• Sonuç bulunamadı

Dördüncü Alt Problemin İkinci Alt Problemine İlişkin

4. BULGULAR VE YORUMLAR

4.3 Üçüncü Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorum

4.4.2 Dördüncü Alt Problemin İkinci Alt Problemine İlişkin

Kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarının sahip oldukları öğrenme stillerine göre farklılaşıp farklılaşmadığını belirlemek için Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Analiz sonuçları tablo 4.15’de verilmiştir.

Tablo 4.15 Kontrol Grubu Öğrencilerinin Matematik Dersine Yönelik Tutumlarına İlişkin Görüşlerinin Öğrenme Stili Değişkenine Göre Farklılaşıp Farklılaşmadığı Belirlemek Amacı İle Yapılan Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) Sonuçları Varyansın Kaynağı KT sd F p Gruplar arası 1936,545 3 Grup içi 28831,185 33 Toplam 30767,730 36 0,739 0,536

Araştırmada yer alan kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarına ilişkin görüşleri, sahip oldukları öğrenme stillerine göre anlamlı bir farklılık göstermemiştir [F(3-33)= ,739 : p>.05]. Bu doğrultuda deney grubunun öğrenme stiline ait betimsel veriler tablo 4.16’da verilmektedir.

Tablo 4.16 Kontrol Grubunun Öğrenme Stillerine Göre Matematiğe Karşı Tutum Puanları Değişkenine İlişkin Betimsel Veriler

Öğrenme Stilleri N X s

1.Tip Öğrenenler-İmgesel Öğrenenler 2 91,00 41,01

2.Tip Öğrenenler-Analitik Öğrenenler 8 113,37 27,76

3.Tip Öğrenenler-Sağ Duyulu Öğrenenler 21 112,09 30,32

4.Tip Öğrenenler-Dinamik Öğrenenler 6 96,50 25,93

Öğrenme stilleri değişkenine göre tutum puanları arasında anlamlı bir farklılık bulunmamakla birlikte 2.tip öğrenme stiline sahip öğrencilerin tutum puanları ortalaması ( X =113,37); 1 . tip ( X =91,00), 3. tip ( X =112,09) ve 4. tip ( X =96,50) öğrenme stiline sahip öğrencilerin ortalamasından daha yüksektir.

4.5 Beşinci Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorum

Araştırmanın beşinci alt probleminin analizinde deney ve kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine Çember Daire ve Silindir ünitesinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusu başarı puanları gruplara (deney-kontrol), ölçümlere (ön test,son test) ve bu değişkenlerin ortak etkisine göre farklılaşıp, farklılaşmadığı araştırılmıştır. Bu amaçla tek faktör üzerinden tekrarlı ölçümler için çift yönlü varyans analizi kullanılmıştır.

Deney ve Kontrol grubu öğrencilerinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusu başarı testinden aldıkları ön test ve son test ortalama puanları ve standart sapma değerleri tablo 4.17’ de verilmiştir.

Tablo 4.17. Öğrencilerin Çember Daire ve Silindir Ünitesinin Dairenin Çevresi, Alanı ve Dik Silindirin Özellikleri Alanı ve Hacmi Konusu Başarı Testinden Aldıkları Ön test-Son test Ortalama Puan ve Standart Sapma Değerleri

Grup N X S t p Kontrol 37 26,75 9,517 Ön test Deney 38 24,47 12,723 0,878 ,383 Kontrol 37 58,91 13,288 Son test Deney 38 71,57 11,917 -0,434 ,000

Tablo 4.17’e göre 4MAT Öğretim Modelinin uygulandığı deney grubu öğrencilerinin deney öncesi Dairenin Çevresi, Alanı ve Dik Silindirin Özellikleri Alanı ve Hacmi Konusu başarı testi puan ortalaması 24,47 iken, uygulama sonrası ortalama 71,57 değerine yükselmiştir. Geleneksel öğretimin uygulandığı kontrol grubu öğrencilerinin aynı teste ilişkin ortalama puanları uygulama öncesinde 26,75 iken uygulama sonrası 58,91 değerine yükselmiştir. Bu sonuçlara göre 4MAT öğretim modelinin uygulandığı deney grubu ve geleneksel yöntemin uygulandığı kontrol grubu öğrencilerinin Dairenin Çevresi, Alanı ve Dik Silindirin Özellikleri Alanı ve Hacmi Konusu başarı düzeylerinde bir artış gözlenmektedir.

