• Sonuç bulunamadı

Klinik olarak epilepsi tanısı konan ve interiktal uyku/uyanıklık EEG bulguları normal olan toplam 50 hasta (E/K= 29/21) çalışmaya alındı. Hastaların ortalama yaşı 10,7±2,6 yıl (min 6, maks 17 yaş) idi. Hastaların nöbetlerinin başlama yaşı ortalama 102,96±43,15 ay (min 3, maks 192 ay) idi.

Hastaların özgeçmişleri sorgulandığında, 8’inde (%16) febril konvülsiyon geçirme öyküsü varken, sadece 1 tanesinde (%2) yenidoğan döneminde nöbet geçirme öyküsü vardı. Aile öyküsü sorgulandığında ise 12 hastanın (%24) ailesinde febril konvülsiyon ve/veya epilepsi öyküsü mevcuttu. Ebeveyn akrabalığı öyküsü 17 hastada (%34 ) vardı. Hastaların demografik özellikleri tablo 3’ te verilmiştir.

Tablo 3. Hastaların Demografik Özellikleri

Sayı (n) Yüzde (%)

Cinsiyet (E/K) 29/21 58/42

Febril konvülziyon (var/yok) 8/42 16/84

Yenidoğan nöbeti (var/yok) 1/49 2/98

Aile öyküsü (var/yok) 12/38 24/76

Akrabalık (var/yok) 17/33 34/66

Tüm hastalara ayrıntılı nörolojik muayene yapıldı, orta ve hafif mental retardasyon olan 3’ü dışında tümünün nörolojik muayenesi normaldi.

Hastalarda nöbeti tetikleyen faktörler sorgulandığında; nöbetler 1 hastada (%2) menstrüel dönemde, 3 hastada (%6) ateşli dönemde ve 2 hastada (%4) televizyon / bilgisayar karşısında fotik stimülasyon ile ortaya çıkmaktaydı. Hastaların 44’ünde ise (% 88) atağı tetikleyen herhangi bir faktör gösterilemedi.

Hastaların başvuru öncesi geçirdiği nöbet sayısı incelendiğinde 15 hastada (%30) 2 nöbet, 8 hastada (%16) 3 nöbet, 6 hastada (%12) 4 nöbet ve 21 hastada da (%42) ≥5 nöbet öyküsü vardı. Hastaların başvuru öncesi geçirdikleri nöbet sayıları ve yüzdeleri şekil 1’ de verilmiştir.

Şekil 1. Başvuru Öncesi Geçirilen Nöbet Sayısına Göre Hastaların Dağılımı

Hastaların nöbet başlangıç yaşlarına göre dağılımına bakıldığında, 3 ay ile 16 yaş arasında değişim gösterdiği saptandı. Tablo 4’te nöbet başlangıç yaşlarına göre hastaların dağılımı verilmiştir. Hastaların çoğunda nöbet başlangıç yaşı 7-9 yaş arası ve 12 yaş idi.

Tablo 4. Nöbet Başlangıç Zamanına Göre Hastaların Dağılımı

Nöbet başlangıç zamanı Sayı (n) Yüzde (%)

3 ay 1 2

9 ay 1 2

2 yaş 2 4

3 yaş 3 6

6 yaş 4 8

7 yaş 7 14

8 yaş 6 12

9 yaş 6 12

10 yaş 3 6

11 yaş 4 8

12 yaş 8 16

13 yaş 2 4

14 yaş 2 4

16 yaş 1 2

Toplam 50 100

Klinik olarak gün içinde nöbet geçirme zamanına göre hastaların dağılımı incelendiğinde yalnızca uykuda nöbeti olan hasta sayısı 9 (%18) iken, yalnızca uyanıklıkta nöbeti olan hasta sayısı 29 (%58) ve hem uyku hem de uyanıklıkta (karışık) nöbeti olan 12 (%24) hasta saptandı. Nöbet geçirme zamanına göre hastaların dağılımı Tablo 5’ te gösterilmiştir.

