• Sonuç bulunamadı

2.2. Beden Eğitimi

2.2.3. Beden Eğitiminin GeliĢime Etkileri

Beden eğitiminin insan hayatında çok büyük etkisinin olduğu yadsınamaz. Beden eğitimi eğitim süreci içerisinde insanın çocukluk döneminden baĢlayarak gençlik dönemine kadar devam eden bir süreçtir. Bu süreçte insanda çeĢitli geliĢmeler meydana gelmektedir. Bunlar fiziksel, psikomotor, zihinsel, duygusal geliĢimdir.

Eğitim, insanın kalıtsal güçlerinin geliĢtirilip, istenen özelliklerle yoğunlaĢmıĢ bir kiĢiliğe kavuĢması için kullanılacak en önemli araçtır. Ġnsanlara bilgi ve beceri kazandırmanın ötesinde eğitim, toplumun yasamasını ve kalkınmasını devam ettirebilecek ölçüde ve nitelikte değer üretmek, mevcut değerlerin dağılmasın önlemek, yeni ve eski değerleri bağdaĢtırmak sorumluluğu taĢır (Toker, 2003:1).

Çağımızda beden eğitimi ve spor; yetiĢmekte olan nesillerin temel kaynağı olan insana, fikren ve bedenen sağlık kazandıran faaliyetler olarak kabul edilmektedir (Yetim 2005).

Ferdin yasayabilmesi için gereken tüm iĢlevler ve davranıĢlar, bireyin bedeninde oluĢmaktadır. Fiziksel geliĢim ile insan davranıĢları arasında sıkı bir bağlantı bulunmaktadır. Fiziksel geliĢimde görülen bozukluklar, dengesizlikler ya da gerilemeler davranıĢları da etkisi altına almaktadır (Basaran 1991).

Eğitim her yerde, her ortamda, insanları en etkin, en güçlü canlı varlık konumuna getirmiĢtir. Eğitimin itici gücü yapısal, duygusal ve sosyal hareketliliktir. Ġnsanlar ulaĢabildikleri her yerde egemenliklerini kurarken hareketlerini ve hareketliliklerini de doğal dengeye uydurmak zorunda kalmıĢlardır. Bu geliĢim beden eğitiminin oluĢumunda temel etkendir. Yapısal hareketlerin eğitim bütünlüğü içinde belirli hedefler doğrultusunda bilinçli, kontrollü ve düzenli bir Ģekilde organizasyonuna ―beden eğitimi‖ denir (Özyigit, 1991:78).

GeliĢim; büyüme, olgunlaĢma, öğrenme ve hazır bulunuĢluluk kavramlarını içeren bir kavramdır (Koç vd., 2001:15). GeliĢim, döllenmeden baĢlayarak yaĢamın sonuna kadar yer alan

süreci kapsamaktadır (Erden ve Akman, 2006: 24). GeliĢim, çevre ve kalıtımın etkileĢimi sonucu ortaya çıkmaktadır (Bacanlı, 2005:41; Koç vd., 2001:17).

Beden eğitimi faaliyetleri de geliĢimi etkileyen çevresel etkenler arasına alınarak incelenebilinir. Beden eğitiminin geliĢim üzerine etkileri dört baslık altında incelenmek mümkündür (Mirzeoglu, 2003:132; Tamer ve Pulur, 2001:52; Günes,2001:4; Aracı, 1999:31; Siendentop, 2004:245):

1. Fiziksel (Organik) GeliĢime Etkisi, 2. Psiko-motor (Sinir-Kas) GeliĢime Etkisi, 3. Zihinsel GeliĢime Etkisi,

4. Duygusal ve Toplumsal GeliĢime Etkisi. 2.2.3.1. Fiziksel (Organik) GeliĢime Etkisi

Bireyin kas ve yapı olarak geliĢimini artıran ve yardımcı olan en önemli etken bedensel aktivitelerdir. Eğitimin bütünlüğü içinde yalnız beden eğitimi, spor ve oyun gibi aktivitelerle mümkündür. Ġnsanın hareket oluĢumunda aktif rolü kaslar, pasif rolü kemikler sağlar. Kasların geliĢimi, güçlenmesi sadece bilimsel egzersizlere bağlıdır. Bu katkı aktif kiĢi ile inaktif kiĢi arasındaki fark ölçüm aletleriyle izlendiği gibi çıplak gözle de gözlenebilir (Açak 2005).