Ancak bu yükselmeye rağmen kontrol grubu öğrencilerinin uygulama öncesi ve uygulama öncesi başarı puanları arasında anlamlı bir farklılık bulunmamaktadır. [t(73)=0,878, p>0.05]. Kontrol grubundan farklı olarak deney grubunda ise uygulama öncesi ön test puanları ile uygulama sonrası son test puanları arasında anlamlı bir farklılık olduğu sonucuna ulaşılmıştır.[t(73)= -0,434, p<0.05]

Dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusu matematik erişi düzeylerinin gruplara (deney-kontrol), ölçümlere (ön test,son test) ve bu değişkenlerin ortak etkisine göre farklılaşıp, farklılaşmadığı araştırmak amacı ile yapılan iki farktörlü ANOVA sonuçları; tablo 4.18‘de verilmiştir.

Tablo 4.18 Dairenin Çevresi, Alanı ve Dik Silindirin Özellikleri Alanı ve Hacmi Konusu Ön test- Son test Başarı Puanları ANOVA Sonuçları

Varyansın Kaynağı KT Sd KO F P Gruplar Arası 309555,999 74 Grup(Deney/Kontrol) 1009,332 1 1009,332 1562,98 ,000 Hata 14458,001 73 198,055 Gruplar içi 58895,697 75 Ölçüm(Ön test-Son test) 58895,697 1 58895,697 671,328 0,000 Grup* Ölçüm 2093,030 1 2093,030 23,858 0,000 Hata 6404,303 73 87,730

Tablo 4.18 incelendiğinde, araştırmanın daha önce belirtilen hipotezlerine ilişkin bulgular aşağıda şekilde açıklanabilir.

Deney ve kontrol grubunun deney öncesi ve deney sonrası ön test ve son test Dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusu matematik konusu matematik başarı puanları arasında anlamlı bir farklılık vardır [F(1-75)= 1562,98; p<0.05]. Bu sonuca göre deney ve kontrol gruplarında bulunan öğrencilerin matematik başarı puanlarının (deney öncesi ve deney sonrası) yapmaksızın farklılaştığı görülmektedir.

Öğrencilerin matematik başarıları ile ilgili olarak, ön test-son test ortalama başarı puanları arasında anlamlı bir fark vardır [F(1-75)= 671,32; p<0.05]. Bu sonuca göre deney ve kontrol grubu ayrımı yapmaksızın öğrencilerin matematik başarıları uygulanan öğretim modeline bağlı olarak değişmiştir. Ayrıca iki ayrı öğretim modelinin uygulandığı deney ve kontrol grubu öğrencilerinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusu matematik konusu matematik başarı testine ait başarı puanlarının deney öncesinden sonrasına anlamlı farklılık gösterdiği, yani farklı işlem gruplarında (deney ve kontrol grubu) olmak ile tekrarlı ölçümler faktörlerinin başarı düzeyleri üzerindeki ortak etkilerinin anlamlı olduğu sonucuna ulaşılmıştır [F(1-75)= 23,858; p<0.05]. Bu sonuca göre, 4MAT Öğretim Modeli ve geleneksel öğretim yöntemini uygulamalarının öğrencilerin başarılarını artırmada farklı etkilere sahip olduğunu görülmektedir. Bu farklılık Şekil 4.1 de yer alan deney ve kontrol gruplarının Ön test Son test başarı puanlarını gösteren diyagramda da açıkça görülmektedir.

