• Sonuç bulunamadı

Bölüm 5: Tartışma, Sonuç ve Öneriler

5.1. Tartışma

5.1.1. Birinci Alt Probleme İlişkin Çözümlemeler

Öğretimin farklılaştırılması için içerik, süreç, ürün ve değerlendirme olmak üzere dört temel boyut birlikte ya da ayrı ayrı farklılaştırılabildiği (Tomlinson, 2007; Tobin ve McInnes, 2008) için araştırma verilerinin toplanmasında geliştirilen ölçek maddeleri bu kapsama göre oluşturulmuştur. Dolayısıyla öğretmenlerin öncelikle genel olarak ölçekten aldıkları puan yani genel olarak uygulama düzeyleri daha sonra da alt boyutlarına inilmiştir.

Öğretmenlerin farklılaştırılmış öğretimi uygulama düzeylerine ilişkin ölçekten aldıkları puanların ortalama düzeyde olduğu görülmektedir. Buradan yola çıkarak, öğretmenlerinin mevcut şartlara ve 2012-2013 yılı öğretim programı kapsamına göre, öğretimi ortalama düzeyde farklılaştırabildikleri söylenebilir. Türkiye’de farklılaştırılmış öğretime ilişkin yapılan çalışmalardan da anlaşıldığı kadarıyla bu öğretim modeli henüz ilan edilmemekte ve yaygınlığı söz konusu değil. Kiley (2011) Kalamazoo’da yaptığı çalışmada farklılaştırılmış öğretimi öğretmenlerin uygulama düzeylerinin düşük olduğunu ve bunun altındaki sebepleri incelediğinde ise öğretmenlerin farklılaştırılmış öğretimin asıl prosedürünün bilmediklerini ortaya koymuştur. Örneklem grubundaki öğretmenlerin farklılaştırılmış öğretimi kullandıklarını, fakat sadece genel kavramlarıyla sınırlı kalıp öğretimi çeşitlendirmek yerine tek tip bir öğretim modeli ile hareket ettiklerini ortaya koymuşlardır. Türkiye’de farklılaştırılmış öğretimin yaygınlığı söz konusu olmasa da yurt dışında yapılan çalışmalarla kıyaslandığında uygulama düzeylerinin benzer olduğu söylenebilir. Bu durum ise Tobin ve McInnes (2008)’ e göre farklılaştırılmış öğretimin uygulanmaya başlanan yerlerde bile yaygınlaştırılamamasına bağlanmaktadır. Öğretmenlere genel hatlarıyla farklılaştırılmış öğretimin tanıtıldığı fakat uygulama örnekleri net olarak sunulmadığından ve bu model somutlaştırılmadığından genellikle tek tip öğretim yoluyla öğretimin farklılaştırılmaya çalışıldığı söylenebilir.

Ölçeğin alt boyutları; öğrencileri motive etme, kullanılacak materyallerin özellikleri, öğrenme ortamı, uygulanan etkinlikler, bireysel farklılıkların dikkate alınması, bireysel

farklılıklara göre görevler verme ve değerlendirme biçimlerine göre yedi alt boyut şeklinde tasarlanmıştır.

Bütün öğretim modellerinde olduğu gibi farklılaştırılmış öğretimde de öncelikli yapılması gerekenlerden biri öğrencileri motive etmedir. Bu bakımdan öğretmenlerin motivasyonu genel olarak sağlayabildikleri farklılaştırılmış öğretimde de kendini göstermiştir. Çünkü alt boyutlar kapsamında öğretimin farklılaştırılmasında en yüksek ortalamaya sahip olan alt boyut motivasyon çıkmıştır ve bu boyutun ortalamanın üzerinde bir değere sahip olduğu görülmektedir. Buradan öğretmenlerin öğretimi farklılaştırma aşamasında öğrenci motivasyonunu yüksek düzeyde sağlayabildikleri söylenebilir. Luster(2008)’in yaptığı çalışmaya göre de öğretimin farklılaştırılması için öncelikle motivasyonun sağlanması gerektiği ifade edilmekte ve çalışmasının sonucunda örneklem grubundaki öğretmenlerin bunu yüksek düzeyde sağlayabildikleri sonucu ortaya çıkmıştır.

