• Sonuç bulunamadı

Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar polikliniğine 1 Ocak 2011 ile 1 Ocak 2013 tarihleri arasında başvuran ve klinik olarak layşmanya kutis düşünülen hastalardan yayma, kültür ve/veya histopatolojik olarak tanısı doğrulanan 131 hasta çalışmaya dahil edildi.

Çalışmaya alınan hastaların hepsi Ocak 2013 tarihinden önce tanı almış olan hastalardı ve bu hastalar retrospektif olarak incelendi. Bu hastaların verileri arşiv dosyalarından ve poliklinik takip çizelgelerinden toplandı.

Çalışmaya alınan tüm hastalar için hastalığın başlangıç zamanı, cinsiyet, meslek, yaşadığı coğrafik bölge, ailede benzer hastalık öyküsü, çevrede benzer lezyonu olan hastaların varlığı, lezyonların bulunduğu anatomik lokalizasyon, lezyonların sayısı, lezyonların çapı, lezyonların şekli, subjektif yakınma olup olmadığı ve hastaların tedavi alıp almadığı bilgileri olgu kayıt formlarına kaydedildi. Tedavi alan hastalarda; sistemik veya intralezyonel tedavilerden hangisini aldığı, kaç gün tedavi aldığı, tedavin kaç kez tekrarlandığı ve tedaviden fayda görüp görmediği bilgileri incelendi. Tanıda kullanılan yöntem veya yöntemler, hastalığın tipi gibi veriler değerlendirildi.

Hastaların adres bilgileri il, ilçe, mahalle ve köy olarak toplandı. Diyarbakır ilinin coğrafik haritası üzerinde hastaların coğrafik lokalizasyonu işaretlendi. Hastaların ilçelere göre dağılımı belirlendi. Aynı ilçedeki hastaların mahalle ve köylerine göre dağılımı belirlendi.

Elde edilen veriler bilgisayar ortamında SPSS for Windows programına aktarılarak frekans dağılımı, ortalama değerler ve insidans hesaplamaları yapıldı.

4.BULGULAR

Çalışmaya toplam 246 lezyonu olan 131 hasta dahil edildi. Hastaların yaş ortalaması 22,4±20,4 olup, yaşları 1 ile 83 arasında değişmekteydi. Hastaların %54,2’si (71) kadın, %45,8’i (60) erkekti (Kadın:Erkek oranı 1.18:1). Olguların büyük bir çoğunluğunun (%64,9) 0-19 yaş aralığında olduğu saptandı. En fazla sayıda hasta Dicle ilçesinde ikamet etmekteydi (%30,3). Hastaların ilçelere göre dağılımı incelendiğinde; Dicle ilçesinde 40 hasta (%30,3), merkez ilçeler 33 hasta (%25), Eğil ilçesinde 22 hasta (%16,7), Kulp ilçesinde 16 hasta (%12,1), Hani ilçesinde 10 hasta (%7,6), Silvan ilçesinde 6 hasta (%4,5), Lice ilçesinde 2 hasta (%1,5), Çınar ilçesinde 2 hasta (%1,5) şeklindeydi. Diyarbakır’ın bazı ilçelerinden ise 1 Ocak 2011-1 Ocak 2013 tarihleri arasında hasta bildirimi yapılmamıştır. Hasta bildirimi yapılmayan ilçeler; Bismil, Çüngüş, Çermik, Ergani, Kocaköy ve Hazro ilçeleriydi. Tablo 3. ve Grafik 1.’de hastaların yaş aralıkları, cinsiyet ve ikamet ettiği ilçeye göre dağılımı gösterilmiştir.

Tablo 3. Hastaların ilçelere göre dağılımı.

