• Sonuç bulunamadı

nasıl kullanacaklarını ve ses sağlıklarını korumalarını öğrenmeleri açısından büyük önem taĢımaktadır (Töreyin, 2002: 1).

Müzik eğitiminde hedeflere ulaĢılmasında müzik öğretmenlerinin çok önemli görevleri vardır. Bu görevi yerine getirirken müzik öğretmeninin baĢta gelen yardımcısı da sesidir. Ses öğesi, müzik öğretmeninin müzik eğitimdeki hedef davranıĢlara ulaĢmada en çok kullandığı araçtır. Belirlenen nedenle bu aracın eğitilmesi son derece önem taĢımaktadır. Bir eğitim aracı olarak sesin eğitilmesi ise ses eğitimi ilkelerine uyulmasıyla gerçekleĢtirilebilmektedir (Gürgan Öztürk, 2003: 80).

Bireysel ses eğitimi dersi; nefesi doğru almak, tutmak ve vermek, sesin niteliğini, nefes tekniğini, nefes ve ses bağlantısını, sesle söz uyumunu içermekte ve Türkçeyi etkili bir Ģekilde kullanıp, güzel konuĢmayı, sesleri boğumlamayı öğrenmek bireysel ses eğitimi sürecinin temel ögeleridir (Perçin, 2004: 1). Bu doğrultuda bireysel ses eğitimi alan öğrencilere bu ders sürecinde, ilk ve orta dereceli okullarda gerçekleĢtirilecek olan müzik derslerindeki sesin kullanımına ve bu derslerde uygulanabilecek çalıĢmalara yönelik olarak bilgiler verilmesi yararlı olabilir.

2.5. BaĢarı ve BaĢarıya ĠliĢkin Kavramlar

BaĢarı, bir iĢin, bir düĢüncenin, bir arzunun ya da projenin, kiĢinin veya kurumun isteği doğrultusunda ve usulüne uygun olarak, belirli süre içinde gerçekleĢtirilmesi olarak tanımlamaktadır (Akça, 2002: 24). BaĢarının üzerinde uzlaĢılan bir tanımı olmadığı gibi, baĢarıyı algılarımızdan bağımsız ve nesnel olarak ifade etmek de mümkün değildir. Bu bağlamda baĢarı elle tutulamayan, kiĢiye, mekâna ve zamana göre değiĢebilen, beynimizin içinde yaratıp kabullendiğimiz bir tatmin olma aracı olarak tanımlanabilir. Bir baĢka tanıma göre de baĢarı birçok kiĢinin yapamadığını yapmak bazen de imkânsız veya çok zor görünen bir hedefe ulaĢmak olarak da tanımlanabilir (ġenver, 2013: 53). BaĢarının tanımı ve baĢarıya giden yollar kiĢiden kiĢiye farklılık gösterebileceği gibi ve baĢarının sınırları da ulaĢabileceğiniz en son noktayı iĢaret eder. Türkiye‟nin en tanınmıĢ doktoru olmak iĢ yaĢamınızdaki en büyük amacınızken, kiĢisel yaĢamınızda bu amaç mutlu bir aile olabilmektir (Debgici, 2011: 104).

26

2.5.1. BaĢarı Ġhtiyacı ve BaĢarı Güdüsü

Ġnsanlar birey olabilmenin bir gereği olarak yaĢamları boyunca diğerlerinden farklı, özgün bir kimlik ortaya koymayı amaçlar. Bunun yanı sıra kendini ortaya koyma, kendini ailesine, öğretmenlerine, arkadaĢlarına ve diğer çevresine karĢı kabul ettirme çabası öğrencide baĢarı ihtiyacını ortaya çıkarmaktadır. Bunun gibi pek çok içsel ve dıĢsal faktör psiko-sosyal bir varlık olan insanoğlunda baĢarı ihtiyacını etkilemektedir. Ġnsanları motive eden onların ihtiyaçlarıdır. Maslow‟a göre kiĢinin gösterdiği her bir davranıĢ kiĢide var olan bir ihtiyacı gidermeye yöneliktir (Terzi, 2015: 88). Ġhtiyaçlar bireyleri davranıĢa sevk eden en önemli faktör olarak görülebilir (KayıĢ, 2013: 65). Dolayısıyla denebilir ki bireyleri davranıĢa sevk eden yani güdülen asıl güç ihtiyaçlardır.

