• Sonuç bulunamadı

2.2 Öz Düzenlemenin Gelişimsel Önemi, Gelişimi ve Gelişiminin Etkileyen

2.2.1 Öz Düzenlemenin Gelişimsel Önemi

Son yıllarda üzerinde en yoğun çalışılan konulardan biri olan öz düzenleme ile ilgili çalışmalar, küçük çocukların farklı alanlardaki düzenleme becerilerinin anlaşılmasına ve bu becerilerin gelişimsel açıdan öneminin fark edilmesine büyük katkı sağlamıştır.

Öz düzenleme becerileri üzerine yapılan ilk çalışmalardan itibaren küçük çocukların bu becerilerinin göz ardı edildiği görülmektedir. Daha sonra uzun yıllar, çocukların bu becerileri sekiz yaşından önce gösteremeyecekleri varsayılmıştır (Veenmann, Van Hout-Wolters ve Afflerbach, 2006; Winne,1997; Zimmermann, 1990). Bu nedenle, yıllarca çocukların bu becerilerinin incelenmesinin yeteri kadar üzerine düşülmediği, bu alanda yapılan nadir araştırmalarda ise incelenen konunun genellikle çocukların neleri yapamadığını belirlemek üzerine olduğu görülmektedir (Kreutzer, Leonard ve Flavell, 1975).

Son yıllarda yapılan çalışmalar ise konuyla ilgili ilk çalışmalarda kullanılan araştırma yöntemlerinin yetersizliğini ortaya koymakta ve küçük çocukların öz düzenleme becerilerinde araştırmalarda belirlenenden daha donanımlı olduklarını göstermektedir. Yurt dışında yapılan çalışmalar küçük çocukların öz düzenleme becerilerini nasıl geliştirilebileceği üzerine yoğunlaşmaya başlamış ve bu beceriler üzerine yapılan çalışmalarda kayda değer bir ilerlemenin olduğu görülmektedir (Perels, Merget- Kullmann, Wende, Schmitz ve Buchbinder, 2009; Whitebread ve Coltman, 2010).

Türkiye’de ve Kıbrıs’ta küçük çocukların öz düzenleme becerilerini inceleyen çalışmaların uluslararası literatürde olduğu kadar yeterli olmaması öz düzenleme ile

49

ilgili son yıllarda artan sayıda çalışmalar yürütülmesine neden olmaktadır. Okul öncesi dönem çocuklarının gelecekteki akademik gelişimleri için gerekli becerilerini geliştirmek okul öncesi eğitimin önemli amacıdır. Bu amacın gerçekleştirilebilmesinde, çocukların eğitim sürecindeki etkinlikler ve uyguladıkları öğrenme stratejileri ile ilgili farkındalık kazanmaları; plan yapma, izleme ve kontrol etme ve değerlendirme gibi becerilerin geliştirilmesi önemli görülmektedir.

Shields ve Cicchetti (1998) öz düzenlemenin kişinin çevresiyle en uygun düzeyde ilişki kurmasını sağlamak için kendisini gözlemlemesine ve davranışlarını kontrol etmesine imkân veren, duygular, dikkat ve davranıştan oluştan bir dizi birbiriyle ilişkili beceri olduğunu belirtmektedir. Öz düzenleme becerisine sahip çocuklar yüksek akademik başarı, okula bağlılık, akran kabulü, olumsuz davranışlardan kaçınma ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları gibi önemli yaşam becerilerine de daha büyük ölçüdesahiptirler (Bandy ve Moore,2010).

Calkins (2007), “kendini düzenleme”nin genel olarak kontrol mekanizmalarının bütünlüğünü ifade ettiğini ve çocuğun bu yolla özerkliğini kazanarak çevreye uyum sağlaması için işlevsel değeri olduğunu belirtmiştir. Ayrıca, erken çocukluk dönemindeki fizyolojik uyarılmışlığı kontrol altına alma, duyguları ve davranışları düzenleme ve yönetici bilişsel süreçlerin gelişimini ortaya koyma gibi kazanımların çocuğun kendini düzenlemesi ile ilişkili olduğunu öne sürmüştür. Bu beceriler, çocuğun belirli stratejiler kullanarak, gelişimsel uyum sürecinde karşısına çıkabilecek zorlayıcı durumlarla baş etmesini sağlamaktadır. Tüm bu kazanımlar çocuğun sosyal, duygusal ve bilişsel becerilerine katkıda bulunmaktadır (Brownell ve Kopp, 2010). Ayrıca Eisenberg (2005), kendini düzenlemenin çocuğun sosyal etkileşiminin kalitesini ve öğrenme kapasitesini etkilediğini ileri sürmektedir.

50

Gelişiminin büyük bölümü doğumdan erken çocukluk döneminin sonuna kadar tamamlanan öz düzenleme, toplumsal hayata katılma bağlamında çocukların sosyal becerileri, akademik becerileri, ilköğretime hazır oluşu, yemek yeme alışkanlıkları gibi pek çok alanda etkilidir (Akawi, 2011; Blair, 2002; Denham, Blair, DeMulder, Levitas, Sawyer, Auerbach-Major ve Queenan, 2003; Graziano, Calkins ve Keane, 2010; Graziano, Reavis, Keane ve Calkins, 2007; Izard, Fine, Schultz, Mostow, Ackerman ve Youngstorm, 2001).

Öz düzenleme becerisine yüksek düzeyde sahip olmak, aralarında sosyal becerinin (Fabes ve Eisenberg, 1992), okula hazır bulunuşluk ve akademik başarının (Smith-Donald ve ark., 2007), dayanıklılığın (Luthar, Cicchetti ve Becker, 2000) da olduğu sayısız olumlu gelişimsel kazanımlarla doğru orantılıdır.

