• Sonuç bulunamadı

C. ELEKTRONİK TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ KAVRAMI

III. TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİNDE KULLANILAN BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ

1. Barkod Sistemleri

a. Barkod Sisteminin Tanımı ve İşleyişi

Barkod İngilizce karşılığı Bar ve Code olan iki ayrı kelimeden Türkçe’ye geçmiştir. Türkçe’de bunun karşılığı olarak “Çizgi-kod” da denilmesine karşın barkod kelimesi daha yaygın olarak kullanılmaktadır281.

Barkodlar şekil olarak ince ve kalın çizgiler ve bunların arasındaki boşluklardan oluşan bir çizimdir282. Bu çizim, rakam ve karakterleri temsil etmektedir.

281 Ali Yaylı, Nurettin Alabay, İşletmelerde Barkod Uygulamaları, (Detay Yayıncılık, Ankara

Ocak 2004), s.1.

282 Mohsen Attaran, “RFID: An Enabler of Supply Chain Operations”, Supply Chain

Uygun okuma araçlarıyla belli standartlara sahip bu çizgi ve boşluklar okunmakta ve yeniden rakam ve karakterlere dönmektedir. Daha kısa bir deyişle, barkod verilerin optik okuyucuyla okunabilecek halidir.

Barkod temelde, siyah ve beyaz çizgilere dayanmaktadır. Bu çizgiler aslında onluk sistemdeki sayıların ikilik sistemdeki karşılıklarıdır ve siyah çizgiler ikilik sistemdeki “1” sembolüne, beyaz çizgiler ise “0” sembolüne karşılık gelmektedir. Bunun dışında başlangıç ve bitiş çizgileri vardır283.

Barkodların altında yer alan numaralar barkod optik okuyucu tarafından okunamadığı zaman numaraların elle girilebilmesine olanak sağlamak gibi yazılmaktadır.

Sistemde her mal için o malı tanımlayıcı bir numara verilmektedir. Bu malı üreten veya ambalajlayan firmaya, bu firmanın bulunduğu ülkeye birer numara verilir. Böylece hiçbir ürünün barkod numarası başka bir ürünün barkod numarası ile karışmaz. Dolayısıyla barkod sisteminde ürünün bütün dünyada dolaştığı varsayılarak numaralandırma yapılmıştır. Ayrıca barkodun sonunda barkodun doğru okunup okunmadığını anlamak için kontrol hanesi yer almaktadır284.

Hizmet sektörü 1970’lerin ortasından bu yana barkodları kullanmaktadır. Barkodlar, tarayıcının görüş alanına girince üzerindeki bilgiyi okuyabildiği bir teknolojidir. İçeceklerden otomobillere kadar her ürünün üzerinde barkodları görebilmek mümkündür.

b. Barkod’un Gelişimi ve Çeşitleri

1932 yılında Harvard Üniversitesi’ nde Wallace Flint başkanlığında yapılan çalışmalar “Barkod Sistemi” nin temelini oluşturmuştur. Ancak modern barkod çalışmalarının temelinde ise 1949 yılında Woodland ve Silver’ın ortaya koyduğu “Cihazla Sınıflandırma Metodu” adlı çalışmadır.

283 Yaylı, op.cit., s.1.

1970’li yıllardan itibaren ise barkod ile ilgili çalışmalar Avrupa’ da ve ABD’ de paralel olarak cereyan etmiştir. Barkod teknolojisindeki gelişmeler aşağıda kronolojik olarak verilmiştir:

• 1972 Code 25 Interleaved ve Codabar • 1973 UPC (Universal Product Code)

• 1974 Code 39 Alfanümerik karakterlerin gösterildiği ilk barkod türüdür.

• 1976 EAN Code (European Article Numbering)

• 1980 Code 128 ve EAN 128 bütün ASCII kod karakter setini gösteren ilk kod türüdür.

Bugün özellikle perakende sektöründe yoğun bir şekilde kullanılmakta olan barkodlar, UPC / EAN (Universal Product Code / European Article Number) adı verilen tek boyutlu sistemlerdir. UPC sadece 0-9 arasındaki sayılardan oluşmaktadır ve diğer karakterler depolanamamaktadır285.

Endüstriyel sektörün daha kapsamlı kullanımları için ise önce alfasayısal karakterleri içeren Code 39, ardından Code 128 gibi yine tek boyutlu barkod sistemleri geliştirilmiştir. Aynı dönemde geliştirilen EAN 128’de farklı olarak seri no, lot no ve lokasyon bilgileri gibi verileri içermektedir.

