• Sonuç bulunamadı

2.2. Serbest (BoĢ) Zaman Kavramı

2.2.2. BoĢ Zaman Kavramının Tarihsel GeliĢim Süreci

Bir olgunun yahut kavramın tanımlanması için bir “öteki” ihtiyacı bulunmaktadır. Bu nedenle serbest zaman kavramının ortaya çıkıĢı da insanlığın yerleĢik hayata geçip düzenli bir çalıĢma hayatına sahip olmalarına dayandırılmaktadır. Literatür incelendiğinde kavramın tarihsel sürecinde endüstriyel dönemin milat olarak kabul edildiği görülmektedir. Bu kapsamda endüstriyel dönem öncesi ve sonrası ayrı ayrı incelenmektedir (Küçük, 2015: 17-18).

Erken dönem olarak da nitelendirilen tarih öncesi çağlarda serbest zaman kavramının yaĢama endekslenmesi bugünkünden farklıdır. YaĢam mücadelesi olarak nitelendirilen temel ihtiyaçlar için verilen çabanın had safhada olması bireylerin dinlenme ve eğlenme faaliyetleri için ayıracakları zamanın miktarını oldukça kısıtlamıĢtır. Buna karĢılık yapılan çalıĢmalarda mağara boyama, güreĢ ve tabletlere çizim yapma gibi faaliyetlerin erken dönem serbest zaman faaliyetleri olduğu anlaĢılmıĢtır (Broadhurst, 2001: 46).

Endüstriyel dönemden önce serbest zaman kavramı göçebe toplum düzeninden yerleĢik hayata geçiĢ ile insan yaĢamına girmiĢtir. YerleĢik hayatta ana ekonomik faaliyet tarımdır. Bu nedenle iĢ hayatı da tarım üzerine kuruludur. Bu kapsamda tarımsal faaliyetler dıĢında kalan zaman serbest zaman olarak nitelendirilmektedir. ĠĢ bölümünün esas olduğu bu dönem içerisinde bireyler kendi paylarına düĢen görevleri yerine getirdikten sonra serbest zaman faaliyetleri ile uğraĢmıĢlardır. Günümüzde müzelerde sergilenen oyma taĢlar, kayalara resmedilmiĢ figürler çağdaĢlarımız için birer boĢ zaman etkinliği niteliği taĢıyor olsa da yapıldıkları dönemdeki insanlar için birer ihtiyaç olarak nitelendirilmiĢlerdir (Karaküçük ve Gürbüz, 2007: 25). Endüstriyel dönem ve sonrasında ise serbest zaman kavramı ile alakalı birçok çalıĢma ve bu minvalde gerçekleĢen değiĢim bulunmaktadır.

Serbest zaman kavramı ile alakalı ilk çalıĢmalar Ġngiltere’de yapılmıĢtır. Bu çalıĢmaların “Taylorist” bir yaklaĢımla yapıldığı bilinmektedir. Bu yaklaĢıma göre çalıĢma yaĢamı, iĢ adamları ve ekonomi devlerinin pragmatist yaklaĢımları neticesinde kuralcı ve baskıcı bir nitelik kazanmıĢtır. Toplumsal bir çalıĢma

kampının teĢkil edildiği endüstrileĢmenin erken döneminde az emekle yüksek kazançlar elde eden çıkar grupları kitlesel bir iĢ ortamı organize etmiĢlerdir. Bu durumun aĢılabilmesi için mücadele veren sendikaların uğraĢları sonucunda çalıĢma koĢulları kısmen iyileĢtirilmiĢtir. Bu iyileĢtirmeler serbest zamanın tanımlanmasına olanak sağlayarak çalıĢma-çalıĢma dıĢı vakit olarak dualist bir sosyal alan teĢkil edilmiĢtir. Erken dönemde kapitalist odaklarca eleĢtirilen serbest zaman hakkı, sonraki dönemlerde, üretim verimliliğinin yükseltilmesi amacıyla yine aynı odaklar tarafından gün yüzüne çıkartılmıĢtır. Sosyal bilimler alanındaki fikir adamlarının bu konuya odaklanması da serbest zamanı bireyin varoluĢu için zorunlu bir kavram haline getirmiĢtir (Küçük, 2015: 18-19).