YAŞARALIĞI 0-9 10-19 20-29 30-39 40-49 50-59 ≥60 DİCLE Erkek 5 8 1 0 1 2 0 Kadın 5 8 1 1 2 3 3 EĞİL Erkek 0 3 0 0 1 1 0 Kadın 4 4 1 1 1 4 2 KULP Erkek 7 3 1 1 0 0 Kadın 2 0 0 0 1 1 SİLVAN Erkek 0 0 1 0 0 Kadın 1 2 0 1 1 LİCE Erkek 0 1 Kadın 1 0 ÇINAR Kadın 1 1 MERKE Z Erkek 7 7 3 1 0 1 0 Kadın 6 4 1 0 1 0 2 HANİ Erkek 2 0 1 1 1 Kadın 2 3 0 0 0

YAŞARALIĞI 0-9 YAŞARALIĞI 10-19 YAŞARALIĞI 20-29 YAŞARALIĞI 30-39 YAŞARALIĞI 40-49 YAŞARALIĞI 50-59 YAŞARALIĞI 60 ÜSTÜ

Grafik 1. Hastaların ilçelere göre dağılımı.

Yüz otuz bir hastanın sadece 9’unda (%6,9) kaşıntı, yanma ve ağrı gibi subjektif semptomlar vardı. Hastaların %93,1’inde (122 hasta) subjektif semptom yoktu. Bunların çoğu 0-19 yaş (6 hasta, %66,6) aralığındaydı. Semptom görülen hastaların %66,6’sı kadın, %33,3’ü erkekti.

Hastaların %22,1’inde (29) ailede benzer lezyon öyküsü mevcuttu. Hastaların %60,3’inde (79) çevrede benzer lezyonu olan hasta öyküsü mevcuttu.

Lezyonların %73,3’ü plak, %3,1’i papül, %22,2’si papülonodüler lezyonlar ve %1,5’i skar üzerinde gelişen plaklardı.

Tanı konduğunda hastalık süresi 1-132 ay arasında değişirken, ortalama 10,1±16,5 ay olarak saptandı. Hastaların büyük bir çoğunluğunun (%64,9, 85 hasta) 6 aylık hastalık öyküsü mevcuttu.

Çalışmaya alınan hastaların lezyon sayısı 1-7 arasında değişmekteydi. Değerlendirmeye alınan 131 hastanın %61,4’ünde (83 hasta) tek lezyon, %18,3’ünde (24 hasta) 2, %6,1’inde (8 hasta) 3, %2,3’ünde (3 hasta) 4, %2,3’ünde (3 hasta) 5, % 4,6’sında (6 hasta) 6, %3,1’inde (4 hasta) 7 lezyon saptandı. Hastaların ortalama lezyon sayısı 1,8±1,5’ti.

Çalışmaya dahil edilen hastaların en büyük lezyon çapı ortalaması 2,03±1,3 cm, en küçük lezyon çapı ortalaması 1,4±0,9 cm idi. En küçük lezyon çapı ortalaması erkeklerde 1,4±1 cm idi. Kadınlardaki en küçük lezyon çapı ortalaması 1,4±0,8 cm idi.

Mann-Whitney U testi ile en küçük çap ortalaması ile cinsiyet arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadı (P:0,7).

Çalışmaya dahil edilen erkeklerin ortalama en büyük lezyon çapı 2,1±1,4 cm idi. Kadınların ortalama en büyük lezyon çapları ise 1,9±1,2 cm idi. Student t testi ile en büyük lezyon çapı ortalaması ile cinsiyet arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptanmadı (P:0,7).

Çalışmaya dahil edilen hastaların %68,7’sinde (90 hasta) sadece yüzde lezyon bulunmaktaydı. Sadece yüz yerleşimli lezyon sayısı 138 idi. Sadece yüz yerleşimli lezyonların % 23,9’u (33 lezyon) burunda, %36,2’si (50 lezyon) yanakta, %5,8’i (8 lezyon) periorbital bölgede, %3,6’sı (5 lezyon) çenede, %5,8’i (8 lezyon) dudakta, %5’i (7 lezyon) alında, %2,1’i (3 lezyon) kulaktaydı. Yüzde birden fazla alanda yerleşmiş toplam 24 lezyon bulunmaktaydı.

