• Sonuç bulunamadı

Kayıt dışı ekonominin nedenleri incelendiğinde, en çok ön plana çıkan görüş vergi kaçırma ile arasında kuvvetli bir ilişkinin bulunmasıdır. Vergi oranlarındaki artışlar, çok da etkili sayılmayan vergi tahsilatı yöntemleri gibi etkenler kayıt dışı ekonomi artışında en çok etkisi bulunan faktörlerden sayılabilir (Erkuş ve Karagöz, 2009: 128). Konuyu iktisadi olarak ele alacak olursak, kayıt altına alınmayan ekonomi kavramının ortaya çıkışının en önemli nedenlerinden birinin beşeri ihtiyaçların ebedi; ancak bu ihtiyaçları karşılayabilecek olan kaynakların oldukça az sayıda bulunuyor olması gerçeği olduğunu görebiliriz. Dolayısıyla birey daha gelişmiş hayat şartlarını elde edebilmek, yüksek gelir ve servet sahibi olmak ve kaygı duymaksızın harcamalar yapabilmek adına kazandıklarını devlet ile bölüşmeyi istemez (Tecim, 2008: 8).

Üretime katılan ve gelir sağlayan kişiler, hiçbir ülkede kazançlarının büyük bir bölümünü devlete vergi olarak ödemek istememektedir. Ödenen vergilerin kişinin satın alma düzeyini düşüreceği düşüncesi nedeniyle vergi ödemeye yönelik olumsuz bir tutum, dünyanın tüm ülkelerinde bulunmaktadır. Kayıt dışılık, ekonomik, sosyal ve kültürel farklılıklardan kaynaklı olarak, her ülkede farklı bir biçimde ortaya çıkmaktadır. Gelişmiş ülkelerde kayıt dışı ekonominin temel sebebi genel anlamda vergisel etkenler ve işgücüne ilişkin düzenlemelerdir, gelişmekte olan ekonomilerde ise bu etkenlere ek olarak yoğun nüfus artışı ve iç göç benzeri demografik faktörler de söz konusu olmaktadır (Güven, 2015: 18).

2.2.1. Sosyal ve Ekonomik Nedenler

Kayıt dışı ekonomiye neden olan en belirgin nedenlerinden olan mali sebeplerin en başında vergiler ve sosyal güvenlik payları gelmektedir. Başka bir deyişle birçok çalışmada vergi yükü ve sosyal güvenlik paylarının yüksek olması hem gelişmekte olan ülkelerde hem de gelişmiş ülkelerde kayıt dışı ekonomiye neden olan başlıca nedenlerden biri olarak saptanmıştır (Akarsu, 2015: 22-23). Aynı zamanda ekonomideki geri kalmışlık ve az gelişmişlik, istikrarsızlıklar, mali krizler, kayıtlı ekonominin gelir imkânları ve istihdamın oldukça sınırlı ve maliyetli niteliği gibi faktörler de kayıt dışılığı etkilemektedir (Musul, 2011: 37).

Türkiye’de ise kayıt dışı ekonomiyi güçlendiren ve buna neden olan etmenlerin başında, devamlı artış gösteren vergiler ve enflasyon göze çarpmaktadır. Enflasyonist piyasalarda, işletmecilerin hazırlatmış oldukları mali endeksler gerçekleri yansıtmamaktadır. Nitekim enflasyon döneminde, yüksek gelire sahip olan mükelleflerin gerçekçilikten uzak kazançlar elde ettikleri göze çarpmaktadır (Güven, 2015: 10).