Tek boyutlu barkodlar, doğru bilginin en kısa zamanda alınabilmesini sağlayan, elle veri girişlerini ortadan kaldıran bir araç olarak, verimliliği arttırıcı ve uygulamaları kolaylaştırıcı rol oynamıştır. Uygulamaların kolaylaşması ve yaygınlaşması ile gereksinimler çeşitlenmeye ve dolayısıyla barkod ile tanımlanan veri boyutları yetersiz hale gelmeye başlamıştır.

1990’larla beraber, PDF417 ve CodeOne gibi çok satırlı yüksek kapasiteli, iki boyutlu barkod sembolojileri geliştirilmiştir. Tek boyutlu barkodlarda 17 karaktere kadar kodlanırken, iki boyutlu barkodlar nispeten aynı büyüklükte bir alanda (6 inç kare) 2.000 karaktere kadar kodlayabilmektedir.

285 Attaran, op.cit., s.250.

c. Barkod’un Kullanım Alanları ve Tedarik Zinciri’nde Kullanımı

Barkod ilk icat edildiğinde amaç etkin stok takibi olduğundan daha çok üretici, toptancı ve perakendecileri hedeflemiştir286. Bu hedef barkodun daha gelişim

safhasından itibaren üreticiden tüketiciye, Tedarik Zinciri üzerinde malzemenin hareket kontrolünün olduğu görülmektedir. Bugün Tedarik Zinciri üzerinde barkod’un kullanıldığı alanlardan bazıları aşağıda sıralanmıştır287:

• Satış noktalarında, • Emek yönetiminde, • Demirbaş izlemede, • Envanter kontrolünde, • Depo yönetiminde, • Süreç işlemlerinde, • Otomatik üretimde, • Rota yönetiminde, • Kalite kontrolünde, • Evrak yönetiminde, • Giriş/Çıkış kontrolünde,

• Otomatik veri toplama ve tanımlamada, • Üretim işlemlerinde,

• Oto yedek parça dağıtımında, • İthalat ve İhracat işlemlerinde, • Perakendecilikte,

• Toptancılıkta, • Nakliyecilikte, • Dağıtıcılıkta,

• Üretim hatlarının kontrolünde, • Taşıma sistemlerinde vb.

Yukarıdan da görüldüğü gibi , Tedarik Zinciri’ndeki malzeme akışını takiben geçilen her yerde ve yapılan bütün faaliyetlerde barkod önemli bir rol oynamaktadır.

286 Yaylı, op.cit., s.26. 287 Ibid.

Malzemenin izlenebilirliği barkodlar sayesinde daha hızlı ve daha kolay sağlanmaktadır. Tedarik Zinciri’nde barkod kullanımının sağlayacağı yararlardan önemli olanları aşağıda sıralanmıştır:

• Barkod elle veri girişini ortadan kaldırarak, verinin kaydedilmesini hızlandırmakta ve bu yolla zamandan tasarruf sağlamaktadır.

• Veri girişinde insan faktörünü ortadan kaldırarak işlemlerdeki hâtâ oranını azaltmaktadır.

• Özellikle malzeme elleçleme faaliyetinde çalışan işçi sayısını azaltarak maliyet tasarrufu sağlamaktadır.

• Sağladığı maliyet tasarrufunu azalan zaman ve hatâ oranlarıyla desteklemektedir.

• Malzemenin sevk edilmesinde envanter kayıtlarından düşülmesi ve teslim alınmasında envanter kayıtlarına girilmesinin otomatik olarak yapılmasını sağlamaktadır.

• Depo sayımlarının pratik bir şekilde yapılmasını sağlamaktadır.

• Perakendecilikte satış noktasında satılan ürünün otomatik olarak stok kontrolünün yapılmasını ve sipariş gereksinimi olan ürünün doğrudan Tedarikçiye siparişinin verilebilmesine olanak sağlamaktadır.

Görüldüğü gibi, barkod sistemleri, Tedarik Zinciri Yönetimi’nin en önemli amaçlarından olan hızlı hareket edebilmeyi kolaylaştırıcı bir teknoloji olarak rol oynamaktadır. Ancak, bugünün Çevik Tedarik Zinciri yapılarında etkinliği sağlayabilmek için barkodlar yeterli olmamakta, barkodların yaptığı işi daha otomatik hale getiren RFID sistemleri gibi sistemler ön plana çıkmaktadır.