Öğrenme ortamı boyutuna ilişkin uygulama düzeyleri incelendiğinde, alınan en düşük ortalamanın bu boyuta ait olduğu ve bu değerin ortalama değerden düşük olduğu görülmektedir. Yani buradan, öğretmenlerin öğretimi farklılaştırmak için öğrenme ortamını yeterli düzeyde hazırlayamadıkları söylenebilir. Ölçekten alınan toplam puanın ortalama değerde olma sebeplerinden biri bu noktaya bağlanabilir. Çünkü Hellman’ nın (2007) çalışması incelendiğinde uygun öğrenme ortamı sağlanmadıkça öğretimin farklılaştırılmasında aksaklıkların ortaya çıktığı tespit edilmiştir. Dolayısıyla ülkemizde farklılaştırılmış öğretimin uygulanma düzeyinin öğrenme ortamının uygun hazırlanmayışına bağlı olarak orta düzeyde kaldığı fikri ileri sürülebilir.

Materyaller, etkinlikler ve değerlendirme boyutlarından alınan puanlar incelendiğinde, ortalamaların motivasyon boyutundan elde edilen puanlara yakın olduğu görülmektedir. Yani öğretmenler kullandıkları materyalleri, uyguladıkları etkinlikleri ve değerlendirme biçimlerini öğrencilerin ilgi, hazırbulunuşluk ve öğrenme profillerine göre yüksek düzeyde farklılaştırmaktadırlar. Buradan her öğrenciye ilgi alanına göre ürün hazırlama fırsatı sundukları söylenebilir. Fakat Clapper (2011), yaptığı bir sınıf gözlemi sonucunda öğretmenlerin öğretimi farklılaştırıyoruz demelerine rağmen bunu tam anlamıyla gerçekleştirmedikleri sonucunda ulaşmıştır. Yani örneğin öğretmenler, materyalleri öğrencilerin ilgilerine göre çeşitlendirdiklerini düşünseler de, bunu her seferinde farklı ilgi alanına hitap eden, ama tüm grubun kullanabileceği tek bir türde materyal kullandıkları tespit edilmiştir. Farklılaştırılmış öğretime göre olması gereken ise, sınıf ortamında birden fazla ilgi alanına hitap eden, ya da birden fazla öğrenme düzeyine hitap eden materyali aynı anda bulundurmak ve öğrencilerin ilgileri ya da ihtiyaçları doğrultusunda gerekli yönlendirmeler

yapılarak istediği materyali kullanmasını sağlamak gerekir (Tomlinson, 2001; Clapper,2011). Bu durumda olduğu gibi, ülkemizde farklılaştırılmış öğretimi uygulanma düzeyinin orta düzeyde çıkması dikkati çekmektedir. Yani esasında öğretmenlerin gerçek durumu tam olarak yansıtamadıkları düşünülebilir.

Bireysel farklılıklar ve görevler boyutu ise birbirine yakın ve orta düzeyde farklılaştırılıyor olarak görülmektedir. Buradan öğretmenlerin bireysel farklılıkları yüksek ortalama düzeyde dikkate aldıkları, yani öğrencilerin başarı düzeylerine göre onlara yaklaşım biçimlerini farklılaştırdıkları söylenebilir. buna bağlı olarak da sınıf içinde ve ders sonrasında öğrencilere verilen görevlerin, bireysel farklılıklara göre dağılımının yapıldığı düşünülebilir. İki boyut arasında bir paralellik olduğu görülmektedir. Karadağ (2010), farklılaştırılmış öğretim modeli tasarladığı çalışma sonucunda, öğrencilere verilen görevlerin bireysel farklılıklara göre olması gerektiğini ileri sürmüştür. Yani üst düzey öğrenen öğrencinin öğretmen farkında olup ona göre daha kompleks bir görev verirken, çabalayan öğrenciye de daha az karmaşık bir görev vererek görevleri farklılaştırabilir.

5.1.2. İkinci Alt Probleme İlişkin Çözümlemeler

Benzer Belgeler