Şekil 4.1. Deney ve Kontrol Gruplarının Dairenin Çevresi, Alanı ve Dik Silindirin Özellikleri Alanı ve Hacmi konusu Ön test Son test Başarı Puanlarını Gösteren Diyagram

4.6 Altıncı Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorum

Araştırmanın alt probleminin analizinde deney ve kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarının gruplara (deney-kontrol), ölçümlere (öntutum,sontutum) ve bu değişkenlerin ortak etkisine göre farklılaşıp, farklılaşmadığı araştırılmıştır. Bu amaçla tek faktör üzerinden tekrarlı ölçümler için çift yönlü varyans analizi kullanılmıştır.

Deney ve Kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutum puanları ve standart sapma değerleri tablo 4.19’ de verilmiştir.

Tablo 4.19 Öğrencilerin Matematik Dersine Yönelik Tutum Ölçeğinden Aldıkları Puanların, Ortalama Puan ve Standart Sapma Değerleri

Grup N X S t p Kontrol 37 105,7027 30,88587 Öntutum Deney 38 117,7105 28,30711 -1,756 0,083 Kontrol 37 108,7027 29,23455 Sontutum Deney 38 130,0263 18,18447 -3,804 0,000

Tablo 4.19’a göre 4MAT Öğretim Modelinin uygulandığı deney grubu öğrencilerinin deney öncesi matematik dersine yönelik tutum ortalama puanı 117,710 iken, uygulama sonrası ortalama 130,026 değerine yükselmiştir. Geleneksel öğretimin uygulandığı kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersi ortalama puanları uygulama öncesinde 105,702 iken uygulama sonrası 108,70 değerine yükselmiştir. Bu sonuçlara göre 4MAT öğretim modelinin uygulandığı deney grubu ve geleneksel yöntemin uygulandığı kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumunda artış gözlenmektedir. Ancak bu yükselmeye rağmen kontrol grubu öğrencilerinin uygulama öncesi ve uygulama öncesi matematik dersi tutum puanları arasında anlamlı bir farklılık bulunmamaktadır.[t(73)= -,756, p>0.05]. Kontrol grubundan farklı olarak deney grubunda ise uygulama öncesi öntutum puanları ile uygulama sonrası sontutum puanları arasında anlamlı bir farklılık olduğu sonucuna ulaşılmıştır. [t(73)= -3,804, p<0.05].

Deney ve kontrol grubunun matematik dersine yönelik tutumlarının gruplara (deney-kontrol), ölçümlere (öntutum,sontutum) ve bu değişkenlerin ortak etkisine göre farklılaşıp, farklılaşmadığı araştırmak amacı ile yapılan iki farktörlü ANOVA sonuçları; tablo 4.20‘de verilmiştir.

Tablo 4.20 Matematik Dersi Tutum Ölçeği Öntutum- Sontutum Puanlarının ANOVA Sonuçları

Varyansın Kaynağı KT Sd KO F P Gruplar Arası 2001913,950 74 Grup(Deney/Kontrol) 10413,630 1 10413,630 7,733 0,007 Hata 98309,144 73 1346,701 Gruplar içi 75 Ölçüm(Öntutum- Sontutum) 2198,735 1 2198,735 18,485 0,000 Grup* Ölçüm 813,455 1 813,455 6,839 0,011 Hata 8683,105 73 118,947

Tablo 4.20 incelendiğinde, araştırmanın daha önce belirtilen hipotezlerine ilişkin bulgular aşağıda şekilde açıklanabilir.