Bireylerin fiziksel geliĢimlerine katkıda bulunmak yalnız beden eğitimine özgü bir amaçtır. Hareket, bireyin doğasında vardır. Hareket sisteminin temelini ise aktif olarak kaslar, pasif olarak da kemikler oluĢturur. Hareket bunların daha güçlü olmasına yardımcı olur. Aynı zamanda beden eğitimi etkinlikleri, kemik özgül ağırlığını ve bağ dokularının esnekliğini artırarak bunları baskı ve gerginliklere karsı güçlendirir. Beden eğitimi etkinlikleri düzenli yapıldıklarında, organizmanın fiziksel uygunluk ve dayanıklılığını, buna bağlı olarak, iç organların fonksiyonlarını geliĢtirir. Böylece organizmanın değiĢen koĢullara daha kolay uyum sağlaması ve yorgunluğa karsı koyma gücü de artar (Mirzeoglu, 2003:132). Bu yüzden beden eğitimi dersleri; kuvvet, sürat, çeviklik, denge, koordinasyon, esneklik, adale tahammülü, iyi

postür ve vücut mekanizması ve organik randıman konularını kapsamalı; ayrıca fiziki faaliyet ve egzersizler de vücudun bütün parça ve sistemlerine tesir etmelidir (Muallimoglu, 1998:116).

Afyon ve Özkan‘ın (2006:469) yaptıkları araĢtırmada düzenli ve planlı beden eğitimi ve spor yapan bireylerin, yapmayan bireylere göre postürlerinin daha iyi olduğu bulunmuĢtur. Ancak yapılan bazı araĢtırmalar da (Arslan vd,. 2006:132; Karakus ve Kılınç, 1997, 40) beden eğitimi ve sporun postür üzerine etkisinin belli kriterler dıĢında fazla etkisinin olmadığı sonuçları da bulunmuĢtur.

Beden eğitimi etkinliklerine katılmak çağımızın hastalığı olan obesite ( aĢırı ĢiĢmanlık ) ın engellenmesinde büyük payı vardır.Beden eğitimi etkinlikleri solunum ve dolaĢım sistemlerinin daha iyi çalıĢmasını sağlar ve böylece kalp ve dolaĢım sistemlerinde meydana gelicek rahatsızlıkların önlenmesine etki eder.

Beden eğitimi ve spor etkinliklerinin önemi insan sağlığını tehdit eden fazla kiloların atılmasına katkıda bulunduğu gibi sakatlıkları ve özellikle kalp ve dolaĢım sisteminde görülebilecek rahatsızlıkların önlenmesi ve iyileĢtirilmesi bakımından tartıĢılmayacak kadar büyüktür. Beden eğitimi ve spor programlarının temelini, becerilerin geliĢtirilmesi oluĢturur. Bu yolla bireyin bir bütün olarak geliĢmesine katkıda bulunulabilir (Özdemir 2000).

2.2.3.2. Psiko-motor (Sinir-Kas) Gelisime Etkisi,

Psiko-motor geliĢim genel olarak vücut kontrolü ile koordinasyonunun geliĢmesi demektir. Bu geliĢim sonucu çocuk daha zarif, daha kolay ve daha verimli bir biçimde hareket eder. Sportif beceriler araç olup esas olan bireyin bir bütün olarak geliĢmesini sağlamaktır. Ġlkokul çağında kazanılan beden eğitimi becerilerinin büyük bir kısmı çocukların yasam boyu değerlendirilebilmeleri için araç olarak kullanılabilir (Kishalı,1999).

Psiko-motor geliĢim fiziksel yapıda ve sinir kas iĢlevlerindeki değiĢim süreçlerini kapsar. Motor geliĢim terimi ile psiko-motor geliĢim terimi sık sık birbirinin yerine kullanılır. Psiko- motor geliĢim, yasam boyu devam eden bir süreç olup motor becerilerde azalma ya da yeni bir becerinin kazanılması gibi tüm fiziksel değiĢmelerle ilgilenir (Özer ve Özer, 2004:6). Psikomotor geliĢim kendini, özellikle hareket davranıĢındaki değiĢikliklerle belli eder (Mengütay, 1999,19).

