• Sonuç bulunamadı

BANKANIN ÖDEME TALEBİNİ REDDETMESİ VE SONUÇLARI A GENEL OLARAK

C. BANKA TARAFINDAN DAVA AÇILMAS

IV. BANKANIN ÖDEME TALEBİNİ REDDETMESİ VE SONUÇLARI A GENEL OLARAK

Yukarıda belirtildiği üzere banka, haksız ödeme talebinde bulunulduğunda, haksızlığın likit delillerle ispat edilmesi durumunda teminat bedelini ödememe hakkına sahip olmakta ve lehdara ödemede bulunmamaktadır.

Teminat mektubu veren bankanın verdiği teminat mektubu garanti niteliğindeyse vadeden sonra ödeme talebi-riskin doğmaması -riskin sona ermiş olması- muhatabın hakkını kötüye kullanıyor olması- zamanaşımı gibi sebeplerle ödeme talebini reddetmesi mümkündür. Kefalet niteliğinde teminat mektubu veren bankanın ise, daha geniş savunma imkânları bulunmakta ve asıl borç ilişkisinin sona erdiği hallerde ödemeden kaçınma hakkı bulunmaktadır496. Ancak, bu gibi sebeplerin bulunmaması durumunda muhatabın ödeme talebini reddeden banka, talebi haksız olarak reddetmekte ve bazı yaptırımlara tabi olmaktadır.

Banka usulüne uygun ödeme talebine rağmen teminat mektubundan doğan borcunu yerine getirmediği takdirde, temerrüde düşecek ve Borçlar Kanununda borçlunun temerrüdü ile ilgili hükümler uygulama bulacaktır (BK.md.101.vd.). Ancak bankanın teminat mektubundan dolayı bir ödeme yükümlülüğünden bahsedebilmek için güvence altına alınan

138

riskin gerçekleşmiş olması gerektiğinden, bankanın mütemerrit duruma düşebilmesi için muhatabın riskin gerçekleştiğini bildirmesi ve ödeme talebinde bulunması gerekmektedir497.

Hemen her teminat mektubunda yer alan hükme göre de, eğer banka aynı gün ödemezse, yazılı tazmin talebinden (talep günü hariç) ödeme gününe kadar geçecek süre için kanunî faiz ödeyecektir.

Muhatabın ödeme talebini haksız olarak geri çeviren banka, garanti bedeli dışında 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uyarınca saptanacak gecikme faizini ve eğer bedel dava yolu ile talep ediliyorsa, dava masrafları ve avukatlık ücretini ödeyecektir498.

Muhatabın bankaya başvurarak ödeme talebinde bulunması ve usulüne uygun ödeme talebinin haklı neden olmadan banka tarafından reddedilmesi durumunda muhatabın, yargıya başvurarak icra takibi başlatma ve dava açma gibi hakları mevcuttur.

B. MUHATABIN ÖDEME TALEBİNİ REDDEDEN BANKAYA

KARŞI BAŞVURABİLECEĞİ HUKUKİ YOLLAR 1. İcra Takibi Yapma

Bankanın ödeme talebini haksız olarak reddetmesi durumunda muhatabın doğrudan icra dairesine başvurarak İİK. md. 58’e uygun bir şekilde takip talebinde bulunması mümkündür499. Takip talebi üzerine icra dairesi, bankaya ödeme emri göndererek borcun yedi gün içerisinde ödenmesini ve varsa itirazlarını da aynı süre içerisinde beyan etmesini bildirir(İİK md. 60). Bankanın ödemeyi reddetmesi durumunda, kendisine gönderilen ödeme emrine itiraz etmesi ve borçlu olmadığını bildirmesi söz konusu olacaktır. İtirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde dilekçeyle veya sözlü olarak icra dairesine

497 DOĞAN, s. 199. 498 KAHYAOĞLU, s. 96.

139

yapılması zorunludur500. Müddeti içerisinde yapılan itiraz ile banka aleyhinde yürümekte olan icra takibi duracaktır.

İcra dairesine itirazını sözlü veya yazılı olarak yapan banka, sebep göstermek zorunda olmayıp; bu takdirde itirazın kaldırılması duruşmasında, İİK. md. 62 uyarınca ancak alacaklının istinat ettiği, senet metninden anlaşılan itiraz sebeplerini ileri sürebilecektir501.