Tablo 5. Nöbet Geçirme Zamanına Göre Hastaların Dağılımı

Hasta sayısı (n) Yüzde (%) Nöbet geçirme

zamanı

Uyku 9 18

Uyanıklık 29 58

Karışık 12 24

Toplam 50 100

Hastalar nöbet tiplerine göre incelendiklerinde; 20 hastada (%40) kompleks parsiyel nöbet, 12 hastada (%24) kompleks parsiyel başlangıçlı olup sekonder jeneralize olan nöbet, 3 hastada (%6) basit parsiyel nöbet, 1 hastada (%2) absans ve jeneralize tonik-klonik nöbet, 7 hastada (%14) jeneralize tonik-klonik nöbet, 6 hastada (%12) jeneralize tonik nöbet ve 1 hastada (%2) miyoklonik ve absans nöbetleri vardı.

Hastaların nöbet tiplerine göre dağılımı tablo 6’da verilmiştir. Bu durumda hastalarımızın çoğunu (%70) parsiyel nöbetli hastalar oluşturmaktaydı.

Tablo 6. Nöbet Tiplerine Göre Hastaların Dağılımı

Hasta sayısı (n) Yüzde (%)

Kompleks parsiyel 20 40

Kompleks parsiyel başlangıçlı

olup sekonder jeneralize 12 24

Basit parsiyel 3 6

Absans ve jeneralize tonik-klonik 1 2

Jeneralize tonik-klonik 7 14

Jeneralize tonik 6 12

Miyoklonik ve absans 1 2

Toplam 50 100

Hastalarımızın bir kısmında klinik ve EEG bulguları ile epileptik sendrom tanısı konulabildi. Hastalar epileptik sendrom tiplerine göre incelendiklerinde; 5 hasta (%10)

benign rolandik epilepsi (BRE), 1 hasta (%2) juvenil absans, 2 hasta (%4) otozomal dominant (OD) frontal lob epilepsisi ve 2 hasta da (%4) oksipital paroksizmleri olan çocukluk çağı epilepsisi (OPÇE) tanısı aldı. Epileptik sendrom tiplerine göre hastaların dağılımı tablo 7’de gösterilmiştir.

Tablo 7. Epileptik Sendrom Tiplerine Göre Hastaların Dağılımı

Sayı (n) Yüzde (%)

Benign rolandik epilepsi 5 10

OD frontal lob epilepsisi 2 4

Juvenil absans 1 2

OPÇE 2 4

Hastalar nöbet lokalizasyonuna göre incelendiğinde 5 hasta (%10 ) temporal lop epilepsisi, 11 hasta (% 22) oksipital lop epilepsisi, 1 hasta (%2) frontal lob epilepsisi tanısı alırken 23 hasta (%46) sendrom tipi veya lokalizasyona göre sınıflandırılamadı.

Nöbet lokalizasyonuna göre hastaların dağılımı tablo 8’de verilmiştir.

Tablo 8. Nöbet Lokalizasyonuna Göre Hastaların Dağılımı

Sayı (n) Yüzde (%)

Temporal lop epilepsisi 5 10

Oksipital lop epilepsisi 11 22

Frontal lop epilepsisi 1 2

Sınıflandırılamayan 23 46

Hastalara interiktal dönemde çekilen ve sonucu normal bulunan EEG’lerin 10 tanesi (%20) uykuda, 40 tanesi (%80) de uyanıklıkta çekilmişti.

İnteriktal dönemde çekilen uyku ve/veya uyanıklık EEG’leri normal olan tüm hastalara parsiyel uyku deprivasyonu yapılarak kısa süreli (3-4 saat) VEM uygulandı.

VEM anormalliği zemin ritmi patolojisi olup olmamasına, epileptik deşarjların fokal, jeneralize veya aynı anda hem fokal hem jeneralize olup olmamasına ve lokalizasyonuna göre değerlendirildi. Hastaların 21 tanesinde (%42) epileptiform anomaliye rastlanmazken, 29 hastada (%58) epileptiform anomali saptandı. Hastaların sadece 1’inde (%2) zemin ritmi düzensizliği mevcuttu, geri kalan 49 hastada (%98)

zemin ritmi normaldi. Sadece bir hastada (%2) çekim sırasında sağ yüz ve koldan başlayıp sekonder jeneralize olan nöbet gözlendi ve bu sırada EEG’de sol hemisfer fronto-temporal bölgeden başlayıp sekonder jeneralizasyon gösteren iktal hayıt elde edildi.