Psiko-motor geliĢme beden eğitimi ve spora özgü bir amaçtır. Bu aynı zamanda spor becerileri kazanma demektir. Bu amacın çok genel ve özel uygulamaları vardır. Psiko-motor geliĢimin sağlanması, genel olarak vücut kontrolünün ve koordinasyonunun geliĢmesi demektir. Böylece kiĢi daha zarif, kolay ve verimli bir Ģekilde hareket edebilir. Psiko-motor geliĢim, özel olarak çeĢitli spor becerileri, dans ve cimnastik hareketleri ile ilgilidir. Bu hareketler spor çeĢidine göre çok özel becerilerdir. Sportif beceriler özelleĢmiĢ olup branĢa özgüdür (Tamer ve Pulur, 2001:53).

Aynı zamanda becerilerin geliĢtirilmesi ve fiziksel uygunluk kazanmak beden eğitimi amaçlarının ana noktasını oluĢturur. Ancak bu yol ile bireyin bir bütün olarak geliĢimine katkıda bulunulabilir. Edinilen beceriler sonucunda birey, faaliyetlere katılmakta hoĢlanacak ve gruba uyum kolaylaĢacaktır. Bireyin kazandığı beceriler Serbest zamanların değerlendirilmesi açısından da önem taĢır. Beceriler, serbest Zamanların nasıl kullanılacağını ve bireyi yasam biçimin belirler (Aracı,1999 ).

Çocukların ilköğretim birinci devreden (6-8 yas) ikinci devreye geçiĢte motor beceri ve yetenek geliĢimlerinin optimal düzeyde sağlanamadığı, bu nedenle Ġlköğretim ikinci devre (9- 11yas) çocukların motor özelliklerinde belirgin bir yetersizliğin görüldüğü ve çocukların ilköğretim üçüncü devreye (6-8. sınıf) motor beceri ve yetenekleri tam olarak geliĢtirilemeden geçtikleri söylenebilir. Bu durumda Anayasa, Milli Eğitim Temel Kanunu ve Türk Milli Eğitimi‘nin temel amaçları, Atatürk Ġlkeleri ve Ġnkılâpları doğrultusunda; öğrencilerin geliĢim özellikleri de göz önüne alınarak, onların kiĢisel ve toplumsal yönden sağlıklı, mutlu, iyi ahlaklı ve dengeli bir kiĢilik sahibi, yapıcı, yaratıcı ve üretken, milli kültür değerlerini ve demokratik hayatın temel ilkelerini benimsemiĢ bireyler olarak yetiĢtirilmeleri genel amaçtır biçiminde belirtilen, Beden Eğitiminin ve dolayısıyla da genel Eğitimin amaçlarının gerçekleĢtirilemediği düĢünülebilir (Yenal ve ark. 1999).

2.2.3.3. Zihinsel GeliĢime Etkisi

Bireyin çevresindeki dünyayı anlama ve öğrenmeni sağlayan, aktif zihinsel faaliyetlerdeki geliĢimine bilisel geliĢim (zihinsel) adı verilmektedir. BiliĢsel geliĢim; bebeklikten yetiĢkinliğe kadar, bireyin çevreyi, dünyayı anlama yolanlı daha karmaĢık ve

etkili hale getirme sürecidir (Senemoglu,1997:39). Hareketsel aktiviteler kiĢinin keĢfedilmemiĢ zihinsel gücünü hayata geçiren önemli bir faktördür (Açak. 2006:9) Fiziksel etkinlikler zihinsel geliĢime su Ģekilde katkıda bulunurlar;

ğun beyni ile kasları arasında bir koordinasyon kurmasını gerektir. Beceri öğrenmek, zihnin uyanık ve hazır olmasını aynı zamanda çaba sarf edilmesini gerektirir.