İlkokula giriş aşamasından başlayarak ilerleyen yıllarda çocukların akademik başarılarının kalitesini okul öncesi dönemde aldıkları eğitimin niteliği şekillendirmektedir (Sektnan ve ark., 2010). Öz düzenleme, çocukların okula başladıkları dönemde okul standartlarına uymalarında, sosyal taleplere uygun davranışlar sergilemelerinde, olumlu sosyal beceriler elde edinmelerinde ve akademik başarılarında etkilidir (Peker, 2013).

Boyd, Barnett, Bodrova, Leong ve Gomby’e (2005) göre çocukların okulda başarılı olabilmeleri için bilişsel, sosyal ve motivasyonel becerilere ihtiyaçları vardır. Bu beceriler, başkalarının duygularını kavrama, yönergeleri anlama ve dikkatini odaklama, kendi duygu ve davranışlarını kontrol etme, akranlarıyla olan sosyal etkileşimlerini düzenleyebilme ve işbirliği yapabilme gibi durumları kapsar.

Dikkati odaklama, yönergeleri takip edebilme gibi dikkati düzenleme sürecine dair beceriler ve işbirliği yapma, başarabileceğine dair kendini motive etme, duygularını rahatlıkla ifade edebilme gibi sosyal beceriler çocukların öğrenmeye

51

hazır olmalarını sağlamaktadır (Boyd ve ark., 2005). Çocukların öğrenme yaşantılarını bağımsız bir şekilde düzenleyebilmeleri ve öz düzenleme becerisine sahip olmaları üst düzey bilişsel becerileri kazanmaları yolunda önemli bir adımdır (Anderson, Coltman, Page ve Whitebread, 2003). İlköğretime hazır olma bağlamında bilişsel becerilerin, dikkati düzenleme sistemi ile ilişkili olduğu da açıktır.

Birçok araştırma öz düzenlemenin matematik yeteneği ve akademik başarı üzerindeki etkisi üzerine bulgular sağlamıştır (Blair ve Razza 2007; Blair, 2006). Küçük çocuklarla yapılan araştırmalara göre yürütücü işlevler, erken matematik yeteneği (Blair ve Razza 2007; McClelland, ve ark., 2007; Ponitz, ve ark., 2009; Willoughby, ve ark., 2012) harf tanıma, ses bilgisi (Blair ve Razza 2007; McClelland, ve ark., 2007; Ponitz, ve ark., 2009), sınıftaki sosyal ve davranışsal beceriler (Smith-Donald, ve ark., 2007; Rimm-Kaufman, Curby, Grimm, Nathanson ve Brock, 2009) arasında ilişki vardır. Normandeau ve Guay (1998) da çocuklardaki bilişsel kontrolün okul başarısı ile pozitif yönde ilişkiye sahip olduğunu belirtmektedir. Matthews, Ponitz ve Morrison (2009) da yaptıkları çalışmada diğer bulgulara benzer olarak öz düzenlemenin erken başarıda önemli olduğunu belirtmektedir. Bu çalışmada çocukların matematik, genel bilgi (“Kış mevsimini, yaz mevsiminden ayıran şeyler nelerdir? “Mektupları getiren kişi kimdir?” gibi genel bilgi gerektiren sorulara verilen yanıtlar) ve sözcük okuma yeteneği gibi becerilerde öz düzenleme yeteneği yüksek olan çocukların daha başarılı olduğu görülmüştür.

McClelland ve arkadaşları (2007) yaptıkları çalışmada okul öncesi dönemde kazanılan davranışsal düzenleme becerisinin (dikkat, olumsuz davranışları engelleme kontrolü, çalışan bellek) erken okuryazarlık, matematik becerileri, kelime bilgisi sağladığını ortaya koymuşlardır. Öz düzenlemeye sahip öğrenciler, öğrenmek için gösterdikleri çabalarda her zaman aktif konumdadırlar; zira kişisel olarak

52

belirledikleri hedeflere ulaşmak için sahip oldukları yetenekleri, kabiliyetleri, dezavantajları ve sınırlılıklarını bilmektedirler.

Matthews (2008) problem çözme esnekliği, dikkati yöneltme ve duygusal - davranışsal tepkileri kontrol etme gibi öz düzenleme yeteneklerinin okul öncesi dönemde çocukların hazırbulunuşluklarını pozitif yönde yordadığını öne sürmektedir. Bedenin belirli kısımlarını tanımlama, sözel yönergeleri izleme, sayı kavramı, söz dizimi (cümle bilgisi) gibi yetenekler çocukların öz düzenleme beceri düzeyleri tarafından yordanmaktadır.

Çocukların ilköğretime hazır olmalarında sosyal-duygusal becerileriler de önemli bir rol üstlenir (Gülay ve Akman, 2009; Raver, 2002 akt: Fındık Tanrıbuyurdu, 2012). Öz düzenleme ve çocukların sosyal becerileri arasında pozitif ilişkiler olduğunu gösteren çalışmalar vardır. Duygu düzenlemenin de temelinde yer alan çocukların duygularının farkında olmaları ve çevreden gelen duygusal sinyalleri doğru algılıyor olmaları, daha sonraki akademik başarı ve sosyal becerileri üzerinde olumlu etkilere sahiptir (Izard ve ark., 2001) Bunun yanında çocukların duygusal ve sosyal beceri düzeyleri karşılıklı bir ilişki içindedir (Denham ve ark., 2003).