Bankanın ödeme emrine büyük ihtimalle yapacağı itiraz sonucunda, takibin durması ile durumun kendisine tebliğ edilmesinin ardından muhatap İİK. md. 67 uyarınca tetkik merciinden itirazın kaldırılması talebinde bulunabilecektir. Ancak itirazın tetkik mercii tarafından kaldırılması için, İİK. md. 68 uyarınca alacaklının takibinin imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede veya resmi daire ya da yetkili makamca yetkisi dâhilinde verilen bir makbuz veya belgeye dayanması gerekmektedir. Teminat mektubu bankanın yetkili memurları tarafından imza edilip imzaların ikrar edilmiş olduğu şüphesiz olsa da, her teminat mektubu ileride gerçekleşmesi muhtemel belli bir risk için verildiğinden borç ikrarını içeren bir senet niteliği taşımamaktadır502. Bu sebeple muhatabın itirazın kaldırılması talebinde bulunması mümkün olmayıp, bankaya karşı dava açmak suretiyle itirazın iptali yoluna gidilmesi gerekmektedir.

Bankaya yollanan ödeme emrinin ardından bankanın bu ödeme emrine itiraz etmesi durumunda, muhatap itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içerisinde itirazın iptali davası açabilecektir503.

2. Dava Açma

Ödeme talebi reddedilen muhatap isterse ödeme talebinin reddi üzerine doğrudan mahkemede alacak davası açabilmekte veya icra takibinde itiraz üzerine iptal davası şeklinde itirazı bertaraf edebilmektedir. Bankaya ödeme talebinde bulunulduktan sonra

500 REİSOĞLU, (Banka Teminat Mektupları), s. 344 dpn. 529.

501 Bankanın itiraz sebeplerini bildirmiş olması durumunda, bunları daha sonradan değiştirmesi veya genişletmesi

mümkün olmayacaktır, KAHYAOĞLU, s. 97.

502 REİSOĞLU, (Banka Teminat Mektupları), s. 344.

503 Yazara göre garanti alanın dava yoluna başvurmadan itirazın tetkik mercii tarafından kaldırılması talebinde

bulunması olumlu sonuç vermeyecektir; zira garanti sözleşmesi “borç ikrarını mutazammın bir senet” değildir, KAHYAOĞLU, s. 97.

140

bankanın haksız olarak bu talebi reddetmesi durumunda, bankaya karşı doğrudan eda davası açılması da mümkündür. Garanti sözleşmesi niteliğindeki teminat mektubu söz konusu olduğunda banka, ödememekte kusuru bulunmadığını ispat edecek; hâkim de mektup metnini inceleyerek ödemenin şarta bağlanıp bağlanmadığını, şarta bağlı ise, bunun gerçekleşip gerçekleşmediğini araştıracaktır504.

İlk talepte ödeme kaydını içeren banka teminat mektuplarında da banka, ödeme talebini neden reddettiği konusunda ve herhangi bir kısıtlama bulunmaksızın savunma yapmak imkânına sahiptir. Teminat mektuplarının metinlerinde yer alan “muhatabın ilk yazılı talebinde, protesto keşide etmeksizin, borçlunun rızasını almaksızın, hüküm alınmasına gerek olmaksızın derhal ödeme taahhüdü” nün ne anlama geldiği konusunda ise söylenmesi gereken; bu taahhüdün bankanın mahkeme önünde savunma yapmasını kısıtlamadığıdır. Bankanın bile bile borçlu olmadığı şeyi ödemesi ve sonra da muhataba karşı ödediği miktarı geri almak için dava açması kabul edilmemektedir.

Ayrıca, bu davada bankanın BK.md.17 anlamında bir borç ikrarında bulunduğu ileri sürülememekte; bankanın belli bir riskin gerçekleşmesi halinde ödeme taahhüdü altına girdiğinden taahhüdün doğmadığını-riskin gerçekleşmediğini veya muhatabın tazmin talebinin hakkın kötüye kullanılması oluşturduğunu her zaman ileri sürebileceği kabul edilmektedir505.

YEDİNCİ BÖLÜM

I. TEMİNAT MEKTUBU SÖZLEŞMESİNİN SONA ERMESİ VE ZAMANAŞIMI