Ġhtiyaçlarla birlikte güdülerin insan davranıĢlarını açıklama pek çok kuram ve kuramcının üzerinde birleĢtiği bir husustur. Ġngilizce ve Fransızcadaki motive sözcüğünden türetilen güdülenmenin Türkçedeki karĢılığı güdü, saik ya da harekete geçirici olarak ifade edilebilir. Güdülenme bir veya birden çok insanı belli bir yöne (gaye veya amaca) doğru devamlı Ģekilde harekete geçirmek için yapılan çabaların toplamı olup kaynağını arzu, ihtiyaç ve korkulardan almaktadır (Eren, 2017: 105).

KiĢileri harekete geçiren, davranıĢa yönelten güç ister fizyolojik kökenli gereksinimlere dayanıyor olsun ister psikolojik kökenli gereksinimlere dayanıyor olsun bu güç bireyin gereksinimini hissettiği ihtiyaçlarla sıkı bir bağ içindedir. Bireyi harekete geçiren, güdüleyen faktör bu ihtiyaçların birey tarafından eksikliğinin hissediliyor olması ve karĢılanması gerektiğine dair istediğidir. Adler de istek ve beklentilerimizin davranıĢları Ģekillendirdiğini belirterek davranıĢın amaçlı oluĢuna ve gereksinimlere dayandığı görüĢünü desteklemektedir (Corey, 2005: 27).

27

2.5.2. BaĢarı Beklentisi

Beklenti duygusal bir tutum içinde, dikkat olarak ifade edilebilir (Chaplin, 2010: 32). Beklenti kavramı genel itibariyle bir umudun ifadesi olarak görülür. Gelecekle ilgili olgu ya da olayların olumlu ya da olumsuz meydana gelme olasılığına iĢaret eder. BaĢarı beklentisi ise öğrencinin baĢarı düzeyini etkileyen, güdülenmenin kaynağını oluĢturan bir faktör olarak görülür: Güdüleme sürecinde bireyde baĢarma olasılığıyla ilgili bir beklenti oluĢur. Beklenti öğrenci baĢarısı üzerinde oldukça etkili olan bir faktördür. Bütün bireylerde bulunulan yaĢın özelliklerine uygun olarak belli beklentiler vardır. BaĢarı beklentisi bireyin baĢarmaya iliĢkin inancının bir göstergesi olup tecrübe sonucu geliĢir. Bu yönüyle bireyden bireye ve kültürden kültüre farklılık gösterebilir (Ülgen, 1994: 57).

2.5.3. BaĢarı Yönelimleri Kuramı

BaĢarı hedeflerinin yapısını belirleyen baĢarı yönelimleri kuramı bir dizi araĢtırmacının (Carol Ames, Carol Dweck, Marty Maehr & John Nicholls) 1970‟li yılların sonlarına doğru Illinois Üniversitesi‟nde baĢarı motivasyonuna iliĢkin yapmıĢ oldukları bağımsız ve iĢbirlikçi çalıĢmalara dayanmaktadır. Bu araĢtırmacılar 1977 yılının son baharında “Çocuk DavranıĢları ve GeliĢimi Enstitüsünde” verilen motivasyona yönelik seminerler dizisinde bir araya gelecek baĢarı ve motivasyon üzerine ilmi tartıĢmalar gerçekleĢtiriyorlardı. Bu seminer serilerinde yapılan ilmi tartıĢmalar bu araĢtırmacılar üzerinde önemli etkiler bıraktı. Buna bağlı olarak kısa bir süre içerisinde baĢarı motivasyonu ve baĢarı yönelimlerine iliĢkin çalıĢmalar yayınlanmaya baĢlandı. Sonraki aĢamalarda Carol Dweck ve John Nikolls‟un baĢarı yönelimlerine iliĢkin kısmen bu teoriden etkilenerek farklı kavramsallaĢtırmaları da bünyesinde barındırdıkları baĢarı yönelimleri kuramı ortaya çıkmıĢtır (Üzbe, 2013: 65).

BaĢarı yönelimleri bireylerin olayları ve kendi yeterliliğini nasıl algıladığına bağlı olarak onlara dönük basıl bir tepkide bulunduğuna iliĢkin açıklamalar getiren farklı biliĢ, duyuĢ ve davranıĢsal Ģablonlar ortaya koyan bir çerçevedir (Dweck &

Benzer Belgeler