VEM’de epileptiform anomali görülme oranı şekil 2’de verilmiştir.

Şekil 2. VEM’de Epileptiform Anomali Görülme Oranı

VEM’de epileptiform anomali saptanan hastalarda; 29 hastanın 14’ünde (%48,27) fokal, 6 hastada (%20,68) jeneralize anomali varken, 9 hastada ise (%31,03) hem fokal hem jeneralize anomali mevcuttu. Epileptiform anomalilerin ortaya çıkış şekli tablo 9’da verilmiştir.

Tablo 9. Epileptiform Anomalilerin Ortaya Çıkış Şekline Göre Hastaların Dağılımı

Sayı (n) Yüzde (%)

Fokal 14 48,27

Jeneralize 6 20,68

Fokal+jeneralize 9 31,03

Toplam 29 100

VEM’deki epileptiform anomalisi fokal ve fokal+jeneralize olan toplam 23 hastanın 13’ünde (%56,5) deşarjlar frontosantrotemporal bölgeden kaynaklanırken, 10’unda (%43,5) ise posteriortemporoparietooksipital bölge kaynaklıydı. VEM’ de fokal epileptiform anomalisi olan hastaların lokalizasyona göre dağılımı şekil 3’te verilmiştir.

Şekil 3.VEM’ de Fokal Epileptiform Anomalisi Olan Hastaların Lokalizasyona Göre Dağılımı

VEM’ de epileptiform anomalisi olan 29 hastanın deşarjlarının hemisferlere göre dağılımına bakıldığında jeneralize olan 6 hasta dışında kalanların 12’sinde sol hemisfer, 5’inde sağ hemisfer kaynaklıyken 6’sında ise bilateraldi. Epileptiform deşarjların hemisferlere göre dağılımı tablo 10’da verilmiştir.

Tablo 10. Epileptiform Deşarjların Hemisferlere Göre Dağılımı

Sayı (n) Yüzde (%)

Sol 12 41,4

Sağ 5 17,2

Bilateral 6 20,7

Jeneralize 6 20,7

Toplam 29 100

VEM’de anormallik olan 29 hastanın anormalliklerinin ortaya çıkış zamanı incelendiğinde 12 hastanın (%41,4) epileptik deşarjları sadece uyku döneminde ortaya çıkarken, 17 hastanın (%58,6) hem uyku hem de uyanık dönemde (karışık) ortaya çıkmaktaydı. Uyku-uyanıklık dönemleri arasında epileptik deşarjların yoğunluğu açısından fark yoktu. Hastaların hiçbirinde VEM patolojisi sadece uyanıklık döneminde ortaya çıkmadı. VEM’de epileptik anomali ortaya çıkış zamanının dağılımı tablo 11’de verilmiştir.

Tablo 11. VEM’de Epileptik Anomali Oluşum Zamanı

Hasta sayısı (n) Yüzde (%)

VEM’de sadece uykuda epileptik anomalisi olan 12 hastanın 3’ünde interiktal EEG uyku döneminde çekilmişken, 9’unda uyanıklıkta çekilmişti. VEM’de hem uykuda hem uyanıklıkta epileptik anomalisi olan 17 hastanın 3’ünde interiktal EEG uyku döneminde çekilmişken 14’ünde uyanıklıkta çekilmişti. Hastaların VEM’de epileptik anomali oluşum zamanına ve interiktal EEG’lerin çekim zamanına göre dağılımı Tablo 12’de verilmiştir.