Günümüzde var olan anlamıyla boĢ zaman kavramının teĢkili I. Dünya SavaĢı’na dayanmaktadır. SavaĢ sonrasında oluĢan toplumsal stresi ve özellikle 1929 ekonomik buhranının ardından batı yönetimlerine karĢı artan toplumsal muhalefeti azaltmak amacıyla önlemler alınmıĢtır. Bu bağlamda ABD, aileler üzerindeki trajik etkilerin giderilmesi için açılıĢ nedenleri bireylere iĢ sağlamak ve moral kazandırmak olan rekreasyon tesislerini kurmuĢtur. Bu adımın ardından Amerika genelinde, kısa bir süre içerisinde rekreasyon tesisleri ve serbest zaman değerlendirme hizmetleri sunan çeĢitli iĢletmeler ortaya çıkmıĢtır. Böylece serbest zamanın günümüzdeki noktaya gelmesinde 1929 Ekonomik Krizi’nin önemli bir yere sahip olduğu düĢünülmektedir (Currell, 2010: 51).

Batı toplumlarında kavramın geliĢim süreci yukarıda zikredildiği gibidir. Daha kapsamlı bir tarihsel inceleme olması açısından Türk toplumlarında Serbest zaman mefhumunun yerinin de incelenmesi gerekmektedir. Türk toplumlarında rekreatif faaliyetlere bakıĢ açısı tarih içerisinde değiĢimler göstermiĢtir. Bu değiĢimlerde Anadolu’ya göçten önceki Türk toplumları, Bizans Ġmparatorluğu, Selçuklu, Osmanlı ve batı toplumları etkili olmuĢtur. Serbest zaman kavramını etkileyen ana dinamiklerin baĢında toplumsal yapı geldiğinden Türk toplumlarına bakmak gerekmektedir. Türk toplumlarındaki değiĢimler Ġslam’ın kabul edilmesi, Ġstanbul’un fethi ve Anadolu’ya göç olmak üzere üç baĢlık altında incelenmektedir.

Selçuklu döneminde birer zanaat örgütü olarak kurulan Loncalar, rekreasyon faaliyetleri ile Ahiliği farklı bir çizgiye taĢımıĢtır. Lonca üyelerinin, iĢlerini

bitirdikten sonra birlikte müzikli eğlenceler düzenledikleri bilinmektedir. BoĢ zaman kavramının toplumsal hafızaya yerleĢmesi açısından bu dönem önem arz etmektedir (Karaküçük, 2005: 90). Osmanlı Dönemi’nde ise rekreasyon faaliyetleri bakımından önemli değiĢiklikler söz konusudur. Lewis, Osmanlı Dönemi rekreatif faaliyetleri için Ġstanbul’un ayrıca ele alınması gerektiğini belirtmiĢtir. Özellikle Ramazan aylarında kahvehane ve bazı evlerde düzenlenen eğlenceler serbest zaman algısının boyutlarını göstermektedir. Bu döneme has eğlence faaliyetleri arasında Karagöz- Hacivat, orta oyunu, meddah gösterileri, cirit ve okçuluk bulunmaktadır. Bunların yanısıra, Osmanlı’nın bir ordu devleti olmasının da etkisiyle sefere çıkılan dönemlerde bayram ilan edilerek mehter gösterileri düzenlenmiĢtir (Lewis, 1973: 208; Sayman, 2011: 6; Ekinci, 2017: 17).

Osmanlı Dönemi’nde düzenlenen boĢ zaman etkinlikleri devletin refah seviyesine göre farklılıklar göstermiĢtir. Bu noktada drama ve resim gibi birçok sanatsal faaliyetin yoğun bir biçimde icra edildiği Lale Devri rekreatif faaliyetlerin zirvede olduğu bir dönemdir. Ancak genel itibariyle Osmanlı Dönemi rekreatif faaliyetleri pasif düzeyde, genelde bir ev yahut kahvehanede toplanılarak icra edilmiĢtir. Cumhuriyet’in ilanından sonra ortaya çıkan batılılaĢma fenomeni serbest zaman faaliyetlerine de sirayet etmiĢtir. Ancak Ġki dünya savaĢı boyunca devletin içinde bulunduğu ekonomik buhran ve sosyal ihtilaflar nedeniyle rekreasyon alanında yeterli düzenleme ve planlama yapılamamıĢtır. Günümüzde eğitim seviyesinde yaĢanan geliĢmeler, rekreasyon mefhumunun bilimsel açıdan bir araĢtırma konusu haline gelmesi ve geliĢen teknoloji sayesinde yerel yönetimler, sivil toplum kuruluĢları ve hükümet programlarında rekreasyon faaliyetleri hakkında düzenlemelere yer verilmektedir (Lewis, 1973: 208; Sayman, 2011: 6-7; Ekinci, 2017: 17).