Deney ve kontrol grubunun deney öncesi ve deney sonrası öntutum ve sontutum arasında anlamlı bir farklılık vardır.[F(1-75)= 7,733; p<0.05] Bu sonuca göre deney ve kontrol gruplarında bulunan öğrencilerin matematik dersine yönelik tutum puanlarının (deney öncesi ve deney sonrası) yapmaksızın farklılaştığı görülmektedir. Öğrencilerin matematik dersine yönelik tutumları ile ilgili olarak, öntutum-sontutum ortalama puanları arasında anlamlı bir fark vardır [F(1-75)= 18,485; p<0.05]. Bu sonuca göre deney ve kontrol grubu ayrımı yapmaksızın öğrencilerin matematik tutumları uygulanan öğretim modeline bağlı olarak değişmiştir. Ayrıca iki ayrı öğretim modelinin uygulandığı deney ve kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutum testine ait puanlarının deney öncesinden sonrasına anlamlı farklılık gösterdiği, yani farklı işlem gruplarında (deney ve kontrol grubu) olmak ile tekrarlı ölçümler faktörlerinin tutum düzeyleri üzerindeki ortak etkilerinin anlamlı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. [F(1,175)=6,839;p<0.05]. Bu sonuca göre, 4MAT Öğretim Modeli ve geleneksel öğretim yöntemini uygulamalarının öğrencilerin tutumlarını artırmada farklı etkilere sahip olduğu görülmektedir. Bu farklılık Şekil 4.2 de yer alan

deney ve kontrol gruplarının Öntutum Sontutum Başarı Puanlarını gösteren diyagramda da açıkça görülmektedir.

Şekil 4.2 Deney ve Kontrol Gruplarının Matematik Dersine Yönelik Öntutum – Sontutum Puanlarını Gösteren Diyagram

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER

Bu bölümde, araştırma bulgularına dayalı olarak ulaşılan sonuçlara ve önerilere ver verilmiştir.

5.1. Sonuçlar

Araştırmanın deneysel boyutunu gerçekleştirmek amacı ile Balıkesir ili merkez Hatice Fahriye Eğinlioğlu ilköğretim okulunda öğrenim görmekte olan beş yedinci sınıf şubesi birinci dönem matematik dersi karne notlarına göre değerlendirilmiştir. Bu değerlendirme sonucunda birbirine denk olan üç 7. sınıf şubesi deneysel çalışma için seçilmiştir. Bu üç sınıftan birisi pilot çalışmanın yapılacağı sınıf, diğer ikisi deney ve kontrol grubu olarak belirlenmiştir. Araştırmaya 37 öğrenci pilot çalışma grubunda, 37 öğrenci kontrol grubunda, 38 öğrenci deney grubunda olmak üzere toplam 112 öğrenci katılmıştır.

Deney grubuna Çember Daire ve Silindir ünitesinin Dairenin Çevresi, Alanı Dik silindirin özellikleri, alanı ve hacmi konusunda 4MAT öğretim modeline uygun bir öğretim yapılırken, kontrol grubu öğrencilerine ders kitabına dayalı geleneksel yönteme dayalı bir öğretim yapılmıştır.

Araştırma öncesinde deneysel çalışmaya katılan öğrencilerin öğrenme stilleri Kolb öğrenme stili envanteri ile belirlenmiştir. Yapılan istatistiksel analizler sonucunda; deney grubu öğrencilerinin öğrenme stilleri incelendiğinde, öğrencilerin % 70,1 ‘ inin III. Tip öğrenenler (Sağ Duyulu Öğrenenler) grubuna dahil oldukları belirlenmiştir. Kontrol grubu öğrencilerinin ise %56,8 ‘inin III. Tip öğrenenler (Sağ Duyulu Öğrenenler) grubunda oldukları belirlenmiştir. Araştırmaya katılan öğrencilerin öğrenme stillerine göre frekans ve yüzde değerleri tablo 5.1 de verilmektedir.