Tablo 12. Hastaların VEM’de epileptik anomali oluşum zamanına ve interiktal EEG’lerin çekim zamanına göre dağılımı ortaya çıkarken, 2’sinin hem uyku hem uyanıklık dönemlerindeydi. Klinik olarak uyanıkken nöbet geçiren 17 hastanın 5’inin VEM patolojisi sadece uykuda ortaya çıkarken, 12’sinin hem uyku hem uyanıklık dönemlerindeydi. Klinik olarak hem uyku hem uyanıkken nöbet geçiren 6 hastanın ise 3 tanesinin VEM patolojisi uykuda ortaya

çıkarken diğer 3 tanesinin hem uyku hem uyanıklık dönemlerindeydi. Nöbet geçirme zamanı ile VEM’deki epileptik deşarjların zamanlarının karşılaştırılması tablo 12’de verilmiştir. Hastaların klinik olarak nöbet geçirme zamanları ile VEM’de epileptiform anomali görülmesi arasında ise istatistiksel olarak ilişki hasta sayısı yetersizliği nedeniyle değerlendirilemedi.

Tablo 13. Nöbet Geçirme Zamanı İle VEM’deki Epileptik Deşarj Zamanlarının Karşılaştırılması VEM’deki epileptik deşarj zamanı Toplam

Uyku Uyanıklık Karışık

Nöbet geliş zamanı

Uyku 4 - 2 6

Uyanıklık 5 - 12 17

Karışık 3 - 3 6

Toplam 12 0 17 29

Başvuru öncesinde iki nöbet geçiren 15 hastanın 8’inin (%53,3) VEM’i normalken 7’sinin (%46,7) anormaldi. Üç nöbet geçiren 8 hastanın 3’ünün (%37,5) VEM’i normalken 5’inin (%62,5) anormaldi. Dört nöbet geçiren 6 hastanın sadece 1’inin (%16,7) VEM’i normalken 5’inin (%83,3) VEM’i anormaldi. Beş ve daha fazla nöbet geçiren 21 hastanın 9’unun (%42,9) VEM’i normalken 12’sinin (% 57,1) anormaldi. Geçirilen nöbet sayısına göre hastaların VEM anormalliklerinin dağılımı şekil 4’te verilmiştir.

Şekil 4. Geçirilen Nöbet Sayısına Göre Hastaların VEM Anormalliklerinin Dağılımı

Nöbet lokalizasyonuna göre hastaların VEM bulguları incelendiğinde temporal lob epilepsili 5 hastanın 1’inde (%20) VEM normalken, 4 hastada (%80) anormaldi.

Frontal lob epilepsisi olan hastanın VEM bulguları normaldi. Oksipital lob epilepsili 11 hastanın 6’sının (%54,5) VEM’i normalken 5’inin (%45,5) anormaldi. Ancak istatistiksel olarak gösterilemese de temporal lob nöbetlerinde EEG’de anormallik ortaya çıkma olasılığı daha yüksek olarak görülmektedir. Nöbet lokalizasyonuna göre hastaların VEM anormalliklerinin dağılımı tablo 14’te verilmiştir.

Tablo 14. Nöbet Lokalizasyonuna Göre Hastaların VEM Bulguları Dağılımı

Lokalizasyon Hasta sayısı VEM bulgusu

Temporal lob 5 Normal: 1

Anormal:4

Frontal lob 1 Normal: 1

Anormal: -

Oksipital lob 11 Normal: 6

Anormal:5

Epileptik sendrom olarak juvenil absans epilepsisi tanısı alan tek hastanın VEM’i anormaldi (%100). Otozomal dominant frontal lob epilepsili 2 hastanın ise VEM’i anormaldi(%100). BRE tanılı 5 hastanın 2’sinin (%40) VEM’ i normalken 3 hastanın (%60) VEM’i anormaldi. OPÇE tanılı 2 hastanın 1’inin (%50) VEM’i normalken diğerinin anormaldi (%50). Epilepsi tipine göre hastaların VEM anormalliklerinin dağılımı tablo 15’te verilmiştir.

