına başlayan “Oyun Dünyası” isimli dergi tiyatro ve sinema sanatı dergisi” olarak kendisini lanse etse de ağırlıklı olarak tiyatro haberleri yapmıştır. Bkz. Gülseren Mungan Yavuztürk, “Ankara’da Yayımlanmış Sinema Dergilerinin Kısa Tarihçesi”, Ankara Araştırmaları Dergisi, 1 (2), Aralık 2013, ss. 79-92, s. 85.

67

Çocuk Tiyatrosu bölümünde görev alanlar hem nitelik hem de parasal anlamda güvenceye alınmıştır. Bu karar, bağımsız bir Devlet Çocuk Tiyatrosu’nun gerçekleşmesi için önemli bir adım olmuş; fakat yönetmelik üzerinde daha sonra bir değişiklik olmaması nedeniyle bağımsız bir çocuk tiyatrosu fikri uygulamaya geçirilememiştir. Yine 1954- 1955 döneminde başka bir önemli gelişme de çocuk oyunu yazarlarına ödenen telif haklarına zam yapılması olmuştur. %15’e çıkarılan ödenekle çocuk oyunlarının yazılmasına yönelik özendirme sağlanmaya çalışılmıştır (Özertem, 1992: 107-108).

1950-1960 yılları içerisinde Devlet Tiyatrosu’nda çocuk oyunları çalışmaları 1957-1958 dönemine kadar Ankara’da devam etmiştir. Bölge tiyatrolarının kurulmasıyla 1958-1959 döneminde İzmir Devlet Tiyatrosu, 1959-1960 döneminde Bursa Devlet Tiyatrosu çocuk oyunlarını perdeye aktarmaya başlamışlardır (Özertem, 1992: 109).DP Döneminde oynanan çocuk oyunlarına sayısal açıdan baktığımızda şu tablo karşımıza çıkmaktadır:

Tablo 11: DP Döneminde Oynanan Çocuk Oyunları Sayısı

Yıllar 1949- 1950 1950- 1951 1951- 1952 1952- 1953 1953- 1954 1954- 1955 1955- 1956 1956- 1957 1957- 1958 1958- 1959 1959- 1960 Oyun Sayısı 2 2 1 3 1 2 2 2 2 3 2

Kaynak: http://devtiyatro.gov.tr (Erişim Tarihi 03.07.2018)