Tablo 5.1. Deney Kontrol Grubu Öğrencilerin Öğrenme Stili Değişkenine İlişkin Betimsel Veriler

Öğrenme Stilleri f % f %

1.Tip Öğrenenler-İmgesel Öğrenenler 2 5,3 2 5,4

2.Tip Öğrenenler-Analitik Öğrenenler 7 18,4 8 21,6

3.Tip Öğrenenler-Sağ Duyulu Öğrenenler 27 71,1 21 56,8

4.Tip Öğrenenler-Dinamik Öğrenenler 2 5,3 6 16,2

Toplam 2 5,3 2 5,4

Araştırmada ilk olarak “ 4MAT öğretim modelinin uygulandığı deney grubu ile geleneksel öğretimin uygulandığı kontrol grubunun matematik dersi erişi düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık var mıdır?” alt problemini çözümlemek amacı ile deney ve kontrol gruplarında yer alan deneklerin, ön ve son başarı testi puanlarının aritmetik ortalamaları, grup içi ve gruplar arası karşılaştırılmıştır.

Yapılan istatiksel analizler sonucunda deney ve kontrol grubu öğrencilerinin uygulama öncesi yapılan Çember Daire ve Silindir ünitesinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusundaki ön testten ve sonrasında yapılan son testten aldıkları ortalama puanlar karşılaştırılmıştır. Elde edilen sonuca göre deney grubu öğrencilerinin ön ve son başarı testlerinden aldıkları puanların ortalamaları arasında son test lehine 47,10 puanlık fark bulunmuştur. Bu fark deney grubu öğrencilerinin Çember Daire ve Silindir ünitesinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusunda elde ettikleri ortalama erişi puanı olarak nitelendirilmiştir. Deney grubunun ön test ve son testten elde ettikleri ortalama puanlar arasındaki farkın anlamlılığını belirlemek üzere yapılan paired t testi sonuçlarına göre “t” değeri anlamlı bulunmuş ve bu sonuç deney grubu öğrencilerinin matematik dersi Çember Daire ve Silindir ünitesinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusundaki başarına 4MAT öğretim modeline göre düzenlenen deneysel programın etkili olduğu şeklinde yorumlanmıştır.

Aynı şekilde kontrol grubu öğrencilerinin ön ve son başarı testlerinden aldıkları puanların ortalamaları arasında son test lehine 32,16 puanlık fark bulunmuştur. Bu fark kontrol grubu öğrencilerinin Çember Daire ve Silindir ünitesinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusunda elde ettikleri ortalama erişi puanı olarak nitelendirilmiş, kontrol grubunun ön test ve son testten elde ettikleri ortalama puanlar arasındaki farkın anlamlılığını belirlemek üzere yapılan paired t testi sonuçlarına göre “t” değeri anlamlı bulunmuştur. Bu sonuca dayanarak kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersi Çember Daire ve Silindir ünitesinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusundaki başarına geleneksel öğretim programının etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Ayrıca Deney ve kontrol grubunun son test puan ortalamaları arasındaki farkın anlamlılığını tespit etmek amacı ile yapılan t testi sonuçlarına göre son test puan ortalamaları arasında deney grubu lehine anlamlı bir farklılık olduğu görülmüştür. Bu sonuç ise deney ve kontrol gruplarının son test başarı puan ortalamaları arasında anlamlı bir farkın bulunmasına bağlı olarak Çember Daire ve Silindir ünitesinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusundaki öğrenci başarısına deney grubunda uygulanan 4MAT öğretim modelinin , kontrol grubunda uygulanan geleneksel yönteme göre daha etkili olduğu şeklinde yorumlanmıştır.