Tablo 15. Epileptik Sendrom Tipine Göre Hastaların VEM Anormalliklerinin Dağılımı

Epileptik Sendrom Tipi Hasta sayısı VEM bulgusu

BRE 5 Normal: 2

Anormal:3

OPÇE 2 Normal: 1

Anormal: 1

OD frontal lob 2 Normal: -

Anormal:2

Juvenil absans 1 Normal: -

Anormal:1

BRE tanısı olup VEM’i anormal olan 3 hastanın 1’inde epileptik deşarjlar uykuda ortaya çıkarken, 2 hastada hem uyku hem uyanıklık dönemindeydi.

OPÇE tanısı olup VEM bulgusu anormal olan hastada epileptik deşarjlar hem uyku hem uyanıklık dönemindeydi.

OD frontal lob epilepsisi tanılı 2 hastanın da VEM’deki epileptik deşarjları hem uyku hem uyanıklık dönemindeydi.

Oksipital lob epilepsisi olup VEM’i anormal olan 6 hastanın 4’ünde epileptik deşarjlar uykuda ortaya çıkarken, 2’sinde hem uyku hem uyanıklık dönemindeydi.

Temporal lob epilepsisi olup VEM’i anormal olan 4 hastanın 1’inde epileptik deşarjlar sadece uyku döneminde ortaya çıkarken diğer 3 hastada hem uyku hem uyanık dönemindeydi.

Epileptik sendrom ve lokalizasyon açısından sınıflandırılamayan 23 hastanın 10 tanesinin (%43,5) VEM sonucu normalken 13 tanesinin (%56,5) anormaldi. Anormal olan hastaların da 4’ünün (%17,4) VEM anomalisi jeneralize, 6’sının (%26,0) fokal ve 3’ünün (%13,0) hem fokal hem jeneralizeydi. Fokal epileptiform anomalisi olan 6 hastanın 3’ünün anomalisi frontosantrotemporal alandayken, diğer 3’ünün ise posteriortemporoparietooksipital alandaydı. Hem fokal hem jeneralize anomalisi olan 3 hastanın 2’sinde anomali frontosantrotemporal alandayken 1’inde posteriortemporoparietooksipital alandaydı. Epilepsi tipi sınıflandırılamayan hastaların VEM lokalizasyon bulguları tablo 16’da verilmiştir.

Tablo 16. Epileptik Sendrom Açısından Sınıflandırılamayan Hastaların VEM Lokalizasyon Bulguları

Lokalizasyon Sayı (n) Yüzde (%)

Normal 10 43,5

Jeneralize 4 17,4

Frontosantrotemporal 5 21,7

Posteriortemporoparietooksipital 4 17,4

Hastaların cinsiyetleri, yenidoğan döneminde nöbet öyküsü olması, ailelerinde epilepsi öyküsü olması ile VEM anormalliği görülmesi arasında korelasyon incelendiğinde istatistiksel olarak anlamlı fark görülmedi (p>0.05). Febril konvülsiyon

öyküsü ve VEM anormalliği arasında ise istatistiksel olarak anlamlı korelasyon vardı (p<0.05).

Hastalar, başvuru öncesinde geçirdikleri nöbet sayısı <3 nöbet ve ≥3 nöbet olarak iki gruba ayrılıp VEM anormalliği incelendiğinde 2 grup arasında istatistiksel olarak anlamlı korelasyon bulunmadı (p>0,05).

Hastalarımız arasında ilk nöbet yaşları <6 yaş ve ≥6 yaş olanlar arasında VEM anormalliği ile korelasyon incelendiğinde istatistiksel olarak anlamlı korelasyon yoktu (p>0,05).

Hastalar geçirdikleri nöbet tipleri parsiyel ve jeneralize olmak üzere iki gruba ayrılıp VEM anormalliği arasındaki korelasyon incelendiğinde de istatistiksel olarak anlamlı ilişki yoktu (p>0.05).

Hastaların demografik özellikleri ve klinik nöbet öykülerinin VEM anormalliği ile ilişkisi tablo17’de verilmiştir.

Tablo 17. Hastaların Demografik Özellikleri ve Klinik Nöbet Öykülerinin VEM Anormalliği İle İlişkisi

Benzer Belgeler