DüĢünmek sadece fiziksel becerilerin öğrenilmesi ile olmayıp aynı zamanda bu becerilerin öğrenilmesinde gerekli bilgileri de kapsar. Bu bilgiler ise kuralların, tekniklerin, yöntemlerin ve kullanılan terimlerin öğrenilmesi ile ilgilidir. Bütün bu bilgiler hareketin tanımının iyi yapılabilmesi ve yapılan hareketin öneminin daha iyi anlaĢılması için gereklidir.

oluyla sağlıklı, güzel vücut hareketleri ve alıstırma ilkelerinin yaĢamlarındaki önemini kavrarlar. Sağlıklı olmanın ve fiziksel uygunluğun değerini ve bunların nasıl geliĢtirilerek korunduğunu öğrenirler (Kishalı 1999).

Beden eğitimi etkinliklerinde becerilerin kazanılması otomatik değildir, öğrenilir. Bu nedenle bireyin öğrenilmesini sağlayan algılama, düĢünme, mantık yürütme gibi zihinsel eylemlere gereksinim vardır. Becerilerin öğrenilmesi öncelikle beyin ile kaslar arasında bir koordinasyon kurulmasının düĢünülmesini, bunun yanı sıra zihinsel uyanıklık, hazırlık ve çabayı da gerektirir (Barrow, 1997: aktaran: Aracı,1999,37).

Beden eğitimi etkinlikleri aracılığıyla birey, sağlık ilkeleri ve hareketin yasamdaki önemini kavrar, insan hareketinin doğası, büyüme ve geliĢmedeki önemi, temizlik, hastalıklardan korunma, dengeli ve yeterli beslenme, iyi sağlık alıĢkanlıkları vb. konularda bilgi edinir. Bu gerçeklere iliĢkin bilgilerin birikimi ile etkinlikler yeni bir anlam kazanacak bu da her bireyin daha sağlıklı ve amaçlı bir yasam sürdürmesine yardımcı olacaktır (Aracı,2001)

2.2.3.4. Duygusal ve Toplumsal GeliĢime Etkisi

Beden eğitimi faaliyetleri toplumsal bir deneyimdir ve genellikle hisleri ortaya koyar. Bu tür etkinliklere katılan birey hareketler aracılığı ile iç dünyasını ifade etme olanağı bulur. Saldırganlık, öfke, utangaçlık, kıskançlık vs. duyularında boĢalım sağlar ve bu duyguları kontrol etmesini öğrenir (Aracı, 1999,38). Bunun sonucu olarak beden eğitimi etkinlikleri, duyguların ortaya çıkartılmasında ve kontrol edilmesinde çok önemli iĢlevler görmektedir. Bireysel olarak kiĢinin aktif olarak spora katılımı sayesinde ön plana çıkmasına sebep olur. Toplumsal bir kiĢilik elde eder. Çevre, tanıma, düzeyine ulaĢır. Bu da sosyal hareketlilik olarak tanımlanır

Çocukların ve gençlerin geliĢim çağında, aerobik antrenman temeli üzerinden spor yapmaları onların, güçlü dengeli, becerikli, sportmence yarıĢan, kolayca sosyal iliĢkiler kurabilen ve güleç yüzlü insanlar olma sansını arttırır (Erkan,1996:102).

Akran gruplarında ve okul ortamındaki oyunun sportif aktivitelerin, çocuğun topluma alıĢmasında ve böylece sosyalleĢmesinde çok önemli bir yere sahip oldukları görülmektedir. Akran grubu ya da aynı yas kuĢağındaki arkadaĢ grubu ortamında çocuklar çeĢitli statüler ve rollere sahiptirler ve çocukların farklı davranıĢ sergilemesine ortam oluĢturur. Sporlar ve oyunlar akran gruplarının evrensel özelliklerinden oldukları için yeni sosyal rollerin öğretilmesinde önemli yer tutmaktadır (Yetim,2000:158).

Ġnsanlar genellikle egzersizlerden sonra bir rahatlık, uyuĢukluk duyarlar Bunu genellikle yorgunluğa bağlarız. Fakat bazı araĢtırmalar fiziksel aktiviteler sırasında beyinde çok kuvvetli yatıĢtırıcı etkisi olan endorfin salgısının arttığını göstermiĢtir. Bu huzurlu ve sakin durumun buna bağlı olduğu ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla bedensel aktivitelerin aynı zamanda günlük stresleri yatıĢtırma ve kan alizesinde büyük etkisi vardır (Açak 2006)

Benzer Belgeler