Bunun yanında yapılan deneysel çalışma sonrasında deney ve kontrol gruplarının matematik dersi erişi düzeyleri, bağımsız gruplar için uygulanan “t” testi ile karşılaştırılmıştır. Bu amaçla grupların kendi içlerinde ön ve son test puanları arasındaki fark erişi puanı olarak kabul edilmiş ve elde edilen erişi puanları arasında karşılaştırma yapılmıştır. Ortalamalar arasında gözlenen erişi puanının anlamlı olup olmadığını belirlemek için yapılan “t” testi sonucuna göre erişi puanları ortalamaları arasında anlamlı bir farklılık olduğu görülmüş, bu sonuç ise deney ve kontrol gruplarının erişi puan ortalamaları arasında anlamlı bir farkın bulunmasına bağlı olarak Çember Daire ve Silindir ünitesinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusundaki öğrencilarin matematik dersi erişi düzeyine deney grubunda uygulanan 4MAT öğretim modelinin, kontrol grubunda uygulanan geleneksel yönteme göre daha etkili olduğu şeklinde yorumlanmıştır.

Birinci alt problemin sonucu olarak uygulamada deney ve kontrol gruplarında yer alan deneklerin ön ve son uygulamadan elde ettikleri erişi puanları arasında deney grubu lehine anlamlı bir farklılığın olduğu görülmüştür.

İkinci olarak yapılan deneysel çalışmada, 4MAT öğretim modelinin uygulandığı deney grubu ile geleneksel öğretimin uygulandığı kontrol grubunun matematik dersine karşı tutum düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık olup olmadığını belirlemek amacı ile yapılan analiz sonuçlarına göre kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine karşı tutum düzeyleri ile deney grubu öğrencilerinin matematik dersine karşı tutum düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca 4MAT öğretim modelinin uygulandığı deney grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutum puanları ortalamasının geleneksel öğretimin uygulandığı kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutum puanları ortalamasından daha yüksek olduğu ve farklılığın deney grubu lehine olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Araştırmada üçüncü olarak 7.sınıf matematik dersinin Çember Daire ve Silindir ünitesinin Dairenin çevresi, alanı ve Dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusundaki son test başarı puanları öğrencilerin sahip oldukları öğrenme stillerine göre farklılaşıp farklılaşmadığı incelenmiştir.

Sonuç olarak araştırmaya katılan kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersinin Çember Daire ve Silindir ünitesinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusundaki son test başarı puanları öğrencilerin sahip oldukları öğrenme stillerine göre farklılık göstermemiştir (p>.05). Yani öğrencilerin matematik dersinin son test başarı puanları, sahip oldukları öğrenme stili değişkenine göre anlamlı bir şekilde değişmemiştir.

Deney grubu öğrencilerinin ise matematik dersinin Çember Daire ve Silindir ünitesinin dairenin çevresi, alanı ve dik silindirin özellikleri alanı ve hacmi konusundaki son test başarı puanları, öğrencilerin sahip oldukları öğrenme stillerine göre farklılık göstermemiştir (p>.05). Yani öğrencilerin matematik dersinin son test başarı puanları , sahip oldukları öğrenme stili değişkenine göre anlamlı bir şekilde değişmemiştir.

Araştırmada “ Uygulamaya katılan öğrencilerin öğrenme stilleri ile 4MAT öğretim modelinin uygulandığı ve uygulanmadığı grubun tutum düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki var mıdır?” sorusu iki boyutta incelenmiştir.

İlk olarak deney grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarının sahip oldukları öğrenme stillerine göre farklılaşıp farklılaşmadığı incelenmiştir. Yapılan istatiksel analiz sonucunda deney grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarına ilişkin görüşleri, sahip oldukları öğrenme stillerine göre anlamlı bir farklılık olmadığı sonucuna ulaşılmış (p>.05).ayrıca 4. tip öğrenme stiline sahip öğrencilerin tutum puanları ortalamasının, 1. tip, 2. tip ve 3. tip öğrenme stiline sahip öğrencilerin ortalamasından daha yüksek olduğu tespit edilmiştir.