2.2.2. Gelir Dağılımının Adaletli Olmaması

Kayıt dışı ekonominin hacminin büyümesine neden olan sebeplerden bir tanesi de milli gelir dağılımının ülkenin içinde, birey ve firmalar arasında adaletli bir şekilde dağılmamasıyla alakalıdır. Bilhassa gelişmekte olan ülkelerde orta sınıfların az olması, alt ve üst sınıfların çokluğu da kayıt dışı ekonominin hacmine etki eden sebeplerden bir

Küçük şirketler, büyük şirketlerle rekabet etmek adına vergiden kaçınma imkânı bulduklarında bu durum gözden kaçırılamayacak bir fırsat haline gelmektedir. Bu şirketlerde, denetleme ve belgelerin düzenleri daha büyük ölçekli şirketlere göre daha küçük seviyede bulunmaktadır. Bu durum kaçakçılık eğiliminde de bir artışa neden olmaktadır (Yurdakul, 2014: 214).

Vergi mükelleflerinin gelir düzeyleri arttıkça vergilerle ilgili yasalarda uzmanlaşmış bulunan mali danışmanlarının bilgileri ve tecrübeleri dahilinde gelirlerini aslında olduğundan daha düşük göstererek ödemeleri gereken vergiden kaçınma yoluna gitmektedirler. Gelir düzeyleri zaten halihazırda düşük olanlardaysa böyle bir olanak mevcut değildir. Fakat burada da şöyle bir durum karşımıza çıkar; düşük gelir sahibi olan mükellefler bir başka işte daha çalışma eğilimi göstermektedirler. Bu bir başka iş çoğunlukla resmi olmadığından, bu işlerden sağlanan gelirlerin resmi olarak gösterilmesi de mümkün değildir. Ayrıca maddi olarak sıkıntılar yaşayanların vergiden kaçma eğilimlerinin daha fazla olmasıyla alakalı çeşitli varsayımlar söz konusu edilmiş olsa da yapılan kimi çalışmalar bu varsayımların geçersizliğini göstermeye çalışmışlardır (Karatay, 2009: 53).

Maddi yetersizliklerin yoğun olduğu bir ekonominin vergilendirilme yöntemiyle ekonomik kalkınmayı kolaylaştırması oldukça zordur. Çünkü vergilendirme sisteminin kaynaklarındaki yetersizlik, vergi idaresinin ekonomik kalkınma bakımından bir maddi gelir kaynağı olarak yararlanılmasını sınırlar (Güven, 2015: 22).

2.2.3. Yasal Sistemlerle Alakalı Nedenler

Kayıt dışı ekonominin hacmini etkileyen başlıca sebeplerden bir tanesi de devletin yaptığı kanuni düzenlemelerin fazla olmasıyla alakalıdır. Bu düzenlemelerden bazılarını açıklamak gerekirse; işgücü alanlarındaki düşük ücretlendirmeler, işe alma ve işten çıkarma gibi düzenlemeler, ticaretle alakalı olarak yapılan engellemelerin kaldırılması için alınan bazı önlemler vs. Özetlemek gerekirse yönetmeliklerle, resmi ekonominin işgücü maliyetlerinin büyük oranda bir artış göstermesine neden olunmaktadır. Söz konusu maliyetlerin çoğu, işverenin üzerinde büyük bir etkiye neden olmaktadır. Bundan dolayı işveren, maliyetten kaçınmak amacıyla kayıt dışı ekonomiye yönelmektir (Akarsu, 2015: 25).

Yasaların oluşmasında etkisi olmayan yahut yasaların uygulanması aşamasında bir denetim yetkisi olmayan halk, tepkisini kayıt dışı etkinliklerle gösterebilmektedir (Sarılı, 2002: 42). Bu tip tepkisel etkinlikler de ülkedeki kayıt dışı ekonominin boyutunu yükseltebilmektedir.

2.2.4. Bürokratik Nedenler

Bürokrasiyle alakalı işlemlerin çokluğu, belgelerdeki düzenlemelerin tam anlamıyla yerleşememesi, kayıt sistemlerindeki dağınıklıklar, kanuni düzenlemelerle ülke ihtiyaçlarının karşılanamaması, yasalarla sık sık değişikliklere gidilmesi, vergilerde ve sosyal güvenlik hizmetlerindeki kanuni boşluk ve cezalardaki caydırıcılık oranlarındaki eksiklikler kayıt dışı ekonominin büyümesine sebep olan, bürokratik alandaki en önemli etkenlerindendir (Güven, 2015: 12).