Lezyonlar en geniş çaplarına göre değerlendirildiğinde %33,3’ü (44 lezyon) 0- 0,99 cm, %12,9’u (17 lezyon) 1-1,99 cm, %25’i (33 lezyon) 2-2,99 cm, %12,1’i (16 lezyon) 3-3,99 cm, %5,3’ü (7 lezyon) 4-4,99 cm, %5,3’ü (7 lezyon) 5 cm ve üzerindeydi. En büyük lezyon çapı 9 cm idi.

Hastaların 2’sinde lezyon yerleşim bölgesi boyundu (2 adet lezyon). Hastaların 4’ünde lezyonlar (6 lezyon) alt ekstremitede, 20’sinde üst ekstremitede lokalizeydi (39 lezyon). Sadece bir hastada gövde yerleşimli lezyon bulunmaktaydı (1 lezyon).

Çalışmaya dahil edilen hastaların 16’sında birden fazla anatomik bölgede lezyon bulunmaktaydı. Lezyonlar anatomik lokalizasyonlarına göre değerlendirildiğinde en fazla yerleşim yeri yüzdü. Yüz yerleşimli lezyonlar içinde ise en fazla yerleşim bölgesi yanaktı. Tüm vücut anatomik yapısı göz önünde bulundurulduğunda en az yerleşim bölgesi gövdeydi. Lezyonları anatomik yerleşimlerine göre dağılımı grafik 2’de gösterilmiştir.

BURUN YANAK PERİORBİTAL ÇENE DUDAK KULAK BOYUN GÖVDE ÜST EKSTREMİTE ALT EKSTREMİTE ALIN BİRDENÇOKBÖLGE

Grafik 2. Lezyonların anatomik lokalizasyonu.

Yüz otuz bir hastanın %74,8’i (98) kırsal, % 25,2’si (33) ise kentsel (merkez ilçelerde) yerleşim alanlarında ikamet etmekteydi. Merkez ilçelerdeki hastaların dağılımı incelendiğinde; Kayapınar ilçesinde 10 hasta (%7,6), Yenişehir ilçesinde 7 hasta (%5,3), Bağlar ilçesinde 13 hasta (%9,8), Sur ilçesinde 3 hasta (%2,3) şeklindeydi. Kayapınar ilçesinde 8 hastanın (%80), Yenişehir ilçesinde 5 hastanın (%71,4), Sur ilçesinde 2 hastanın (%66,6), Bağlar ilçesinde 9 hastanın (%69,2) endemik bölgeye seyahat öyküsü mevcuttu. Merkez ilçelerde endemik bölgeye seyahat öyküsü toplamda %72,72 idi.

Hastaların yıllara göre başvuru sayısı değerlendirildiğinde il genelinde en sık başvuru (49 hasta) 2013 yılındaydı. Hastaların yıllara göre başvuru sayısı tablo 4’te verilmiştir.

Tablo 4. Diyarbakır ilinde yıllara göre hasta sayısı dağılımı.

Hastaların en yoğun bulunduğu (tüm hastaların %30,3’ü) ilçe olan Dicle’de hastaların köylere göre dağılımı incelendiğinde; Durabeyli köyünde12 hasta (%9,1), Üzümlü köyünde 7 hasta (%5,3), Pekmezciler köyünde 4 hasta (%3), Dedeköy köyünde 3 hasta (%2,3), Meydan köyünde 3 hasta (%2,3), Kocaalan köyünde 2 hasta (%1,5), Sergenli köyünde 2 hasta (%1,5), Kaygusuz köyünde 1 hasta (%0,8), Karaalan köyünde 1 hasta (%0,8), Sergen köyünde 1 hasta (%0,8), Gelincik köyünde 1 hasta (%0,8), Güzelköy köyünde 1 hasta (%0,8), ilçe merkezinde ise 1 hasta (%0,8) bulunmaktaydı. Dicle ilçesindeki hastaların köylere, yaş aralığına ve cinsiyete göre dağılımı tablo 5’te gösterilmiştir.

Benzer Belgeler