İkinci olarak kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarının sahip oldukları öğrenme stillerine göre farklılaşıp farklılaşmadığı incelenmiştir. Yapılan istatiksel analiz sonucunda kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarına ilişkin görüşleri, sahip oldukları öğrenme stillerine göre anlamlı bir farklılık göstermemiştir (p>.05), ayrıca 2.tip öğrenme stiline sahip öğrencilerin tutum puanları ortalamasının; 1. tip, 3. tip ve 4. tip öğrenme stiline sahip öğrencilerin ortalamasından daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Yapılan deneysel çalışmada, 4MAT öğretim modelinin uygulandığı deney grubu ile geleneksel öğretimin uygulandığı kontrol grubunun matematik dersi son test başarı puanları arasında anlamlı bir farklılık olup olmadığını belirlemek amacı ile yapılan analiz sonuçlarına göre kontrol grubu öğrencilerinin matematik erişi düzeyleri ile deney grubu öğrencilerinin sahip oldukları matematik dersi son test başarı puanları arasında anlamlı bir farklılık olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca 4MAT öğretim modelinin uygulandığı deney grubu öğrencilerinin son test başarı puanları ortalamasının geleneksel öğretimin uygulandığı kontrol grubu öğrencilerinin son test başarı puanları ortalamasından daha yüksek olduğu ve farklılığın deney grubu lehine olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

İki ayrı öğretim modelinin uygulandığı deney ve kontrol grubu öğrencilerinin Çember Daire ve Silindir ünitesinin Dairenin Çevresi, Alanı Dik silindirin özellikleri, alanı ve hacmi konusuna ait başarı puanlarının deney

öncesinden sonrasına anlamlı farklılık gösterdiği, yani farklı işlem gruplarında (deney/kontrol) olmak ile farklı zamanlardaki ölçümü (ön test ve son test) gösteren faktörlerin, öğrencilerin başarı düzeyleri üzerindeki ortak etkisi anlamlı (p<0.05) bulunmuştur.

Yapılan deneysel çalışmada, başlangıçta tutum puanları arasında anlamlı farklılık olmayan deney ve kontrol grubunun, deney öncesi ve deney sonrası öntutum ve sontutum toplam matematik tutum puanları incelenmiş, 4MAT öğretim modelinin uygulandığı deney grubu ve geleneksel yöntemin uygulandığı kontrol grubu öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumunda artış gözlenmektedir. Ancak bu yükselmeye rağmen kontrol grubu öğrencilerinin uygulama öncesi ve uygulama öncesi matematik dersi tutum puanları arasında anlamlı bir farklılık bulunmamaktadır. Kontrol grubundan farklı olarak deney grubunda ise uygulama öncesi öntutum puanları ile uygulama sonrası sontutum puanları arasında anlamlı bir farklılık olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Farklı işlem gruplarında (deney ve kontrol) olmak ile farklı zamanlardaki ölçümü (ön test ve son test) gösteren faktörlerin öğrencilerin matematik dersine yönelik tutumları üzerindeki ortak etkisi anlamlı bulunmuştur.

5.2. Öneriler

Eğitim öğretim sistemimizin en önemli organı olan okullarımız, uzun yıllar öğrencilerin öğretmenini dikkatle dinlediği ve klasik yazılı sınavlarda başarılı olmaya çalıştığı bir ortam rolünden kurtulamamıştır. Öğretmeni merkeze alan ve öğrencinin farklılıklarını göz ardı eden bu zihniyet çok uzun süre Türkiye’de ve dünyanın pek çok ülkesinde tek tip insanların yetişmesine ve yaratıcılığın ortaya konulamamasına neden olmuştur.

Türk eğitim sisteminin içine yerleşmiş olan bu köklü zihniyet hala pek çok devlet okulunda devam ettirilmektedir. Okullarda, geleneksel öğretim yöntemlerinden hala uzaklaşamamışlardır. Bireysel farklılıklara uygun olarak eğitim öğretim ortamını düzenlemek bir yana eğitim öğretimin lokomotifi olan öğretmenlerin pek çoğu daha kendi öğrenme stillerinin dahi farkına değildirler.