Gelişmekte olan ülkelerde, bir işletmeyi hayata geçirme sürecinde uzun zaman alan oldukça fazla bürokratik işlemler sebebiyle, girişimciler genellikle kayıt dışı olarak faaliyete geçmeye yönelmektedir. İş kurmak için gereken maliyetin yüksek olması nedeniyle kayıt dışılığa yönelen işletmeler piyasaya daha hızlı bir giriş yapmakta ve kuruluş sürecinin maliyetleri için gereken miktarı işletmelerinde yatırım olarak kullanmaktadır (Aslanoğlu ve Yıldız, 2007: 133). Bürokratik işlemlerin uzun sürmesi ve maliyetli oluşu, yeni işletmeler için kayıt dışılığa yönelmeye neden olmaktadır.

2.2.5. Ekonomi Politikalarının Uygulanış Biçiminden Doğan Nedenler

Ülke vatandaşları, toplumdaki diğer bireyler tarafından ödenmekte olan vergi ödemelerinin devlet vasıtasıyla yanlış bir biçimde harcanmakta olduğunu gözlemlerse, vergi ödemek konusunda isteksiz bir hale gelmektedir. Böylesi bir tutum, söz konusu ülke içerisinde kayıt dışı ekonomik etkinlik seviyesini arttırıcı etkiye neden olabilmekte rüşvet ve yolsuzluk gibi konularda sıkıntılı durumların artmasına zemin hazırlayabilmektedir (Erkuş ve Karagöz, 2009: 129).

2.2.6. Yetersiz Denetim

Kayıt dışı ekonominin büyümesine neden olan faktörlerden biri de kuşkusuz yetersiz denetimdir. Kayıt dışı ekonominin hacminin en dar olduğu ülkeler genellikle gelir idaresi personel sayısına göre denetleyici oranlarının en yüksek olduğu ülkelerdir. Velhasıl, bu durumda herhangi bir ekonomide kayıt dışılığın denetimle oldukça yakın bir ilişkisi olduğunu söylemek ve denetletici mekanizmalarının önemli bir yere sahip olduğunu belirtmek gerekecektir (Oral, vd., 2015: 122).

2.2.7. Vergilendirme Problemleri

Vergileme yapılırken devlet, tek taraflı olarak irade beyanını sunma yöntemini kullanmaktadır. Fakat zaman zaman vergi mükellefleri bu durumu reddedebilmektedir. Bu durum vergilendirme sistemine karşı farklı direnç mekanizmalarının gelişmesine neden olabilir. Örneğin; yasallaşma süreçlerinde parlamento üzerinde baskı oluşturulabilir, yine vergiden kaçma yöntemleri uygulanabilir yahut vergi mükellefinin yasalarla kendisi için tanımlanmış olan haklarını kullanması yöntemiyle vergiden kaçabilir. Burada esasında dikkatleri üstüne çekmesi gereken ayrıntı; vergiden kaçmanın yasal, vergi kaçırmanınsa yasa dışı bir davranış olmasıdır (Sarıkaya, 2007: 13).

Kayıt dışı ekonomiye neden olan en elzem nedenlerden biri ise katma değer vergisi oranının oldukça yüksek olmasıdır. Bu durum fatura ve fiş pazarlıklarına neden olmakta, belgelendirilmemiş alışverişi cazip hale getirmektedir. (Yurdakul, 2014: 213).

Vergileri en olması gereken şekliyle toparlayabilmek adına kayıt dışılıkla mutlaka baş etmek gerekmektedir. Bu vergi idarelerinin en temel mesuliyetlerinden bir tanesidir. Nitekim kayıt dışı ekonomi, kamu hizmetlerine ayrılmış olan fonları da tehlike altına almaktadır. Ayrıca verimlilik ve vergilendirmelerdeki adalet olgusunun da zayıflamasına neden olmaktadır (Wenzel and Taylor, 2004: 2785).